• Sonuç bulunamadı

Arif Nihat Asya ve Kubbe-i Hadra

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Arif Nihat Asya ve Kubbe-i Hadra"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

.rü.-n'!::,-' : 'I;., ı ^ :■ vh -' : ¡1, J!' 'M' '-:i; . İv f .L .Jıü,. 1i;!.;:r^ı:;l!;-:'i:lı ,r;iı,„".' :!::.iıl!.1; 1:1^;:,. ^ ■::

Ü KİTAPLAR VE GERÇEKLER:

A rif Nihat Asya ve

Kubbe*i

Hadrâ

Önceleri Anadolu ve İstanbul basınında neşrettiği realist yazıları, sembolik, pastoral ve epik şiirleriyle münevver ki.» ienin ve geniş halk tabakasının dikkatini üzerinde toplayan; 1945 den bu yana yayınladığı ( Y E T L E R ) ve (B İR BAY» R A K RÜZGÂR B E K LİY O R ) adlı eşsiz şiir kitaplarıyla gö» nülleri fethedip adını bir bayrak gibi dalgalandırmaya mu» vaffak olan gerçek ve erkek şâir  rif Nihat Asya, bundan bir müddet evvel, üç eser birden verdi: (K A N A T L A R ve G A G A LA R ), (R Ü B  İY A T —X  R İF ) (KUBBE— 1 H A D R  )

Biz burada, yalnız sonuncusundan bahsedeceğiz:

80 sayfadan ibaret (KUBBE—1 H A D R A ) da, (RÜB» İY Y A T —I  R İF ) gibi, aruz vezniyle yazılmış - Hem öyle bir aruz ki, bir gönül pınarından farkı yok; İlâhî nağmeler çıkararak çağlayıp duruyor- Şu berceste mısralara bakınız;

Çini sünbül, yazı kâkül, hah gül; Koku, elvanla, rekabette bugün—

Bir anahtar, bize altın kapılar Açtı bir muhteşem âyette bugün.- Dolaşırken köşesinden memnûn Ölüler gördüm, ibâdette bugün— Çinilerden, halılardan kuşlar Uçacaklar, bir işarette bugün— Camlarından süzülen günlerle Geceler, aynı letâfette bugün-. Fesleğen, sünbül, ıtır, ayçiçeği, Lâle, gül- hepsi şehâvette bugün— Bacılar geldi, yiğitler geldi, Kimseler kalmadı gurbette bugün-.- Koklaşanlar, sevişenler vardı: Ebediyette bugün—

Ki dudaklar birbirlerini İçtiler, aynı saadette bugün— Dostlar! bir yanı dünyadaysa Yolların, bir yanı cennette bugün-.- Dolaşırken köşesinden memnun Ölüler gördük, ibâdette bugün— Biri tâbutların secdededir, Biri kaamette bugün—

Bu hârikulâde şiirde kimden ve nelerden bahsedildiği anla» şılıyor, tabii.- Şâirinizi, (KUBBEÜ HADRA)nın altında ve sayısız (H A K E R E N LE R )in gönlünde yatan, (H A ZR E T—İ M E V L A N A ) ya âşıktır- Adem’in Havvaya, Yûsüf’ün Züley» hâ’ya Mecnun’un Leylâ’ya ve nihayet Mevlâna’nın Mev» lâ’ya âşık oldukları gibi— Bu ölümsüz aşk, ona, ölümsüz gürler söyletiyor- İşte, bir örnek daha:

Kubben altında üflenen ney’den

Yazan: F. Cemâl Oğuz ÖCAL jş

Ben de bilmem, hafi hafi ne gelir?

Ya semâdan, ya Arş»ı A lâ’dan Bir nidâdır, kopup zemine gelir—

Ki okur safha safha Yâsîn’i; 1B

Nefes almak diler- “ Mübin” e g e lir - ¡|j

★★★

Yedi iklime seslenir mansûr; j j j

Şimdi dağ, taş bütün enine gelir.- Ve hariminde dinlenen Nisan Tası nısfiyyeden tanîne gelir—

★ ★ ★

üf

Ba’zı, bir güfteden ham ervâha Nükteler ok ok ,iğne iğne g e lir - Kimi billûrdan ve sırça kimi, Kimse bilmez, tehi tehi ne gelir? A y iner hatve hatve dinlemiye, Bu gelmişine gelir-.

★ ★ ★

Cânlar, kaynağından içmiye can Atarak sanki Mesnevi’ne gelir— O güzeller ki koştu ney sesine, Sana dil dil ve sine sine gelir—

Ben nasıl ağlamam ki ney sesi bu.- ğ g şaddan başlayıp hazine gelir—

★ ★ ★

Hj

Gezinir nefha nefha başlarda; Sırma saçlar düşer, cebine gelir- Söyle, ey Pir, söyle: şi’dinden Böyle gül gül, peıd peri ne gelir?

★ ★ ★

Açarak bâdübân uzaklardan

İnciler yüklü bir sefine gelir- ğ j Ve yürekler deyince “ Mevlâna!”

