• Sonuç bulunamadı

HABER BÜLTENĐ. Haber Özetleri. Irak. 19 Ekim 2005

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "HABER BÜLTENĐ. Haber Özetleri. Irak. 19 Ekim 2005"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

HABER BÜLTENĐ

19 Ekim 2005

Haber Özetleri

Irak

• Irak Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Adil El-Lami, seçim sandıklarının bölgelerden başkente gelmeye başladığını belirterek, görevlilerin oy sayımına yeniden başladığını kaydetti. Kullanılan oyların beklenenden daha az ya da çok çıkması durumunda çifte kontrol yapılacağını belirten El-Lami, bu denetimlerin de sonuçların açıklanmasını birkaç gün daha uzatabileceğini kaydetti. (AA)(AP)

• Irak Meclisi üyesi Mahmut Osman’ın (Kürt) El-Sabah gazetesinde yayımlanan açıklamasına göre, Musul’da referanduma “HAYIR” oyu verenlerin oranı

%55’tir. Mahmut Osman, bu sonuca göre anayasanın referandumdan geçeceğini söyledi. (EL-SABAH GAZETESĐ)

• “Ehlül Irak” Đttifakı’nın başkanı Adnan El-Duleymi, yaptığı açıklamada

“referandumdan ne sonuç çıkarsa çıksın Sünni partiler gelecek seçimlere birleşik bir ittifakla katılacaklar” dedi. (EL-SABAH GAZETESĐ)

• Ulusal Diyalog Meclisi sözcüsü Salih El-Mutlak, anayasanın bazı bölgelerde yüzde 81 oranında reddedildiğini ileri sürdü. Anayasa komisyonu üyesi Hüseyin El-Felluci de, anayasanın sadece Sünni bölgelerde reddedilmediğini, güneydeki bazı şehirlerde de “HAYIR” oyu verildiğini belirtti. (www.iraq-ina.com)

• Irak'ta yapılan anayasa oylamasını da değerlendiren Eski Dışişleri Bakanı Şükrü Sina Gürel, ''Bence bu, Irak'ın bölünme anayasasıdır. Türkmenlere de hiçbir şey vermeyen bir belgedir. Türkmenleri ortadan kaldırıp Irak'ı üçe bölme, bunu yaparken de doğal kaynakları kuzeyde kurulan Kürt devletine ve güneyde kurulacak olan Şii devletine bırakma tasarısıdır'' dedi. Türk-AB ilişkilerini de değerlendiren Gürel, ''Müzakere Çerçeve Belgesi'nin, 1 yıl önce 17 Aralık'ta hiçbir üyelik ufku vermeyen belgeden bile daha geriye gitmiş bir belge olduğunu'' savunarak, ''Türkiye 15-20 yıllık bir dayatma sürecine, hiçbir şey elde etmeden, ama çok şey vererek razı olmaktadır'' dedi. (AA)

• Bugün yargılanmaya başlanan devrik Irak lideri Saddam Hüseyin'in avukatları, duruşma başlar başlamaz oturumlara ara verilmesini talep ettiler. Bağdat'taki duruşmada Saddam Hüseyin'i temsil eden Halil El-Duleymi, en az üç aylık bir erteleme istediğini açıkladı. Talebin gerekçesi, savunmanın suçlamalara karşı

(2)

hazırlık yapmaya yetecek süresi olmaması. Diğer yandan Saddam ile birlikte 7 kişinin de yargılanmasına başlandı. Bu kişiler:

1- Taha Yasin Ramazan 2- Berzan Đbrahim El-Tikriti 3- Avad Ahmet El-Bender 4- Abdullah Kazım Ruveyid 5- Ali Daim Ali

6- Muhammet Azavi Ali 7- Muzhir Abdullah Ruveyid

Irak Başbakanı Sözcüsü Leys Kubba ise, Saddam’ın yargılanmasından Adalet ve Đçişleri Bakanlıklarının sorumlu olduğunu belirterek, Saddam’ın yargılanması konusunda hükümete suçlamalarda bulunulmaması gerektiğini ileri sürdü. (BBC)(www.alarabiya.net) (www.iraq-ina.com)

• Devrik lider Saddam Hüseyin'in Baas partisi, Irak'ta ''direniş'' çağrısında bulunarak, Saddam'ın duruşmasının başlamasıyla birlikte Amerikan güçleriyle Iraklı ''casuslarına'' eşgüdüm halinde saldırı düzenlenmesini istedi. (AA)(AFP)

