• Sonuç bulunamadı

İdarenin taraf olduğu uyuşmazlıkların sulh yoluyla çözülmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İdarenin taraf olduğu uyuşmazlıkların sulh yoluyla çözülmesi"

Copied!
379
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)
(3)
(4)
(5)
(6)

İÇİNDEKİLER

KISALTMALAR ... XI

GİRİŞ ………...1

BİRİNCİ BÖLÜM

UYUŞMAZLIKLARIN GİDERİLMESİ VE ÖZELLİKLE

İDARENİN TARAF OLDUĞU UYUŞMAZLIKLARDA YARGI

DIŞI ÇÖZÜM YÖNTEMLERİ

I. UYUŞMAZLIK KAVRAMI ... 5

A. GENEL OLARAK UYUŞMAZLIK... 5

B. UYUŞMAZLIK VE DAVA KAVRAMLARI ... 7

II. İDARENİN TARAF OLDUĞU UYUŞMAZLIKLARIN GİDERİLMESİ ... 10

A. UYUŞMAZLIKLARIN ÇÖZÜLMESİ ... 10

B. UYUŞMAZLIKLARIN YARGISAL YOLLARDAN GİDERİLMESİ ... 12

1. Genel Olarak İdarenin Taraf Olduğu Uyuşmazlıklarda Yargısal Denetim 12 2. İdarenin Taraf Olduğu Uyuşmazlıkların İdari Yargıda Çözülmesi ... 14

3. İdarenin Taraf Olduğu Uyuşmazlıkların İdari Yargı Dışındaki Yargı Yerlerinde Çözülmesi... 18

C. İDARENİN TARAF OLDUĞU UYUŞMAZLIKLARIN YARGI DIŞI YOLLARDAN GİDERİLMESİ ... 23

1. Genel Olarak Yargı Dışı Çözüm Yolları Kavramı ... 23

2. İdare Hukukunda Yargı Dışı Çözüm Yolları ... 29

3. Yargı Dışı Çözüm Yollarına Başvurulmasının Sebepleri ... 31

4. İdare Hukukunda Yargı Dışı Çözüm Yollarna Başvurulurken Dikkat Edilmesi Gerekenler... 37

5. Yargı Dışı Çözüm Yollarının Önemi ve Faydaları ... 38

D. KAMU HUKUKUNDA YARGI DIŞI ÇÖZÜM YOLLARINA İMKÂN TANIYARAK YARGININ İŞ YÜKÜNÜN AZALTILMASINI SAĞLAYAN DURUMLAR VE DÜZENLEME ÖRNEKLERİ ... 42

1. Kamuoyu Denetimi Yolu İle Uyuşmazlıkların Giderilmesi ... 42

2. Uzlaşma - Sulh Yolu İle Uyuşmazlıkların Giderilmesi ... 44

a. İdare Hukukunda Uzlaşma - Sulh Kavramı ... 44

b. 659 Sayılı KHK’ ye Göre İdarenin Taraf Olduğu Uyuşmazlıkların Giderilmesi ... 46

c. Vergi Hukukunda Uyuşmazlıkların Yargı Dışı Yollardan Giderilmesi .. 46

d. Köy Kanununda Uzlaşma – Sulh ... 52

e. Kamulaştırma Kanunda Uzlaşma ... 54

f. Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Kapsamında Uzlaşma .... 57

3. Taşınmaz Mal Zilyetliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanuna göre İdari Koruma ... 59

a. Mal Zilyetliği Açısından İdari Korunmanın Kapsam ve İçeriği ... 59

(7)

4. İdari Başvurular Yolu İle Uyuşmazlıkların Giderilmesi ... 63

a. İdari Başvuru Kavramı ... 63

b. İdari Yargılama Usulü Kanununun 10. Maddesi Kapsamında Yapılan İdari Başvurular ... 66

c. İdari Yargılama Usulü Kanununun 11. Maddesi Kapsamında Yapılan İdari Başvurular ... 73

d. İdari Yargılama Usulü Kanununun 13. Maddesi Kapsamında Yapılan İdari Başvurular ... 77

e. Disiplin Cezalarına Karşı Yapılabilecek Başvurular... 79

f. Bilgi Edinme ve Değerlendirme Kuruluna Yapılan Başvurular ... 81

5. Düzenleyici ve Denetleyici Kamu Kurumları Tarafından Uyuşmazlıkların Giderilmesi ... 86

a. Düzenleyici ve Denetleyici Kamu Kurumları ve Bu Kurumların İşlevleri .... 86

b. Kamu İhale Kurumunun Uyuşmazlık Çözme İşlevi ... 89

6. Tahkim Yolu İle Uyuşmazlıkların Giderilmesi ... 91

a. Tahkim Kavramı ... 91

b. Türk İdare Hukukunda Tahkim ... 93

c. Kamu Hizmeti İmtiyaz Sözleşmelerinden Doğan Uyuşmazlıkların Tahkim Yolu İle Çözülmesi ... 94

7. Kamu Denetçiliği Kurumuna Başvuru Yolu ile Uyuşmazlıkların Giderilmesi ... 99

a. Kamu Denetçiliği Kurumunun Tanıtımı ... 99

b. Kamu Denetçiliği Kurumunun Kararlarının İdarenin Taraf Olduğu Uyuşmazlıkları Çözme Konusundaki Katkıları ... 103

8. Diğer Düzenlemeler ... 108

İKİNCİ BÖLÜM

UYUŞMAZLIK ÇÖZÜM YÖNTEMİ OLARAK SULH ve İDARENİN

TARAF OLDUĞU UYUŞMAZLIKLARDA SULH YOLUNUN

UYGULANABİLİRLİĞİ

I. KAVRAM OLARAK SULH ... 116

A. GENEL OLARAK ‘SULH’ VE SULH SÖZLEŞMESİ KAVRAMLARI .... 116

B. YASAL DÜZENLEMELERDE SULH KAVRAMI ... 118

C. MEDENİ USUL HUKUKUNDA SULH ve SULH SÖZLEŞMESİ... 121

1. Davayı Sona Erdiren Taraf İşlemi Olarak Sulh ... 121

2. Sulh Sözleşmesinin Hukuki Niteliği ... 124

3. Sulh Sözleşmesinin Konusu ... 128

4. Sulh Sözleşmesinin Tarafları ... 132

5. Sulh Sözleşmesinin Özellikleri ... 133

6. Sulh Türleri ... 136

a. Mahkeme Huzurunda Yapılan Sulh – Mahkeme Dışı Sulh ... 136

b. Şarta Bağlı Sulh – Şarta Bağlı Olmayan Sulh ... 139

(8)

d. Dava Konusunun Dışında Kalan Hususlarda Özellikle Üçüncü Kişiler

Lehine Yapılan Sulh ... 142

e. Tahkim Yargılamasında Sulh ... 143

7. Sulh Sözleşmesinin Yapılması ... 144

8. Sulh Sözleşmesinin Şekli ... 146

9. Sulh Sözleşmesinin Yapılma Zamanı Ve Yeri ... 148

10. Sulh Sözleşmesinin Etkisi ... 150

11. Sulh Sözleşmesinin İcrası ... 153

12. Sulh Sözleşmesinin Mahkeme Huzurunda Gerçekleşmesi Halinde Yargılama Giderleri Ve Vekâlet Ücreti ... 154

II. KAMU HUKUKUNDA SULH KAVRAMI ... 157

III. İDARİ YARGILAMA USULÜNDE FERAGAT VE KABULLE KARŞILAŞTIRMALI OLARAK SULH KAVRAMI ... 158

A. İDARİ YARGILAMA USULÜNDE DAVAYA SON VEREN TARAF İŞLEMLERİ ... 158

B. DAVAYA SON VEREN TARAF İŞLEMİ OLARAK FERAGAT ... 159

C. DAVAYA SON VEREN TARAF İŞLEMİ OLARAK KABUL ... 166

D. DAVAYA SON VEREN TARAF İŞLEMİ OLARAK FERAGAT VE KABULÜN SULHLE KARŞILAŞTIRILMASI ... 170

IV. AVRUPA BİRLİĞİ TAVSİYE KARARLARI GEREĞİNCE İDARE İLE ÖZEL KİŞİLER ARASINDAKİ UYUŞMAZLIKLARIN DAVA DIŞINDAKİ YOLLARLA VE ÖZELLİKLE SULH YOLU İLE GİDERİLMESİ ... 171

V. İDARENİN TARAF OLDUĞU UYUŞMAZLIKLARDA YARGI DIŞI ÇÖZÜM YOLLARININ UYGULANMASI ve SULH YÖNTEMİ ... 174

VI. TARAFLARIN ARALARINDAKİ UYUŞMAZLIKLARI SULH YOLU İLE GİDERMELERİNİN ÖNEMİ VE UYGULAMADAKİ DURUM ... 178

VII. SULH SÖZLEŞMESİNİN HUKUKİ NİTELİĞİNİN İDARE HUKUKUNDAKİ ALTERNATİF ÇÖZÜM YÖNTEMLERİ AÇISINDAN TESPİT EDİLMESİ ... 180

VIII. AVUKATLARA TANINAN UZLAŞTIRMA YETKİSİ VE SULH ... 181

A. GENEL OLARAK AVUKATLARA TANINAN UZLAŞTIRMA YETKİSİ ... 181

B. UZLAŞMA ŞARTLARI ... 183

C. UZLAŞMA TUTANAĞI ... 184

D. SULH VE UZLAŞTIRMA ... 186

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

İDARENİN TARAF OLDUĞU UYUŞMAZLIKLARIN 659 SAYILI

KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME KAPSAMINDA YARGI DIŞI

ÇÖZÜM YOLU OLARAK SULH YOLUYLA GİDERİLMESİ

I. İDARİ YARGI AÇISINDAN GENEL OLARAK YARGI DIŞI ÇÖZÜM YOLLARI ... 189

II. 4353 SAYILI KANUN HÜKÜMLERİNE GÖRE SULH YÖNTEMİ ... 194

III. İDARENİN TARAF OLDUĞU UYUŞMAZLIKLARIN SULH YOLU İLE GİDERİLMESİNE İMKÂN TANIYAN 659 SAYILI KARARNAME DIŞINDAKİ DÜZENLEME ÖRNEKLERİ ... 198

