• Sonuç bulunamadı

İLKÖĞRETİM İKİNCİ KADEME SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMENLERİNİN YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAŞIMI'NA İLİŞKİN GÖRÜŞLERİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İLKÖĞRETİM İKİNCİ KADEME SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMENLERİNİN YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAŞIMI'NA İLİŞKİN GÖRÜŞLERİ"

Copied!
106
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ

EĞĠTĠM BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

ĠLKÖĞRETĠM BÖLÜMÜ SOSYAL BĠLGĠLER ÖĞRETMENLĠĞĠ

ANA BĠLĠM DALI

ĠLKÖĞRETĠM ĠKĠNCĠ KADEME SOSYAL BĠLGĠLER

ÖĞRETMENLERĠNĠN YAPILANDIRMACI ÖĞRENME

YAKLAġIMI’NA ĠLĠġKĠN GÖRÜġLERĠ

YÜKSEK LĠSANS TEZĠ

Hazırlayan

AYġEGÜL TURAL

Tez DanıĢmanı

YRD. DÇ. DR. KÜRġAT GÖKKAYA

(2)

Ġ ÖZET

ĠLKÖĞRETĠM ĠKĠNCĠ KADEME SOSYAL BĠLGĠLER ÖĞRETMENLERĠNĠN YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAġIMNA ĠLĠġKĠN GÖRÜġLERĠ

TURAL,AyĢegül

Yüksel Lisans,Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Bilim Dalı Tez DanıĢmanı:Yrd.Dç.Dr.KürĢat GÖKKAYA

Haziran-2009,99 Sayfa

Bu araĢtırmada betimsel araĢtırma yöntemi kullanılmıĢtır ve araĢtırma beĢ bölümden oluĢmaktadır.

Birinci bölümde çalıĢmaya genel bir giriĢ yapılmaıĢ ve çalıĢmanın amacı, önemi,problem durumları üzerinde durulmuĢtur.

Ġkinci bölümde çalıĢmaya iliĢkin kuramsal çerçeve incelenmiĢ ve detaylı bir Ģekilde her yönü ile Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı incelenmiĢtir.

Üçüncü bölümde araĢtırmanın yürütülmesi esnasında izlenen yöntem belirtilmiĢ, buna bağlı olarak verilerin toplanması ve analizi aĢamalarından bahsedilmiĢtir.

Dördüncü bölümde araĢtırma süresince elde edilen bulgulara ve bunlara dayalı olarak yapılan yorumlara yer verilmiĢtir.

BeĢinci bölümde sonuç ve öneriler basamağı yer almaktadır.

Yapılan bu araĢtırma ile Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟na iliĢkin olarak Sosyal Bilgiler Öğretmenlerinin karĢılaĢtırmalı bir biçimde görüĢlerinin değerlendirilmesi amaç edinilmiĢtir.

(3)

ii ABSTACT

Second Stage of Basic Education Teachers Social Information About the Constructivist Approach to Learning

TURAL,AyĢegül

Graduate student,Department of Social Studies Theses Supervisor Yrd.Dç.Dr.KürĢat GÖKKAYA

June-2009,99 page

The descriptive research method is used in this study and the work consists of five parts.

A general introduction has been made in the first section and focused on the aim, importance, problem situations of the study.

Theoretical framework ,in the context of literature scanning, relating to the study ,has been examined and the Constructivist Learning Approach has been analysed with every aspect and in a detailed way .

Method ,followed during the execution of the research ,is cited in the third section and depending on this ,stages of data collection and analysis have been mentioned.

The findings obtained during the study and comments made depending on these ,have been given in the the fourth section.

The result and recommendation stages are in the the fifth section.

The comparative evaluation of the opinions of Social Sciences Teachers relating to the Constructivist Learning Approach is aimed at this study.

(4)

iii

ÖNSÖZ

DeğiĢim ve geliĢim üzerine odaklanan günümüz dünyası Ģartlarınca artık tüm dünya kültürlerince benimsenmiĢ yeni bir dünya düzeni yerleĢmeye baĢlamıĢtır.Özellikle medya ve teknolojinin iĢlevleri göz önüne alındığında değiĢim tüm ülkeler için kaçınılmaz olmuĢtur.Buna bağlı olarak da eğitime duyulan ihtiyaç ve eğitime verilen önem bir kat daha artmıĢ bulunmaktadır.ĠĢte bu noktada çağdaĢ, modern bir anlayıĢ temelinde öğrencileri merkeze alan, öğrencilerin geliĢimsel özellikleri temelinde Ģekillenen yeni yaklaĢımlar ortaya çıkmıĢtır.Alanımız itibari ile Sosyal Bilgiler de bu anlamda kendine düĢen payı almıĢtır ve yeni ve modernize çalıĢmaları benimsemiĢtir.ĠĢte bu aĢamada en çok öne çıkan ve rağbet gören çalıĢma „Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟ olmuĢtur.

Bu çalıĢmada Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟ na iliĢkin öğretmen görüĢleri karĢılaĢtırmalı olarak ele alınmıĢ , buna bağlı olarak varolan durum incelenmiĢ ve Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı hakkında detaylı bir bilgi birikimi oluĢturulmaya çalıĢılmıĢtır.

Bu çalıĢma sürecinin baĢından itibaren her aĢamada ,değerli görüĢleri ve rehberliği ile bana yol gösteren ; insani tutum ve hoĢgörülü yaklaĢımı ile beni destekleyen değerli hocam ve tez danıĢmanım Sayın Yrd. Dç. Dr. KürĢat GÖKKAYA „ya sonsuz teĢekkürlerimi sunarım.

Yüksek Lisans eğitimim süresince her zaman manevi destekleri ile yanımda olan , bana bilimsel araĢtırma süreci ve Sosyal Bilgiler alanı hakkında ufkumu açacak bilgiler vererek yol gösteren baĢta Prof. Dr. ġefika KURNAZ, Doç. Dr. Cengiz DÖNMEZ, Yrd. Dç. Dr. Bahri ATA olmak üzere , bütün değerli bölüm hocalarıma çok teĢekkür ederim.

ANKARA-2009 AYġEGÜL TURAL

(5)

ĠÇĠNDEKĠLER

ÖZET...i ABSTACT...ii ÖNSÖZ...iii ĠÇĠNDEKĠLER...1-4 TABLO VE ġEKĠLLER CETVELĠ...5

BÖLÜM 1 GĠRĠġ...6-8 1.1.Problem Durumu...8-9 1.2.Problem Cümlesi...9 1.3.Alt Problemler...10 1.4. Varsayımlar...10 1.5.Amaç...10-11 1.6.Önem...11 1.7. Kapsam ve Sınırlılıklar...11-12 1.8. Tanımlar...12

(6)

BÖLÜM 2

KURAMSAL ÇERÇEVE

2.1.YAPILANDIRMACI ÖĞRENMEYAKLAġIMINEDĠR?...13-15 YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAġIMI’NIN SOSYAL BĠLGĠLERDE

KULLANILMASI...16-17 YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAġIMI’NIN TEMEL ÖZELLĠKLERĠ...17-18 YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAġIMI’NIN ‘BĠLGĠ’YE BAKIġI ...19-21 YAPILANDIRMACI YAKLAġIMLAR...21 BĠLĠġSELYAPILANDIRMACILIK...22-23 SOSYAL YAPILANDIRMACILIK...23-25 RADĠKAL YAPILANDIRMACILIK...26 YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAġIMI’NIN FELSEFĠ YÖNÜ...27-28

YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAġIMI ’NIN ÖĞRENME

PRENSĠPLERĠ...28-29 YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAġIMI’ NIN ĠLKELERĠ...30-32 YAPILANDIRMACI ÖĞRENME ĠLE GELENEKSEL ÖĞRENME ANLAYIġININ KARġILAġTIRILMASI...32-35

YAPILANDIRMACI VE DAVRANIġÇI ÖĞRENME YAKLAġIMLARININ

KARġILAġTIRILMASI...35-37

YAPILANDIRMACI ÖĞRETĠM...38-44 YAPILANDIRMACI ÖĞRETĠMĠN TEMEL ÖĞELERĠ...45-46

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı’nda öğretmenin rolü...46-50 Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı’nda öğrenenin rolü...50-51 Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı’nı benimseyen sınıf nedir...51-54

(7)

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı ile eğitimde kullanılan etkinlik ve materyaller nelerdir...54-55 YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAġANTILARI...55-57

YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAġIMI’NA GÖRE DEĞERLENDĠRME...57

YAPILANDIRMACI ÖĞRENME ANLAYIġI NEDEN BU KADAR ÖNEM KAZANDI?...58-59 BÖLÜM 3 3.YÖNTEM...60 3.1.AraĢtırma Modeli...60 3.2. Evren ve Örneklem...60 3.2.1. Evren...60 3.2.2.Örneklem...61

3.3.Veri Toplama Araçları...61

3.4.Verilerin Toplanması...62

3.5. Verilerin Analizi...62

BÖLÜM 4

4.BULGULAR VE YORUMLAR...63-79

(8)

BÖLÜM 5 SONUÇ VE ÖNERĠLER 5.1.Sonuç...80-82 5.2.Öneriler...83 KAYNAKÇA...84-89 EKLER...90-99

(9)

5

TABLO VE ġEKĠLLER CETVELĠ

Tablo 1

Geleneksel görüĢ ile Yapılandırmacı görüĢ arasındaki farklılıklar...35

Tablo 2

DavranıĢçı ve Yapılandırmacı YaklaĢımların KarĢılaĢtırılması...37

Tablo 3

Yapılandırmacı ve DavranıĢçı Modelde Eğitim Durumları...40

Tablo 4

(10)

BÖLÜM 1

GĠRĠġ

Son yıllarda öncelikle eğitim - öğretim sürecinde yaĢanan, ardından bunun doğal bir sonucu olarak Sosyal Bilgilere de yansıyan değiĢim ve geliĢimler, geleneksel eğitim anlayıĢından ötede, eğitime yepyeni bir soluk getirmiĢ ve çağdaĢ yönelimler önem kazanmıĢtır.

ġöyle ki, bunun gereği olarak, „öğrenmeyi öğrenme‟ anlayıĢından doğan ve biliĢsel süreçlerden hareket ile geliĢen Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı, günümüzde eğitim alanındaki en önemli adımlardan biri olmuĢtur.

