ÖĞRENMEDE SOSYAL ÖĞRENME
YAKLAŞIMI
SOSYAL ÖĞRENME YAKLAŞIMI
Temsilcisi, Bandura’dır. 1960’lı yıllardan sonra sosyal öğrenme üzerinde çalışarak bugünkü kuramını geliştirmiştir.
Başlangıçta sosyal öğrenme kuramı
olarak adlandırdığı kuramını, daha sonra
sosyal bilişsel kuram olarak değiştirmiştir.
Bandura’ya Göre Gözlem Yoluyla Öğrenme
Bandura’ya göre insan düşünce ve davranışlarının birçoğunun temelinde sosyal orijinli, yani sosyal çevreden elde edilen bilgiler yer alır.
Bandura’nın sosyal öğrenme teorisinde,
sosyal etki önemli bir yere sahiptir.
Onun teorisinin temel yapısı üçlü karşılıklı belirleyiciler üzerine kurulmuştur. Bunlar birey, çevre ve davranış üçgenidir.
Sosyal-bilişsel kuram adı altında yaptığı
çalışmalarda biyolojik yapının ve olgunluğun davranışlar üzerinde etkili olduğunu
gözlemlemiştir.
Bandura’ya göre insanlar en fazla başkalarının davranışlarını gözlemleyerek öğrenirler.
Bandura’ya göre gözlem yoluyla öğrenme, sadece bir insanın diğer insanların
etkinliklerini basit bir taklit etmesi değil,
çevredeki olayları bilişsel olarak işlemesiyle kazanılan bilgidir.
Bandura aynı zamanda sosyo-kültürel
çevrenin bireyin gelişiminde ve farklı kişisel özelliklerin kazanılmasında baskın bir rol
oynamaktadır.
Sosyal öğrenme kuramcıları öğrenmede bilişsel süreçlerin etkin olduğunu
belirtirken, davranışçı öğrenme
kuramcıları ise öğrenmede bilişsel
süreçlerin yer almadığını, olsa bile
etkisinin çok az olduğunu belirtirler.
Bandura, davranışçı kuramın öğrenmeyi
açıklamada bazı sınırlılıklarının bulunduğunu belirtmiştir.
Başlıca sınırlılıklar şunlardır;
1. Davranışçı kuram, doğal ortamlarda
meydana gelen davranışları açıklamada yeterli değildir.
2. Davranışçı kuram, genellikle ilk
tepkilerin nasıl kazanıldığını açıklamaz.
3. Davranışçı kuram, yalnızca doğrudan öğrenmeyle, yani sonuçların hemen
gözlendiği durumlar ile ilgilenir; dolaylı
öğrenme ile ilgilenmez.
Sosyal öğrenme iki şekilde gerçekleşmektedir:
1. Birey başkalarının davranışlarını doğrudan gözlemleyerek taklit eder.
2. Birey başkalarının davranışlarının
sonuçlarını gözlemleyerek öğrenir.
ÖĞRENMEYİ SAĞLAYAN DOLAYLI YAŞANTILAR
1. Dolaylı Pekiştirme : Davranışı pekiştirilen modeli izleyen bireylerin, modelin
davranışlarını daha sıklıkla ve kısa sürede taklit etme olasılığının artmasıdır.
2. Dolaylı Güdülenme : Gözlenen
davranışlar ve modelin elde ettiği
kazançlar, bireyi bilgilendirmekle kalmaz, aynı zamanda onu elde etmeye de
güdüler.
3. Dolaylı Duygusallık : Gözlemcinin, modelin yaşadığı korku, kaygı, endişe, öfke gibi
farklı duygusal tepkilerini izlemesi sonucu bundan etkilenerek benzer şekilde
duygusal yaşantı geçirmesidir.
4. Dolaylı Ceza : Modelin olumsuz
davranışlarının cezalandırılması, gözlem yapanların benzer davranışlarda bulunma eğilimlerinin azalması veya ortadan
kalkmasıdır.
SOSYAL ÖĞRENMEYİ ETKİLEYEN TEMEL FAKTÖRLER
A. Gözlemcinin Özellikleri
1. Karşılıklı Belirleyicilik : Birey, davranış ve çevre faktörlerin birbirlerini karşılıklı olarak etkilemesidir. Bandura’ya bu
etkileşimler, bireyin sonraki davranışını
belirlemektedir. Davranış çevreyi, çevre
ise davranışı değiştirebilir.
2. Sembolleştirme Kapasitesi : Bireyin, gözlemlediği davranışları zihninde
canlandırma ve saklama becerisidir. Bandura, biz insanların bilişsel temsilciler (bellek-
algılama-düşünme gibi) yoluyla dünyayı sembolik olarak gördüğümüzü savunur.
3. Geleceği Görebilme Kapasitesi : Bireyin gelecekte olabilecek olayları,
yapabileceklerini, başkalarının kendine nasıl davranacağını tahmin ederek buna göre plan yapabilme kapasitesidir.
4. Dolaylı Öğrenme Kapasitesi : Bireyin,
başkalarının davranışlarını doğrudan veya
davranışlarının sonuçlarını öğrenme becerisidir.
5. Öz Düzenleme Kapasitesi : Bireyin kendi davranışlarını gözleyip, kendi ölçütleriyle
karşılaştırarak yargıda bulunması ve gerekiyorsa davranışlarını ölçütlerine uygun hale getirmesidir.
6. Öz Yargılama Kapasitesi : Bireyin kendisi hakkında düşünme, yargıda bulunma ve davranışlarını değerlendirme becerileridir.
