• Sonuç bulunamadı

Y a b a n cı Ş e h i r l e r de :

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Y a b a n cı Ş e h i r l e r de :"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Y a b a n c ı Ş e h i r l e r d e :

A. G. Thomas

Katedral

Biri eski, diğeri de yeni olmak üzere iki Salisbury şehri vardır. Yeni Salisbury şehri on üçüncü yüzyıl-da yapılmış ve meşhur katedralin, zarif sivri uçlu çan kulesi de dahil olmak üzere, inşası kırk yılda ikmal edilmiştir.

« * *

Meşhur İngiliz muharrirlerinden Samuel Peppys 1668 yılı Haziranının ilk günlerinden bir gün karısiy-le birlikte atlarına binip tarlalardan geçerek yüksek çan kulesi tâ uzaklardan görünen Salisbury şehrine doğru gidiyorlardı. O zaman bu türlü bir seyahat bir macera telâkki ediliyordu. Ortalık karardığı zaman kendilerini eski Serum şehrinin siperleri arasında bul-dular. Akşamın alaca karanlığında burası Peppys'-lerl korkutacak kadar korkunç bir manzara arzedi-yordu. Bununla beraber bu vaziyet Peppys'yi harabe-ler arasında yalnız başına dolaşmaktan menedeme-mişti. Nihayet şehre varmış ve doğruca bugün hâlâ eski vaziyetini muhafaza eden kara ve beyaz tahtalar-dan yapılmış «George» adındaki hana gitmişlerdi. Peppys burada «çok iyi yiyecek» bulduğu gibi gece

de «bir ipek yatakta yatmıştı. Başka seyyahlar da yüz yıllar boyunca gerek eski şehrin (Eski Sarum) ve ge-rek onüçüncü yüzyılda Avon nehri kenarına nakledil-miş olan yeni şehrin kalın kale duvarlarından içeriye girerken ayni memnunluğu duymuşlardır.

(2)

Katedralden caddeye bakış

alınacak tedbirleri kararlaştırmak üzere burada topla-nırdı. Yakın zamanlara kadar şehir halkı burada top-lanıp parlâmentoda kendilerini temsil edecek saylav-larını seçerlerdi.

Bir ortaçağ şehrinin duvarları, o devirde yaşıyan insanların kuvvetlerinin hudut ve derecesini göster-mesi bakımından, her zaman bir önem arzetmektedir. Şu da bir hakikattir ki Eski Sarum açık ovadan gelen rüzgârlara maruz bulunmuş olmakla beraber bura-da oturmak gerçekten «alelâde bir şehir» sâkini ol-mak demek değildi.

1095 yılında Sarum Piskoposluk olmuştu. Şehir-de bir katedral inşa edilmiş ve buranın bir dinî mer-kez olarak şöhreti bütün Avrupaya yayılmıştı. Bunun-la beraber askerî birliklerle papasBunun-lar arasında siper-lerin bulunduğu sahada vukua gelen çarpışma o kadar tahammül edilmez bir hal almıştı ki Roger Poore a-dında bir piskopos harekete geçmek için ruhî ve cıs-manî salâhiyet istemek zorunda kalmıştı. O günkü şe-hir plancılığında bile böyle muazzam bir fikrin tesi-ri büyüktür. Elde edilen netice ise bundan da daha büyük olmuştu.

Plânın tatbiki cihetine geçilmiş ve 1227 senesinde

Bir merasimde Katedralin önü

bugünkü Salisbury katedralinin temelleri atılmıştı. Kule müstesna, binanın inşası kırk senede tamamlan-mıştı. Eski Sarum şehri halkı yeni şehre nakletmiş ve burada da eski hayat devam etmiştir.

O zaman da Salisbury, şimdi olduğu gibi, bir çok yolların birleştiği bir yerde idi. Şehrin doğuya, batıya, kuzeye ve güneye doğru uzanan caddeleri şehri, tıpkı bugün olduğu gibi, Güney İngiltereye giden belli baş-lı yollara bağbaş-lıyordu. Pazar şehrin merkezinde kuru-luyordu. Çünkü doğrusu pazarlar, bütün tarihî şehir-lerde olduğu gibi, şehir halkına yalnız menfaat sağla-makla kalmamakta, bu pazarların şehir hinterlandına da yardımı dokunmakta idi. Burası o bölgenin sosyal, dinî, eğitim ve beledî merkeziydi. Şehir bu vazifeleri-ne bugün de küçümsenmiyecek ölçüde devam etmek-tedir.