YaĢamın sürekli değiĢen ve ilerleyen çerçevesi içerisinde, durağan bir yaĢam olmadığı gibi, bilginin de aynı kalmadığı bir gerçektir.ĠĢte Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı da bu aĢamada, yaĢamın sürekli değiĢtiğini, her durumda her Ģeyin yeniden yapılandırılması gerektiğini savunur(Sönmez,2005).

Yapılandırmacı Öğrenme yaklaĢımı „bilgi inĢaası‟ anlamında kullanılmakta ve birey, deneyim ve etkileĢim yolu ile kendi bilgilerini oluĢturmaktadır(Pesen,2004). Bu yüzden , Yapılandırmacı öğrenmenin temelinde öğrencilerin aktif olarak öğrenme süreçlerinde yer almaları gerekmektedir.Böylece, tüm bireyler yeni öğrendikleri konular ile önceki bilgi ve deneyimlerini(ön öğrenmelerini) iliĢkilendirebilmekte ve aradaki bağı kurabilmektedir.

Temel olarak yapılandırmacı eğitim anlayıĢı : bilginin alınması ve birey tarafından yeniden inĢa edilmesi üzerine odaklanmaktadır.Yani Yapılandırmacı Öğrenme AnlayıĢına göre bilginin aynen alınıp kullanılması durumu kabul edilmemekte, aksine bilginin bireyin aktif kaltılımı ile yeniden yaratılması üzerinde fikir birliğine varılmaktadır.

(11)

Ülkemizde uygulanan yeni Sosyal Bilgiler programı da buna bağlı olarak , Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟ nı temel alarak hazırlanmıĢtır.Bu açıdan bakılacak olursa; Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟ nın özellikle son yıllarda eğitim dünyasında çok ilgi gördüğü ve yoğun bir inceleme altında olduğu söylenebilmektedir.Bu anlayıĢ çerçevesinde meydana getirilen ve uygulamaya konan ilköğretim programlarında özellikle , Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nın özündeki felsefesine uygun olarak, eğitim anlayıĢının günün modern çerçevesine uyumunun sağlanması amaçlanmaktadır.Özellikle konumuz itibari ile hem içerikte hem de uygulamada Sosyal Bilgiler Öğretimi‟nde Yapılandırmacı AnlayıĢın benimsenmiĢ olması , artık ülkemizde geleneksel eğitim anlayıĢının ötesinde, çağdaĢ dünyanın değiĢen çehresine uygun olarak, modern bir eğitim anlayıĢının benimsendiği ve ülkemizde yerleĢtirilmeye çalıĢıldığı göze çarpmaktadır.

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nın temel felsefesi; bilginin öğrenen birey tarafından aynen kabul edilmesi değil, aksine araĢtırmacı bir anlayıĢla sorgulanması, içselleĢtirilmesi ve de sonuçta yeniden yapılandırılmasıdır. Yani öğrenme sürecine bireyin aktif katılımı ile dahil olarak , bilgiyi inĢa etmesi, yorumlaması esastır. Bu anlayıĢta, bilginin tekrarı değil, transferi ve yeniden yapılandırılması söz konusudur(Perkins,1999).Ancak böyle olursa, bilginin ve geniĢ anlamda eğitim – öğretim çalıĢmalarının kalıcı ve etkili olacağı düĢünülmektedir.

ĠĢte bu aĢamada Ģunu da belirtmek yerinde olacaktır:Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı, geleneksel eğitim anlayıĢında uzun yıllar süregelmiĢ olan „sonuç değerlendirme‟ yerine , bireyin çabasının da en az sonuç kadar değerli olduğu görüĢü ile „süreç değerlendirme‟ anlayıĢının önemini vurgulamaktadır.Gerçekten de örnek çalıĢmalardan olan kavram haritaları, portfolyo ve performans değerlendirme vb. gibi Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı „nın örnek değerlendirme çalıĢmaları , bireyin süreç içerisinde etkin ve katılımcı oluĢunu destekler niteliktedir.Burada en önemli nokta geleneksel eğitim modellerindeki bireyin eğitim süreci sonunda ne tür bir ürün ortaya koyduğu üzerine odaklanmak yerine, çağdaĢ eğitim yönelimlerinin gereği olarak ortaya çıkan bireyin aktif katılımının çok önemsendiği ve Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nın da temel aldığı üzere, süreç içerisinde bireyin ne tür bir çaba gösterdiği olmaktadır.Yani Sosyal Bilgiler Eğitimi açısından düĢündüğümüzde sonucun değil, esas olarak sürecin üzerinde durulması gerektiği ve bireyin süreç içerisindeki „çaba‟sının göz ardı edilmemesi gerektiğidir.

(12)

Zaten bu eğitim felsefesi, öğretmen ve öğrenciye farklı sorumluluklar yüklemektedir.Örneğin; Öğretmenler bilgi aktaran ve otoritesini kullanan,eğitim ortamındaki disiplin üzerine odaklanan kiĢi konumundan, süreç içinde öğrenci ile birlikte öğrenen, öğrenciyi geliĢimi esnasında gerekli yerlerde destekleyen , ama onu kesinlikle yönlendirmeyen bir „rehber‟ konumuna gelir iken, öğrenci de, araĢtırmanın, yeni bilgileri sorgulayıp , algılamanın tadına varan , süreç içerisinde kendi çabası ile bilgiyi alan ve yapılandıran bir birey konumuna gelmiĢtir.Burada Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı ile ilgili göze çarpan sonuç ise; bilginin elde ediliĢ yolunun da değiĢmiĢ olmasıdır.Uzun yıllar boyunca süregelmiĢ inanç olan bilginin değiĢmez ve eleĢtirilemez oluĢu, öğretmen tarafından aynen öğrencilere aktarılması ve de öğrenci tarafından aynen sorgulanmadan bilginin alınması anlayıĢı yerini , günümüzde en geçerli eğitim kuramlarından olan Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı ile birlikte , temel olarak bilginin aynen alınmasının mümkün olamayacağı, bilginin birey tarafından eleĢtirilmesi, sorgulanması,ve yeniden yapılandırılması kaydı ile öğrencinin bilgiyi kazanması üzerinde durulmaktadır.

1.1.Problem Durumu

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı ile eğitimi en iyi yerlere taĢımak ve modern bir eğitim anlayıĢının benimsenmesi için hem okuldaki donanım iyileĢtirilmeli, sınıf içi çalıĢmalar amacına uygun ve öğrencilerin etkileĢimine , geliĢimine yardımcı olmalı , hem de okul dıĢı faaliyetlere önem verilmelidir.Yani bireylerin okul ve dıĢ çevre arasındaki iliĢkiyi kavramaları ve okulda kazandıklarını yaĢama uydurabilmeleri oldukça önemli görülmektedir.Bu anlamda okullar her daim yaĢama yakın olmalı ve bireylerin süreç içerindeki kazanmıĢ oldukları davranıĢlarını kendi özel yaĢamlarında da kullanmalarına yönelik çalıĢmalar yapmalı ve de okullarda bireylerin bu tür geliĢimlerini destekleyici uygun ortamlar yaratılmalıdır.Öğrenci her zaman öğrenmeye açık olduğunu anlayıp geliĢimini sürdürebilmelidir.Burada özellikle öğretmenlere büyük iĢ düĢmekte, bulundukları konum itibariyle, eğitimin en iyi Ģekilde ilerlemesi için çalıĢmalıdırlar.

Günümüzde eğitim çalıĢmalarının genel misyonu, bilgiyi sorgulayan , sürekli geliĢen ve değiĢen dünyaya uyum sağlayabilen, problem çözme becerisi yüksek bireyler

(13)

yetiĢtirmektir.Bu misyonu gerçekleĢtirmenin yolunun da Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟ nı benimseyen bir eğitim ile mümkün olacağı mümkün görülmektedir.

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı bir öğretim kuramı değil bir felsefedir;dünyayı görme ve algılama Ģeklidir(Brooks ve Brooks, 1993). Bu yapısı ile de Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı insanın doğasına uygun olan, bireyin çevresini anlayıp yorumlaya bilmesine olanak tanıyan ,örnek bir anlayıĢtır.

Bu çalıĢmada; Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı ile ilgili olarak Ġlköğretim Ġkinci Kademe Sosyal Bilgiler Öğretmenlerinin görüĢleri nelerdir? sorusu araĢtırmanın temel problemini oluĢturmaktadır.

Probleme dayalı olarak;

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı nedir?

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı nı benimsemiĢ sınıf nedir?

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı ile eğitimde kullanılan etkinlik ve materyaller nelerdir ? Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı nı benimsemiĢ öğretmen nasıl olmalıdır?

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nın kullanıldığı eğitim ortamları nasıldır?

vb. sorulara kuramsal anlamda cevap aranmaya çalıĢılacak ve konu ile ilgili olarak hazırlanıp uygulanacak olan anket ve öğretmen görüĢme formu doğrultusunda ulaĢılan öğretmen görüĢleri yorumlanacak ve konuya uygun öneriler getirilmeye çalıĢılacaktır.

1.2.Problem Cümlesi

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı ile ilgili olarak Ġlköğretim Ġkinci Kademe Sosyal Bilgiler Öğretmenlerinin görüĢleri nelerdir?

(14)

1.3.Alt Problemler

1.Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı nedir?

2.Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı nı benimsemiĢ sınıf nedir?

3.Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı ile eğitimde kullanılan etkinlik ve materyaller

nelerdir?

4.Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı nı benimsemiĢ öğretmen nasıl olmalıdır?

5. Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟na göre öğrenenin rolü nasıldır?

6.Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı ile geleneksel eğitimin karĢılaĢtırılması nasıldır?

1.4. Varsayımlar

 AraĢtırma için seçilen örneklem, evreni temsil etmektedir.

 AraĢtırma için hazırlanan anket çalıĢması , araĢtırmanın amacına uygundur.  AraĢtırmada uygulanan anketler objektif olarak cevaplandırılmıĢtır.

 Literatür taraması sonucu edinilen bilgiler doğrudur.

 Bilgi toplama aracı olan anket ve öğretmen görüĢme formu çalıĢmasının, araĢtırma ile ilgili yeterli bilgi vereceğinden , Sosyal Bilgiler Öğretmenlerinin görüĢleri geçerli ve güvenilirdir.