Bireyin öz yeterlik yargılarını etkileyen dört temel kaynak :
1. Doğrudan yaşantılar 2. Dolaylı yaşantılar
3. Sözel İkna
4. Psikolojik durum
B.
Modelin Özellikleri
1. Modelin özelliklerinin gözlemcinin özelliklerine olan benzerliği
2. Modelin saygınlığı
3. Modelin statü ve prestiji
4. Modelin davranışının pekiştirilmesi veya cezalandırılması
5. Modelden hoşlanma - hoşlanmama
C. Davranışın Özellikleri
Gözlemci,
1. Ödüle götüren
2. Cezadan kurtaran 3. İşe yarar
4. Kendisi için anlam ifade eden 5. Güdüleyici olma özelliği taşıyan 6. Amacına ulaştıran
7. İhtiyacını karşılayan
8. Basit ve çekici davranışları kendine model alır.
GÖZLEM YOLUYLA ÖĞRENME SÜREÇLERİ
1. Dikkat Etme Süreci : Gözlem yoluyla öğrenmenin olabilmesi için modelin davranışlarının dikkatli bir şekilde
incelenip, doğru olarak algılanması gerekir.
2. Hatırda Tutma Süreci : Gözlenen bilgi,
sembolleştirilip kodlanmakta ve bellekte
saklanmaktadır.
3. Davranışı Meydana Getirme Süreci :
Organizmanın gözleyerek, öğrendiklerini prova etme sürecidir. Bu prova hem
davranışta hem de zihinde yapılan bir provadır.
4. Güdülenme Süreci : Bireyin modelden
gözlediği davranışları ortaya koyduğunda,
elde ettiği duyum ve hazzı belirtir.
Model Alma Yoluyla Kazanılan Ürünler
1. Birey, gözlemleme sonucu yeni bilişsel beceriler (etkili okuma, karar verme vb.) ve yeni psiko-motor beceriler (bisiklet
sürme vb.) öğrenebilir.
2. Bireyin modeli gözlemesi sonucu,
önceki öğrenmiş olduğu yasaklar ya
güçlenir ya da zayıflar.
3. Gözlemci için model, sosyal bir harekete geçirici olarak görev yapabilir.
4. Gözlemci, modelden çevrenin ve
eşyaların nasıl kullanılacağını da öğrenir.
5. Gözlemci modelin duygularını açıklama biçimini gözleyerek, kendi de benzer
biçimde duygularını açıklayabilir.
DOLAYLI ÖĞRENMENİN DAVRANIŞA ETKİSİ
1. Model Almanın Öğrenmeye Etkisi : Gözlemci bir modelin davranışını izleyerek, yeni davranışlar öğrenebilir.
2. Engelleyici Etki : Gözlemcinin benzer
davranışları yapan modelin, cezalandırıldığını görerek aynı davranışı yapmamasıdır.
3. Destekleyici Etki : Gözlemci tarafından önceden bilinen ancak çok az yapılan bir davranışın,
modelin aynısını yaptığında olumsuz bir durumla karşılaşmadığı görüldüğünde artmasıdır.
4. Tepkiyi Kolaylaştıran Etki : Modelin bir
davranışı, gözlemcinin daha önce kazandığı bir davranışın ortaya çıkmasını kolaylaştırabilir.
5. Çevreye İlgiyi Artırıcı Etki : Bu etki, gözlemcinin dikkatini modelden
kazandıklarının etkisiyle çevresindeki bir nesneye yönelmesidir.
6. Duyguyu Yoğunlaştırıcı Etki : Gözlemci modelin duygularını açıklama biçimini gözlemleyerek kendi de benzer biçimde duygularını gösterebilir.
SOSYAL ÖĞRENME KURAMININ EĞİTİME KATKILARI
1. Öğretmen, öğrencilerin karşısında bir model olduğunu unutmamalıdır.
2. Öğrencinin başarı ile yaptığı her davranış pekiştirilmelidir.
3. Öğrencilerin, başarı ile yaptıkları etkinlikler desteklenmelidir.
4. Öğrencilerin bireysel farklılıklarına
uygun eğitim - öğretim etkinlikleri
düzenlenmelidir.
5. Öğrencilerin öğrendikleri davranışları performansa dönüştürecek etkinlikler düzenlenmelidir.
6. Öğrencilerin kendi başına öğrenme yetenekleri desteklenmeli ve
geliştirilmelidir.
7. Öğretmenler, öğrencilere bellek
destekleme ve kodlama yöntemlerini öğretmelidir.
8. Öğretmenler, öğrencilerin öz yeterlilik algılarının gelişmesine yardımcı
olmalıdır.
Kaynakça
Aydın, B., Can, G., Ersanlı, K., Kılıç, M., Külahoğlu, Ş., Öztürk, B.,Bilge,F., Küçükkaragöz, H., Kısaç, İ., Korkmaz, İ. ve Bilgin, M. 2002. Gelişim ve öğrenme Psikolojisi. Pegem Yayıncılık, Ankara.
Binbaşıoğlu, C. 1991. Öğrenme psikolojisi. Kadıoğlu Maatbaası, Ankara.
Onur, B. 1997. Gelişim psikolojisi. İmge Kitabevi Yayınları, Ankara.
Selçuk, Z. Gelişim ve öğrenme. Nobel Yayıncılık, Ankara.
Yörükoğlu, A. 1997. Çocuk ruh sağlığı. Özgür Yayınları, İstanbul.