Türk-Iran Mimarlık Yapıları
Üzerine Bir Deneme
ismet İ L T E R
4
İŞ dünya ile ilişkilerimizin b i ç i m l e n i ş i , kuşkusuz, iç varlığımızın yansıması ile o l m a k t a d ı r . B i r başka deyişle, y a p t ı k l a r ı m ı z d a , nesneleri kabul ediş şeklimizin katkısı büyük ol m a k t a d ı r . G e r e k toplumsal yaşamın ve gerekse gelenek ve alışkanlıkların o l u ş t u r d u ğ u i ç e r i k , insandan insana, toplumdan t o p l u m a değişerek, sanatın, m i m a r l ı ğ ı n , çeşitliliğini d o ğ u r m a k t a d ı r . B u çeşitlilik, yöresel özelliklerle daha d a a y r ı n t ı y a giden değişiklikler gösterir ise d e , onların bir bütün içinde toplanması düşünülebilir. B u n d a ; ortak g e ç m i ş i n , coğrafi d u r u m u n , aynı t o p l u m sal yeteneklerin etkisiyle birlikte, aynı dinsel inanışın katkısı büyük o l m a k t a d ı r . Sanat ürün lerinin veriliş b i ç i m i , saydığımız etkenlerin s o n u cu olarak o r t a y a ç ı k m a k t a d ı r . B u halin bir karşıtı olarak, çeşitli ülkelerin biçimlendirilişlerini, deği şik bölüklerde toplamak d a düşünülebilir.
Bir sanatın ö t e k i n d e n a y r ı l ı ğ ı , - h e r ikisinin de yaratıcısı insan o l d u ğ u h a l d e - yaratıcı üzerin de etken olan iç ve dış koşullar nedeniyledir. Sanatçının b i ç i m vermedeki başarısında maddesel nesnelerden ç o k , düşünce ve duygu planındaki d u r u m u rol o y n a m a k t a d ı r .
T ü m sanatları ç o k genel bir anlayışla b a t ı , orta doğu ve uzak doğu adı altında bir t a k ı m bölüklerde toplamak belki de d o ğ r u d u r .
G e ç m i ş t e k i T ü r k Sanatını, batı sanatından pek ç o k yönleriyle farklı görebiliriz, ama orta doğu sanatından ayrılan yanlarındaki f a r k l ı l ı k o denli güçlü değildir.
A y n ı İslâm inanışı altındaki insanların, hele ortak yaşamları da varsa, sanat ürünlerinde de benzer yanlarının bulunması doğal karşılanma lıdır.
B i z b u r a d a , temelde, aynı İ s l i m i inanışa sahip olan t o p l u m l a r ı n , bu inancı y o r u m l a y ı ş -larındaki değişiklik n e d e n i y l e , sanat-larındaki fark lılık üzerinde d u r a c a k ve y o m m l a y a b i l d i k l e r i m i z i sunacağız. Değerlendirmelerimizi ç o k tipik ö r n e k ler üzerinde somutlaştırmak bir b a k ı m a , d a h a a n laşılır olmayı sağlar d i y e düşünülebilir. A m a , İran'ın A z e r b e y c a n , Mazenderan, H o r a s a n , F a r s , K e r m e n ş a h . . . eyâletlerinde izleyebildiğimiz y a p ı larından edindiğimiz ortak esinlenmeye d a y a n m a k t a d ı r d e ğ e r l e n d i r m e m i z .
B u n u n l a birlikte anlatacaklarımızın özgün ör nekleri Isfahan Mescidi Cuma'sı ile Mescidi Ş a h o l m a k t a d ı r .
İ r a n , İslâm Uluslar t o p l u l u ğ u içinde b u l u n m a k l a , dinsel o l d u ğ u kadar, sosyal y a ş a m ı n d a d a öteki İslâm ülkeleriyle o r t a k l ı k göstermektedir. K e n d i ülkesine, kendi insanlarına özgü ber t a k ı m özellikler taşırsa d a , İranlı sanatçı, İranlı m i m a r , k o n u n u n verilişinde, seçilişinde, bir t a k ı m k o ş u l larla sınırlıdır. Her İslâm ülkesinde o l d u ğ u gibi, cami y a p a c a k , türbe y a p a c a k , saray y a p a c a k , bunları y a p a r k e n d e , dünya görüşünün temelini oluşturan İslâm inanışlarına u y a c a k , saygılı ola c a k .