(9)

A. MAHALLİ İDARELER AÇISINDAN SULH ... 198

B. TERÖR OLAYLARINDA SULH... 202

C. KAMU ZARARINDAN DOĞAN ALACAKLARIN SULH YOLU İLE GİDERİLMESİ... 208

D. DEVLET DEMİR YOLLARININ FAALİYETLERİ SEBEBİ İLE DOĞAN ZARARLARIN SULH YOLU İLE GİDERİLMESİ ... 209

E. SAĞLIK HİZMETLERİNDE UZLAŞMA - SULH ... 212

IV. 659 SAYILI KHK KAPSAMINDA UYUŞMAZLIKLARINI SULH YOLU İLE GİDERME YETKİLERİ OLAN İDARELER ... 215

V. İDARELERDE UYUŞMAZLIKLARIN SULH YOLU İLE GİDERME YETKİLİLERİ . 218 A. ADLİ UYUŞMAZLIKLARIN SULH YOLU İLE GİDERME YETKİLİLERİ ... 219

B. İDARİ UYUŞMAZLIKLARIN SULH YOLU İLE GİDERME YETKİLİLERİ ... 221

VI. İDARENİN TARAF OLDUĞU UYUŞMAZLIKLARDA SULH TÜRLERİ . 221 A. İDARELERİN KENDİ ARALARINDA ÇIKAN UYUŞMAZLIKLARDA SULH – İDARELER VE ÖZEL KİŞİLER ARASINDA YAPILAN SULH 221 B. İDARENİN TARAF OLDUĞU SÖZLEŞMELERDE SULH ... 222

C. ADLİ UYUŞMAZLIKLARDA SULH ... 224

1. Dava Açmadan veya İcra Takibine Başlamadan Önce Yapılan Sulh - Dava Açmadan veya İcra Takibine Başlandıktan Sonra Yapılan Sulh ... 226

2. İdarenin Daveti Üzerine Yapılan Sulh – Özel Kişinin İdareyi Sulhe Davet Etmesi Üzerine Yapılan Sulh ... 229

D. İDARİ UYUŞMAZLIKLARDA SULH ... 230

1. İdari İşlemler Dolayısıyla Haklarının İhlal Edildiğini İddia Edenlerin Yaptığı Sulh Başvurusu ... 231

2. İdari Eylemler Dolayısıyla Haklarının İhlal Edildiğini İddia Edenlerin Yaptığı Sulh Başvurusu ... 233

3. İdari Sözleşmeler Dolayısı İle Haklarının İhlal Edildiğini Düşünen Tarafın Yaptığı Sulh Başvurusu ... 240

E. KISMİ SULH – TAM SULH ... 241

VII. SULH DAVETİ VE SULH BAŞVURUSU ... 243

A. SULH DAVETİ ... 244

1. Sulh Daveti Kavramı ve Davetin Yapılması ... 244

2. Sulh Davetinin İçeriği ... 244

3. Sulh Davetinin Sonuçlandırılması ... 245

B. SULH BAŞVURUSU... 246

1. Sulh Başvurusu Kavramı ... 246

2. Sulh Başvurusunun Kabul Koşulları, Başvurunun Reddi ve Reddedilmiş Sayılması ... 247

VIII. SULHE DAVET VE SULH BAŞVURUSUNUN YAPILMASININ ETKİSİ ... 249

A. ADLİ VE İDARİ UYUŞMAZLIKLARDA SULH YOLUNA GİDİLMESİNİN ETKİSİ ... 249

B. BAŞVURUNUN ALTMIŞ GÜN İÇİNDE SONUÇLANDIRILMASI GEREKLİLİĞİ AÇISINDAN ... 250

C. KANUNİ SÜRELERİN DURMASI AÇISINDAN ... 251

1. İdari Uyuşmazlıklarda Sulh Başvurusunun Yapılmasının Kanuni Sürelere Etkisi ... 251

2. Adli Uyuşmazlıklarda Sulh Davetinin Yapılmasının Kanuni Sürelere Etkisi .... 255

(10)

E. BAŞVURUNUN SONUÇLANDIRILMADAN DAVA YOLUNA

GİDİLEMEMESİ AÇISINDAN (İDARİ UYUŞMAZLIKLARDA) ... 260

IX. SULHE DAVET VE SULH BAŞVURUSUNUN İNCELENMESİ... 260

A. ADLİ UYUŞMAZLIKLARDA SULH DAVETİNİN İNCELENMESİ ... 261

B. İDARİ UYUŞMAZLIKLARDA SULH BAŞVURUSUNUN İNCELENMESİ ... 263

C. HUKUKİ UYUŞMAZLIK DEĞERLENDİRME KOMİSYONU ... 265

1. Komisyonun Oluşumu ... 265

2. Komisyonun Görev ve Yetkileri ... 265

3. Hazırlanan Rapor ... 267

X. SULHE DAVET – SULH BAŞVURUSUNUN OLUMSUZ SONUÇLANMASI ... 269

A. UYUŞMAZLIK KONUSU ÜZERİNDE UZLAŞILAMAMASI HALİNDE OLUMSUZ SONUÇLANMA ... 270

B. AÇIK RED HALİNDE OLUMSUZ SONUÇLANMA ... 271

C. ZIMNİ RED HALİNDE OLUMSUZ SONUÇLANMA ... 272

D. BAŞVURUNUN OLUMSUZ SONUÇLANMASI ÜZERİNE DAVA YOLU ... 273

XI. SULH TEKLİFİNİN OLUMLU SONUÇLANDIRILMASI- SULH ANLAŞMASI TUTANAĞI ... 276

A. SULH ANLAŞMASININ HUKUKİ NİTELİĞİ ... 276

B. SULH ANLAŞMASININ İÇERİĞİ ... 279

XII. SULHUN ETKİSİ ... 281

A. UYUŞMAZLIK KONUSUNUN ORTADAN KALDIRILMASI ... 281

B. SULH ANLAŞMASININ İLAM NİTELİĞİNDE BELGE OLMASI ... 282

1. İlam Kavramı ... 282

2. Sulh Anlaşmasının İlam Niteliğinde Belge Olarak Kabul Edilmesi ... 283

C. SULHE KONU OLAN ANLAŞMA HUSUSUNUN YENİDEN DAVA KONUSU YAPILAMAMASI... 286

XIII. SULH TUTANAĞININ İNFAZI ... 286

XIV. SULH SÖZLEŞMESİNİN GEÇERSİZLİĞİ ... 296

XV. 659 SAYILI KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME KAPSAMINDA GETİRİLEN DÜZENLEMELERE YÖNELİK GENEL DEĞERLENDİRME VE ÖNERİLER... 299

SONUÇ... 305

KAYNAKLAR ... 315

EK I: GENEL BÜTÇE KAPSAMINDAKİ KAMU İDARELERİ VE ÖZEL BÜTÇELİ İDARELERDE HUKUK HİZMETLERİNİN YÜRÜTÜLMESİNE İLİŞKİN KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME .. 348

EK II: HUKUKİ UYUŞMAZLIK DEĞERLENDİRME KOMİSYONUNUN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK ... 360

EK III: 6100 SAYILI HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNUNUN İLGİLİ HÜKÜMLERİ ... 364

(11)

KISALTMALAR

AATUHK : Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun

ABD : Ankara Barosu Dergisi

ADR : Alternative Dispute Resolution

AİD : Amme İdaresi Dergisi

AUÇY : Alternatif Uyuşmazlık Çözüm Yolları a.g.b. : adı geçen bildiri

a.g.e. : adı geçen eser a.g.m. : adı geçen makale a.g.t. : adı geçen tez

AİHS : Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi AİHM : Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi

AÜEHFD : Atatürk Üniversitesi Erzincan Hukuk Fakültesi Dergisi AÜHFD : Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi

AÜHFY : Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları AÜSBE : Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

AÜSBFD : Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi Av.K. : Avukatlık Kanunu

(12)

Av.AÜT : Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi AYİM : Askeri Yüksek İdare Mahkemesi

AYİMK : Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Kanunu

AYM : Anayasa Mahkemesi

B. : baskı

BATİDER : Banka ve Ticaret Hukuku Dergisi C. : Cilt

CMK : Ceza Muhakemesi Hukuku

D. : Daire

DK : Danıştay Kanunu Dan. : Danıştay

Dan. Der. : Danıştay Dergisi

Dan.İ.D.D.G.K. : Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu

dp. : dipnot

et : Erişim tarihi E. : Esas

EÜHFD :Erzincan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi ERÜHFD : Erciyes Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi GÜHFD : Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi

(13)

HarçK. : Harçlar Kanunu

HD : Hukuk Dairesi

HGK : Hukuk Genel Kurulu

HMK :Hukuk Muhakemeleri Kanunu

HMKY : Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği HUMK : Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu İBGK : İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu

İİK : İcra İflas Kanunu

İHİD : İdare Hukuku ve İlimleri Dergisi

Iss. : Sayı

İÜHFM : İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası İÜMHAD : İstanbul Üniversitesi Mukayeseli Hukuk Araştırmaları

Dergisi

İÜHFY : İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları İYUK : İdari Yargılama Usulü Kanunu

K. : Karar

KDKK : Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu

KİK : Kamu İhale Kanunu

KİSK : Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu KİT : Kamu iktisadi Teşebbüsü

(14)

KİTHKHK : Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname

KHK : Kanun Hükmünde Kararname

KK : Kamulaştırma Kanunu

KTK : Karayolları Trafik Kanunu

kt : Karar tarihi

M. : Mükerrer

MİHDER : Mahalli İdarelere Hizmet Derneği

md. : madde

No : Numara

p. : page

RG :Resmi Gazete

RKD : Resmi Kararlar Dergisi

S. : Sayı

SPK : Sermaye Piyasası Kanunu

SÜSBE : Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

s. : sayfa

T. : Tarih

TAAD : Türkiye Adalet Akademisi Dergisi TBB : Türkiye Barolar Birliği

(15)

TBMM : Türkiye Büyük Millet Meclisi

TCDD : Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demir Yolları İşletmesi

TMK : Türk Medeni Kanunu

TODAİE : Türkiye ve Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü TTK : Türk Ticaret Kanunu

vd. : ve devamı

Vol. : (Volume) Cilt

VUK : Vergi Usul Kanunu

Yarg. : Yargıtay

Y. : Yıl

YÜHFD : Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi

Yay. : Yayın

(16)

GİRİŞ

İdari faaliyetlerin etkili bir şekilde işletilebilmesi, hem faaliyetin gereği gibi yapılabilmesi hem de faaliyet yerine getirilirken bireylerin bir hak kaybına uğramamalarını gerektirmektedir. Herhangi bir sebeple idarenin yapmış olduğu faaliyetlerin hukuka aykırı olduğunu veyahut da hukuka uygun olsalar dahi bu faaliyet sebebi ile bir zarara uğradığını iddia eden bireyler, yargı organlarına başvurarak bu hukuka aykırılığın giderilmesini ve doğan zararlarının telafisini isteyebilirler.