1.5.Amaç

Bu araĢtırmada , geleneksel eğitim anlayıĢının ötesinde , değiĢen ve geliĢen dünyanın Ģartlarına uygun ve modern eğitim felsefelerinin içeriğine uyumlu olarak, „öğrenmeyi

(15)

öğrenme‟ anlayıĢından doğan ve bireyleri merkeze alan bir eğitimi öngören Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nı, ilköğretim okullarında gereğine uygun ve verimli olarak

kullanabilmek için, okulların gerekli fiziksel düzenleri ve öğretmenlerin konuya iliĢkin bilgileri hakkında , Ġlköğretim Ġkinci Kademe Sosyal Bilgiler Öğretmenlerinin görüĢlerini saptamak amaçlanmıĢtır.

1.6.Önem

Günümüz Ģartlarına uygun olarak Sosyal Bilgiler dersi programı yenilenmiĢ ve bu yenilik de Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢı‟mı temel alınarak yapılmıĢtır.Zaten baĢlı baĢına önemli olan bu yaklaĢım, Sosyal Bilgiler öğretiminde kullanılması dolayısı ile bir kat daha öne çıkmıĢtır.ĠĢte bu nedenle Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nın okullarda en önemli uygulayıcıları olan öğretmenlerin konuya iliĢkin görüĢ ve önerilerinin alınması oldukça önemli görülmektedir.Bu sayede temelde eğitim programlarının okullardaki en önemli uygulayıcıları olan eğitimcilerin de konuya iliĢkin hakimiyetleri, uygulamada ek olarak neler yapılabileceği vb. durumlar ortaya konabilecektir.

Yapılan literatür taraması sonucunda Ġlköğretim Sosyal Bilgiler dersi çerçevesinde , Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟na ĠliĢkin Olarak Sosyal Bilgiler Öğretmenlerinin GörüĢlerinin Alınması adlı bir çalıĢmaya rastlanmamaktadır.2008-2009eğitim- öğretim yılında Ġlköğretim Sosyal Bilgiler Öğretmenlerine yönelik olarak hazırlanacak olan çalıĢmanın, alanında örnek olacağı düĢünülmektedir.

1.7. Kapsam ve Sınırlılıklar

Bu araĢtırma;

 2008-2009 eğitim-öğretim yılı ile  Ankara ili ile

(16)

 Konuya iliĢkin literatür taraması ile örneklemi oluĢturacak olan öğretmenlere uygulanacak anket ve görüĢme formu ile

 Eğitim Bilimleri Enstitüsü Lisansüstü Yönetmeliği‟nin belirlediği süre ile sınırlıdır.

1.8. Tanımlar

Eğitim: Bireyin davranıĢlarında kendi yaĢantısı yoluyla ve kasıtlı olarak istendik değiĢme

meydana getirme sürecidir(Ertürk, 1979:12).

Ġlköğretim: Kadın erkek bütün Türklerin, milli gayelerine uygun bedeni, zihni ve ahlaki

geliĢmelerine ve yetiĢmelerine hizmet eden temel eğitim ve öğretimdir(Kocaoluk, 2003:41).

Sosyal bilgiler: Sosyal bilimlerin temel kazanımlarının, öğrencilerin yaĢları, fiziksel ve ruhsal

özellikleri gibi unsurların göz önüne alınarak aktarıldığı öğretim programıdır(Yazıcı, 2006:7).

Yapılandırmacı öğrenme yaklaĢımı:Bilginin öğrenci tarafından yapılandırılmasıdır(Özden,2005).

Öğrenme: Öğrencinin duyu organları aracılığıyla dıĢ dünyadan algıladığı belirli bir nesne,

olay, olgu ya da kavrama iliĢkin zihninde kendi gerçeğini yapılandırması ya da en azından önceki deneyimlerine dayalı olarak gerçeği yorumlaması sürecidir(Jonassen.1994:Deryakulu, 2001).

(17)

BÖLÜM 2

KURAMSAL ÇERÇEVE

YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAġIMI NEDĠR?

Ġngilizce‟de „Constructivism‟ olarak adlandırılan bu kavram, Türkçe‟de Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı, Yapılandırmacılık, Yapısalcılık, OluĢturmacılık, BütünleĢtirmecilik Ģeklinde değiĢik kelimelerde yerini bulmuĢtur.

Bu terim temel olarak, „inĢa, yapılandırmak‟ anlamında kullanılmaktadır, yani eğitim açısından ele alındığında bilginin yapılandırılması, yeniden kurulması ve anlamlandırılması demektir.

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı denildiğinde ise , bireylerde geçmiĢte kazanılmıĢ olan kazanımlar ve deneyimleri ile yeni öğrenilecek olan öğrenmeler arasında bir bağ kurma süreci, bilginin iliĢkilendirilmesi ve anlamlı bir bütün haline getirilmesi çalıĢmaları anlaĢılmaktadır.

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı bir öğretim stratejisi ya da yöntemi değildir.Bu yaklaĢımda temel olarak „öğrenme‟ kavramı üzerinde durulmaktadır.

Y.Ö.Y. bilginin ya da anlamın dıĢ dünyada bireylerden bağımsız bir biçimde bulunmadığını ve bireylere edilgen bir yapı ile aktarılmadığını , aksine bireylerin etkinliği ile zihinsel olarak bireylerce yapılandırıldığını savunan felsefi yönlü bir yaklaĢımdır.Bu yönü ile de diğer öğrenme modellerinden önemle ayrılmaktadır(Deryakulu; 2000).

(18)

Genel olarak Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟na baktığımızda ,bu kuramı temel alan eğitimci ve araĢtırmacıların; anlamlı öğrenme, keĢfederek öğrenme, üretici ve yaratıcı düĢünme, problem çözme‟ gibi kavramları sıklıkla kullandıkları görülmektedir.

Bilindiği üzere, geleneksel eğitim anlayıĢı öğretmen merkezli bir yapıda seyretmektedir.Eğitim süreci içerisinde öğretmen bilgiyi öğrenciye aktaran, öğrenci de bilgiyi sorgulamadan, yorumlamadan olduğu gibi kabul eden pasif bir alıcı konumunda bulunmaktadır, yani öğrenci bu süreçte aktif olarak eğitim sürecine katılamamaktadır.Halbuki geliĢen ve değiĢen dünya koĢullarında, eğitim açısından bakıldığında ise, araĢtırmacı ruha sahip ve problem çözmeyi bilen bireylerin yetiĢtirilmesi beklenmektedir.Bu anlamda ise, öğrencilerin merkeze alındığı, öğrenme sürecinde etkin olarak rol aldıkları öğrenme yaklaĢımlarının kullanılması daha faydalı görülmektedir.

Zaten eğtimde Yapılandırmacı anlayıĢ benimsenmeye baĢladıktan sonra, eğitim sistemleri ve dünyada yaygın olan eğitime dair fikirler de köklü bir Ģekilde değiĢmiĢtir.Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı bir çok yeni fikri de beraberinde eğitim dünyasına kazandırmıĢtır.Örneğin; eğitim sistemi geleneksel yapıdaki genel kanının aksine öğrenciyi merkeze alan, bilgiyi bireyin öznel gerçeği ve bireyden bağımsız olmayan ,bireyin yaĢantılarına göre Ģekillenen bir süreç olarak kabul etmiĢtir.Yani bilgi ,bireyin yaĢantı ve deneyimlerine göre Ģekillenmektedir.Bu anlamda bilgi, bireyin hem bireysel çalıĢmaları hem de çevresi ile olan sosyal iliĢkileri çerçevesinde oluĢmaktadır.Bu anlamda bireyin eğitim ortamında kazandığı bilginin hem bireyin öznel gerçeğinde hem de bireyin sosyal çevresindeki bireylerle kuracağı iliĢkiler çerçevesinde iĢleneceği görülmektedir.

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı temelde, insanların ne öğrendiğini değil, nasıl öğrendiğini incelemekte ve bilginin doğası üzerine yoğunlaĢtırdığı çalıĢmaları ile bireylerin edindikleri bilgileri geçmiĢ ile gelecek arasında bütünleĢtirmesine çalıĢmaktadır.

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nın bir diğer yönü ise, geleneksel eğitimdeki öğretmen merkezli anlayıĢtan ziyade ,öğrenen merkezli bir anlayıĢı benimsemiĢ

(19)

olmasıdır.Tamamen köklü bir değiĢimi içeren bu noktada , eğitimin merkezi öğretmenden öğrenciye kaymıĢ olmaktadır.ġöyle ki, zaten eğitim sürecinde hangi ders ya da konu olursa olsun özünde her Ģey ,öğrenen olan birey için yapılmaktadır. Bu anlamda öğretmenlerin merkezde olduğu anlayıĢlar geri plana düĢmekte, ancak öğrenenin merkeze alındığı ki, baĢta Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı gelmektedir, anlayıĢlar ise gün geçtikçe daha da tutulur olmaktadır.

Yapılandırmacı öğrenmede temele alınanlar ise aĢağıdaki gibi özetlenebilir.

1 Bilgiyi araĢtırma, yorumlama ve analiz etme.

2. Bilgiyi ve bilgiyi yapılandırma sürecini geliĢtirme. 3. GeçmiĢteki yaĢantılarla yeni yaĢantıları bütünleĢtirme.

Bir öğrenme yaklaĢımı olarak ‘ yapılandırmacılık’ ;

 Eğitim süreci içerisinde öğretmeyi değil, öğrenmeyi temel almaktadır.  Öğrencilerin bireysel çabalarını önemle desteklemektedir.

 Bireysel farklılıkları avantaj olarak görmekte ve önemsemektedir.

 Öğrencilerin, amaçları olan, iradeli , güçlü kiĢilikli bireyler olduklarını savunmaktadır.  Öğrenmenin bir süreç olduğu ,sürekli devam ettiğini önemle vurgulamaktadır.

 Öğrencileri ,araĢtırmaya, sorgulamaya teĢvik etmektedir.

Tüm bunlardan anlaĢılacağı üzere, Yapılandırmacı Öğrenme bir öğretme kuramından ziyade, bir „ öğrenme‟ kuramıdır(Brooks&Brooks,1993).