(3)

Yeni okul binası Çarşıııın görünüşü.

ise Hıristiyanların imanına bir sembol, seyyahlara yol gösteren bir işaret ve bir güzellik örneği, ebedî bir neşe kaynağıdır. 1688 senesinde binayı yakından tet-kik eden Christopher Wren'in «katedralin yapıldığı devrin en güzel mimarî örneklerinden biri olarak gös-terilmesinde hiç bir haksızlık edilmiş olmaz» tarzın-daki sözlerine şaşmamak lâzımdır.

Salisbury halkı tarafından inşa edilip yüz yıllar-ca yaşamış ve yaşıyayıllar-cak olan bütün binalarda bir asa-let vardır. Pazar yerindeki Esnaf Loncası binası maale-sef 1780 yılında yanmıştır. Fakat Kunduracılar bina-siyle Marangozlar binası hâlâ Salisbury halkının el işlerine örnek birer bina olarak gösterilmektedir. Salis-bury halkı canlı içtimaî düşünceleri olan mesut ve ta-lihli insanlardı.

Bu gelenek Salisbury'de bugün de devam etmek-tedir.

Şehrin kudret ve salâhiyetleri taksimata uğramış ve bazı yeni idare birlikleri meydana gelmiş olmakla beraber Salisbury Wiltshire halkı için bir şehir olarak kalmıştır. Çünkü onlara göre burası hâlâ mühim bir dinî ve öğretim merkezi ve civardaki ziraatle iştigal eden köyler için de önemli bir pazardır. Birbirine ta-mamen zıt karakter arzeden sınaî merkezlerden Swin-don ile Winchester'in eski merkezi gibi kasabaları da içine alan bu harikulâde Salisbury şehrinin, şehirle-rin başında geldiği münakaşa kabul etmez bir hakikat-tir.

Wiltshire, arazisi dalgalı sâkin bir kasabadır. Ku-zey mahallelerinden geçen Thames küçük bir dereden

başka bir şey değildir. Bristol ve Avon nehirlerinin ise güneydeki vâdilere faydası dokunmaktadır. Burası halkı çiftçilik ve çobanlıkla geçinen bir kasabadır. İlk devirlerini biraz gürültülü geçiren bu kasabanın halkı, savaşçı olmaktan ziyade barışçı olmıya meylet-miştir. İşte Salisbury'nin karakteristik vasfı budur. Burası medenî bir şehirdir. Şehrin Belediye başkanı ile esnaf teşekkülleri, eski zamanlarda kendi salâhi-yetlerine müsteniden Winchester ve Southampton ile aktedilen muahedeleri müzakere eyliyen bura sakin-lerinin bir gelenek halinde gelen hürriyetlerini idame ettirmişlerdir. Bura halkı guruplara ayrılarak arala-rında sahne hareketlerine önayak olmak, münazaralar tertip etmek ve konferanslar vermek gibi faaliyetlere devam etmişlerdir. Burası modern bir şehir halkı ol-makla beraber, ara sıra bir kısım halkın pazar yerin-de, buraya tesadüfi olarak gelen seçkin seyircilerin ö-niinde halk oyunları oynadıklarını görebilirsiniz.

Referanslar

Benzer Belgeler

Cephe modülleri 107 olup her iki is- tikamette bölünmeye müsaittir Kat alanı, Merdiven - Asansör - WC grupları 115 M2 ve bölünebilir serbest alan 658 M2 olmak üzere toplam 773

[r]

[r]

İtalyan Mimarlar birliği Milânoda genel bir toplan- tı yapmış ve bütüıı yapı işlerinde yerli malı kullanmayı, yapı malzemesi ve endüstrisinin ileri gelenleı-ile

Madde 4 — Yukarıdaki maddede zikredilen işler için mal sahipleri (Credit National) dan veya hükümetin bilâhare gös- tereceği müessesattan muhtaç oldukları mebaliği, istikraz

1935 senesi nihayetinde, daha 1,500,000 eve ihtiyaç ol- duğu meydana çıkmıştır. Almanyadaki büyük yapı faaliyetine rağmen, noksan evlerin adedi iki sene zarfında 400,000

Filhakika asrımızda şimendifer ve otomobil gibi vesaitle kolayca seyahat edip hava tebdili ihtiyaçları tatmin ediliyorsa da bu her sınıf halk için kabil ola- m ı y o r... Bu -

Ziya — Neşriyat müdürü: Mimar Abidiıı Matbaacılık ve Neşriyat