Hukuk devleti açısından idarenin, faaliyetleri sebebi ile doğan zararlardan genel olarak sorumlu olduğu bugün için tartışma götürmez bir gerçektir. Bireyler doğan zararlarının giderilmesini sağlamak için idareye karşı bir dava açmak sureti ile bunu sağlayabilecekleri gibi idarenin bu sorumluluğu üstlenerek mevcut ihlalin giderilmesini yargı dışı çözüm yolları ile de sağlayabilmeleri mümkündür. Bu açıdan yargı organlarına başvurmak en etkili ve güvenli yol olarak görülse de yargı organlarının günümüz itibari ile iş yükünün fazlalığı ve davaların istenilen düzeyde makul süre içinde çözülememesi ve dolayısı ile bireylerin haklarına arzu ettikleri düzeyde ve sürede ulaşamamaları sebebi ile yargılamaya alternatif ve bazen de yargı süreci içerisinde yürütülen bir takım çözüm metotları ile uyuşmazlıkların giderilmesi yöntemleri son yıllarda ön plana çıkmıştır.

Yargı dışı çözüm yöntemleri bireylerin kendi aralarındaki uyuşmazlıklar açısından önemli olduğu idari birimlerin taraf olduğu uyuşmazlıkların giderilmesi açısından da son derece önemli mekanizmaları teşkil etmektedirler.

(17)

İdari birimlerin tarafı olduğu adli veya idari uyuşmazlıkların yargısal olarak çözülmesine gerek olmaksızın ya da bu süreç zarfında kesin hüküm verilmeden önce uyuşmazlıkların, yargı yoluna başvurulmaksızın yargı dışındaki bir takım uyuşmazlık çözüm yöntemleri ile çözülmesi hem yargı organlarının iş yükünün azaltılması hem de daha pratik ve seri şekilde yürütülen uyuşmazlık çözüm yöntemleri olmaları itibari ile hem idare hem de uyuşmazlık tarafı olan bireyler açısından oldukça önemli sonuçlar doğurmaktadır. Bu sebeple günümüzde uyuşmazlıkların yargı dışı çözüm yolları ile giderilebilmesi giderek daha fazla tercih edilmeye başlanmış ve bu konuda giderek daha fazla düzenleme yapılmaya başlanmıştır.

Genel olarak alternatif uyuşmazlık çözme yöntemleri olarak adlandırılan yargı dışı çözüm yöntemleri özel hukuk uyuşmazlıklarının mahiyeti gereği başta arabuluculuk, müzakere, tahkim olmak üzere çok çeşitlidir. İdarenin taraf olduğu uyuşmazlıklar açısından da, bu uyuşmazlıkların mahiyetine uygun düştüğü oranda idari itiraz, tahkim, kamu denetçisine başvurma, uzlaşma - uzlaştırma yolu ile uyuşmazlıkların çözümlenmesi gibi bir takım yöntemlerin taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözülmesine katkı sağladıkları görülmektedir.

Özellikle idarenin taraf olduğu idari uyuşmazlıklar açısından yargı dışı uyuşmazlık çözme metotlarının çeşitli sebeplerle kısıtlı olarak uygulanma imkânı bulduğu görülse de layıkıyla uygulanırsa bu tür çözüm yöntemlerinin en az yargısal çözüm yolu kadar uyuşmazlığın çözümüne katkı sağlayan çözüm yolları olduğu anlaşılır. Üstelik bu yollar yargı yolu ile kıyaslandığında hem daha basit prosedürlere bağlı olarak yürütülmeleri hem daha masrafsız yöntemler olmaları hem de uyuşmazlığın yargı yolu ile kıyaslandığında daha kısa sürede giderilmesine ve böylece tarafların haklarına daha kısa sürede kavuşmalarına imkân tanımaları açısından oldukça işlevsel çözüm yöntemleri olarak kabul edilmektedirler.

İdarenin taraf olduğu uyuşmazlıkların yargı dışı yollardan giderilebilmelerine imkân tanıyan düzenlemelerden önemli bir tanesi idare ile uyuşmazlığın tarafı olan bireyin uyuşmazlığın çözümünü karşılıklı müzakere ederek çözmelerine imkân tanıyan sulh yoludur.

(18)

4353 sayılı Maliye Vekâleti Baş Hukuk Müşavirliğinin Ve Muhakemat Umum Müdürlüğünün Vazifelerine, Devlet Davalarının Takibi Usullerine Ve Merkez Ve Vilayetler Kadrolarında Bazı Değişiklikler Yapılmasına Dair Kanun idarenin taraf olduğu uyuşmazlıkların sulh yolu ile giderilmesine imkân tanımakta idi. İdarenin taraf olduğu uyuşmazlıkların tarafların karşılıklı uzlaşmaları ile ortadan kaldırılmasına imkân tanıyan sulh müessesesi 659 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin çıkarılarak 4353 sayılı Kanunun yürürlükten kaldırılması üzerine artık KHK hükümlerine tabi olarak gerçekleştirilebilecektir.

Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ve özel bütçeli idari birimlerin hukuk hizmetlerinin etkili, verimli ve usul ekonomisine uygun bir şekilde yerine getirilmesinin ve bu tür hizmetlerin yürütülmesinde uygulama birliğinin sağlanmasına yönelik usul ve esasların belirlenmesi amacıyla çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname, 4353 sayılı kanunu yürürlükten kaldırmış bu sebeple konunun yeniden ele alınarak değerlendirilmesi gereği doğmuştur.

İdarenin taraf olduğu gerek adli gerekse idari uyuşmazlıklarda yargısal çözüm yolu işletilmeden önce veya adli uyuşmazlıklar açısından yargısal mercilere başvurulmasından sonra 659 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında belirtilen esaslar çerçevesinde idarelerin sulh yolunu işleterek taraf oldukları uyuşmazlıklarının giderilebilmesi mümkündür.

İdari birimlerin taraf oldukları uyuşmazlıkların uyuşmazlığın diğer tarafı ile uzlaşarak barışçıl bir şekilde giderebilmeleri konusu ile ilgili olarak yapılan çalışmaların genel olarak bütün uyuşmazlık çözüm yöntemlerine odaklanmaları ve sulh kurumu itibari ile idare hukuku açısından yetersizliği genel olarak bizim bu konuya yönelmemizdeki temel sebeptir.

Çalışmamızda öncelikle Türk İdare Hukuku ve İdari Yargılama Hukuku açısından yargı organlarının iş yükünün azaltılmasını sağlayan ve yargılamaya bir nevi alternatif sayılabilecek yargı dışı uyuşmazlık çözüm yöntemleri ve bazı idarelerin sahip oldukları uyuşmazlık çözüm yöntemleri genel esasları ile ele alınacaktır. Daha sonra yargı dışı bir uyuşmazlık çözüm yöntemi olarak aslında bir özel hukuk kurumu olan sulh müessesi Kamu Hukuku ile bağlantılı olaraka ele alınıp İdare Hukuku açısından bu

(19)

kurumun uygulama bulup bulamayacağı hususu değerlendirilecektir. Çalışmanın üçüncü ve son bölümünde ise 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin hükümleri ilgili mevzuatla bir arada değerlendirilmek sureti ile idarenin taraf olduğu uyuşmazlıkların sulh yolu ile çözülmesinde uygulanılması gereken genel esaslar tespit edilmeye çalışılacaktır.

Çalışma boyunca konu ile ilgili olarak yeri geldikçe yüksek yargı kararlarına da yer verilmeye çalışılarak hem doktrin hem de uygulama açısından idarenin taraf oldukları uyuşmazlıkların sulh yolu ile giderebilmeleri açısından bir takım sonuçlara varılmaya çalışılacaktır.

(20)

BİRİNCİ BÖLÜM

UYUŞMAZLIKLARIN GİDERİLMESİ VE ÖZELLİKLE

İDARENİN TARAF OLDUĞU UYUŞMAZLIKLARDA YARGI DIŞI

ÇÖZÜM YÖNTEMLERİ

I. UYUŞMAZLIK KAVRAMI

A. GENEL OLARAK UYUŞMAZLIK

Kelime anlamı olarak uyuşmama durumu1

anlamına gelen uyuşmazlık kavramı genel olarak bir konuda kişi ya da durumların birbirine uymamasını2 ya da bir hakkın varlığı, kapsamı ya da sonuçları bakımından ortaya çıkan anlaşmazlık halini3

ifade etmektedir.

Uyuşmama ya da uymama anlamları ile günlük hayatımızda sıkça kullandığımız uyuşmazlık kavramı genel olarak belli bir husus üzerinde tarafların uyuşmama – anlaşamama durumlarını tanımlar ve sözlükte niza, ihtilaf, çekişme ve dava kavramlarına karşılık olarak da kullanılmaktadır4

. Bu açıdan tarafların genel olarak

1 Türkçe Sözlük, 9. Baskı. Cilt 2, Ankara Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Yayını, 1998, s.

2296.

2 Türk Dil Kurumu – Büyük Türkçe Sözlük

(http://tdkterim.gov.tr/bts/?kategori=verilst&kelime=ba%FEvuru&ayn=tam erişim tarihi; 20.11.2010)

3 MUTLU, Latif, Hukuk Sözlüğü, İstanbul Akademi Yayıncılık, 2004, s. 325.

4 YILMAZ, Ejder, Hukuk Sözlüğü, Genişletilmiş 8. B. Ankara Yetkin Yayınları, 2004, s. 1278;

YILMAZ, Ejder, Öğrenciler İçin Hukuk Sözlüğü, Yenilenmiş 3. B, Ankara Yetkin Yayınları, 2005, s. 716.