(20)

SOSYAL BĠLGĠLER VE YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAġIMI’NIN SOSYAL BĠLGĠLERDE KULLANILMASI

Günümüzde insanlar bilim ve teknolojideki değiĢim ve ilerlemelere paralel olarak bir çok yeni durum ve sorunlarla yüzleĢmek durumunda kalmaktadırlar.Bu anlamda topluma ve yaĢanılan çağa uyum sağlayabilmek için Sosyal Bilimlerin katkıları oldukça fazla olmaktadır.Sosyal bir varlık olarak topluma uyumlu, biyolojik bir varlık olarak ihtiyaçlarını karĢılamak isteyen bireyler için en büyük yardımcı, denge kurucu Sosyal Bilimlerdir kuĢkusuz.

Sürekli olarak daha ileriye gitmeyi hedefleyen , değiĢen çağın koĢullarını yakalamayı amaç edinmiĢ olan sosyal bilimler, insanı temel alan çalıĢmaları ile Sosyal Bilgiler alanının doğuĢuna da öncülük etmiĢtir.

Sosyal bilgiler bütün yönleri ile , yeryüzüne bağlı olayları tanıtan, bunların oluĢ nedenlerini açıklayan, vatandaĢlık hak ve sorumluluklarının neler olduğunu belirten , kısacası

insanların sosyal ve fiziksel çevresi ile olan iliĢkilerini geçmiĢ ve gelecek boyutunda inceleyen bir alan olma özelliği taĢımaktadır(ġahin,2003).

Modern dünya koĢullarındaki her an yaĢanagiden değiĢim ve ilerlemeler hiç kuĢku yok

ki Sosyal Bilgileri de etkisi altına almıĢ ve eğitim alanı olarak yeni arayıĢlara yöneltmiĢtir.Bu bakımdan son yıllarda en çok öne çıkan ve Sosyal Bilgiler de de çok faydalı olduğuna inanılan Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı benimsenmiĢtir.

Yapılandırmacı öğrenmenin temel felsefesi olan yaparak , yaĢayarak öğrenme anlayıĢı Sosyal Bilgiler alanında en çok kabul gören ve temel teĢkil eden bir noktada yerini bulmuĢtur.

(21)

Anlatırsan unuturum; gösterirsen hatırlarım; beni de dahil edersen öğrenirim.

Geleneksel eğitim modellerinin aksine artık günümüz dünyasında, bilgiyi ezberleyen bir birey değil; araĢtıran, sorgulayan, bilinçli, aktif, giriĢimci bireyler yetiĢtirmek hedeflenmektedir.Bu bakımlardan da Çok yönlü bir yapı içeren Sosyal Bilgiler derslerinde Yapılandırmacı Öğrenme etkinliklerinin çok yarar sağlayacağı görüĢü hakim olmaktadır.

Temel olarak, bireyleri sosyal bir varlık olarak hayata hazırlamaya çalıĢan Sosyal bilgiler için, Yapılandırmacı öğrenme yaklaĢımı, bireyselliği ön plana alması ve ön öğrenmeler etrafında bilginin yapılandırılması gibi noktalarda önemli ip uçları

bulunmaktadır.Çünkü bu sayede bireyler öğrendiklerini aynı Ģekilde hayata da aktarabilme imkanı elde edebilmiĢlerdir.

YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAġIMININ TEMEL ÖZELLĠKLERĠ

Yapılandırmacı öğrenme, bilginin bireyden bağımsız olarak dıĢarıda var olduğu fikrine karĢı çıkarak; bilginin bireyin öznel gerçeği olduğunu, bireyin bunu kendine göre yorumlayarak doğru diye nitelendirdiği anlayıĢını savunmaktadır. Buradan hareketle, Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı temelinde yürütülen öğrenme ortamlarında, mutlak bir bilgiden söz etmenin mümkün olmadığını söylemek yerinde olacaktır.Çünkü bilgi bireyler tarafından öznel olarak yorumlandığı için , herkesin doğru nitelemesi farklı olmaktadır.Çünkü bireyden bağımsız olmayan bilgi, bireyin aktif olarak, yaparak , yaĢayarak katıldığı eğitim ortamında birey tarafından anlamlı hale getirilmekte ve de her birey bu süreci kendi öznel gerçeğine göre yorumlamakta ve içselleĢtirmektedir.

Bu nedenle de öğrenen bireyler esasen, sınıf içi ve sınıf dıĢı çalıĢmalarda , aktif bir katılımcı olarak, çalıĢma ve çabalarının sorumluluklarını üstlenmekte ve karar verme sürecinde bire bir yer almaktadırlar.

(22)

Eğitimcilere ise bu noktada, bireylerin dıĢ dünyayı anlamaları ve kendi öznel dünyalarını yaratmaları için bireylere yardımcı olmak , ancak asla bir yönlendirme yönetme tarzı takınmamak sorumluluğu düĢmektedir. Eğitimci , bireye destek olan, rehberlik eden bir kılavuz olmaktadır.ġöyle ki Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı temel olarak öğrenci ve eğitimcilerin , eğitim süreci içerisinde birlikte öğrendikleri üzerinde durmakta, bu nedenle de eğtimcilerin bu süreçte öğrenen konumundaki bireylere rehber olmanın dıĢında, yönlendirici bir müdahaleden kaçınmaları üzerinde hem fikir olmaktadır.

Bu noktada Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nın özellikleri ise Ģöyle sıralanmaktadır:

1.Eğitim süreci içerisinde öğretme değil, „öğrenme‟ kavramı ön planda tutulmaktadır.

2.Öğrenme ortamında, bireyin çalıĢmaları olumlu yönde, geliĢimsel olarak

desteklenmektedir.

3.Öğrenmenin olabilmesi için, bireyin ilgili konuya iliĢkin merak duygusu desteklenmektedir. 4.Bireyin ilgi, istek ve tutumları geliĢtirilmektedir.

5.Öğrenme sürecinde, bireyin ön öğrenmeleri ( yaĢantı-deneyim) oldukça önemlidir. 6.Öğrenci bilgiyi eleĢtirel bir bakıĢ açısıyla sorgulamaktadır.

7.Öğrenmede süreç önemlidir.

8.Öğrencilerin ne öğrendiğinden ziyade , nasıl öğrendikleri üzerinde durulmaktadır.

9.Öğrencilere kendi deneyimlerini kullanarak, öğrenme fırsatı sunulmaktadır(sosyal çevre ile iletiĢim ve etkileĢim desteklenmektedir).

10.Bireyin , öğrenilecek konuya iliĢkin tutumları, inanç ve değerleri de önemli yer tutmaktadır(her insan kendi değerleri çerçevesinde , doğrularını meydana getirmektedir).

(23)

YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAġIMI’NIN ‘BĠLGĠ’ YE BAKIġI

Yüzyıllar boyunca bir çok filozof ve eğitimci bilginin ne olduğu, nasıl oluĢtuğu gibi sorular üzerine çalıĢmalar yapmıĢlardır.Bu aĢamada kimi insanlar bilginin bireylerden bağımsız bir Ģekilde var olduğu fikrini savunurken; bir kısım düĢünür ise bilginin bireyden bağımsız olmadığını , kalıp Ģeklinde bireylere aktarılacak bir yapının olmadığını, aksine bilginin bireyler tarafından öznel gerçekleri doğrultusunda oluĢtuğunu savunmuĢlardır.

Günümüzde, bilim ve teknolojinin geliĢimine bağlı olarak, her alanda meydana gelen değiĢimler, ülkelerin eğitim sistemleri üzerinde de etkili olmuĢtur.Dolayısıyla dünya kültürlerince eğitime bakıĢ açısı da gün geçtikçe değiĢmekte, sürekli artan bilgi akıĢına uyum

sağlama ihtiyacını doğurmaktadır.Geleneksel eğitim anlayıĢında : bireylere dıĢarıdan kalıp Ģeklinde sunulan ve bireyleri ezbere dayalı eğitime teĢvik eden anlayıĢın yerine; bugün, bireyleri aktif olarak eğitim sürecine katan, bu süreci dinamik bir yapı olarak gören ,bireylerin en iyi öğrenmelerinin ancak ve ancak, yaparak yaĢayarak olacağını savunan anlayıĢ hakimdir.ĠĢte bu noktada , toplumlardan , daha üretici, giriĢken, yaratıcı bireyler yetiĢtirmeleri beklenmektedir.

Son yıllarda bu ihtiyacı karĢılama noktasında ilk akla gelen ise, Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟ olmaktadır. ġöyle ki, bu yaklaĢım ile insanlar, bilgi kavramına daha geniĢ bir çerçeveden bakma imkanı bulmakta ve bu sayede çağın getirdiklerine daha kolay uyum sağlayabilmektedirler.

Temel olarak bilginin doğasına, içeriğine, nasıl ve ne tür bir ihtiyaçtan doğduğuna iliĢkin olarak iki tür felsefe öne çıkmaktadır.Buna göre ilk olarak bilginin bireyden bağımsız olarak var olduğu üzerinde duran ve bilginin her zaman için aynı olduğu üzerinde duran „Eflatuncu Felsefe‟dir.Bu felsefenin özünde Geleneksel eğitim anlayıĢından da tanıdık olduğumuz , bilginin olduğu gibi bir baĢka dıĢ kaynaktan aktarımı söz konusudur.Yani birey bu anlayıĢ çerçevesinde bilgiyi sorgulamadan, araĢtırmadan, algılamaya çalıĢmadan olduğu gibi kabullenmektedir.

(24)

Yapılandırmacı Öğrenme , öğrencilere birtakım temel bilgi ve becerilerin kazandırılması gerektiğini yadsımamak ile birlikte , eğitim süreci içerisinde bireylerin düĢünmeye, anlamaya, öğrenmeye daha yakın durmalarını ve öğrenme çabalarının sorumluluklarını taĢımalarını beklemektedir.Dolayısı ile Y.Ö.Y. özünde baĢkaları tarafından oluĢturulan bilgilerin aktarılmasını değil, bireylerin kendi bilgilerini yapılandırması gerektiği üzerine odaklanmaktadır.ĠĢte bu nokta da zaten bilginin doğasına oldukça uyumlu bir konum arz etmektedir(Saban; 2000).

Bilginin doğasına iliĢkin olarak bir diğer önemli felsefe ise bilginin hiç bir zaman ve hiç bir durumda bireyden bağımsız olamayacağını ve de bireyin bilgiye ulaĢma aĢamasında kendi çabasının önemi üzerinde duran anlayıĢtır.Zaten özünde de bu yaklaĢımı dikkatle

incelediğimizde, Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nın en belirgin özelliklerinin de bu noktalar olduğu görülmektedir.

