• Sonuç bulunamadı

«Bu yazı, İsviçrenin Lausanne şehrinde 28 Ha-ziran - 1 Temmuz 1948 tarihlerinde toplanan, Beynelmilel Mimarlar Birliği (U. î. A.) nın Birinci Kongresine sunulan raporlardan biri-nin tercümesidir!»

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "«Bu yazı, İsviçrenin Lausanne şehrinde 28 Ha-ziran - 1 Temmuz 1948 tarihlerinde toplanan, Beynelmilel Mimarlar Birliği (U. î. A.) nın Birinci Kongresine sunulan raporlardan biri-nin tercümesidir!»"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ş e h i r c i l i k :

M İ M A R V E Ş E H İ R C İ L İ K Y a z a n : Arch. Pierre REMAURY

Şehirciliğin ödevi: sakinlerine konfor, hıfzıssıhha ve hayatın huzuru ile bunların verim faaliyetlerini, sağ-lıyabilmek için, bir arazide bütün tabiî ve inşaî unsur, ları teşkilâtlandırmaktır.

Tabiatiyle, yalnız çok nadir haller müstesna, böy-le bir program, bir şahsın hattâ bir mesböy-leğin imkânla-rını aşmaktadır. Bu hususta sadece gayrimenkul ko-nusunda salahiyetli olanlara değil, bütün umumî teşek-kül ve vatandaşların da, yardımına müracaat etmeli-dir.

Fakat, tatbikattan evvel, bir projenin olması gere-kir. Bu projeye Fransada, imar projesi (projet d'ame-nagement) tesmiye olunur. İmar projesi, mutasavver iş-leri gösteren plânlar ve bu işiş-lerin ne şekilde tatbik edi-leceklerini izah eden bir program olmak üzere, birbiri-ni tamamlıyan iki kısımdan ibarettir.

Fransada, imar projelerinin tanzimi, umumiyetle devlet tarafından, hemen daima bir mimar olan sa-lahiyetli bir şehirciye tevdi edilmiştir.

B u n d a n b ö y l e , ş e h i r c i l i k k o n u s u n d a , m i m a r ı n r o l ü n e o l a -c a k t ı r ?

Eğer bu mimar ayni zamanda şehirci ise, imar pro-jesinin sahibi olur. O vakit şehirci bir bestekâr rolün-dedir; mutasavver ve bunun tatbikat kıymetini muka-yeselendirecek bir âmme menfaati izahiyle, gayrimen-kul senfonisinin tatbikatçıları olan, bütün teknik, ar-tistik, sosyal ve tefekkür faaliyetinin, orkestra şefi olur.

Eğer, mimar sadece mimarsa; rolü, meslekî bakımdan daima sahip olduğu, haklar çerçevesinde kalır. Y a -ni, sanatının salâhiyeti dahilinde bütün inşaat hacim-lerini tasavvur eder, projesini hazırlar ve tatbikatını idare eder.

Fransada harp tahribatına uğrayan mahallerin ye-niden inşası münasebetiyle, mimarın meslekî sahası genişlemiştir. Mimar, amelî olarak tatbikatı idare

et-«Bu yazı, İsviçrenin Lausanne şehrinde 28

Ha-ziran - 1 Temmuz 1948 tarihlerinde toplanan,

Beynelmilel Mimarlar Birliği (U. î. A.) nın

Birinci Kongresine sunulan raporlardan

biri-nin tercümesidir!»

meğe ve imar projesinin ifadesini tasrih için ele alınma-sı zarurî olan tafsilât projelerinin tanziminde, şehirci ile işbirliğinde bulunur.

Ayni zamanda mimardan (şef mimar veya kısım mimarı), umumî veya hususî projelerin, imar proje-sinin tatbikat plânlarına nazaran uygunluğunun, kon-trol edilmesi de istenmiştir.

Teknisyen ve mütehassıs idarecilerin yardımiyle olan, şehirci ile mimarın işbirliği; şehircilik eserinin mimarinin himayesi altındaki tatbikatını sağlamak-tadır.