Gül gelir, mül gelir, define gelir-.-Kubben altında üflenen ney’den Ben de bilmem, hafi hafi ne

gelir-★ gelir-★ gelir-★

HH

Konya âşıkların vatanı, Mevlâna ise gönüllerin sultânıdır- Hem bu mübârek vatanın, hem de bu yüce sultanın kulu — kölesi olan A rif Nihat Asya, fırsat buldukça, İlim, San’at, Aşk ve hakikat şehri Konya’mıza yollanıp ulu pirinin mübâ» rek dergâhına yüz sürmek ister- Fakat heyhât! Bizi ruh ve mânâ âlemimizden uzaklaştırmak isteyen zâlim ve hoy» rat eller (Y E Ş İL TÜ RBE) nin kapısına kocaman bir kilit asmışlar, âşık ile mâşuku birbirinden

(2)

ARİF NİHAT ASYA VE

KUBBE-İ HADRÂ

(Baş tarafı 4. sayfada) Bu dayanılmaz hicran karşısında içli ve dertli şâir, gülü» ne kavuşamayan bir bülbül gibi, nasıl feryat etmesin?

Usta ve imanlı şâir A r if Nihat Asya gerek RÜ BAİY* Y A T — I A K İF ) te, gerekse (KU BBE— İ H A D R A ) da kâh sembolist, kâh realist görünerek, fakat dâima coşkun bir lirizme bürünerek ruhlarımızı sarmakta ve bizi “ ÖLÜMSÜZ A Ş K ’ın kollarında dolaştırdıktan sonra aradığımız ebedî varlığa, “ H A K ” ve “ H A K İK A T ” e ulaştırmaktadır- Bu iti* barla onu H A FIZ, SA’Dİ, H A Y Y A M , FU ZULÎ, ŞEYH GA. L İP ve Y A H Y A K E M A L ’den sonra hatırlamak yerinde

olur-Kendisini tam mânâ ve şümulüyle “ K Â M İL B İR İN S A N " ve “ YÜ K S E K B İR S A N ’A T K Â R ” olarak selâmladığımız üs* taü A rif Nihat Asya karakter, şahsiyet, mefkûre ve müreb* bilik bakımlarından — şiir ve edebiyat dünyamızın birer gü* neşi olan— Nâmık Kemâl, Süleyman Nazif, Tevfik Fikret, Cenab Şehâbettin, Mehmet A k if Ersoy ve Ahmet Hâşim’i mümtaz şahsında birleştirmiş gibidir- Onu, bâzı ahvâl ve şartlar dâhilinde, Neyzen Tevfik’e de benzetebiliriz. Evet, onun biribirinden güzel şiir, nesir, vecize, fıkra, nükte, hiciv, makale ve hitâbeleri bu “ BİRLEŞM E” ve “ B E N ZE YİŞ ” in canlı

misalleridir-Biz burada şiir ve san’at vâdimizi içinde bulunduğumuz korkunç çoraklık ve bataklıktan kurtarıp ruhlarımıza bir çınaraltı serinliği veren A r if Nihat Asya’nın edebî şahsiyeti üzerinde uzun boylu duracak ve eserlerini tam mânâsiyle bir tahlil süzgecinden geçirecek değiliz- Çünkü bu husus hem crbâbınca bilinen bir keyfiyet, hem de yetkimizin dışında kalan bir

meseledir-Hemen kaydedelim ki bizim bu satırları yazmaktan mak» şadımız, sâdece “ ÖZ Ş İİR ” âşığı muhterem okuyucularımızı birbirinden kıymetli üç san’at bedîasmdan haberdar

etmektir-Yazımıza son verirken milli kütüphanemize (K A N A T * I-AR ve G A G A LA R ), (R Ü B A İY A T —1 A R İF ) ve (KU B ­ BE—t H A D R A ) gibi üç ölmez eser birden kazandıran de» ğerli me3İekdaş ve ülküdaşımız A r if Nihat Asya'yı bütün kalbimizle tebrik eder, kendisinden daha olgun ve dolgun eserler

bekleriz-Serderıgeçti yayınları, 250 kuruş, P K- — 353 — Ankara adreyi ile İstanbul ve Anadolu kitapçılarında

Referanslar

Benzer Belgeler

Yine 2008 Y E itim Plan nda yer alan ve Meslek Dan manl E itimi, 25 personelin kat yla 17 Kas m–4 Aral k 2008 tarihleri aras nda Ankara E itim Merkezinde gerçekle tirildi.. Di

zmir l Müdürlü ümüzce 12 Ocak 2009 tarihinde Ortopedik Özürlüler Derne inde zmir Büyük ehir Belediyesi Yerel Gündem 21 toplulu una, Kurumuzun hizmetleri, özürlülere

Hâmid Görel'in müzik levhası denilebilir ki sanatkârın şimdiye ka- dar yaptığı eserlerin hepsinden daha güzeldir.. Kompozisyon ve renk ahengi itibarile bir şahsiyeti

Filhakika asrımızda şimendifer ve otomobil gibi vesaitle kolayca seyahat edip hava tebdili ihtiyaçları tatmin ediliyorsa da bu her sınıf halk için kabil ola- m ı y o r... Bu -

Sınava geç kalan öğrenciler sınav başladıktan sonra ilk 15 dakika içinde sınava gelenler sınav salonlarına alınarak sınava. başlamaları sağlanır.15 dakika geç

• Şubat ayı boyunca gerek üniversitede gerekse İstanbul ve diğer kentlerde düzenlenen gösterilerde çok sayıda kişi fiziksel şiddet kullanılarak gözaltına

[r]

[r]