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı ; Bilginin anlamlandırılması ve bireyin bilgiyi kendince yorumlayarak içselleĢtirmesi sürecini kapsamaktadır. Burada bireyin ön bilgileri( geçmiĢ yaĢantıları) da oldukça önemlidir.Çünkü yeni bilgiler ile eski bilgilerin birlikte ele alınıp anlamlandırılması gerekmektedir. Ancak bu sayede bilgi, birey için gerçekten anlamlı, faydalı hale gelebilmektedir.

Yani özünde, bilgi, bilenden bağımsız değildir, elde edilen bilginin , birey tarafından keĢfedilerek, yeniden inĢa edilmesidir (Tezci,2003).

Son olarak Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟na göre „bilgi‟nin ne olduğunu kısaca özetlemek gerekirse;

 Bilgi, bireyler tarafından öznel Ģekilde, kendi anlama ve algılamalarınca yapılandırılmaktadır.

 Eğitimde mutlak bir doğrudan söz edilmemektedir.

 Bireylerin ön bilgileri, bilgi birikimleri, yeni oluĢturulacak olan bilgiler açısından önem arz etmektedir.

(25)

Yapılandımacı Öğrenme YaklaĢımı, bilgiyi ve öğrenmeyi sorgulayan, yaĢanılan çevreyi anlamlandırmaya çalıĢan bir felsefe olarak doğmuĢ ve geliĢmiĢtir.Ġçerdiği anlayıĢ ile de kendine, bir çok yaklaĢımdan ayrı bir yer edinmiĢtir.

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı temellerini , Kant felsefesi ile beraber, 18. yy.ın önemli filozoflarından Giambattista Vico, 20.yy.da William James,John Dewey , F.C. Barlet, Piaget, Vygotsky gibi değerli isimlerin görüĢlerinden almaktadır.Özellikle bilgiyi algılayıĢ tarzları ve eğitim öğretime bakıĢ açıları , Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nın Ģekillenmesinde etkili olmuĢtur.

Bu noktada ,Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟ nı daha iyi kavramak adına Piaget ve Vygotsky‟nin görüĢlerine baĢvurulmuĢtur.

YAPILANDIRMACI YAKLAġIMLAR

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nda „bilgi‟ ye bakıĢ açılarına göre üç temel görüĢ bulunmaktadır:

1.BiliĢsel yapılandırmacılık(cognitive constructivism) 2.Sosyal yapılandırmacılık(social constructivism) 3.Radikal yapılandırmacılık

Bu üç görüĢten kısaca bahsedecek olursak; BiliĢsel Yapılandırmacı görüĢ , öğrenme sürecini temel olarak bireysel bir yapıda görmektedir.Her birey ön yaĢantı ve deneyimleri ile bir zihinsel yapıya sahip bulunmaktadır.ĠĢte bu noktada öğrenme etkinliğinde bireylerin bu ön yaĢantıları bağlamında bilgiyi yorumlayıĢ tarzları oldukça önemlidir.Eğitimciler ise bu aĢamalarda bireyleri çeĢitli zıtlıklarla , çeliĢkilerle yüz yüze getirmekte ve bu çeliĢkilerden çözümler yaratmalarını sağlamaktadırlar.

Sosyal Yapılandırmacı görüĢ temel olarak bireylerin öznel gerçekleri çevresinde Ģekillenen bilgi ve öğrenme kavramlarının dinamik yapısı üzerinde durmaktadır.ġöyle ki, özellikle toplumsal yapı ve kültürel birikim bireyleri oldukça etkilemekte ve bireylerin toplum içindeki iliĢkileri öğrenme etkinliğine yön vermektedir.

(26)

Radikal Yapılandırmacı görüĢ ise isminden hareket ile, bilgiyi ve öğrenme kavramlarının yapılarını sorgulamakta , bilginin oluĢumuna dair yorumlamalar getirmeye çalıĢmaktadır.

BĠLĠġSEL YAPILANDIRMACILIK

BiliĢsel yapılandırmacıların görüĢleri, Piaget‟in Zihinsel GeliĢim Kuramı‟ndaki görüĢleri temelinde ĢekillenmiĢtir.

BiliĢsel ve Piaget tarzı Yapılandırmacı görüĢ, genellikle eğitimin amacının: çocuğun ilgi ve ihityaçlarını destekleyen , çocuğu çeĢitli yapıcı çatıĢmaların merkezi yapan ve bireyin biliĢsel geliĢimini destekleyen bir yapı olduğunu söylemektedir(Hagg, 1998).

Bu yaklaĢıma göre bireyler eğitim ortamlarına bireysel farklılıkları ile , farklı tutum , değer ve inançları ile geldiklerini düĢünmektedirler.Buna dayalı olarak eğitimcinin de bu süreçte Ģekillendirici iĢlevine vurgu yapılmaktadır.

Piaget bireylerin öğrenme etkinliklerinin çevreleri ile kurdukları etkileĢim sonucunda bireysel ve doğal bir yapı seyrettiğini, zihinsel süreçlerin iĢe koĢulması ile meydana geldiğini savunmaktadır.Piaget özellikle zihinsel yapı üzerinde odaklanmaktadır.Bu noktada bireylerin öğrenme çabalarını yönlendiren zihinsel yapıları ise olgunlaĢma, yaĢantı ve deneyimler, toplumsal –kültürel birikim ve zihinsel denge unsurlarından etkilenmektedir.

Piaget‟e göre öğrenme dinamik bir süreçtir ve bu süreçte bireyler etkin bir biçimde yer almaktadır.Ancak unutulmaması gereken en önemli konu ise, bireylerin eğitim süreci içindeki etkin rollerine bağlı olarak , içinde bulundukları geliĢim dönemleridir.Çünkü, Piaget‟e göre Duyusal devinim(0-2 yaĢ), ĠĢlem öncesi(2-7 yaĢ), Somut iĢlemler(7-11 yaĢ), Soyut iĢlemler(11 yaĢ ve üzeri) dönemleri olmak üzere dört temel yaĢam alanı bulunmaktadır ve bireylerin kendi öznel gerçekleri, bireysel farklılıkları ile geldikleri eğitim ortamlarında bu dönemler mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır.

Burada öğrenme; özümleme, uyumsama, denge kurma gibi kavramlar aracılığı ile açıklanmaktadır. Buna göre bireyin, yeni bir durumla karĢılaĢtığında eski bilgileri( ön

(27)

öğrenmeleri) çok önemlidir, çünkü; birey bu yeni karĢılaĢtığı durumu eski bilgilerinden faydalanarak açıklamaya-özümlemeye- çalıĢmaktadır.Ancak eski öğrenmeleri yeterli olmadığında ise birey zihinsel Ģemalarına , bu yeni duruma göre bir Ģema daha eklemekte ve -uyum- kurmaktadır.Böylece eski ve yeni durum arasında oluĢan dengesizlik giderilmiĢ ve – denge-kurulmuĢtur.

Kısacası birey öğrenme sürecinde biliĢsel yapılarını kullanarak zihinsel geliĢimini sürdürmekte ve denge kurmaya çalıĢmaktadır.Bu noktada ise bireyin çevresi ile olan etkileĢimi oldukça önemli görülmektedir.Eğitimciler bireylerin çeliĢkili durumlar ile karĢılaĢarak zihinsel yapılarını iĢe koĢturacak ve çözüme ulaĢabilecekleri dinamik eğitim ortamları yaratmalıdırlar.Böylelikle bilgi ve öğrenme etkili ve verimli Ģekilde birey tarafından oluĢturulmaktadır.

GeniĢ bir çerçevede bu yaklaĢım Ģunu kabul eder ki, geliĢim doğal, biyolojik bir süreçtir ve bütün bireyler aynı değer ve güzelliktedirler(Hagg,1998).

SOSYAL YAPILANDIRMACILIK

Sosyal yapılandırmacılık görüĢ ve fikirlerini Vygotsky‟nin çalıĢmalarından alarak geliĢmiĢtir.Bu anlamda sosyal yapılandırmacılığın fikir babasının Vygotsky olduğu oldukça açıktır.

Sosyal görüĢ , eğitimi sosyal dönüĢüm ve sosyal ortamlar ile iç içe bulunan bireyin geliĢi üzerine bir teori olarak görmektedir.Bireysel geliĢme sosyal „etkileĢimler‟ ki bunlar kültürel anlamda kiĢinin kendisi ve bulunduğu grup ile olan paylaĢımlarından doğmaktadır(Hagg,1998).

Vygotsky, öğrenmenin Piaget‟in öne sürdüğü gibi kiĢinin sadece kendi baĢına gerçekleĢtirdiği bir süreç olmadığını , öğrenmede sosyal etkileĢimin ve dilin de önemli yer tuttuğunu öne sürmektedir(Özden,2005)

Konuyu biraz daha açacak olursak, birey dünyaya geldiği andan itibaren kendisi ve dıĢ dünya arasında bir etkileĢim süreci baĢlamakta ve birey ölünceye kadar bu süreç devam

(28)

etmektedir.ĠĢte birey bu süreçte dünyayı tanıyıp, algılamaya ve çevresine uyum sağlamaya çalıĢmaktadır.Ancak ilk olarak bu süreçte birey yalnız değildir,öncelikle ailesi, ve ardından birey büyüyüp geliĢtikçe de akran grupları,okul, öğretmenler vb. bir çok unsur iĢin içine girmektedir.Birey çevresiyle iliĢki kurarak geliĢmekte ve dünyayı tanıyıp, keĢfetmektedir.

Vygotsky‟nin görüĢleri çerçevesinde çocuğun öğrenme sürecinde sosyal iletiĢim ve etkileĢimin önemli olduğu görülmektedir.Onun görüĢleri bireyin öğrenme sürecinde hiç bir zaman yalnız olmadığı, aksine çevresiyle sosyal etkileĢim kurarak , iĢbirliği yaparak karĢılıklı bilgi paylaĢarak geliĢtiği üzerinde önemle durmaktadır. Bu yönüyle de Vygotsky sosyal yapılandırmacılar içinde ayrı bir öneme sahip bulunmaktadır.

ĠĢte Vygotsky‟nin sosyal çevre ve kültürün yanında dili de vurgulaması bu noktada baĢlamaktadır. Çünkü birey çevresiyle dili kullanarak etkileĢmekte ve iletiĢim kurmaktadır.