• Kerkük Đl Meclisi dün bir toplantı yaptı. Toplantıda Kerkük Đl Meclisi’nin onayı olmadan bakanlıklardan hiçbir atama olmayacağının kararı alındı. Bu kararı uygulamak için Kerkük Đl Meclisinden bir heyetin Irak Bakanlık Meclisi ile bir toplantı yapacağı bildirildi. (www.nawartv.com)

• “El-Taş” kampı kapandıktan sonra Đranlı Kürt aileler, Süleymaniye’ye yerleştirildiler. Ürdün Hükümeti Đçişleri Bakanı, yaptığı açıklamada 200 Đranlı Kürdün ilticalarının kabul edilmeyeceğini bildirdi. (EL-ŞARK EL-AVSAT GAZETESĐ)

• ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Irak koordinatörü James Jeffrey, aralarında Türkiye'nin de yer aldığı Irak'a komşu ülkelerden, Đran ve Suriye'ye baskı yapmalarını ve Irak'taki demokratik süreci desteklemelerini istedi. Türkiye'nin Irak'a ilişkin oynadığı rolü de ''çok yararlı'' olarak değerlendiren Jeffrey, terör örgütü PKK'ya karşı Türkiye, ABD ve Irak'ın oluşturduğu üçlü diyaloğun sürdüğünü anlattı. Bir gazetecinin, ''Iraklı Kürt liderlerin ayrı bir siyasi varlık istediğini'' kaydederek, ABD'nin bu duruma bakışını sorması üzerine Jeffrey, ''Hangi Kürt liderlerden bahsediyorsunuz? Irak Devlet Başkanı olan Celal Talabani'den mi'' diyerek bu yoruma katılmadığını ifade etti. James Jeffrey, Iraklı Kürtlerin yeni Irak'a entegre edilmesinde ABD'nin başarı kazandığını belirterek, ''Sanırım federal, birleşik ve demokratik bir Irak'ta Kürtlerin oynadığı rolden çok memnunuz'' dedi. (AA)

• Amerika Dışişleri Bakanlığı’nın sözcüsü Sean McCormack, Irak’ın kuzeyindeki PKK varlığı ilgili olarak şunları söyledi: “Konu Dışişleri bakanlığı yetkililerinden Matt Bryza ve Amerika Merkez Kuvvetler Komutanı John Abizaid’in Ankara’da Türk Hükümeti yetkilileriyle yaptıkları temaslarda da gündeme geldi. PKK kesinlikle terörist bir örgüttür ve Amerika PKK ile mücadelede Türk Hükümetinin yanındadır. Irak’taki çok uluslu güçte görev yapan yetkililer PKK ile ilgili sorunun farkındadır ve gereği için adımlar atmaktadır.” (VOANEWS)

• Arap Birliği’nden alınan haberde, Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa’nın

(3)

Irak Cumhurbaşkanı, Başbakanı ve bazı bakanlarla toplantılar yapacağı kaydedildi. Musa’nın ayrıca, BM temsilcisi ile bazı parti ve aşiretlerin başkanları ile görüşeceği bildirildi. (EL-SABAH GAZETESĐ)

• Süleymaniye’de yayımlanan bir Kürt gazetesinin haberinde, Irak’ın eski Savunma Bakanı Hazım El-Şalan’ın Kürt bölgesinde olduğu ileri sürüldü.

Gazetedeki haberde, Irak’ta geçici yönetim döneminde yolsuzluk yaptığı iddiasıyla hakkında tutuklama emri çıkarılan Şalan’ın, Kürt bölgesinde bulunduğu kaydedildi. (www.iraq-ina.com)

• Irak'ta hafta sonunda yapılan anayasa referandumu sırasında durulan saldırılar yeniden tırmandı. Polis açıklamasında, başkent Bağdat'ta aralarında Sanayi Bakanı Osman El-Necefi'nin danışmanı Ayid Abdülgani'nin bulunduğu 5 Iraklının öldürüldüğü bildirildi. Irak'ın kuzeyindeki Anbar eyaletinin bölge yönetimi üst düzey yetkililerinden Talib El-Duleymi'nin, eyaletin başkenti Ramadi'de vurularak öldürüldüğü açıklandı. Bu arada, Irak'ın batısında Ürdün sınırı yakınındaki Rutba bölgesinde çıkan çatışmada, 2 Amerikan deniz piyadesiyle 4 direnişçinin öldürüldüğü bildirildi. Irak savaşının başladığı Mart 2003'ten bu yana öldürülen Amerikan askeri sayısının 1978'e yükseldiği kaydediliyor. (AA)(REU)