(21)

herhangi bir konu üzerinde karşılıklı irade beyanlarının birbirine uygun olmamasına uyuşmazlık ya da anlaşmazlık adı verilebilir5

.

Genel esasları ile uyuşmazlık kavramı hakkında detaylı olarak bir tanım vermek gerekirse uyuşmazlık, karşılıklı ilişki içinde bulunan tarafların herhangi bir konu üzerinde değişik görüşlere sahip olmaları sebebi ile ortaya çıkan anlaşmazlık halini ifade eder6.

Oluşumunda psikolojik faktörlerin etkisi olan uyuşmazlık, kişinin bir iddiada bulunması ve diğer tarafın bu iddiaya çelişen bir karşılık vermesi ve ilk iddiada bulunan kişinin iddiasında direnmesi sonucunda ortaya çıkmaktadır7

.

Hukuki ilişkiler açısından ortaya çıkan uyuşmazlık durumu taraflardan birinin hukuki ilişkinin karşı tarafının hukuk kurallarına aykırı davranmak suretiyle hakkını ihlal ettiğini ileri sürmesi sonucunda ortaya çıkan sürtüşme durumunu da anlatmaktadır8.

Uyuşmazlık kişiler arasında olabileceği gibi9

kişilerle idari makamlar arasında ya da idari makamların kendi arasında da ortaya çıkabilen bir durumdur. İdari makamların kendi aralarında çıkan uyuşmazlıklara Kamulaştırma Kanununun10

30. maddesindeki bir idarenin sahip olduğu taşınmaz mal, kaynak veya irtifak hakkına başka bir idarenin ihtiyaç duyması halinde bu idarenin taşınmaz mal, kaynak veya

5 EREN, Fikret, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, 14. B, Ankara Yetkin Yayınları, 2012, s. 239. 6 KOCAHANOĞLU, Osman Selim, Vergi Uyuşmazlıkları ve İdari Uyuşmazlıklar, İstanbul Yaylacık

Matbaası, 1982, s. 17.

7 ŞAHİN CEYLAN, Şule, Geleneksel Toplumdan Modern Topluma Alternatif Uyuşmazlık

Çözümü, İstanbul XII Levha Yayınları, 2009, s. 75.

8 DARENDELİ, Vahap, Yargıtay, Danıştay ve Uyuşmazlık Mahkemesi İçtihatları Işığında Adli

Yargı Yerlerinde Görülen İdari Uyuşmazlıklar ve Davalar, Ankara; Yetkin Yayınları, 2004, s.

119.

9 KIZILOT, Şükrü / KIZILOT, Zuhal, Vergi İhtilafları ve Çözüm Yolları, Gün. 14. B., Ankara

Yaklaşım Yayınları, 2008, s. 49.

(22)

irtifak hakkına sahip olan idareye başvurması fakat olumsuz yanıt alması hali örnek olarak gösterilebilir11

.

Uyuşmazlıkların hukuk düzeni içinde ortaya çıktığı alan ile isimlendirildiği görülmektedir. Örneğin vergi hukuku alanında ortaya çıkan uyuşmazlıklar genel olarak vergi uyuşmazlığı, idare hukuku alanında çıkan uyuşmazlıklar ise idari uyuşmazlık başlığı altında ifade edilmektedir.

B. UYUŞMAZLIK VE DAVA KAVRAMLARI

Uyuşmazlık ve dava kavramları genel olarak sübjektif bir hakkın var olup olmadığı ve bu hakkın ihlal edilip edilmediği, sübjektif hukuki durumda değişiklik yapan bir olayın olup olmadığı konusunda hak sahipleri arasındaki görüş farkını ve karşıt hak iddialarını ifade etmektedir12

.

Mevzuatımızda ve uygulamada dava ve uyuşmazlık kavramlarının bazen aynı anlamda bazen de farklı durumları ifade eder şekilde kullanıldığı görülmektedir. Örneğin Anayasamızın Danıştay’ı düzenleyen 155. maddesine göre “Danıştay davaları

görmek ve idari uyuşmazlıkları çözmekle görevlidir” denmektedir. Benzer şekilde 2575

sayılı Danıştay Kanununun13

41. maddesinde “İdari işlere ilişkin idari uyuşmazlıklar ve

görevler Birinci Daire ve İdari İşler Kurulunda görülür” denmektedir. Her iki madde

hükmünde uyuşmazlık ve dava kavramlarının farklı anlamlarda kullanıldığı görülmektedir. Oysa aynı kanunda idari işlere ilişkin idari uyuşmazlıklar ve görevleri çözmek 41. madde ile dava dairesi olmayıp idari daire olarak görev yapan Birinci Dairenin görevleri arasında sayılmıştır14. Madde hükmünde uyuşmazlığın dava

11 “Kamu tüzelkişilerinin ve kurumlarının sahip oldukları taşınmaz mal, kaynak veya irtifak hakları

diğer bir kamu tüzelkişisi veya kurumu tarafından kamulaştırılamaz. Taşınmaz mala; kaynak veya irtifak hakkına ihtiyacı olan idare, 8 inci madde uyarınca bedeli tespit eder. Bu bedel esas alınarak ödeyeceği bedeli de belirterek mal sahibi idareye yazılı olarak başvurur. Mal sahibi idare devire muvafakat etmez veya altmış gün içinde cevap vermez ise anlaşmazlık, alıcı idarenin başvurusu üzerine Danıştay ilgili idari dairesince incelenerek iki ay içinde kesin karara bağlanır.” Kamulaştırma Kanununun 30. maddesi.

12

ONAR Sıddık Sami, İdare Hukukunun Umumi Esasları, C. III, 3. B. İstanbul İsmail Akgün Matbaası, 1966, s. 1761.

13 2575 sayılı 1982 tarihli Danıştay Kanunu, RGS 17580, RGT 20.01.1982. 14

GÖZÜBÜYÜK Şeref / TAN Turgut, İdare Hukuku Cilt 2, İdari Yargılama Hukuku, Gün. 6. B., Ankara Turhan Kitabevi, 2013, s. 71 - 72.

(23)

kavramından farklı bir kavramı ifade eder şekilde kullanıldığının idari uyuşmazlıkların çözümünün dava dairesi olmayan bir daireye verilmesinden anlaşılması mümkün görülmektedir.

Uyuşmazlık ve dava kavramları temel olarak farklı kavramları ifade etmekte olup uyuşmazlık taraflar arasındaki anlaşamazlık durumunun yargı organları önüne getirilmeden önceki aşamasında söz konusu olan bir durumdur15

. Örneğin vergi uyuşmazlığı kavramı vergi idaresi ile vergi yükümlüsünün karşı karşıya geldiği bütün uyuşmazlıkları kapsarken vergi davası kavramı bu uyuşmazlıkların çözümü için gerekli olan yargısal usulleri ifade etmektedir16

.

Bir hakkın varlığı, kapsamı veya sınırları üzerinde ortaya çıkan uyuşmazlığın tarafları arasında sulh yolu ile giderilememesi durumunda uyuşmazlık yargı organları önüne dava yolu ile götürülerek uyuşmazlığın giderilmesi sağlanabilecektir17

.

İdari uyuşmazlık ve idari dava kavramları bir arada değerlendirildiğinde idari uyuşmazlık deyiminin herhangi bir karışıklığa mahal verilmemesi açısından idari davalar dışındaki uyuşmazlıklar için kullanılmasında fayda bulunmaktadır18

. Bu açıdan BİLGEN örneğin Danıştay’ın idari görevlerini belirtirken danışma kararları, inceleme kararları ve idari uyuşmazlıkların giderilmesi için alınan kararlar ayrımında bulunmuştur19

.

Uyuşmazlık, kavram olarak, iki hukuk süjesi arasında, bir hakkın, borcun, ödevin, bir hukuki durumun varlığı ve kime ait olduğu konusunda çıkan anlaşmazlık

15 ÖZBEK, Mustafa Serdar, Alternatif Uyuşmazlık Çözümü, 2. B, Ankara Yetkin Yayınları, 2009 s. 73

– 88.

16 TURMANGİL, Civan, “Vergi Davasının Hukuki Niteliği”, AÜHFD, Y. 1982 - 87, C. 39, S. 1 - 4, s.

127.

17 ÖZEKES, Muhammet / HANAĞASI, Emel, Yargı Örgütü ve Tebligat Hukuku, Eskişehir Anadolu

Üniversitesi Yayınları, 2006 s. 3.

18 TAN, Turgut, İdare Hukuku, Gün. 2. B. Ankara Turhan Kitabevi, 2013, s. 677.

19 BİLGEN Pertev, “İdari Uyuşmazlıklar, Hukuki Nitelikleri, Çözüm Yolları”, İdari Yargının Dünyada

Bugünkü Yeri, II. Ulusal İdare Hukuku Kongresi, Danıştay’ın 125. Yılı, 10 – 14 Mayıs 1993,

(24)

halidir20. Bu anlaşmazlık taraflar arasında çözülemediği ve dolayısı ile yargı yoluna başvurulması durumunda da dava kavramından bahsedilecektir.

Genel olarak dava kavramı “davacının sübjektif hakkı ihlal edilen veya tehlikeye sokulan veya kendisinden haksız bir talepte bulunulan kimsenin mahkemeden hukuki koruma istemesi”21

olarak tanımlanmaktadır.

Başka bir tanıma göre dava “başkaları tarafından hakkı ihlal edilen veya tehlikeye sokulan kimsenin yeniden tartışma konusu yapılmayacak şekilde ve geleceğe yönelik olarak, bu ihlalin ve tehlikenin bertaraf edilmesi için mahkemeden hukuki koruma talep edilmesidir”22

. Bu tanımdan yola çıkarak sübjektif hakkın ihlal edilmesi veya tehlikeye sokulması ya da kişiden haksız bir talepte bulunulmasının taraflar arasında bir uyuşmazlık halinin varolduğunu gösterdiğini söylemek mümkün görünmektedir.