Vygotsky‟ nin konuya ilĢkin görüĢleri üç baĢlıkta toplanmaktadır(Kılıç,2001):

1.Anlamlandırma:KiĢinin içinde yaĢadığı toplum ve kültür, bireyin bilgiyi anlamlandırmasında etkili olmaktadır.Çevremizdeki insanlar ve kültür, olayları algılamamızı ve anlamlandırmamızı etkilemektedir.Bilgilerimiz bunlar aracılığı ile oluĢmaktadır.

2.BiliĢsel GeliĢim Araçları: Çocuğun biliĢsel geliĢimini sağlayan araçlar vardır ; bunlar kültür, dil ve çocuğun çevresinde ,onun için önemli olan kiĢilerdir.Bu araçların Ģekli ve kapasitesi, biliĢsel geliĢimi biçimlendirmekte ve hızlandırmaktadır.

3.Yakınsal GeliĢim Alanı: Vygotsky‟ye göre bireyin kimseden yardım almadan çözebileceği probler ve çevresinden yardım alsa dahi çözemeyeceği problemler bulunmaktadır.Ancak bu iki alan arasında ise bireyin , çevrenin yardımıyla çözebildiği problemler bulunmaktadır. ĠĢte birey bu alanı ne kadar geniĢletir ,arttırırsa yakınsal geliĢim alanı da o derecede etkili olacaktır.

Yakınsal geliĢim alanının önemle üzerinde durduğu bir diğer nokta ise; bireyin çevresinin yapısı, kalitesidir.Yani bireyin etkileĢimde olduğu çevre ile iliĢkileri ne derecede olumlu ise bireyin biliĢsel geliĢimi de bu süreçten, o derece olumlu etkilenecektir.Ancak tam tesine bireyin çevresi ile olan etkileĢimi olumsuz sonuçlar doğuruyorsa bireyin biliĢsel geliĢimi de

(29)

bundan olumsuz etkilenecektir. Yani özetle; bireyin çevresi ile olan iliĢkilerine bağlı olarak esasında bireyin geliĢimi sınırsız, sonsuz kabul edlimektedir.

Vygotsky‟nin liderliğinde sosyal yapılandırmacılık :

*Bireyin geliĢim ve öğrenmesinin, çevresi ile etkileĢimiyle gerçekleĢtiği *Öğretmenin , öğrencilere her daim yardımcı olduğu,

*Sürekli olarak iĢbirliği ve kiĢiler arası iletiĢimin desteklendiği bir süreç olarak değerlendirilmektedir.

Sosyal Yapılandırmacı görüĢü benimseyenler , öğrenmeyi bireyin içinde yaĢadığı toplumsal ve kültürel yapı içerisinde Ģekillenen bilinçli ve dinamik bir etkinlik olarak değerlendirmektedirler.Buna göre bireyler anlamlı bilgileri toplumsal ve kültürel çevreleri ile olan iliĢki ve etkileĢimleri esnasında oluĢturmaktadırlar(Deryakulu;2001).

RADĠKAL YAPILANDIRMACILIK

Bu yaklaĢım ise temel görüĢ ve fikirlerini , Von Glaserfeld‟e dayandırmaktadır.Özüne dokunduğumuzda „Radikal‟ görüĢü benimseyenlerin bilgi ve bilmek kavramları üzerine odaklandıkları görülmektedir.

Glaserfeld‟in görüĢleri itibari ile bilgi , yapılandırmacı anlayıĢın da özünde olduğu gibi aktif olarak birey tarafından yapılandırılmakta ve anlamlandırılmaktadır.Yine burada da bireyler arasında ve bireylerin çevreleri ile olan etkileĢim süreçleri öne çıkmaktadır.Bireyler bilgiyi anlamlandırmakta , yapılandırmakta ve böylelikle bilgiyi kendisi için düzenli ve faydalı hale getirmektedir.,

(30)

Buradan hareket ile , bilginin kazanılması ve anlamlandırılmasında bireyin kendi baĢına sürdürdüğü çalıĢmaları, çabaları en mühim noktayı oluĢturmaktadır.ĠĢte radikal yapılandırmacı anlayıĢ çerçevesinde bireysel bir etkinlik olan öğrenme etkinliği, bireyin bilgiyi kendince (kendi gerçeklerince) yorumlamasına dayanmaktadır.Ancak bu yapıdaki en temel noktanın eleĢtirel bir bakıĢ açısına sahip olarak eğitim süreci içinde yer alındığı olduğu unutulmamalıdır.

YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAġIMI’NIN FELSEFĠ YÖNÜ

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı „nın felsefi boyutları üç kısımda incelenmektedir( Savery ve Duffyi1995:Akt.Tolga Kabaca, 2002).

1.Anlama çevre ile etkileĢimdir

Bu, Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nın temelindeki en önemli noktadır.Çünkü bir bilgi edinme sürecinde ne öğrenildiğinin yanında mutlaka nasıl öğrenildiği de oldukça önemlidir.Anlama, içerik, bağlam ve öğrencinin aktivitelereinden bağımsız değildir.

2.BiliĢsel çatıĢma veya karıĢıklık öğrenmenin bir uyarıcısıdır ve öğrenilenlerin tabiatını ve düzenlenmesini belirler

Burada Piaget‟in fikirlerinin etkisi oldukça yoğundur.Bir öğrenme ortamında öğrenmenin gerçekleĢmesi için belirli uyarıcılar vb. vardır.Ancak bu uyarıcılar bireyin, önceki öğrenmelerine, yeni bilgilerden neleri katacağı ve ,bu bilgilerin bireyin önceden sahip olduğu Ģemaya uygunluk derecesinde önemli bir faktördür.

3.Bilgi sosyal görüĢmeler ve kiĢisel anlayıĢların uygulanabilirliğinin değerlendirilmesi ile yavaĢ yavaĢ olgunlaĢır

Her ne kadar bilginin yapılandırılması süreci öznel bir süreç olsa da, birey bu noktada mutlaka çevresinden etkilenmekte , ve bu etkileĢim de bilginin yapılandırılması sürecini etki etmektedir.

(31)

Yani kısacası bilginin ,bireyin öznel dünyası etrafında Ģekillenmesi kabul edilmekle birlikte; bireylerin çevreleri ile olan sosyal etkileĢimlerini içeren süreçlerin de her zaman önemli bir yere sahip olduğu ve bireylerin bu etkileĢim esnasında meydana gelen çatıĢıklık ve farklılıklardan yola çıkarak yeni bilgileri kendilerine kattıkları üzerinde durulmaktadır.

Temel olarak Yapılandırmacı öğrenmenin felsefi anlayıĢının; öğrenme etkinliklerinin zihinsel faaliyetler olarak düĢünüldüğü, bireylerin ön öğrenme ve deneyimlerinin çok önemli görüldüğü, sosyal etkileĢimin desteklendiği,öğrenmenin tam olarak gerçekleĢmesi amacı ile ek çalıĢma ve faaliyetlerin yapıldığı bir süreç olarak düĢünülmesidir , denilebilmektedir.

YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAġIMI ’NIN ÖĞRENME PRENSĠPLERĠ

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟na rehberlik edebilecek olan öğrenme prensipleri Ģunlardır(Greening,1998:Akt.Kabaca,2002).

1.Çokluluk( çeĢitlilik)

Öğrenme çoklu yaklaĢım açılarını teĢvik edecek bilginin kompleks tabiatını yansıtmalıdır.Bilgi basit bir oluĢum olarak düĢünülmemeli ve ön öğrenmeler ile iliĢkilendirilerek, geleceğe dönük olarak biçimlendirilmelidir.

2.Aktiflik

Etkili bir öğrenme sağlanabilmesi için , problem bulmak, problem çözmek, tek baĢına test etmek gibi aktiviteler gerçekleĢmelidir.Bu süreçte öğrenen birey aktif olarak süreçte yer almalı ve probleme iliĢkin hipotezler kurup, geliĢtirebilmeli ve çözüm yolları aramalıdır.

3.Uyum

Uyum var olan zihinsel yapılar açısından yeni yaĢantılara yönelik bir tepkidir.Her zaman için yeni bir bilgi ile karĢılaĢıldığında eski/ön öğrenmeler sorgulanmakta ve bu bilgiler arası uyum

(32)

test edilmektedir.iĢte Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı temelde eski ve yeni öğrenmelerin iliĢkilendirilmesi üzerine odaklanmaktadır.

4.Orijinallik( özgünlük)

Özgün bir öğrenme ortamı hazırlamak eğtimcilerin, öğrenme sürecindeki önemli bir görevidir.Salt var olan bilgilerin olduğu gibi aktarılmasından ötede, eğitimciler bilgileri öğrencilere aktarmadan önce sorgulamalı, bireylerin ilgisini çekebilecek ve, birey için anlamlı olabilecek duruma getirmelidirler.Bu sayede farklı olan bilgi, birey için daha ulaĢılabilir olmaktadır.

5.Açıklık(netlik)

ĠĢbirlikli çalıĢmak, yapılandırmacı öğrenmelerde geçerli bir özelliktir.Bu süreçte etkili bir sınıf etkileĢimi bulunmalıdır.Yani öğrenci ve eğitimci süreç içerisindeki iliĢkisinde birbirine karĢı açık olabilmelidir.Bu noktada saydamlık , bir eğitim ortamı için oldukça önemlidir.Çünkü eğitim sürecindeki aktarılan mesajların anlamlandırılıp, yorumlanması için bilginin açık olarak ifade edilmesi önemlidir.

6.Süresizlik

Öğrenme ürünleri üzerinde , öğrenme sürecinin zengin bir içerikten daha fazla etkisi vardır.BiliĢsel süreçler bunun önemli bir göstergesidir.ġöyle ki, bir eğitim ortamında süre sınırlılığı bir kenara bırakılmalıdır.Planlı bir çalıĢma olduğu sürece her öğrenci için aktif olarak sürecin içinde yer almak , bilgileri tam anlamı ile yorumlayabilmek, ancak bu esnada süre kısıtlamasına maruz olmamak mantıklıdır.Çünkü bireylerin bir ortamda olduklarında farklı ilgi ve yetenekleri ile orada bulundukları unutulmamalı ve her öğrenciye dönük ,uygun etkinlikler iĢe koĢulmalıdır.