B u n l a r d a n biri d i n i , ö t e k i dini o l m a y a n iki tür y a p ı d a , sanatçı görüşündeki anlam bağlantı larını b u l m a y a çalışalım. Bilindiği gibi, İran'da cami yapıları ( İ r a n ' d a cami sözcüğü y e r i n e , t ü m . Mescit kullanılmaktadır.) ç o ğ u n l u k l a " e y v a n l ı " dediğimiz tiptendir. A n a d o l u ' d a belli bir kaç örneği olan bu tip camiin nereden esinlenerek o l u ş t u ğ u üzerinde en çok, kabul edileni, "Mes k e n " yapılarından geldiği görüşüdür. G e r ç e k ten d e , İran m i m a r l ı ğ ı n ı n geleneksel ev t i p i , bir
132
İ S M E T İ L T E R avlu çevresinde sıralanmış odalar ve eyvanlardizisinden m e y d a n a gelir. Eyvanlı camiler de bu kuruluşa u y a r a k , dört köşe bir avlunun orta aksları d o ğ m l t u s u n d a yerleştirilen, d ö r t e y v a n ı n , aralarının bir t a k ı m o y l u m l a r l a doldurulmasıyla, asıl plan yapısına kavuşmuştur. Kıble ve toplu cemaat - p l a n düzenlemesinden gelen z o r u n l u l u k la— için T ü r k i y e camilerinde o l d u ğ u gibi bir birleştirici o y l u m ve tek bir yönelişten y o k s u n d u r . Her eyvan'ın kıblesi, o y l u m l a r aynı olduğu h a l d e , değişik yerlere rastlamaktadır. Her ne kadar avlu ortasına y a k ı n yerde - b a z ı m e s c i t l e r d e - " m ü e z zin m a h f i l i " varsa d a , bütün eyvanlarda namaz kılınması halinde, hele büyük mescitlerde, birliği sağlamak o l d u k ç a güç olarak görünmektedir. O l s a bile görünüş parçalı, bütünlükten u z a k t ı r . A ç ı k avluda ibadet ise, olağan sayılmamalıdır. Y i n e ç o k l u k l a , havanın uygun olmadığı mevsimlerde namaz kılınması i ç i n , eyvanlar arasındaki revak-ların gerisinde bazı kapalı o y l u m l a r y a p ı l m ı ş ise» d e ; bu yerler camiin bütününe göre, ç o k küçük k a l m a k t a , bütünün bir parçası o l m a k t a d ı r l a r . Böylece birlik düşüncesinden uzaklaşıldığı izle nimini vermektedirler.
O y s a k i ; T ü r k i y e c a m i l e r i n i n , ayrı plan y a p ı sında olanlarının hepsinde, bir bütünleşmeye, birlikte o l m a y a yönelen kuruluş vardır. B u d u r u m yapısal yapı sorunlarının henüz çözüme varamadığı camilerimizde bile b ö y l e d i r .
İran mescitleri izlenim ve sunu açısından da aynı karakteri vermektedir. Herhangi bir mescidin dışardan bir bütün halinde kavranması olanaksız dır. Dışardan kubbe ve tonozlar yığını halindeki d u r u ş , içerdeki sanatça yapılmış m i m a r l ı k ve bezeme varlıkları ile çelişki halindedir. Eyvanların çerçevelediği bezemeli ve ç o k emekli avluda bile, yapının tümünü kapsayan bir s u n u , bir iz lenim değerine ulaşılamıyor. B i r birlikten çözül m e y e doğru yöneliş, yapının elevasyonunda ve ve örtü sisteminde de sürüyor.
A n a E y v a n ' ı n ç o k bezenmiş o y l u m l a r ı n ı n gerisinde, ç o ğ u n l u k l a büyük kubbeli " M a k s u -re"ler b u l u n u y o r . Maksurelerin bu büyük kubbe leri altında bile bir t o p l a y ı ş , bir birlik y a r a t m a ç a bası y o k . B u görkemli kubbenin başladığı kasnak üzerinde, dışarıya açılan pencereler var. A m a bu pencerelerin, kubbe altı mekanını aydınlatıcı, bu a y d ı n l ı k o y l u m l a birliği sağlayıcı bir amaçla yapıldığı söylenemez. G e r ç e k t e n , bu büyük açıklıklar içinde, cam y a da vitray yerleştirmeye yarayan çerçeveler y o k , tümüyle gökyüzüne a ç ı lan büyük boşluklar halinde. B u h a l , kubbenin altında bulunan k i m s e y i , dini vecd halinde, birlik duygusundan b ö l ü n m e y e , parçalanmaya götü rüyor.