Taraflar, aralarındaki mevcut uyuşmazlığı kendileri çözebilecekleri gibi onlara yardımcı olabilecek kişi veya kurumlar aracılığıyla da aralarındaki uyuşmazlığı çözebileceklerdir. Uyuşmazlığın bu şekilde çözülememesi veya bu çözüm yolunun çeşitli sebeplerle tercih edilmemesi sebebi ile uyuşmazlığın yargı organları yani mahkemeler önüne gelmesi de mümkündür. Bu durumda ise dava süreci işletilmeye başlayacaktır23

.

İdari yargıda görülen davalar genel olarak idari dava kavramı ile adlandırılmaktadırlar. İdari davalar idarenin idare hukukuna dayanarak yaptığı eylem ve işlemlerden doğan davalardır24

. Bu davalar idarenin idare hukuku alanındaki faaliyetlerinden, kamu hizmetlerinin görülmesinden kaynaklanan ihtilafların

20

CANDAN, Turgut, “Vergi Uyuşmazlıklarının Yargı Yoluyla Çözümü”, Adana 1. Muhasebe

Uygulamaları Sempozyumu Bildiriler, 4 – 6.02.2011,

http://www.adanasmmmo.org/sempozyum/turgut_candan.doc, et. 03.05.2013.

21 KURU, Baki / ARSLAN, Ramazan / YILMAZ, Ejder, Medeni Usul Hukuku, 6100 sayılı HMK’na

Göre Yeniden Yazılmış 22. B, Ankara Yetkin Yayınları, 2011, s. 215.

22 PEKCANITEZ, Hakan / ATALAY, Oğuz / ÖZEKES, Muhammet, Hukuk Muhakemeleri Kanunu

Hükümlerine Göre Medeni Usul Hukuku, 12. B, Ankara Yetkin Yayınları, 2011, s. 289.

23

DARENDELİ, a.g.e. s. 119.

(25)

çözülmesine ilişkin davalar olup idarenin tamamen özel hukuk alanında yürüttüğü özel hukuku ilgilendiren faaliyetlerden doğan davalar idari dava kavramı içinde değerlendirilmemektedir25

.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun26

2. maddesine göre idari dava türleri,

 İdarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları,

 İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hak ihlaline uğrayanlar tarafından açılan tam yargı davaları,

 Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar olarak sayma yolu ile belirtilmiştir.

II. İDARENİN TARAF OLDUĞU UYUŞMAZLIKLARIN

GİDERİLMESİ

A. UYUŞMAZLIKLARIN ÇÖZÜLMESİ

Taraflar arasında herhangi bir konu üzerinde anlaşmazlık ortaya çıktığında taraflar bu anlaşmazlığı kendileri çözebileceği gibi yargısal koruma yollarına başvurmak suretiyle de uyuşmazlığın çözümünü sağlayabilirler. Bu durumda dava kavramından bahsedileceği daha önce belirtilmişti.

Hukuk Devleti ilkesinin bir gereği olarak bireylerin hak ve menfaatlerinin hem birbirlerine hem de idareye karşı korunması gerekmektedir27. Bu açıdan bireyler

25 SARICA, Ragıp, İdari Kaza Cilt 1, İdari Davalar, İstanbul Kenan Matbaası, 1949, s. 7. 26

2577 Sayılı 1982 tarihli İdari Yargılama Usulü Kanunu, RGS 17580, RGT 20.01.1982.

(26)

arasında veya bireyler ile idare arasında çıkan uyuşmazlıkların çözülmeden bırakılması toplum düzenine zarar vereceğinden toplumsal hayatın devamı için uyuşmazlıkların çözümü bir zorunluluk oluşturmaktadır28

.

Uyuşmazlıkların giderilmesi amacıyla öngörülebilecek denetim yollarını temel olarak bağımsız mahkemelerce yapılan yargısal denetim ve bu denetimin dışında kalan yargı dışı denetim yolları oluşturmaktadır.

Uyuşmazlıkların yargı yolu ile çözülmesi, her ne kadar bireylere güven veren etkili bir denetim yolu olsa da tarafların haklarına ulaşma imkânını geciktirmekte çeşitli sebeplerle geç işlemekte ve aynı zamanda kamu hizmetinin de geç işlemesine sebebiyet vermektedir29. Ayrıca idarenin faaliyetlerinin denetiminin sadece yargı organlarına bırakılması durumu yargı organlarının iş yükünü artırmakta diğer taraftan da yargılama sürelerinin uzamasına sebep olarak bireylerin haklarına geç ulaşmalarına neden olmaktadır30.

Doğan her tür uyuşmazlık nedeniyle devletin yargılama yetkisini kullanması için yargı organlarına başvurulması mahkemelerin aşırı iş yükü altında boğulmalarına ve dolayısı ile yargılamaların makul süre içerisinde bitirilememesine sebebiyet vermektedir31. Bu sebeple tarafların kendi aralarında çözümleyebilecekleri, kendi tasarruflarında olan tabir yerinde ise küçük uyuşmazlıkların taraflar arasında çözümlenmesi yargı mercilerine ise çözümleyemedikleri, kendi tasarruflarında olmayan büyük ve çetrefilli davaların bırakılması uyuşmazlıkların daha sağlıklı ve tatminkâr bir şekilde çözümlenmesinin önünü açacaktır. Bu sebeple çalışmanın devamında idarenin taraf olduğu uyuşmazlıkların çözümünde hem yargısal hem de genel olarak yargı dışı denetim yolları değerlendirilerek yargı dışı çözüm yollarının idare hukukundaki durumuna bakılacaktır.

28 ÖZTÜRK, Osman Metin, “İdari Yargıya İlişkin Bir İyileştirme Denemesi”, Yeni Türkiye Dergisi

Yargı Reformu Özel Sayısı, Y. 2, S. 10, Temmuz Ağustos 1996, s. 774; CAN Emre, Karşılaştırmalı ve Türk İdare Hukukunda Uyuşmazlıkların Alternatif Çözüm Yöntemleri, Erzincan Üniversitesi

Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Erzincan 2009, s. 6.

29 GÖZÜBÜYÜK, Şeref, Yönetsel Yargı, Gün. 23. B. Ankara Turhan Kitabevi, 2005, s. 2 – 3. 30 GÖZÜBÜYÜK / TAN, a.g.e. C. II, s. 4.

31 ILDIR, Gülgün, “Alternatif Uyuşmazlık Çözümü ve Hak Arama Özgürlüğü”, 75. Yaş Günü için

(27)

B. UYUŞMAZLIKLARIN YARGISAL YOLLARDAN GİDERİLMESİ

1. Genel Olarak İdarenin Taraf Olduğu Uyuşmazlıklarda Yargısal Denetim

Yargı denetimi, hukuk düzenini sağlamak amacı ile yargı organları tarafından yapılan denetimi ifade etmektedir32

.

Sonuçları itibari ile değerlendirildiğinde taraflar arasındaki anlaşmazlığı kesmesi ve düzenlediği toplumsal ilişkilere kesinlik ve istikrar sağlaması itibari ile yargısal denetim oldukça etkili bir denetim yoludur33.

İdarenin yargısal denetimi idarenin hukuk sınırları içinde hareket etmesini sağlamak amacıyla idare üzerinde yargı organları aracılığıyla uygulanan denetim yolu olarak da tanımlanabilecektir34.

İdari faaliyetlerin hukuk sınırları içinde gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin denetimi esas olarak, idarenin faaliyetlerinin denetlenmesine yönelik başvuru yolları arasında hayati öneme sahip olarak ilk sırada yer alan yargı yerlerinin görevi içindedir35

. İdare edilenlerin her somut olayda ya da uyuşmazlıkların çıkması durumunda idarenin hukuka ya da kanuna uygun davranıp davranmadığının denetiminin çeşitli yargısal güvencelere sahip olan yargı mercileri önüne getirebilme imkânına sahip olmaları büyük ölçüde güvenceli bir durum oluşturacaktır36

.

32 MUTLU, a.g.e. s. 335.

33 AKILLIOĞLU Tekin, “Yönetsel Yargı ve Denetiminin Etkinliği”, AİD, C. 23, S. 1, 1990 s. 4. 34 YILDIRIM Ramazan, İdare Hukuku Kavramları Sözlüğü, Konya Mimoza Yayınları, 2006, s. 556. 35 ÇOLAK N. İlker, “İdari Uyuşmazlıkların Alternatif Çözüm Yolları”, İdari Yargıda Yargılama

Süreçlerinin Yeniden Değerlendirilmesi, Danıştay ve İdari Yargı Günü 144. Yıl Sempozyumu, 11 Mayıs 2012, Ankara Danıştay Yayınları, Yayın No: 83, 2012, s. 97; ZABUNOĞLU, Yahya, “İdari

Yargıda Dava Açma Süresi (2577 Sayılı İYUK’nun 10. ve 11. Maddeleri Açısından Bir İnceleme)” I.

Ulusal İdare Hukuku Kongresi, Birinci kitap İdari Yargı, 1 – 4 Mayıs 1990, Ankara Danıştay

Matbaası, Yayın No: 53, 1990, s. 187; KARATEPE Şükrü, İdare Hukuku 4. B. İzmir Üniversite Kitapları, 1995, s. 44.

36

GİRİTLİ İsmet / BİLGEN Pertev / AKGÜNER Tayfun, İdare Hukuku, Gen. 3. B. İstanbul Der Yayınları, 2008, s. 18.

(28)

İdarenin hukuk kurallarına bağlılığının en etkili müeyyidesi, idare ve idarenin faaliyetleri üzerinde kamu hizmetleri ve idari faaliyetler alanında yargısal denetimin sağlanabilmesidir37

.

