• Sonuç bulunamadı

Bir küçük tahlil ve tenkit!

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bir küçük tahlil ve tenkit!"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

L f j l

y

c

SAYFA: 2:

ç.n

gMiııııııııııi)iıiMiıııııi[iıııııııııııııuıııi!!iııııııiHi!iııııııııııııııııııııııııııııımımıııımıımmmımımnmııııııııımıııımıııi!iııııııımuıııımınmıııııııımımıımııi|

i Ruşen Eşref Onaydı- g din ölümii. üzerine Fa- S lih Rıfkı Atayın yazdı- g ğı fıkrayı okuyordum. S Kuşeni en yakın ve en = iyi tanıdığı için en gü- g zel yazıyı onun yazaca- § ğuıa şüphe etmiyor- g dum. Taliminim gibi o-

§ kudugunı fıkra hu mümtaz muharririn ıöli-

5 yetli üslübiyle cazibesini arttırarak devam g ederken birdenbire yolunu değiştirerek sona Ü erdi:

Yazı, Ruşen Eşrefe Tanrıdan rahmet dile- g yeeek yerde Demokrat Parti iktidarının kafa­ lı sına bir yumruk indirmekle bitti. Muharririn Ü kanaatine karışamayız ama, bir ölüden bah- g sellerken onu bırakıp dirilerin kafasına yum- S ruk atmak, münazara usulüne uygun mudur.?

Kıı yazının sonunda, muharririn yazılaruı- g da bulunamayan bir zaf-ı telif var! Şöyle de- = niyor:

«En iyisi Mustafa Kemal yaşarken ölmek- = miş. Düğünleri görmedense!»

tik önce bu cümleyi edebiyat tarafından g anlayarak: ‘Atatürkiiu ölümünden sonra onun S hasretiyle dolu günleri görmedense...» mâna- g sına aldım. Ama böyle değil! Cümle şu şekil- ğ de devam ediyor:

ğ «Geri kalanların en talihlisi yine o, ki g daha beterini görmek talihsizliğini bize bira- g kıp gitti.»

Belli ki söylenmek istenen şey şudur: Ş «Ruşen Eşref, Atatürkten sonra ¡Demokrat g Parti iktidarının bu berbat günlerini görüp H öldü. Yine talihi varmış. Biz onun daha ber- g bat günlerini görmek için yaşıyoruz.»

j§ Fakat, bu cümle tam bir sıhhatle bunu ğ ifade etmiyor. Sonrada bir mantık çapraşık- g lığı var! Çünkü: «En iyisi Mustafa Kemâl ya- = şarken ölmekmiş» sözü, ondan sonra mcnıle- g ketin kötü idare edildiğini anlatmak için söy- Ü leniyor.

Öyle aıııa, Mustafa Kemalin ölümünden Ü sonra İnönü devrindeki Halk Partisi iktidarı g haşlıyor. Onu nasıl aradan çıkartmalı? Ü Tariz cümleleri de kıtalar arası atılan ro­

ketler gibi olsa kolay-i ıh. Atatürk devrinden! fırlatılan bir siyasî ta-s rizi İnönü iktidarından g aşırarak Demokrat Pars: ti hükümetine isabet e tğ tirmek mümkün olur- g ılu. Fakat cümleler, ro-g ketler gibi havadan uç- 5 ınuyor, (renler gihi mesafeleri birbirine bağ- § ¡ayan rayların üzerinde yürüyor. İnönü devri g çiğnenmeden bugüne geçilemez!

Bu cümlenin sıhhatli bir ifade şekline g i - | rebilmesi için şiiyle olması lâzımdı:

«En iyisi bugünleri görmemek için Halk ş

Partisi iktidardan düştüğü zaman, 1950 de iti- ğ

inekmiş!» =

Bu da biraz imalıca olurdu ama, dil bakı-| ılımdan bu kadarının ehemmiyeti yoktur!

*** =j

Bu fıkrada bundan başka da üslûp lıala-i farı var: Muharrir. Ruşen Eşrefi ııe zaman | tanıdığını anlatırken: «Zeynep hanımın kona-s Kındaki Edebiyat Fakültesi dershanelerinden = birinde «Hazret-i Akif» denen Sırat-ı miista-g kim şairi Mehmet Akife:

— Manasızdır, efendim, bütün yazdıkla- § rın manasız!

Diye atıp tuttuğu Ahmet Iiaşimin dört | mısraını kara tahtaya yazıp anlatmaya çalış-1 tığım gün, diyor.

Bir defa «Hazret-i Akif» denmesini çok | gördüğü şairin «Sırat-ı Müstakim» şairliği ye-1 rine «İstiklâl Marşı şairi» olduğunu söylese iş i ıcrsine dönerdi. Hiç kimse bunu yazan şaire | bu eski saygı sözünü çok göremezdi.

Sonra da bu cümleden, sanki Falih Rıfkıs Alay, Edebiyat Fakültesinde Mehmet Akife | ders veriyormuş gibi bir mânâ anlaşılıyor. § Doğrusu bunun zıddıdır: Yaşça çok daha g e n ç | olan «Dünya» başyazarı olsa olsa o tarihte 1 Edebiyat Fakültesinde Akiften ders alıyor 1 olabilir!

Türkçeyi en güzel yazan bir muharririn 1 nir fıkrasında bu kadar ifade zaafları ne o lu -| yor? Belli ki kabahat onda değil, particilikte! £

^ıııtıttıııtnııııııuıifiııııııımıııııııııııııııtııuıımııııııtııııtıııtınıtımıtıııııııııııııııııımtııımıımımiiıııııııııtıııııııııııiMiıııııııııııııııtııııııııılılııııltlltllılılıluillıiH

O R H A N Sİ; Y Fİ O R H O N 1

Bir küçük tahlil ve tenkit!

Referanslar

Benzer Belgeler

It turns out that for a general domain G in the complex plane there is always a SOT continuous up to the boundary of harmonic mapping on G for a given SOT continuous function on

Davetliler, bütün güzel sanatlar mensupları ve sevenleri büyük bir ihtimam, zevk ve duygu ile hazırlanan sergiyi bir sanat cezbesi içinde saatlerle... Güzel Sanatlar

Sergiyi muntazam süreçte tertip etmek, ona muhteşem bir manzara vermek için (Mense) nehrinin bir kolunun iki kilometre kadar doldurmak, çukur yerleri yükseltmek için yedi yüz

Şekilde gösterildiği gibi bir yayın ucuna bağlı olan 2 kg’ lık kütle 5 m/s’ lik bir hızla yarıçapı R = 5 cm olan yatay bir çember üzerinde düzgün dairesel hareket

Edebiyat biliminin yapması gereken şey, birinci dereceden edebiyat eserine yönelmek, her bir edebiyat eserinin doğasını ortaya çıkarmak için onun derin yapısına nüfuz etmek

.} olarak kabul

Güler, Mehmet ve

Sigortalının veya hak sahiplerinin ölümünden sonra gelir veya aylık- larının bankadan çekilmeye devam edilmesi eyleminin hukuki niteliği- nin belirlenmesi, tabi