Orta Doğu

• Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) Başkanı Muhammed El-Baradey, Đran'ın Nükleer Enerji Programı konusunda ''AB ile görüşmelere başlayacağından umutlu olduğunu'' söyledi. Bu konuda ''çok sayıda üçüncü ülkenin de değişik formüller üzerinde çalıştığını'' anımsatan El-Baradey, gelecek birkaç hafta içinde gelişmelerin daha da somutlaşacağını kaydetti. El- Baradey, UAEK müfettişlerinden bir ekibin Tahran'dan geri döndüğünü hatırlatarak, Đran'ın nükleer enerji programı konusunda UAEK ile işbirliği yaptığını ifade etti. Diplomatik kaynaklar, Đran ve AB üçlüsü Almanya, Fransa ve Đngiltere'yi yeniden masaya getirmek üzere Güney Afrika'nın ''bir çözüm formülü geliştirdiğini, ancak detaylarının henüz bilinmediğini'' belirtti. (AA)

• Mısır Dışişleri Bakanı Ahmed Ebul Geyt, ABD ile Suriye arasındaki gerginliği gidermeye çalıştıklarını söyledi. Dışişleri Bakanı Ebul Geyt, gazetecilere yaptığı açıklamada, Mısır'ın, Suriye-ABD gerginliğini gidermek ve gerginliğin artmasını önlemek için çabalarının sürekli ve aktif olduğunu bildirdi. Bölgede en son görmek istedikleri şeyin başka bir gerginlik noktası olduğunu belirten Ebul Geyt, Mısır'ın bu konudaki girişimleriyle ilgili detaylı bilgi vermedi. BM'nin, Lübnan'ın eski Başbakanı Refik Hariri suikastıyla ilgili raporunu gelecek salı açıklaması bekleniyor. Hariri'nin geçen Şubat'ta öldürülmesinin sorumlusu olarak, Suriye ya da Suriye yanlısı Lübnanlılar gösterilmişti. ABD, Hariri suikastını protesto etmek için Suriye'deki büyükelçisini geri çağırmıştı. Suriye, bu suikastta rolü olduğu iddialarını yalanlamış, ancak BM müfettişleri Suriye yanlısı 4 Lübnanlı generali olayın şüphelileri olarak göstermişti. (AA)(AP)

Kafkasya ve Orta Asya

(4)

• Azerbaycan'daki muhalefet partilerinden Azerbaycan Demokrat Partisi'nin (ADP) lideri Resul Guliyev'in gözaltına alındığı Ukrayna'nın Simferepol (Akmescid) kentinde soruşturmasının sürdüğü, avukatı Osman Kazımov'un da bu kente gittiği bildirildi. Öte yandan, Azerbaycan Đçişleri Bakanlığı ve Başsavcılığı'ndan yapılan ortak açıklamada, hakkında tutuklama kararı bulunan Guliyev'in iadesi için Ukrayna yetkilileriyle görüşmek üzere bir heyetin bu ülkeye gittiği bildirildi. (AA)

• Ermenistan Savunma Bakanı Serzh Sarkisyan, ordunun yenilenmesi sürecinde modern silahlar almaya devam edeceklerini söyledi. Sarkisyan, yaptığı açıklamada, ''2006 bütçesinde savunma harcamaları için ayrılan bölümün en azından ordunun savaş gücünü korumaya olanak vereceğini'' belirtti. Ordunun askeri ve teknik donanımının yenilenmesi sürecinin devam ettiğini kaydeden Sarkisyan, ''ordunun yenilenmesi sürecinde modern silahlar almayı sürdüreceklerini'' bildirdi. Ermenistan'ın gelecek yıl savunma harcamaları için ayırmayı planladığı yaklaşık 160 milyon dolar, 2006 bütçesinin yüzde 16,4'ünü oluşturuyor. Ermenistan'ın bu yıl savunma harcamalarına ayırdığı yaklaşık 119 milyon dolar ise 2005 bütçesinin yüzde 14,3'ne karşılık geliyor. (AA)

Avrupa Birliği

• Yunanistan Cumhurbaşkanı Karolos Papulyas, Türkiye’nin tarihi ikilemlerle karşı karşıya olduğunu ve Kıbrıs’la ilgili politikasını gözden geçirmesi gerekeceğini iddia etti. Güney Kıbrıs’ta temaslarda bulunan Papulyas, Türkiye’nin Rum Kesimi’ne karşı yükümlülüklerini yerine getirmesini beklediklerini söyledi ve Rum Kesimi’nin müzakereler esnasında veto yetkisini kullanabileceğini ima etti. Türkiye’nin adadan askerlerini çekmesi gerektiğini savunan Yunanistan Cumhurbaşkanı, “Avrupa’da işgal güçlerine yer yoktur.