Daha önce de belirttildiği üzere ortaya çıkan uyuşmazlıklar kişiler arasında olabileceği gibi kişiler ile idari birimler arasında ve hatta idarelerin kendi aralarında da çıkabilmektedir. Eğer ki idarenin taraf olduğu bir uyuşmazlık taraflar arasında genel olarak uzlaşma hali ile ifade edilebilecek yargı dışı çözüm yollarından biri ile yargısal mercilere başvurulmazdan evvel çözülemez ve yargı yoluna başvurulur ise artık idarenin tarafı olduğu bu uyuşmazlığın yargı yolu ile giderilmesi gerekecektir. Elbette ki bu aşamada dahi idarenin taraf olduğu bir uyuşmazlığın idare ile uyuşmazlığın diğer tarafı olan bireyin anlaşmaları ile giderilmesine imkân veren düzenlemeler de mevcuttur. Buna imkân tanıyan düzenlemelerden biri olan sulh müessesinin ne şekilde yürütüleceği çalışmanın 3. bölümünde ayrıntılı bir şekilde ele almaya çalışacaktır. Bu başlık altında ise idarenin tarafı olduğu bir uyuşmazlığın yargı organları önüne getirilmesi durumunda uygulanması gereken genel esasları yasal düzenlemeler çerçevesinde tespit edip değerlendireceğim.

Hem Anayasal hem de yasal anlamda idarenin her türlü eylem ve işlemine karşı kanunlarda gösterilen istisnalar dışında yargısal denetim yoluna başvurmak mümkündür38

.

Anayasamızın 125. maddesine göre “Yargı yetkisi, idarî eylem ve işlemlerin

hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olup, hiçbir surette yerindelik denetimi şeklinde kullanılamaz.Yürütme görevinin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun

37

ONAR, a.g.e. C. III, s. 1764.

38 İdari işlemlere karşı yargı yolunu kapatan düzenlemelere yasama kısıntısı denilmektedir.

GÖZÜBÜYÜK / TAN, a.g.e C.II, s. 52; TAN, İdare Hukuku, s. 631; YILDIRIM, R. İdare Hukuku

Kavramları Sözlüğü, s. 561; MEMİŞ Emin, “İdari Yargısal Korunma Alanı ve Sınırları Bağlamında

Gözlemler”, Danıştay ve İdari Yargı Günün 140. Yıl Sempozyumu 12 Mayıs 2008, Ankara Danıştay Başkanlığı Yayınları, s. 65 – 67; Hukukumuzda hakkında yargı yoluna başvurulamayacak idari işlemlerden bazıları şunlardır; Cumhurbaşkanının tek başına yapacağı işlemler, Yüksek Askerî Şûranın terfi işlemleri ile kadrosuzluk nedeniyle emekliye ayırma hariç her türlü ilişik kesme kararları dışındaki kararları, Hâkimler Savcılar Yüksek Kurulun meslekten çıkarma cezasına ilişkin olanlar dışındaki kararları yargı denetimi dışındadır.

(29)

olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idarî eylem ve işlem niteliğinde veya takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı verilemez.” (Anayasanın 125/4. maddesi)

İdari Yargılama Usulü Kanunumuzda da “İdari yargı yetkisi, idari eylem ve

işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır. İdari mahkemeler; yerindelik denetimi yapamazlar, yürütme görevinin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı veremezler” şeklinde yer almaktadır

(İYUK’nun 2/2 maddesi) .

Mevzuatımızdaki idarenin yargısal denetimi konusundaki hükümleri bir arada değerlendirdiğimizde genel esasların şu şekilde tespit edilip belirlenmesi mümkündür.

 İdarenin yargısal denetimi sadece hukuka uygunluk denetimini kapsar. Bu sebeple yargı organlarının denetim yetkisi hiçbir şekilde yerindelik denetimini kapsamamaktadır.

 Yürütme görevinin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak şekilde idarenin yargısal açıdan denetlenmesi mümkün değildir.

 Yargı organları tarafından idarî eylem ve işlem niteliğinde yargı kararı verilemez.

 Yargı organları tarafından idare organlarının takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı verilemez.

2. İdarenin Taraf Olduğu Uyuşmazlıkların İdari Yargıda Çözülmesi

İdari ve adli makamların ayrılığı sebebi ile idarenin kanuniliğinin denetlenmesi gereği ve ihtiyacı kamu hukukuna hâkim olan ilke esasların birbirinden farklı olması, bu kuralların uygulanması sebebi doğan uyuşmazlıkların da ayrı bir bilgi, görgü ve tecrübe gerektirmesi, adli yargı tarafından idari makamların denetlemesinin doğuracağı

(30)

sakıncalar gibi sebepler adli yargı kolundan ayrı bir idari yargı kolunun doğmasını sağlamıştır39

.

İdari yargı Devletin ve diğer kamu tüzel kişilerinin idare hukuku alanındaki faaliyetlerinden doğan uyuşmazlıkları gidermekle görevli, adli yargının dışında kendine özgü kuralları ve yargılama yöntemlerine sahip olan yargı koludur40

.

Ayrı bir yargı kolu olarak idari yargının varlığının altında yatan temel sebep idarenin görevlerinin önemi gereği ihtiyacı olan kamu gücüdür41

. İdari yargı ve adli yargı ayrımının gerekçesi, bir Anayasa Mahkemesi kararında aşağıdaki biçimde değerlendirilmiştir:

“İdarî yargıcın, yani adlî yargıdan ayrı ve bağımsız bir idarî yargı sisteminin Anayasaca ve idare hukukunca kabul edilmiş olmasının nedeni, kamu hizmetlerinde doğan anlaşmazlıkların yapılarındaki özellikler; bunlara uygulanacak kuralların hukukî ve teknik bir nitelik taşıması; özel hukuk dalı ile idare hukuku arasında büyük bir bünye, esas ve prsnsip farkının var olması; idarî işlemlerin, idare hukuku dalında uzmanlaşmış ve kamu hukuku alanında bilgi ve tecrübe edinmiş hâkimlerce denetlenmesinin zorunlu sayılmış olmasıdır.

Adlî yargı ile idarî yargının birbirinden ayrılmasının temelinde, özel hukukla idare hukukunun ayrı ilke ve kurallara oturmuş bulunmaları; uyuşmazlık alanlarının ve bu uyuşmazlıklara uygulanacak hukuk kurallarının değişik olması yatmaktadır. Gerçekten özel hukuka egemen olan temel ilke, kişiler arasında hak ve menfaat eşitliğinin ve irade hürriyetinin bulunmasıdır. Adlî yargının amacı ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın hak ve nasafet kurallarına göre çözülerek haksızlığın giderilmesi ve varsa zararın tazmin ettirilmesi olduğu halde idarî yargı

39 ARAL Rüştü, “Yargı Yönünden Danıştayın Gelişimi”, Yüzyıl Boyunca Danıştay 1868 – 1968,

Ankara Türk Tarih Kurumu Basımevi, 1968, s. 330.

40 GÖZÜBÜYÜK / TAN, a.g.e. C. II, s. 18; KALABALIK, Halil, İdari Yargılama Usulü Hukuku,

Gün. 5. B. Konya Sayram Yayınları, 2013, s. 34.

41

GÜZEL Oğuzhan, “Anayasa Mahkemesi Kararları Işığında İdari Yargının Görev Alanına Yönelik Müdahalelerin Değerlendirilmesi”, GÜHFD, C. 17, S. 1-2, 2013, s. 1493.

(31)

denetiminin ana ereği, idarenin, idare hukuku alanı ve kanun çerçevesi içinde kalmasını sağlamakdır”42

.

Hukuk devletinin ve kamu hürriyetlerinin güvencesi olan idari yargı, bireyleri devletin kamu gücü karşısında koruyan idarenin eylem ve işlemlerinde hukuka uygun davranmasını sağlayan yargı yerlerini ifade eder ve idari işlem ve eylemlerden doğan uyuşmazlıkların idari yargı yerlerinde ve bu alana özel, idari yargılama usullerinin uygulanması sureti ile dava konusu edilip çözülmelerini kapsayan süreci ifade etmektedir43.

İdari yargı kolunun görevli olduğu idare ile bireyler arasındaki ilişkinin bir çekişme bir uyuşmazlık olarak değerlendirildiği durumlarda söz konusu olan denetim idari yargı denetimini ifade etmektedir44.

İdari yargıda görülen davalar, genel olarak idari dava kavramı ile adlandırılmakta olup “idari davalar devletin idari fonksiyonlarının ifası sırasındaki

tasarruflarından ve girişimlerinden dolayı, menfaatleri ve hakları ihlal edilenlerin, idare ile aralarında çıkan uyuşmazlığın çözülmesi ve kendilerine hukuki himaye sağlaması için, uyuşmazlığı idari mahkeme önüne getirmeleri45” olarak

tanımlanabilmektedir.

İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. maddesine göre idari davalar,

 İdarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları,

42

Anayasa Mahkmesinin 25.05.1976 tarih ve E. 1976/1, K. 1976/28 sayılı kararı, RGT 16.08.1976, RGS 15679.

43 ÇOŞKUN, Sabri, “İdari Yargıda Son Gelişmeler”, I. Ulusal İdare Hukuku Kongresi, Birinci Kitap

İdari Yargı, 1 – Mayıs 1990, Ankara Danıştay Matbaası, 1990, s. 45.

44

KARAHANOĞULLARI, Onur, Türkiye’ de İdari Yargı Tarihi, Ankara Turhan Kitabevi, 2005, s. 13.

45 AKYÜZ, Uzdem, “Temyiz Davaları İle Diğer İdari Davalardan Farklılıkları İle Sonuçları”, İdare

Hukuku ve İdari Yargı İle İlgili İncelemeler III, Ankara Danıştay Tasnif ve Yayın Bürosu

(32)

 İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan ihlal edilenler tarafından açılan tam yargı davaları,

 Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar olarak belirtilmiştir.

İdari davalar kural olarak idari yargı kolunda çözümlenecektir. Bu davalar idarenin idare hukuku alanındaki faaliyetlerinden, kamu hizmetlerinin görülmesinden kaynaklanan ihtilafların çözülmesine ilişkin davalar olup idarenin tamamen özel hukuk alanında yürüttüğü özel hukuku ilgilendiren faaliyetlerden doğan davalar idari dava kavramı içinde değerlendirilmemektedir46. Bu sebeple idarenin özel hukuk alanında

yürüttüğü özel hukuku ilgilendiren faaliyetlerden doğan davalar ve kanun hükmü ile açık bir şekilde adli yargı kolunda çözümleneceği belirtilen davalar idari dava kavramı dışında kalıp bunlarla ilgili bir uyuşmazlık ortaya çıktığında bu uyuşmazlıklar idari yargı koluna tabi olmayacaklardır47

.