Sonuçta Y.Ö.Y. nın üzerinde hem fikir olduğu noktalar bilginin, bireyin ilgisini çeken bir konu üzerinde daha ilgiyle çalıĢtığı ve süre sınırlamasının olmadığı, çevreyle yoğun bir iliĢkinin bulunduğu, özgün fikirlerin bulunacağı ve çevreyle uyumlu bir Ģekilde aktif olarak çalıĢılacağı ve bilginin içselleĢtirileceği bir süreç olduğudur.

(33)

Bu süreç içerisinde anlamlı bir öğrenmenin sağlanması için, bireylerin ilgisini çekecek problemler ortaya koymak, eğitim ortamında bireysel görüĢ ve yaratıcı fikirleri desteklemek, tüm öğrencilere hitab edecek bir düzen kurmak, süreç boyunca devam edegelen bireysel çabaları göz önünde bulundurmak önemli görülmektedir.

YAPILANDIRMACI ÖĞRENME YAKLAġIMI’ NIN ĠLKELERĠ

1.Öğrenme aktif bir süreçtir:Öğrenme sürecinde birey, bilginin pasif bir alıcısı değildir, aksine birey Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nın temelinde de var olan üretici, yaratıcı özelliklerinden hareketle sürekli olarak aktiftir ve öğrenme için her zaman çaba sarfederek ,çevresiyle iliĢki içerisinde bulunmaktadır.

2.Ġnsanlar öğrenirken , öğrenmeyi öğrenir:Birey öğrenme sürecinde sürekli olarak yeni karĢılaĢtığı bilgileri anlamaya , yapılandırmaya çalıĢmaktadır.Ancak burada sadece ele alınan bilginin yapılandırılması ile süreç sona ermemekte, yani birey anlamlandırdığı bilgileri yeni karĢılaĢtığı durumlara da uyarlamakta ve bu Ģekilde eski bilgilerini yeni durumlarda da kullanabilmektedir.

3.Anlam oluĢturmanın en önemli eylemi zihinseldir:Anlama, algılama vb. durumlar zihinsel süreçlerdir ve bireyin geliĢmesinde önemli olgulardır.ġöyle ki, bireyin geliĢiminde sadece fiziksel yada sadece zihinsel süreçler yeterli değildir.Bütün bu alanlar birlikte iĢe koĢulduğunda ise gerçek anlamda geliĢim ve bilgiyi anlamlandırma meydana gelmektedir.

4.Öğrenme ve dil iç içedir:Yapılan araĢtırmalar göstermektedir ki; bireyler eğitim süreci içerisinde bir bilgi edinirken ,bunu öğrenirken bilgiyi içselleĢtirmekte yani öğrendikleri konuyu kendi içlerinden konuĢarak öğrenmektedirler, yani kullanılan dil öğrenmeyi büyük ölçüde etkilemektedir.

5.Öğrenme sosyal bir etkinliktir:Yapılandırmacı öğrenme yaklaĢımı , geleneksel eğitim anlayıĢındaki , bilginin bireye empoze edilmesi yani dıĢardan bireye hazır olan bilginin sunulması anlayıĢının aksine, bireyin öğrenmeyi, ancak sosyal çevresi ile iliĢkiler kurarak , etkileĢerek gerçekleĢtirebileceği üzerine odaklanmıĢtır.

(34)

6.Öğrenme bağlamsaldır:Nasıl ki, Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟na göre bilgi bireyden bağımsız değilse, öğrenme de buna bağlı olarak bireyin yaĢantılarından, geçmiĢ öğrenmelerinden, inançlarından, tutumlarından bağımsız değildir.

7.Öğrenmek için bilgiye ihtiyaç duyarız:Öğrenme , bireyin önceki öğrenme ve bilgilerinden bağımsız bir süreçte gerçekleĢmemektedir.Kısacası bireylere bir Ģey öğretmek istenildiğinde, öncelikle bireylerin konuya iliĢkin ön öğrenmelerini harekete geçirmeye yönelik uygulamalar yapılmalıdır.

8.Öğrenme zaman alır:Aktif bir biçimde sürece katılarak ve bilgiyi anlamlı bir Ģekilde yapılandırabilmek için, bilgi üzerinde çok yönlü düĢünmeye ve bilginin kullanılmasına ihtiyaç duyulmaktadır ki, bu da kısa bir sürede hemen olup biten bir iĢ değildir.

9.Motivasyon öğrenmede anahtar öğedir:Bir bilgiyi edinmek için sadece öğrenmek yeterli olmamaktadır çünkü; o bilginin ne iĢimize yarayacağı,niçin o bilgiyi öğrenmemiz gerektiği de çok önemlidir.Yani öğrenme için motivasyon( güdülenme) ön koĢullardan sayılmaktadır.

10.Öğrenme özneldir:öğrenme bireyin kendine has bir süreçtir.Bireyler öğrendikleriĢeyleri, çeĢitli imgeler, semboller kullanarak içselleĢtirmektedirler.

11.Öğrenme duygusaldır:Zihin ve duygu birbiriyle iliĢkilidir.Bireyin kendisi hakkındaki görüĢleri, fikirleri, öğrenme amaçlarının belirginliği ve kiĢisel beklentileri bireyin öğrenmesini etkilemektedir.

12.Öğrenme geliĢimseldir:Öğrenme, bireyin geliĢimi ile yakından ilgilidir, kısacası bireyin, fiziksel, zihinsel, sosyal geliĢimleri bir bütün halinde öğrenmeyi etkilemektedir.

13.Öğrenme öğrenci merkezlidir:Öğrenme, geleneksel anlayıĢtan sıyrılmıĢ bir Ģekilde, öğrencinin ilgi ve ihtiyaçları etrafında yoğunlaĢmaktadır.

14.Öğrenme süreklidir:Öğrenme belli bir süreç içerisinde ve belli bir zamanda olup biten geçici bir olay değildir.Aksine öğrenme bireyin tüm yaĢamı boyunca devam eden sürekli bir oluĢumdur.

(35)

15.Öğrenme için bilgiye ihtiyaç vardır:Birey bir konuyu öğrenmek istiyorsa öncelikle o konu ile ilgili bilgi sahibi olmalıdır ki, buna bağlı olarak öğrenme gerçekleĢebilsin.

Sonuç olarak Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟na iliĢkin en çok öne çıkan ilkelerin; bilginin birey tarafından pasif bir halde alınmadığı, bireyin aktif ve etkin bir Ģekilde öğrenme sürecinde yer aldığı, anlama ve algılamanın, içselleĢtirmenin , yapısallaĢtırmanın üzerinde durması Ģeklinde sıralandığı görülmektedir.Unutulmaması gereken en önemli unsurlardan biri de kuĢkusuz Ģudur ki; birey öğrenme öğretme sürecinde kendisine kazandırılmak istenilen istendik öğrenmeleri anlamlı bir Ģekilde kendine katabilmek için, sürekli olarak çevresi ile etkileĢim içerisinde bulunmalıdır.

Brooks&Brooks(1993)‟e göre öğrenen bireyleri ilgilerini harekete geçirecek olan problemlere yöneltmek, öğrenme sürecini genel kavramlar ile çerçevelendirerek esnek bir yapıya kavuĢturmak, öğrenenlerin bireysel görüĢlerini değerli görerek ortaya çıkarmak, amacın her zaman öğrenen bireylerin öğrenmesi olduğu unutulmadan., onlar için uygun eğitim ortamları meydana getirmek, son olarak da sonuç yerine süreç değerlendirmesi yapmak Ģeklinde özetlemek mümkündür.

YAPILANDIRMACI ÖĞRENME ĠLE GELENEKSEL ÖĞRENME ANLAYIġININ KARġILAġTIRILMASI

Ġnsanlar tüm yaĢamları boyunca yaĢadıkları çevre ile etkileĢim içerisinde olmalarına bağlı olarak , bir çok bilgi , beceri , tutum ve değerler kazanmaktadırlar.Zaten öğrenmenin temel taĢlarını da bu yapı oluĢturmaktadır.

En yaygın kullanımı ile öğrenme, bireyde kalıcı izli davranıĢ değiĢiklikleri meydan getirme süreci olarak görülmektedir(Ertürk, 1993).

Ancak çoğunlukla öğrenme kavramı üzerinde ve öğrenmenin nasıl meydan geldiği üzerinde tam bir birlik bulunmamaktadır.Genel anlamda kararlılık gösteren ise geleneksel eğitim ile son yıllarda eğitime yeni bir soluk getirmiĢ olan Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟dır.Bu bölümde özellikle bu iki alan üzerinde çalıĢmalar yürütülmektedir.

(36)

Geleneksel eğitim anlayıĢına göre, öğrenci kendisine sunulan bilgileri ezberleyerek, pasif biçimde öğrenme sürecinde yer almaktadır.Bu öğretim anlayıĢında, bilgi üretme ve kullanma yerine , öğrencilere bilgi yükleme ve ezberletme ön planda

bulunmaktadır(Pesen,2004).Bu anlamda Geleneksel bir eğitim anlayıĢı ile yürütülen eğitim anlayıĢları, günümüz dünyasının ihityaçlarına cevap verememektedir.

Geleneksel öğrenme anlayıĢında en önemli noktayı, bireyin geliĢiminden ziyade, akademik baĢarısı üzerine odaklanılmıĢ bir yapıya sahip olması oluĢturmaktadır. Ancak bu düĢünce ise bireyleri ezberci ,düĢünmeyen , araĢtırmayan pasif alıcılar konumuna getirmiĢtir.Yani temelde birey bilginin pasif alıcısı konumunda olup, öğrenme adına her hangi bir çaba göstermemektedir.

Geleneksel eğitim anlayıĢında amaç; yapılan plan , belirlenen hedefler yani bir müfradata bağımlı olarak öğretmen merkezli anlayıĢ içinde kalıplaĢmıĢ bilgiyi vermektir.Bu yaklaĢımda öğrenci dıĢ uyarıcıların pasif bir alıcısı olarak görülmektedir(Ayar, 2006).

Geleneksel öğretim yaklaĢımlarında kullanılan temel öğretim stratejisi , „sunuĢ yolu ile öğretim‟dir‟.Ausubel tarafından meydana getirilen sunuĢ yolu ile öğretim , bilginin öğrencilere aktarılması sürecini içermektedir(Pesen,2004).Bu anlamda öğretmen, eğitim öğretim sürecinin merkezinde yer almakta olup, Sosyal Bilgiler dersine iliĢkin olarak, gerekli olan bilgi ve konuların tek aktarıcısı konumundadır.

