15
Aral›k 2007 B‹L‹MveTEKN‹K
Dev, Huzursuz
Uyumaya Bafllad›
“200 kiloluk bir gorille ayn› odada uyumak gibi. En ufak bir k›p›rt›s›, en ufak bir homurtusuyla aya¤a z›play›ve-riyorsunuz.” ‹flte jeologlar›n, ABD’nin Yellowstone Ulusal Park›’ndaki dev kaldera (çöküntü) için hissettikleri de böyle birfley. Çöküntü, burada 640.000 y›l önce gerçekleflen büyük bir volka-nik patlama sonucu oluflmufl. Ancak al-t›nda süregelen magmatik etkinlikler öylesine yo¤un ki, yeni bir patlama ola-s›l›¤› biliminsanlar› ve yetkilileri uzun süredir tetikte olmaya zorluyor. Ülke-nin bat›s›nda yer alan Yellowstone’un bu derecede ilgi oda¤› olmas›n›n hakl› gerekçeleri var. K›yaslamak gerekirse, Büyük Okyanus k›y›lar›na yak›n St. Helens yanarda¤›nda 1980 y›l›nda ger-çekleflen patlamayla havada 0,3
km3’lük hacim kaplayan parçac›klar,
çevre bölgelerin büyük bölümünü ört-meye yetmiflti. 640.000 y›l önceki Yel-lowstone patlamas›ndaysa havaya
püs-küren malzemenin hacmi 250 km3;
ül-kenin bat› yar›s› 20 metre yüksekli¤in-de külle kaplan›yor ve flimdi
Yellowsto-ne Gölü’nü bar›nd›ran, 2400 km2’lik
bir krater ortaya ç›k›yor! Sonuçta bili-minsanlar›, gözlerini bölgeden ay›rma-makta hakl›lar.
Son veriler, yürekleri biraz daha h›zl› çarpt›racak türden. Utah Üniversitesi ve ABD Jeolojik ‹ncelemeler Birimi araflt›rmac›lar›, Yellowstone Vadisi’nin normalden 3 kat h›zla yükseldi¤ini söy-lüyorlar. Uydu radar incelemeleri ve Küresel Konumland›rma Sistem istas-yonlar›ndan ald›klar› veriler, 1923-2004 y›llar› aras›nda y›lda ortalama 2 cm yükselen vadide, bu de¤erin son üç y›l boyunca y›lda 7 cm’ye ç›kt›¤›n› gösteri-yor. Ancak araflt›rmac›lara göre bu yükselme, mutlaka yak›n bir patlama-n›n habercisi olmak zorunda de¤il. Hat-ta bu süre içindeki depremsel etkinlik-lerin daha düflük düzeyde oldu¤unu
söylüyorlar. Sonuçta, 80 km derinde, bölgedeki ilginç jeotermal etkinliklerin kayna¤› magmada, h›zlanan yükselmey-le azalan depremyükselmey-lerin iliflkiyükselmey-lendiriyükselmey-lebiyükselmey-le- iliflkilendirilebile-ce¤i birfleyler olup bitiyor. Araflt›rmac›-larsa bu iliflkinin kurulabilmesi için, benzer etkinliklerin karfl›laflt›r›ld›¤› ça-l›flmalar›n yap›lmas› gerekti¤i görüflün-deler. ABD Jeolojik ‹ncelemeler Biri-mi’nde görev yapmakta olan, ancak ça-l›flma grubunda yer almayan David Hill de Yellowstone’daki ani yükselmenin, yak›n bir patlama anlam›na gelmeyebi-lece¤ini düflünenlerden. Kendisinin y›l-lard›r incelemekte oldu¤u, Californi-a’daki Long Valley kalderas›n›n da 1997 y›l›nda 6 ay içinde 10 cm kadar yükseldi¤ini ve bu yükselmeye bir dizi depremin efllik etti¤ini, ancak hemen ard›ndan etkinliklerin duruldu¤unu ve bölgenin sessizli¤ini hâlâ da korumak-ta oldu¤unu anlat›yor.