Türkiye er ya da geç bu gerçeğe razı olacaktır” dedi. ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ın KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ı Washington’a davet etmesini de eleştiren Papulyas, bu tutumun sorunları çözmeyeceğini, aksine çıkmazlar yaratacağını iddia etti. (NTV)

• TBMM AB Uyum Komisyonu Başkanı Yaşar Yakış, Türkiye'nin Kıbrıs Rum kesimine limanları açmasının tanıma anlamına gelmediğini belirterek, ''Limanlar açıldığı zaman, bu, dünyanın sonu değil aslında. Çünkü limanları ve havaalanlarını açmak asla tanıma anlamına gelmiyor'' dedi. Türkiye'deki hiçbir hükümetin, Kuzey Kıbrıs'ın kabul edeceği bir zemin üzerinde çözüme ulaşılmadan Güney Kıbrıs'ı tanımasının mümkün olmayacağını vurgulayan Yakış, ''Türkiye bu konuda çok kararlıdır. Öyle gözüküyor ki, Ek Protokolün yürürlüğe girmesi için AB'nin Türkiye'ye bastıracağı anlaşılıyor. Ancak Kuzey Kıbrıs'ın çıkarlarını olumsuz yönde etkileyecek ve adadaki çözümü daha da zorlaştıracak tavizlere Türkiye'nin sıcak bakması mümkün değildir. Bunun için yaratıcı şeyler bulmak için hükümetimiz ve AB karşılıklı olarak çalışıyor. Çıkış yolu bulmaya çalışıyoruz'' dedi. (AA)

• Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne (KKTC) uygulanan izolasyonların kaldırılmasına yönelik Azerbaycan tarafından atılan adımın devamı

(5)

Kırgızistan'dan geliyor. Kırgızistan Parlamentosu'ndan milletvekilleri ile bazı bakanlıklardan bürokratların bulunduğu 30 kişilik bir heyet, Dışişleri Bakanı Serdar Denktaş'ın davetlisi olarak bu gece KKTC'ye gidiyor. Kırgız heyetinin 19-22 Ekim tarihleri arasında KKTC'de bulunacağını ifade eden KKTC Dışişleri Bakanlığı Orta Asya özel temsilcisi Erhan Arıklı, ziyaret sırasında, iki ülke yetkilileri arasında ekonomi, turizm, spor, eğitim ve kültür alanlarında işbirliğine yönelik görüşmelerin yapılacağını belirtti. Arıklı, ziyaret sırasında Kırgızistan- KKTC Parlamentolar arası Dostluk Grubu'nun oluşturulacağını da açıkladı. (AA)

• ABD Başkanı George Bush ile Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso'nun, Washington'da yaptığı görüşmede, Türkiye'nin AB süreci de ele alındı. Barroso, görüşmeden sonra düzenlediği basın toplantısında, önemli bir gelişme olarak nitelendirdiği Türkiye'nin AB süreci konusunun Bush ile yaptığı görüşmede, Avrupa ve dünyadaki durumun bir parçası olarak ele alındığını, ancak ayrıntılı olarak konuşulmadığını söyledi. ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'ın, 3 Ekim kararı öncesinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Kıbrıs Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos ile telefon görüşmeleri yaptığı hatırlatılarak, bunun AB'nin içişlerine müdahale olarak görülüp görülmediği sorusuna Barroso, ''Böyle önemli bir olay sırasında insanların birbiriyle görüşmesi oldukça normal. Ben de o gün Başbakan Erdoğan ile iki defa konuştum'' dedi. (AA)