Fransada, bundan böyle, her türlü inşaatın tatbi katından evvel alınması mecburî kılman, inşaat ruhsa-tiyesi (25/Ekim/1945, kararnamesi), prensip itibariyle bir mimar olan, İkâmetgâh ve Şehircilik Vilâyet Mü-fettişliğinin (İnspecteur Departemental de l'Habitation et l'Urbanisme), muvafakatine göre verilmekte oldu-ğunu da işaret edelim.

Böylece topyekûn imar münasebetiyle ortaya çı-karılan ve arazinin, hey'eti umumiyesine teşmil oluna-bilecek olan bu yeni teşkilât, Fransız yapıcılığında mi-marlara, zaten tabiî hakları olan, üstün mevkii almala-rı ,imkânını vermektedir. Bunu tekrardan ele geçirmek ve muhafaza etmek için, her şeyi yapmaları, onlara aittir. Ü z e r l e r i n e , e t ü d l e r i n b i r k ı s m ı d ü ş e n m ü h e n d i s , i k t i s a t ç ı , i ç t i m a i y a t ç ı v e h u k u k ç u l a r ı n i ş b i r l i ğ i n e m a h i y e t t e o l a -c a k v e n e g i b i f a y d a l a r ı t e m i n e d e c e k t i r ?

Daha yukarıda da işaret ettiğimiz gibi, işbirilğinde bulunacakların listesi, çok eksiktir. Mevzuubahis mes-lekler için şunları söyliyebiliriz:

(2)

malûma-tı elde etmek gayesiyle, alâkalı umumî büyük servisler-de çalışan mühendis, mahallin sosyal gelişmesiyle alâ-kalı iktisatçı ile içtimaiyatçı ve bilhassa idarî hukuk bahsinde muktedir hukukçularla istişare için, daimî temas halinde bulunmalıdır. Hattâ kanun (muvakkat o-larak şiddetle tatbik edilen, 15/ Haziran /1943 tarihli kanunun, 69 uncu maddesi), mühendislere bütün fay-dalı vesika ve malûmatı, şehirciye bildirmesini vazife olarak yüklemektedir.

Fakat, şehirci bu tetkikat anketiyle, iktifa etmiye-cektir; işbirliğinde bulunduğu arkadaşlariyle, noktai nazar teatisinde bulunacak ve ihtiyaç olursa prensip mutabakatini isteyecektir.

2. Tanzim projesi ile tatbikatı arasındaki muta-vassıt safhada, ş e h i r c i v e m i m a r ekibi, işe girer.

Artık, bazı halli güç dâvalarda, faydalı olmasına rağmen, tatbikatla alâkası olmıyan, faaliyetlere ait iş-birliği azalır; buna mukabil, mühendis ve teknisyenle-rin alâkası çoğalır, zira tatbikatın icrasını çevrelendi-recek plânları, inşaat teçhizatını ve normal maliyeti te-min edecek olan bunlardır.

3. Tatbikat safhasında, imar plânı ile tafsilât pro-jeleri tespit edildikten ve herkesin faaliyet sahası dü-zenlendikten sonra, hâdiselerin zarurî kıldığı ufak ta-dilât ve rastlanan zorlukları bertaraf etmek için, işbir-liği teması, tekrardan kurulmalıdır.

Burada, şehircinin rolü, kompozisyonun umumî karakterinin muhafız ve müşaviri olmakla tahdide uğ-rar ve mimarın rolü üstünleşir.

İ m a r p l â n ı n ı n d o ğ u r d u ğ u m ü ş k ü l l e r k a r ş ı s ı n d a m i m a r ı n d u r u m u n e d i r ?

Şehircilik eserinin, tasavvuru ve tatbikatı esnasın-da, mimarın çalışmalara nasıl katıldığını gördük. Tet-kik edeceğimiz durum, sadece meslekî bir müdahale-den ibarettir.

Eğer, inkâr edileceğini tahmin etmediğim, şehir-ciliğin zarureti teslim edilirse; aynı şekilde imar pro-jesinde, şehircilik bakımından düsturlandırılmış ka-ziyelerin, müspet ifadesi de tanınmalıdır.

Halbuki, bu projenin gözettiği, çok değişik teknik-lerin müdahalesine müracaat edilen, muhtelif unsur-lardan müteşekkil bir gayrimenkul hey'eti umumiye-sidir. Bu teknikler, çok kerre birbirine aykırıdır;

bu-nun için mâkul bir şekilde gözden geçirilirse, herbiri-nin kendilerine müteallik çalışmaları aralarında ser-bestçe ve bazı kaidelere riayete mecbur olmadan hare-keti, umumî tatbikata bir istikamet ve kompozisyona vahdeti sağlıyamaz.