İster istemez, bir S e l i m i y e kubbesi altındaki
müminin tek bir varlığa, tek bir n o k t a y a yoğun-laştırabildiği duygusal içeriği y e r i n e , İran camile rinde bir bütünleşmenin içinde dağılış diyebilece ğ i m i z ruh hali beliriyor insanın i ç i n d e .
Üzerinde fazla d u r u l m a m ı ş bir k o n u olmakla birlikte, A v r u p a gotik kiliselerinde, özellikle absis içindeki mimari öğelerin çözülüş, dağılış d u r u m l a r ı ile k o ş u t l u k göstermektedir İran ca m i l e r i .
Plan tasarısı, iç düzen ve bezeme yerleşimi açısından, İran camilerinin T ü r k i y e camileri ile olan a y r ı m ı , temel fikir olarak iki toplumun müslümanlık anlayışındaki y o r u m ayrılığından gelmektedir denebilir.
İran mescitlerinin girişleri d e , başka özellik taşıyor. Asıl y a p ı n ı n , taç kapısı olsun y a da olma sın, a v l u y a y a d a h a r i m e , doğrudan d o ğ r u y a ula şan y o l u y o k . T a ç kapıdan s o n r a , bir t a k ı m deh-lizimsi, kıvrılarak u z a y a n , ç o ğ u n l u k l a duvarları renk renk çinilerle bezenmiş yollardan yürüne rek avluya geçiliyor. V e birdenbire eyvanların görkemli görünüşü ile bir sürpriz etkisine giriyor s u n u z . A m a bu karşılaşılan, mescidin tümünü kapsayan bir görünüş d e ğ i l , bir küçük parçasını veren izlenimdir.
T a ç kapılarda o l s u n , eyvan girişlerinde olsun, giriş için ayrılan o y l u m sade, ufak ve bütünü be lirleyen, kuvvetlendiren öğelerle d o n a t ı l m ı ş . A k sine, T ü r k i y e camilerinin girişlerini süsleyen ve giriş örtüsünü belirleyen öğelere oranla, daha bü yük b o y u t t a o y l u m l u , mukarnaslarla doldurulmuş ve insan b o y n u n u n üstündeki o y l u m u n , toplayıcı niteliği b o z u l m u ş . B u n a karşılık harime giriş küçük, basık, gösterişsiz bir kapı ile sağlanmak tadır k i , bu d a ; fesadın d u r u m u ile çelişki yarat m a k t a d ı r .
A r k a d düzenine gelince; arkadlar birbirini izleyen ve herhangi bir " d ü z e n i n " (nizamın) p e r y o d i k tekrarı o l m a k t a n ç o k , aynı görünüşün sürdürülmesi diyebileceğimiz bir anlayışa sahip. B u görünüşün, İran halk ezgilerinde hep aynı yükselişin devamı şeklinde tekdüze ( m o n o t o n i ) ile de - d u y g u ve beğeni p l a n ı n d a - paralellik gösterdiği söylenebilir.
Ö t e k i sanatsal yapılar ise; küçük değişiklik lerle plan b a k ı m ı n d a n , düzen ve bezeme b a k ı m ı n dan mescitlerin aynıdır.
A ç ı k l a m a s ı n a çalıştığımız m i m a r l ı k eserlerin deki anlam ve b i ç i m l e n d i r m e özelliğini bayındır lık yapılarından olan köprülerde de izleyebiliriz.