Diğer Haberler

• ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, Çin'in askeri harcamalarını düşük göstermesinin, askeri gücünü geliştirdiği yönünde şüphelere yol açtığını söyledi. Savunma Bakanlığı görevine geldiği 2001 yılından bu yana ilk kez Çin'i ziyaret eden Rumsfeld, ABD'nin Çin'in ekonomik güç olarak ortaya çıkmasını olumlu karşıladığını belirterek, ekonomik gelişme ve kaçınılmaz olarak yabancı sermayenin girmesiyle birlikte yeni akımların ve fikirlerin üstesinden gelme girişimlerinin komünist liderlerde gerilim yarattığı görüşünü savundu. ABD Savunma Bakanı Rumsfeld’in, bugün Cumhurbaşkanı ve Merkezi Askeri Komisyonu Başkanı Hu Cintao'nun yanı sıra Savunma Bakanı Orgenaral Cao Gangçuan ile görüşeceği bildiriliyor. Taraflar arasındaki görüşmelerde ise Tayvan sorunu ve Kore Yarımadası'ndaki nükleer sorunun ele alınması bekleniyor. Pentagon, Çin'in askeri harcamalarının 90 milyar dolar, yani Çin makamlarının açıkladığının üç katı olduğu ileri sürmüştü. (AA)

• Pakistan Devlet Başkanı, depremzedelere yardım ulaştırılması için Keşmir'in Hindistan ve Pakistan kontrolündeki bölgelerini ayıran sınırın açılmasını önerdi. Hindistan planı memnuniyetle karşıladığını açıkladı. Taraflar ayrıca Keşmir'in iki kesimi arasındaki telefon iletişiminin iyileştirilmesine çalışıyor.

Öneriler arasında Keşmir'in Pakistan ve Hindistan tarafından denetlenen iki kesimini birbirinden ayıran tartışmalı sınırın açılması da var. (BBC)

Dünya Basını

(6)

Bu sabah Đngiliz basınında Saddam Hüseyin'in yargılanmasına dair yorumlar geniş yer alıyor. Guardian bu davayı "Irak için en büyük sınav" olarak ifade ederken, Financial Times, "Saddam kadar Irak adaleti de yargılanacak" diyor.

Aynı kanıyı paylaşan Daily Telegraph, yargılama için aralık ayında seçilecek kalıcı bir hükümetin göreve gelmesi beklenseydi daha iyi olurdu görüşünü aktarıyor. Independent'ta Patrick Cockburn'a mülakat veren Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari ise yargılamanın aylar evvel başlamamış olmasını bir hata olarak niteliyor. Haberde, bugün sanık sandalyesine çıkacak olmasına rağmen, Saddam Hüseyin adının hala Iraklılar arasında korku yarattığına dikkat çekiliyor. Hoşyar Zebari de bu noktaya işaret ediyor. 'Sorun, sindirme girişimleri ve tehditler karşısında Saddam Hüseyin'i yargılamaktan korkmayacak yargıçlar bulmaktı' diyor Zebari. 'Bu, 35 yıllık yönetim tarihinin yargılanması olacak' diyen Zebari'ye göre, 'Irak'ta her ailenin Saddam'a karşı sunabileceği bir suçlama var. Hatta dağların taşların bile.' Saddam Hüseyin'in duruşmayı yönlendirmeye çalışabileceği savlarına karşı da Zebari, "insanlar asıl Saddam'ın işgali, hükümeti yargılayacağını söylüyor ama biz bundan korkmuyoruz, Đngiltere ve Amerika da korkmuyor" diyor.

Times yargılamanın uluslararası bir mahkemece değil Iraklılarca yapılıyor olmasına destek veriyor. "Duruşmaları uluslararası hale getirmeye çalışmak, pek çok Iraklı tarafından dış müdahale olarak algılanabilirdi. Bağdat'ın Slobodan Miloşeviç yargılamasını felç eden bürokratik lükslere veya yıldız avukatlara ihtiyacı yok. Amerika ve Đngiltere duruşmalara mesafeli duruyor.

Ama sürece nezaret edilmeseydi, acaba Saddam Hüseyin bugün sağ mı olurdu, yoksa kızgın bir güruhça bir duvarın önünde kurşuna mı dizilirdi?"

New York Times, hukukun üstünlüğü ilkesinin egemen kılınması ve ulusal uzlaşmanın sağlanması açısından Irak’ın eski devlet başkanı Saddam Hüseyin’in adil bir biçimde yargılanması gerektiğini vurguluyor. Dava sırasında uluslararası hukukçulardan yardım alınmamasını eleştiren gazete, siyasi kaygıların adaletin önüne geçebileceği endişesini dile getiriyor: "Bugünkü dava, 1982 yılında Saddam Hüseyin’e karşı başarısızlıkla sonuçlanan bir ayaklanmanın ardından bir Şii kentinde yapılan katliama ilişkin duruşmayla başlıyor. Yargıçlar ve siyasetçiler, bunu kanıtlanması en kolay suçlama olarak gördü. Elbette ki bu katliam da yargılanmalıdır. Fakat eğer amaç gerçek suçluları cezalandırmak ve tek suçu, verilen emirleri uygulamak olanları belirlemek olsaydı, önce diğer suçlamalardan başlanmalıydı. Öyle görünüyor ki, mezhepçi bir anlayışa sahip olan yönetim, bir an önce siyasi açıdan popüler bir idam gerçekleştirmek için Baas döneminin yasalarını kullanarak mahkemede gösteriş yapmayı amaçlıyor."