Ancak bu yönde de kesin birfley söyle-mek flimdilik mümkün de¤il. Dev uyku-dan s›k›lmaya bafllad› da art›k kalkma-ya m› haz›rlan›yor; yoksa kalkma-yaln›zca uy-kusunda flöyle bir döndü mü? fiu s›ra-larda uzmanlar, bu sorunun yan›t›n› bulmak için ayr›nt›l› incelemelere de-vam ediyorlar.
ScienceNow Daily News, 8 Kas›m 2007 1944 y›l›nda gerçekleflen korkunç
To-nankai tsunamisi 1200’den fazla kifli-nin ölümüne neden olmufltu. Japon-ya’n›n özellikle de güneybat› k›y›s› yak›n-lar›ndaki denizdibi bölgesi, büyük ve y›k›-c› tsunamiler üretmede oldukça baflar›l›. Amerikal› ve Japon biliminsanlar›n›n yap-t›klar› ortak bir çal›flman›n sonuçlar›ysa bu baflar›n›n s›rr›n› aç›klayabilir. Araflt›rmac›lar›n toplad›klar› üç boyutlu sismik veriler, Büyük Okyanus taban›n›n Nankai Çukuru olarak bilinen bölgesinin derinlerindeki yerkabu¤unun yap›s› hak-k›nda ayr›nt›l› bilgi veriyor. Sonuç görün-tüler, insan vücudunun ultrason tekni¤iy-le al›nan görüntütekni¤iy-lerine benzer nitelikte.
Bunlar araflt›rmac›lara, kaya ve tortul ta-bakalar›n›n zaman içinde geçirdi¤i çatla-ma ve yer de¤ifltirme süreçlerini yeniden kurgulama olana¤› tan›m›fl durumda. Ça-l›flma sonucunda, büyük tsunamilerin oluflumuna katk›da bulunan önemli bir etkenin varl›¤› do¤rulanm›fl bulunuyor. Bu, depremi denizdibinin 10 kilometre derinlerinden dip yüzeyine ‘tafl›yan’ bir ana fay. Fay, gerçekleflen bir depremin yukar› kadar uzanarak denizdibini yukar› ya da afla¤› yönde hareket ettirmesine olanak tan›yor. Bu arada bölgedeki su
sü-tunu da ayn› do¤rultuda harekete geçe-rek bir dizi tsunami dalgas›n›n oluflumu-nu tetikliyor. Araflt›rmac›lar› as›l flafl›rtan bulguysa, büyük olas›l›kla 1944 depre-mine de neden olan fay etkinli¤inin, fa-y›n karaya yönelen dallar›na do¤ru kay-m›fl olmas›. Bu, yerkabu¤unun dikey do¤rultuda daha fazla yer de¤ifltirmesi-ne, ve tabii daha büyük tsunamilere ola-nak tan›nmas› anlam›na geliyor. Çal›flmada elde edilen görüntüler, bu alanda yürütülen uluslararas› bir projeye de hizmet edecek. As›l amaç, mekanizma-y› farkl› yönleriyle anlamaya çal›flmak. “2004 y›l›nda Endonezya’da gerçekleflen tsunami büyük bir sürprizdi ve hepimizi flafl›rtt›” diyor araflt›rmac›lardan Nathan Bangs. “Ve o depremin neden böylesine büyük bir tsunamiye neden oldu¤unu hâlâ bilmiyoruz. Amac›m›z, daha fazla bilgi ve daha do¤ru bir yaklafl›m kazana-rak, ileride bu flaflk›nl›¤› yaflamamak.” University of Texas at Austin Bas›n Duyurusu, 15 Kas›m 2007
Jeoloji
Tsunami Fabrikas›n›n
Mimarisi Ortaya Ç›k›yor
Filipinler Denizi Levhas› Üst Manto