İsfahan'da Z a y e n d e rut s u y u üzerindeki iki k ö p r ü , öteki m i m a r l ı k yapılarının t ü m özellik lerini taşımaktadır. B u n l a r Pul-i K a c u ile Pul-i Si-o Se köprüleridir k i , a l ı ş ı l ^ e l e n köprü şeklin
den ç o k başka b i ç i m d e yapılmışlardır. K ö p r ü , küçük açıklıklar halinde, arkad sırası gibi
sıra-T Ü R K - İ R A N M İ M A R L I K Y A P İ L A R İ Ü Z E R İ N E B İ R D E N E M E
133
lanmış gözlerden o l u ş m u ş t u r . E l e v a s y o n , y u k a r d adöşeme ile s o n u ç l a n m a m a k t a , döşeme üstünde de dıştan arkad sırası İle yükselmektedir. İç tarafta yol ise, yer yer kapılan o l a n , iki duvar arasında b u l u n m a k t a d ı r . Y o l u n İki tarafındaki kapılardan girildiğinde, küçük o t u r m a yerleri olan arkadlar arasınra ç ı k ı l m a k t a d ı r . B u arkadlar arası yerler den - y a l n ı z Pul-i K a c u ' d a — b i r i , k u b b e l i , ç ı k ı n tılı ve süslü yapısı ile dikkati ç e k m e k t e d i r . S u y u n ortasına rastlayan bu yere göre köprü simetriktir. İşte bu k ö ş k gibi özenle yapılmış bulunan kubbeli mekan d i k k a t çekicidir. Ö t e k i yapılardaki kubbe içi durtjmuna benzer bir bölünme burada da vardır, tonoz y a d a k u b b e olarak, o y l u m u kapa-tacak y e r d e , bir t a k ı m raflar, bölünmeler, o y u k l a r la ç ö z ü l m e , dağılma halinde, köprüden geçerken, iki y a n d a yükselen duvarlarla, dar bİr sokaktan geçiliyor duygusu u y a n ı y o r . B u tekdüzelik, İki sağır kemerden sonra gelen kapılarla daktilos ritmini veriyor. U f k u olmayan sınırlandırılmış
dar yoldan ç ı k ı l d ı ğ ı n d a , tünelden k u r t u l m a n ı n ferahlığı d u y u l u y o r .
Sanatçı elinden ç ı k m ı ş ve değişik amaçlar için yapılmış bütün yapıların, ortak bİr inanç havası içinde, ortak bir ruh halinin yansıması olarak oylumlaş tırıldı k l a n kuşkusuz d o ğ r u d u r . Değişik amaçlarla da yapılmış olsa, İran sanatı yapılarında anlam bakımından ortak bİr yöneli şin, b i ç i m ve o y l u m l a r l a verilmeye çalışılmakta o l d u ğ u n u i z l i y o r u z . B u yönelişin, bütün İçinde d a ğ ı l m a , ç ö z ü l m e , birlikten kaçış şeklinde ol duğunu sanıyoruz. T ü r k i y e ' d e dinî, y a da dinî o l m a y a n yapılarda İse; b u n u n tam k a r ş ı t ı , bütüne v a r m a , birliğe erişme çabası görülmektedir.
Her iki t o p l u m u n da aynı dinT inanışa sahip olduğu halde, ruhsal d u r u m l a r ı n ı ayrı biçimlerde yansıtmalarının nedeni sanıyoruz k i , onlarm müs-lümanlığı y o r u m l a y ı ş l a r ı n d a k i ayrılıktan gelmek tedir.
R E S İ M : 1
Isfahan Mescidi C u m a
Dörttcöşe bir avlunun orta aksları d o ğ r u l t u s u n d a y e r l e ş t i r i l e n , dört eyvanın aralarının bir t a k ı m o y l u m l a r l a doldurulmasıyla plan yapısı o l u ş m u ş t u r . Her eyvanın kıblesi, değişik yerlere rastlamaktadır. Bütün e y v a n l a r d a namaz kılınması halinde Dirliği sağlamak o l d u k ç a güç görünüyor.
1 3 4 İ S M E T İ L T E R 1.- • !
%%%
R E S İ M : 2 Mescidi Mader$ah K u D b e kasnağı üzerinde dışarıya acılan pencereler- var. B u pencerelerde c a m , ya da vitray y e r l e ş t i r m e y e y a r a y a n çerçeveler tek, gökyüzüne a c U a n bUyUk Dozluklar halinde.R E S İ M : 3 Pull K a c u
K o p r u gınsı sağda, iki y a n d a yükselen d u v a r i a u d d j ı a« s o k a k t a n geçiliyor gibi. Köprünün ortasında arkad sırasından sonra —solda— bötUnmeil ve susıU m e k â n görülüyor.
1 * .