İdarenin yapmış olduğu eylem ve işlemler sebebi ile doğan davalar kural olarak idari yargı kolundaki mahkemelerde çözümleneceklerdir. Ancak kanunla açıkça öngörülen durumlarda bu tarz uyuşmazlıkların adli yargı kolundaki görevli mahkemeler tarafından çözümlenmesi mümkündür48

.

Örneğin Anayasa Mahkemesi vermiş olduğu bir kararında idari yargının görev alanı içerisinde çözümlenmesi gereken bir uyuşmazlığın belli koşulların bulunması durumunda kanunla adli yargının görev alanı içerisine bırakılabileceğini sonucuna varmıştır.

“Kural olarak idare hukuku alanına giren konularda idarî yargı,

özel hukuk alanına giren konularda adlî yargı görevli olacaktır. Bu

46 SARICA, a.g.e. s. 7.

47 DARENDELİ, a.g.e. s. 119. 48

Dan. 8. D. 7.11.1991 tarih ve E. 1991/1400, K. 1991/1753 sayılı kararı, Danıştay Dergisi, S. 84 – 85, s. 613.

(33)

durumda idarî yargının görev alanına giren bir uyuşmazlığın çözümünde adlî yargının görevlendirilmesi konusunda yasa koyucunun mutlak bir takdir hakkının bulunduğunu söylemek olanaklı değildir. İdarî yargının denetimine bağlı olması gereken idarî bir uyuşmazlığın çözümü, haklı neden ve kamu yararının bulunması halinde yasa koyucu tarafından adlî yargıya bırakılabilir.”49

Anayasa Mahkemesi incelemiş olduğu benzer dava konularında da idari yargının görev alanına ilişkin olarak değerlendirmelerde bulunmuş ve idari bir uyuşmazlığın ancak haklı nedenlerle ve kamu yararının bulunduğu durumlarda kanunla idari yargı dışında başka bir yargı kolunda ve özellikle adli yargı kolunda incelenebilmesinin mümkün olduğunu belirtmiştir50

.

3. İdarenin Taraf Olduğu Uyuşmazlıkların İdari Yargı Dışındaki Yargı Yerlerinde Çözülmesi

İdarenin yapmış olduğu eylem ve işlemler sebebi ile doğan davalar kural olarak idari yargı kolundaki mahkemelerde çözümleneceklerdir. Bu davalar idari davalar olarak adlandırılmakta olup idarenin idare hukukuna dayanarak yaptığı eylem ve işlemlerden doğan davalardır51

.

İdarenin özel hukuk alanında yürüttüğü özel hukuku ilgilendiren faaliyetlerden doğan davalar ve kanun hükmü ile açık bir şekilde adli yargı kolunda çözümleneceği belirtilen davalar idari dava kavramı dışında kalıp idari yargı koluna da tabi olmayacaklardır52

.

İdarenin özel hukuk kişileri gibi davranıp yapmış oldukları işlem ve eylemlerden doğan davalar ile maddi açıdan idare hukuku kapsamında olan fakat yasalar ile açıkça

49 AYM nin 11.06.2009 tarihli ve E. 2007/115, K. 2009/80, RGT 26.11.2009 RGS 27418.

50 Bu konudaki benzer kararlar için ayrıca AYM nin 16.02.2012 tarihli ve E. 2011/35, K. 2012/23 sayılı

kararı RGT 19.05.2012, RGS 28297; AYM nin 15.05.1997 tarihli ve E. 1996/72 ve K. 1997/51 sayılı kararı RGT 01.02.2001 RGS 24305; AYM nin 22.12.2006 tarihli ve E. 2001/226, K. 2006/119 RGT 27.11.2007 RGS 26713.

51

GÖZÜBÜYÜK / TAN, a.g.e. C. II, s. 293.

(34)

adli yargı yerlerinin görevli olduğu belirtilen davalar adli yargı kolu içerisinde yer alan mahkemelerce karara bağlanacaktır.

Anayasa Mahkemesi de haklı neden ve kamu yararının bulunduğu durumlarda kanunla idari yargı tarafından görülmesi gereken bir uyuşmazlığın çözümünün adli yargıya bırakılmasına olanak tanımıştır.

“Anayasa, Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik bir hukuk devleti

olduğunu vurgularken, Devlet içinde tüm kamusal yaşam ve yönetimin yargı denetimine bağlı olmasını amaçlamıştır. Çünkü yargı denetimi demokrasinin "olmazsa olmaz" koşuludur. Anayasa'nın "idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır" kuralıyla benimsediği husus da etkili bir yargısal denetimdir. Anayasa'nın 125. maddesinin birinci fıkrasında yer alan bu kural, yönetimin kamu hukuku ya da özel hukuk alanına giren tüm eylem ve işlemlerini kapsamaktadır. Kural olarak bunlardan kamu hukuku alanındaki eylem ve işlemler için idarî yargının, özel hukuk alanındakiler için de adlî yargının görevli olduğunda duraksanamaz.

Tarihsel gelişime paralel olarak Anayasa'da adlî ve idarî yargı ayrımına gidilmiş ve idarî uyuşmazlıkların çözümünde idare ve vergi mahkemeleriyle Danıştay yetkili kılınmıştır. Bu nedenle, kural olarak idare hukuku alanına giren konularda idarî yargı, özel hukuk alanına giren konularda adlî yargı görevli olacaktır. Bu durumda idarî yargının görev alanına giren bir uyuşmazlığın çözümünde adlî yargının görevlendirilmesi konusunda yasa koyucunun mutlak bir takdir hakkının bulunduğunu söylemek olanaklı değildir. İdarî yargının denetimine bağlı olması gereken idarî bir uyuşmazlığın çözümü, haklı neden ve kamu yararının bulunması halinde yasa koyucu tarafından adlî yargıya bırakılabilir.”53

(35)

Anayasa Mahkemesi kararlarında belirtilen haklı neden ve kamu yararı kavramlarının da içeriklerini belirlemek gerekmektedir.

Anayasa Mahkemesi eşitlik ilkesine yönelik olarak verdiği bir başka kararında düzenlemenin yapılması için gerekli olan kamu yararı ve haklı nedenin anlaşılabilir, amaçla ilgili, makul ve adil olması gerektiğini belirtmiştir54

.

Kamu yararı kavramı genel olarak kamunun gereksinmeleri ve ulusal birlik ile ilgili olan topluma, ulusa ve devlete istifadeler sağlayan yararı ifade etmekte55 toplumun genel menfaatinin nasıl ve hangi araç ve yöntemlerle belirleneceği sorunlarının cevabını oluşturmaktadır56

. Haklı neden kavramını ise somut olarak tanımlamak zor olsa da kanundaki düzenlemenin haklı bir nedene dayanıp dayanmadığını ancak o düzenlemenin somut içeriğine bakarak belirlemek daha doğru olacaktır57

.

Kanunla öngörülen durumlarda idarenin taraf olduğu uyuşmazlıkların idari yargı kolu dışında görülmesinin öngörüldüğü durumlara şu uyuşmazlık örnekleri gösterilebilir;

Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar idari yargı kolunda çözümlenmeyecektir. Bunlardan doğan uyuşmazlıklar tahkim yolu ile giderilecektir (İdari Yargılama Usulü Kanununun 2/1-c maddesi).

İdarenin mülkiyet hakkına ve temel hak ve özgürlüklere ağır biçimdeki müdahalelerinin özel hukuktaki haksız fiil durumunun karşılığı olarak fiili yol denmektedir; fiili yol genellikle usulüne uygun olarak kamulaştırma işlemi yapılmamış olması sebebiyle doğmaktadır ve bunlardan kaynaklanan uyuşmazlıklar da adli yargı kolunda giderilecektir58.

54

AYM nin 19.02.1992 tarihli ve E. 1991/13 ve K. 1992/10 sayılı kararı RGT 17.11.1994 RGS 22114.

55 YILMAZ, E. Hukuk Sözlüğü, s. 627.

56 YILDIRIM Turan, “Kamu Yararı ve Disiplin Cezalarının Affı”, Anayasa Yargısı, C. 18, 2001, s.

440.

57

ÖZBUDUN Ergun, Türk Anayasa Hukuku, Gözden Geçirilmiş 12. B. Ankara Yetkin Yayınları, 2011, s. 152.

58 GÖZÜBÜYÜK / TAN, a.g.e. C. II, s. 171; TAN, İdare Hukuku, s. 706; YILDIRIM, R. İdare

Hukuku Kavramları Sözlüğü, s. 160; YILDIRIM Ramazan, İdare Hukuku Dersleri I, Gün. 4. B,

(36)

Nüfus kayıtlarının tutulması aslında bir kamu hizmetidir ve İçişleri Bakanlığı bünyesi içindeki Nüfus İşleri Genel Müdürlüğünce yerine getirilmektedir. Ancak kayıtlarının tutulmasında yaşanan bir aksaklık sebebi ile kaydın düzeltilmesi ihtiyacı doğduğunda bu uyuşmazlık bir idari uyuşmazlık olmasına rağmen Türk Medeni Kanununun59 38. maddesi ve Nüfus Hizmetleri Kanununun60 36/1-a maddesindeki açık düzenlemeler gereğince adli yargı - asliye hukuk mahkemelerinde açılacak bir dava ile çözümlenecektir.

Mahkeme kararlarının otuz gün içinde kamu görevlilerince kasten yerine getirilmemesi halinde önceki düzenlemeye göre ilgili, idare aleyhine dava açabileceği gibi, kararı yerine getirmeyen kamu görevlisi aleyhine de adli yargı kolunda tazminat davası açabilecekti. Ancak son yapılan yasal düzenlemelerle “mahkeme kararlarının süresi içinde kamu görevlilerince yerine getirilmemesi hâlinde tazminat davası ancak ilgili idare aleyhine açılabilir” hükmü getirilmiştir (İdari Yargılama Usulü Kanununun 28/4 maddesi).