USA Today da, Saddam Hüseyin davasının, sadece eski diktatörün değil, bütün Irak’ın ve Ortadoğu’nun kaderini etkileyeceğini vurguluyor. Gazete, davanın uluslararası hukuk standartları açısından bazı eksikleri bulunmasına rağmen yine de mevcut koşullar altında en doğru biçimde hazırlandığını savunuyor: "Eski bir diktatörün en iyi biçimde nasıl yargılanması gerektiği henüz keşfedilmedi. Saddam’ınki de mükemmel bir dava olmayacak. Ancak mevcut koşullar altında, Irak’ın ihtiyaçları ve tarihi gereklilikler düşünüldüğünde, mevcut uygulama her halde seçeneklerin en iyisidir.

Mahkemenin eleştiriye değil, desteğe ihtiyacı var."

(7)

Washington Times ise, Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi’nin Avrupa Programı yöneticisi Raffaello Pantucci’nin Almanya seçimleri sonrasında transatlantik ilişkilerini değerlendiren bir makalesine yer veriyor.

Hıristiyan Demokrat lider Angela Merkel’in başbakan olmasıyla Avrupa Birliği ve Amerika arasındaki ilişkilerin düzelmesi yönünde bir beklenti oluştuğunu kaydeden Pantucci, bu beklentinin gerçekleşmeyebileceği uyarısında bulunuyor: "Merkel’in dış politikasının Amerika’yla çatışacağına ilişkin bazı önemli ipuçları var. Merkel, Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğine hoş bakmadığını hiç gizlemedi ve son dönemde Türkiye ile ayrıcalıklı ortaklığa gidilmesi gerektiğini dile getirmeye başladı. Merkel’in bu yaklaşımı, Türkiye’nin AB’ye tam üye olarak, Müslüman ve Hıristiyan medeniyetleri arasında bir köprü oluşturmasını öngören Amerika’nın politikasıyla çelişiyor. Türkiye sorunu, Merkel’in sadece Amerika’yla değil, Amerika’nın Avrupa’daki en yakın müttefiki olan Đngiltere’yle de çatışmasına yol açacak."

Referanslar

Benzer Belgeler

Soruya AB çapında ortalama olarak "olumlu" diye yanıt verenlerin oranı yüzde 44 olarak açıklanırken, yüzde 70 ile Đrlanda, yüzde 57 ile Lüksemburg

Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani ise, açıklamasında 15 Aralık’ta yapılacak olan seçim sonucunda Sünnilerin de katılımıyla halkı temsil eden yeni bir

Irak'ın en büyük Sünni partisi olan Irak Đslam Partisi'nden Ömer Heykel, 15 Aralık'ta yapılacak genel seçimler öncesinde, ABD destekli Şii çoğunluk

4 Aralık 2005 tarihinde Đstanbul Conrad Otel’inde yapılan toplantıya Irak’ta 4 Sünni grubun temsilcileri ve ABD’nin Irak Büyükelçisi Zalmay Halilzad

Nasir El-Çadırcı başkanlığında Ulusal Demokratik Parti, Đzzet El-Şabendar başkanlığında Đslam Demokratik Akımı ve eski Devlet Bakanı Malik El-Duhan

Konuyla ilgili olarak bir açıklamada bulunan Anayasa Hazırlama Komisyonu başkanı yardımcısı Şirvan Ahmet Kürdistan Bölgesi Anayasa taslağının üzerinde düşünülmesi

Basra'da yaşananlarla ilgili olarak Đngiltere ve Đran'ın birbirlerini suçlayıcı tutumlarının bölgede gerilimin yükselmesine yol açtığını ifade eden Çelebi,

• Ehlül Irak Đttifakı’nın Başkanı Adnan El-Duleymi, bir bildiri yayımlayarak anayasayı kabul etmediklerini ve referandumda anayasa taslağına