Bu kaideler, imar projesini teşkil eden iki kısım-dan birinde düsturlandırılmıştır ve buna Fransada, imar programı (programme d'amenagement) tesmiye olunur.

Teklif edilen hedefe ulaşmak için, bundan böyle tedricen takip edilmesi gereken, temayülleri ifade et-mektedir. Bu suretle, bütün yeni faaliyet ve yeni in-şaatlara bazı şartlar tahmil edilmektedir, fakat mev-cut vaziyetler ihlâl edilmemektedir. Bu menfaati umu-miyeye mâtuf şartlar, meşru şahsî menfaatlere, zarar vermemekte, bilâkis, bazılarını korumaktadır.

İnşaat ruhsatı servisi, bunun tatbikatına müteyak-kız olmakla vazifelidir. Kontrolde, arzu edilen bütün uysallıkla hareket edilmede ve kanuna aykırı hareket-ler, eğer doğruluğu ispat edilirse, müsaade edilmekte-dir.

Tabiatiyle, gerek bu programların tahririnde ve gerekse tatbikatında, hata ve mübalâğalar olabilir; fa-kat böyle istisnaî haller, bu disiplin prensibinin lüzu-mundan, hiç bir şey cerhetmemektedir.

İkâmetgâhların, hıfzıssıhha ve konforunu sağlamak gayesiyle, ekseriya aklı selimle konmuş kaideler, bahis konusu olduğu zaman, hiç olmazsa Fransada, mimarî idrakin serbestiyetini tahdit eden bu mecburiyetlerden âdilâne surette bahsedilemez.

Bu kaideler, şehirciliğin tekniklerini ifade ederler. Halbuki, hiçbir artist eserin serbest ifadesine mani olu-yor bahanesiyle, sanatının teknikleri aştığını iddia ede-mez. Böyle bir iddia, sadece tahayyülünün, salâhiyet-sizlik ve kifayetsizliğinin ikrarıdır.

Fakat, şehir ile kırların gayrimenkul hey'eti umu-miyesinin, güzelliğinin esas şartları olan, vahdet ve ahengi muhafaza eden bazı tertipleri de nazarı itibare almak gerekir. Hiç olmazsa, mimar, büsbütün başka bir surette, işi halletmeyi, istiyebilir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Bir yandan Marmara ve Boğazları Belediyeler E rliği (Bundan böyle Birlik olarak ifade olunacak) diğer yandan TMMOB Kimya Mühendisleri Odası (Bundan böyle K.M.O. olarak

Ancak bir zamanlar, Karamanoğulları gibi büyük bir beyliğin merkezi olan bu cazip şehir yakın senelere kadar tarih, sa- nat, folklor, hülâsa bütün maddî ve manevî

A — Kongrenin kabul ettiği esaslar: 1 — «İndustrialisation» ve yeni teknik inkişafların mimarî üzerinde birinci dercce rol oynadığı prensip olarak kabul

Nüfus kesafeti az olan bu gibi yer- lerde mekteplerin dağıtılış şekli kat edilecek yol mesafelerine göre ayarla- nır. Okul yerlerinin seçilmesi nüfus ke- safeti nisbetine,

Kraliçe hazretlerinin yüksek himayeleri altında 8 - 16 Tem- muz tarihlerinde toplandı. Kongrenin teşkilâtı için 9 komite tertip edilmişti. 1 — Şeref komitesi: Reis:

Ana binanın dışında inşa edilmiş olan büyük konser salonunun tavanına salonu bir başından öbür ucuna kadar devam eden münhani bir kesit verilmiş bu suretle iyi bir

Mimarlık ve yapı sahasında şerefli bir maziye malik olan büyük milletimizin, bugünden yarma devredeceği her çeşit eserde ayru mertebeye erişebilmesini sağlayacak esas-

kındaki kendi prensiplerini izah eylemiş, bu müna- sebetle bir taraftan A v r u p a d a şehircilik hususunda hüküm süren muhtelif millî nazariyeleri ve diğer ta-