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun61

110. maddesine göre işleteni veya sahibi Devlet ve diğer kamu kuruluşları olan araçların sebebiyet verdiği zararlara ilişkin olanları dâhil, Kanundan doğan sorumluluk davaları, zarar görenin kamu görevlisi olması halinde dahi, adli yargıda görülecektir62

.

Kamulaştırma Kanununa göre ilgili hükümler bir arada değerlendirildiğinde kamulaştırma işleminin iptali için idari yargıda dava açılması gerekirken işlemin iptali

Konya Mimoza Yayınları, 2014, s. 134 – 135; AKYILMAZ Bahtiyar / SEZGİNER Murat / KAYA Cemil, Türk İdare Hukuku, Gün. 2. B. Ankara Seçkin Yayınları, 2011, s. 544; GÜNDAY Metin,

İdare Hukuku, Gün. 10. B, İstanbul İmaj Yayınevi, 2011, s. 277; GÖZLER Kemal, İdare Hukuku,

C. I, 2. B. Bursa Ekin Kitabevi, 2009, s. 991; YAYLA Yıldızhan, İdare Hukuku, İstanbul; Beta Yayınevi, 2009, s. 218.

59 4721 sayılı 2001 tarihli Türk Medeni Kanunu, RGS 24607, RGT 8.12.2001 60 5490 sayılı 2006 tarihli Nüfus Hizmetleri Kanunu, RGS 26153, RGT 29.04.2006. 61

2918 sayılı 1983 tarihli Karayolları Trafik Kanunu RGS 18195, RGT 18.10.1983.

62 İşleteni veya sahibi Devlet ve diğer kamu kuruluşları olan araçların sebebiyet verdiği zararlara ilişkin

olanları dâhil, bu Kanundan doğan sorumluluk davaları, adli yargıda görülür. Zarar görenin kamu görevlisi olması, bu fıkra hükmünün uygulanmasını önlemez. Hemzemin geçitte meydana gelen tren-trafik kazalarında da bu Kanun hükümleri uygulanır. (KTK’nun 110/1. maddesi)

(37)

dışında kalan durumlar ve özellikle kamulaştırılması istenen taşınmazın bedelinin tespiti için adli yargı içinde görevli asliye hukuk mahkemeleri görevli kılınmıştır.

Kabahatler Kanununun63 uygulanması sebebi ile kabahatlerin karşılığı olan idari yaptırımlar idari para cezası ile idari tedbirlerdir. Bu idari yaptırım kararlarından idari para cezaları ve mülkiyetin kamuya geçirilmesi kararlarına karşı itiraz mercii olarak sulh ceza mahkemesi yani adli yargı mercilerine başvurulması gerekmektedir.

Kamu İktisadi Teşebbüsleri kendi içyapı ve ilişkileri itibari ile idare hukuku kurallarına bağlı olsalar da faaliyetlerini özel hukuk kuralları gereğince yerine getirirler ve bu sebeple üçüncü kişilerle olan ilişkilerinde özel hukuk kuralları uygulanacaktır64

. Kamu İktisadi Teşebbüslerinin uygulama alanlarında bir uyuşmazlık doğar ise bu uyuşmazlık adli yargı kolunda çözüme kavuşturulacaktır. Bu durum 233 sayılı KHK65

de şu şekilde belirtilmektedir. “Teşebbüsler, bu Kanun Hükmünde Kararname ile saklı tutulan hususlar dışında özel hukuk hükümlerine tabidir” (KİTHKHK’ nun 4/2 maddesi).

İdari birimlerin kamu hizmetini yerine getirmek için özel hukuk kişilerince akdettiği sözleşmelerden özel hukuk sözleşmesi kabul edilen sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıklar özel hukuka tabi olacak ve bu konudaki bir uyuşmazlık adli yargıda giderilecektir66

. İcra İflas Kanununun67

5. maddesi gereğince icra ve iflas dairesi görevlilerinin kusurlarından doğan tazminat davaları, ancak idare aleyhine adli yargı kolunda açılabilir68. Devletin, zararın meydana gelmesinde kusuru bulunan görevlilere rücu

63 5326 sayılı 2005 tarihli Kabahatler Kanunu, RGS 25772 (M.), RGT 31.03.2005.

64 GÖZÜBÜYÜK / TAN, a.g.e. C. I, s. 328; YAYLA, a.g.e. s. 262; GÜNDAY, a.g.e. s. 543; GÖZLER,

a.g.e. C. 1, s. 571.

65 233 sayılı 8.6.1984 tarihli Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname RGT

18/61984 RGS 18435 (M.)

66 GÖZLER, a.g.e. C. 2, s. 49. 67

2004 Sayılı 1932 tarihli İcra ve İflas Kanunu, RGS 2128, RGT 19.6.1932.

68 “İcra dairesi görevlilerinin kusurlarından ve Adli yargı yerlerinin yargısal işlemlerinden dolayı

uğranıldığı ileri sürülen zararın tazmini istemiyle açılan davanın, adli yargı yerinde çözümlenmesi gerekir.” Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümünün 10.07.2006 tarih ve E. 2006/101, K. 2006/114 sayılı kararı. http://www.kazanci.com/kho2/ibb/giris.htm et; 06.03.2014.

(38)

hakkı saklıdır. Bu rücu davalarında da her ne kadar idarenin taraf olduğu bir uyuşmazlık olmasına rağmen adli yargı kolunda görevli bulunan mahkemeler tarafından giderilecektir.

Bu örneklerin dışında kanunla idarenin taraf olduğu bir takım uyuşmazlıkların idari yargı kolu dışındaki yargı yerlerinde çözümlendiği birçok uyuşmazlık örnekleri de bulunmaktadır69

.

C. İDARENİN TARAF OLDUĞU UYUŞMAZLIKLARIN YARGI

DIŞI YOLLARDAN GİDERİLMESİ

1. Genel Olarak Yargı Dışı Çözüm Yolları Kavramı

Herhangi bir sebeple idarenin yapmış olduğu faaliyetlerin hukuka aykırı olması ya da faaliyet hukuka uygun olsa dahi bu faaliyet sebebi ile bir zarara uğradığını iddia eden bireyler yargı organlarına başvurarak bu hukuka aykırılığın giderilmesini ve doğan zararın telafisini isteyebileceklerdir. Bu açıdan uyuşmazlıkların giderilmesi için yargı organlarına başvurmak en etkili yol olarak görülse de yargı organlarının iş yükünün fazlalığı ve davaların istenilen düzeyde ve makul süre içinde çözülememesi sebebi ile bireylerin haklarına uygun şekilde kavuşamamaları yargılamaya alternatif bir takım metotlarla uyuşmazlıkların giderilmesine yönelik ihtiyaçları artırmıştır. Üstelik uyuşmazlıkların yargı dışı yollarla giderilmesi sadece ulusal anlamda yargının iş yükünün azaltılması amacından da öteye geçmiş uluslar arası anlamda da uyuşmazlıkların giderilmesini sağlamak amacı ile de çalışmalar yapılmaya başlanmıştır70

.

69

Bu konuda ayrıntılı bilgi için GÖZÜBÜYÜK / TAN, a.g.e C. II, s. 181 – 208;GÖZLER, a.g.e. C. 2, s. 208 / 823 - 826; GÖZLER, Kemal / KAPLAN, Gürsel, İdare Hukuku Dersleri, Gün. 14. B. Bursa Ekin Kitabevi,2013, s. 823 – 826; KALABALIK, a.g.e. s. 114 – 131; ÇAĞLAYAN Ramazan, İdari

Yargılama Hukuku, 2. B, Ankara Seçkin Yayınevi, 2012, s. 107 – 116; DARENDELİ, a.g.e. s. 129

– 153; KARATEPE, a.g.e s. 243 – 244; ÖZKOL Adil, Uyuşmazlık Mahkemesi Kararları

Açısından İdari Yargının Görev Alanı, Ankara AÜHFY Yayın No 276, 1970.

70 Avrupa İnsan Hakları Mahkemesindeki iş yükünün artması sebebi ile bu önemli kurumunun iş

yükünün azaltılması ve daha sağlıklı çalışabilmesi konusunda bir çalışma için baknz. AYBAY, Rona, “AİHM’ in İş Yükünün Azaltılması İçin Bir Öneri: “Zorunlu Uzlaştırma”, TBB Dergisi, S. 67, 2006, s. 111 – 120.

Referanslar

Benzer Belgeler

4.1. İşveren, çalışana ait kişisel verilerin gizliliği, bütünlüğü ve korunmasından sorumlu olup, bu kişisel verilerin hukuka aykırı olarak işlenmesini ve kişisel

Kübalı lider; 5'inci Latin Amerika ve Karayipler - Avrupa Birliği Zirvesi'ndeki "Sürdürülebilir Kalkınma: çevre, İklim Değişikliği, Enerji" başlıklı yuvarlak

RedHack tarafından e-postaları ele geçirilen TOBB Başkan Vekili, Ankara Ticaret Borsası başkanı ve Kredi Garanti Fonu Ba şkanı Faik Yavuz'un araziler için Melih

Mahkeme dışı çözüm yöntemleriyle taraflar; hızlı, az maliyetle, uzman kişiler tarafından ve ticari ilişkilerine zarar vermeden çözüme ulaşabiliyor.. Mahkeme

4.9 Eselami, Web Sitesi'nde yer alan ve kendisi tarafından yayınlanmamış hiçbir görsel, yazılı veya sair içeriğin gerçekliğinden, güvenilirliğinden, doğruluğundan

14- Banka ödeme işleminin ödeme emrine uygun olarak Müşteri’ni talimatında belirtilen zamanda gerçekleştirilmesinden sorumlu olmayı ve kusurundan kaynaklanan

BAYİ, aşağıda belirtilen hususlarla sınırlı olmamak kaydıyla, sektör ile ilgili her konuda bilgi sahibi olduğunu; Telekomünikasyon cihazlarının ve GENÇPA tarafından işbu

9.1 Son Kullanıcı’nın Doğal Gazı, TEDARİKÇİ adına İletim Şirketi tarafından Teslim Sözleşmesi ve ŞİD hükümlerine uygun olarak Teslim Noktasında DAĞITIM ŞİRKETİ’ne