Bazı durumlarda ise öğrencilerin gerekli olan ön bilgi ve deneyimlere sahip olmadıkları zamanlarda bu strateji belli ölçülerde yararlı olabilmektedir(Senemoğlu,1997).

Yapılandırmacı öğrenme yaklaĢımı ise , geleneksel eğitim anlayıĢından radikal bir Ģekilde ayrılmaktadır.Bu yaklaĢımda amaç, kiĢinin bilgiyi özümsemede aktif rol alarak onu kendi zihinsel Ģemalarında yerli yerine oturtabilmesidir(Özden,2005).

Bu nedenle de öğretme temelde, öğrenciye bilgiyi olduğu gibi aktarmak değil, öğrenenin bilgiyi anlamlandırmasına, kendisi için anlamlı hale getirmesine yardımcı olmaktır.Bu anlamda bireyin bu eğitim süreçlerinden en verimli Ģekilde yararlanabilmesi için gerekli olan uygun ve destekleyini ortamlar sunulmalı , birey bu ortam içerisinde özgürce eğitime katılabilmelidir.

(37)

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nda bilgi , bireye olduğu gibi aktarılmamakta, bireyin bilgiyi düĢünmesi, bilgiyi üretmesi üzerinde durulmaktadır.Bu süreçte birey bir çok yeni deneyimler yaĢamalı ,araĢtırmalı ve bilgiyi keĢfetmelidir .Öğretmenler ise bireyler için bu çalıĢmaları rahatça yapabilecekleri ortamlar hazırlamalı, onlara çok çeĢitli fırsatlar sunmalıdırlar.Ancak bu sayede bireyler bilgiyle etkileĢebilmekte ve kazandıkları bilgiyi kalıcı olarak içselleĢtirebilmektedirler.

Tam bu noktada ise her öğrencinin farklı özelliklere sahip oluĢu, yani genel olarak söylemek gerekirse, bireysel farklılıklarla biraraya gelip , aynı ortamı paylaĢtıkları unutulmamalıdır.Geleneksel eğitim anlayıĢında sınıfta toplanmıĢ olan bireyler tek tip olarak düĢünülmekte ve bu tek tip grup temel alınarak eğitim verilmektedir.

Ancak Yapılandırmacı Öğrenme AnlayıĢı‟nda ise; öğrenme ortamında bireysel farklılıklar özellikle göz önüne alınmakta ve bireyler açısından yaratıcı düĢünmenin geliĢtirilmesi açısından bu farklılıklar oldukça faydalı görülmektedir.Bu anlamda bireysel farklılıklarla oluĢan heterojen sınıf ortamlarında ; bireylerin yaparak, yaĢayarak, sorgulayarak, anlamlandırarak eğitim ortamında yer almakta ve hem çevreleri ile sosyal olarak etkileĢmelerine destek olunmakta , hem de bireyler bilgiyi kendileri için geleceğe dönük olarak en verimli Ģekilde kullanmıĢ olmaktadırlar. Fakat Ģu temel nokta asla unutulmamalıdır ki; eğitim süreci içerisindeki bu farklılaĢmalar ile karĢı karĢıya olan eğitimciler, her öğrenci için uygun olabilecek , bireylerin geliĢimsel süreçlerini destekleyip, geliĢtirebilecek ve tüm duyularını iĢe koĢarak aktif olarak öğrenmelerini sağlayacak etkinlik ve materyallari kullanmaya özen göstermek durumunda kalmaktadırlar.

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nda bireyler, eğitim sürecinde çalıĢmalarının sorumluluklarını kendileri taĢımaktadırlar.Çoğu zaman geleneksel eğitim anlayıĢı ile kıyaslandığında öğrenciler eğitim sürecindeki pasif konumlarından dolayı her hangi bir sorumluluğa katılmak durumunda olmamıĢlardır.Halbuki Yapılandırmacı Öğrenme AnlayıĢı‟nın eğitim dünyasına bakıĢına göre ise bireyler eğitim ortamlarında aktif olmaları dolayısı ile sorumluluklar almakta, kendi öz denetim ve güçlerinin, eğitim ortamlarında farkına varmakta ve geliĢimleri açısından sorumluluk almaktan asla çekinmemektedirler.

(38)

Bireyler öğretim sürecinde öğrenmenin sağlanması için çok çeĢitli yaĢantılar geçirmekte, konu ile ilgili hipotezler kurmakta, farklı bakıĢ açıları ile çözüm yolları geliĢtirmeye çalıĢmakta ve yeni bilgilerini, eski( ön bilgileri) öğrenmeleri ile iliĢkilendirerek yapılandırmaktadırlar.Bu sayede eski ve yeni bilgilerini tam anlamı ile iliĢkilendirmekte ve de geleceğe dönük olarak düĢünüldüğünde , elde edilen bilgilerin hem kalıcı olması sağlanmakta hem de birey için daha anlamlı ve yaĢam içerisinde daha kullanılabilir bir hale gelmesi sağlanmıĢ olmaktadır.

Yapılandırmacı ve geleneksel eğitim metodlarının karĢılaĢtırmalı özetine ise aĢağıda yer verilmiĢtir.

Tablo 1

Geleneksel görüĢ ile Yapılandırmacı görüĢ arasındaki farklılıklar

Geleneksel görüĢ Yapılandırmacı görüĢ

Bilgi, bireylerin dıĢında var olmakta ve öğretmenler tarafından öğrenciye aktarılmaktadır.

Bilgi, bireyden bağımsız değildir.Birey , yaĢantı ve deneyimlerine bağlı olarak bilgiyi anlamlandırmakta, yapılandırmaktadır. Öğrenme ,öğretmenin konuyu anlatıĢ tarzına

ve baĢarısına bağlı bir süreç olup,öğrenciler sadece kendilerine verilen,aktarılan kadarını öğrenmektedirler(öğrenci pasif).

Öğrenciler, yaparak yaĢayarak , eğitim sürecine aktif olarak katılarak ,edindikleri bilgileri kendilerince yorumlayıp, anlamlı hale getirerek öğrenmektedirler(öğrenci aktif).

Öğrenmenin etkili ve kalıcı olması öğrencilerin konuyu tekrar etmelerine bağlıdır.

Öğrenmenin etkili ve kalıcı olması, öğrencilerin bilgileri kavramsal açıdan anlamlandırmasına , iliĢkilendirmesine bağlıdır(öğrenme süreci dinamiktir).

YAPILANDIRMACI VE DAVRANIġÇI ÖĞRENME YAKLAġIMLARININ

KARġILAġTIRILMASI

DavranıĢçı öğrenme yaklaĢımları temel olarak; bireyin dıĢarıdan gözlenebilen davranıĢlarının öğrenilmiĢ davranıĢlar olduğu fikri üzerinde durmaktadır.DavranıĢçılara göre tek bir mutlak doğru vardır ve eğitimin amacı bu mutlak doğruyu öğretmenler aracılığı ile

(39)

okullarda , öğrencilere aktarmaktır.Bu aktarım iĢi genellikle anlatım ve soru cevap tekniği yanında, yoğun olarak ders kitaplarının kullanımı ile yapılmaktadır. Öğrenciler ise, bu bilgileri sorgulamadan olduğu gibi kabul etmektedirler.Temelde davranıĢçı anlayıĢta , doğru kabul edilen bilginin, herkes tarafından aynı Ģekilde algılanması amacı yer almaktadır ki, burada amaç temelde tek tip bireyler yetiĢtirilmesidir.

Yapılandırmacı anlayıĢta ise; bilgi, beceri, öğretmen ve öğrencinin rolü, öğrenme süreci gibi bir çok unsur üzerinde durulmaktadır. DavranıĢçıların aksine yapılandırmacı öğrenme anlayıĢında öğretmen bilgi aktarıcısı değil, öğrencilerin bilgiyi araĢtırıp, algılamaları ve içselleĢtirmeleri sürecinde onlara destek olan, rehberlik eden , onlarla birlikte öğrenen bir klavuz niteliği taĢımaktadır.

Yapılandırmacı Eğitim AnlayıĢı‟nda öğretmenler koordinatör, kolaylaĢtırıcı, kaynak danıĢmanıdır.Yapılandırmacı öğrenme anlayıĢı sınıfta öğretmenin rolünü belirlemede farklı bir bakıĢ açısına sahiptir(Gergen, 1995).

Yapılandırmacı Öğrenme YaklaĢımı‟nın temelinde „ öğrenmeyi öğrenme‟ anlayıĢı bulunmaktadır.DavranıĢçı anlayıĢtaki uyarıcı tepki (U-T) bağından daha ötede, öğrenmenin daha derinlemesine düĢünülmesi gereken bir süreç olduğu üzerinde durmaktadır.

Referanslar

Benzer Belgeler

1)Genel Sistemler Kuramı 2)Toplumsal Sistem Kuramı 3)Açık Sistem Kuramı.. EĞİTİM SİSTEMİNDEKİ SİSTEM KURAMLARI. 1)Genel

• İşbirlikli öğrenme, öğrencilerin küçük gruplar oluşturarak bir problemi çözmek ya da bir görevi yerine getirmek üzere ortak bir amaç uğruna birlikte

Yapılandırmacı Öğrenme Kuramının Sınıfta Uygulanma Modelleri Aşama 4 ( Uygulama Aşaması): Bu aşama öğrencilerin öğrendikleri bilgileri yeni ve farklı

Dikkat Etme Süreci : Gözlem yoluyla öğrenmenin olabilmesi için modelin davranışlarının dikkatli bir şekilde.. incelenip, doğru olarak

Bartholomeos bugün dünyadaki 260 milyon Ortodoks'un manevi lideri. İstanbul Patrikhanesi aynı zamanda "Ekumenik Patriklik" olarak da

 Süreç Odaklı Öğrenme Hedeflerine Karar verme.. Süreç Odaklı Öğrenme Hedeflerine

Bu aşamada öğrenciler kazandıkları bilgileri veya problem çözme yaklaşımını yeni olaylara ve problemlere uygularlar. Bu yolla zihinlerinde daha önce varolmayan yeni

Genel ve kapsayıcı bir şekilde yapılandırmacılık; öğrenenin yeni karşılaşılan bilgileri önceki bilgileriyle ilişkilendirerek öğrenmesi, daha önceki bildiği konulara bağlı