• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM II: KAVRAMSAL ÇERÇEVE VE İLGİLİ ARAŞTIRMALAR

2.9 İlgili Araştırmalar

2.9.1 Yurt İçinde Yapılmış Araştırmalar

YÖK’ün tez veri tabanında ve üniversite kütüphanelerinde yapılan taramalarda öğretmenlerin ilköğretim programlarının uygulanmasında okul yöneticilerinden bekledikleri rollere ilişkin bir araştırmaya rastlanamamıştır. Bununla birlikte, okul müdürlerinin yeni programlarla tanımlanan yeni rol ve sorumlulukları, öğretim lideri olarak ilköğretim okulu yöneticilerinin yeni ilköğretim okulu programının uygulamasındaki etkililik düzeyi, ilköğretim programının uygulanmasında ilköğretim okulu yöneticilerinin öğretimsel liderlik rollerine ilişkin sınıf öğretmenlerinin görüşleri, okul müdürlerinin program liderliği davranışlarına ilişkin öğretmen ve yönetici görüşleri, öğretmen algılarına göre ilköğretim okulu müdürlerinin öğretim programını yönetme görevlerini yerine getirme miktarları, yenilenen ilköğretim programının uygulandığı ilköğretim okullarındaki yöneticilerin liderlik tarzları,öğretim lideri olarak ilköğretim okulu yöneticisinin yeni öğretim programlarının geliştirilmesi ve uygulanmasındaki yeterlilik düzeyine yönelik araştırmaların özetlerine aşağıda yer verilmiştir.

Zeybekoğlu ve Tabancalı (2009), “Yeni Programlar ve Yeni Sorunlar: Okul Yöneticileri Gerçekte Ne Yapar?” adlı nitel araştırmalarında okul müdürlerinin yeni programlarla tanımlanan yeni rol ve sorumluluklarını bunlara uygun olarak nasıl yerine getirdiklerini ortaya koymaya çalışmışlardır. Bu amaçla 2004-2005 öğretim yılında yeni programların pilotlandığı İstanbul’daki on okul arasından biri rastgele örnekleme yoluyla seçilmiştir. Çalışmanın katılımcıları, örnek okulda çalışan 26 öğretmen arasından rastgele seçilmiştir. Veri toplamak amacıyla Milli Eğitim Bakanlığının okul yöneticilerinin yeni rol tanımlarını esas alan bir görüşme formu geliştirilmiştir. Katılımcılarla 2007 Şubat ve Mart aylarında yüz yüze görüşülmüştür. Çalışmanın genel sonuçları yeni programların uygulanmasında okul yöneticilerinin başarılı olmalarının beklendiğini göstermektedir. Öğretmenlerin çoğuna göre okul müdürü, programların başarılı bir şekilde uygulanması için gerekli altyapıyı oluşturmak için elinden gelenin en iyisi yapmıştır. Bunlara ilaveten okul müdürünün, okulun her zamankinden daha çok gerektirdiği bir okul topluluğuna olanak veren olumlu bir okul atmosferini yaratarak

meslektaşlarını kararlara ortak ettiği ve katılımı sağladığı bir liderlik tarzını benimsediği de bildirilmiştir.

Akdağ’ın (2009) “İlköğretim Okul Müdürlerinin Öğretimsel Liderlik Davranışlarının Yeni İlköğretim Müfredatının Uygulanmasındaki Etkililik Düzeyi” adlı çalışması “bir öğretim lideri olarak ilköğretim okulu yöneticilerinin yeni ilköğretim okulu müfredatının uygulanmasındaki etkililik düzeyini” araştırmak amacıyla yapılmıştır. Ayrıca bu çalışmada, cinsiyet, hizmet yılı, mezun olunan okul ve unvan gibi değişkenlerin katılımcılar üzerindeki etkisi de incelenmiştir.

Bu araştırmaya 99’u idareci ve 610’u ilköğretim düzeyinde eğitim veren öğretmen olmak üzere toplam 709 kişi katılmıştır. Çalışma Afyonkarahisar’da 2008- 2009 eğitim öğretim yılında yapılmıştır.

“İlköğretim Okul Müdürlerinin Öğretimsel Liderlik Davranışlarının Yeni İlköğretim Müfredatının Uygulanmasındaki Etkililik Düzeyi”ni belirlemek için araştırmacı tarafından hazırlanan ve 49 maddeden oluşan anket kullanılmıştır. Veriler toplandıktan sonra araştırmacı veri analizinde, ilişkisiz örneklemler t-testi, tek faktörlü varyans analizi ve kanonik korelasyon analizini kullanmıştır.

Araştırma sonuçları şöyledir: Maddeler ve boyutlar temelinde sonuçlara bakıldığında cinsiyet ve mezun olunan okul değişkenlerinde anlamlı farklılık ortaya çıkmazken hizmet yılı ve unvan değişkenlerinde anlamlı farklılık ortaya çıkmıştır. Ayrıca kanonik korelasyon analizi sonucuna göre, okul müdürlerinin öğretimsel liderlik davranışlarıyla yeni ilköğretim programını etkili bir şekilde uygulaması arasında pozitif bir ilişkinin olduğu görülmüştür.

Arslan (2009), “Yeni İlköğretim Programının Uygulanmasında İlköğretim Okulu Yöneticilerinin Öğretimsel Liderlik Rollerine İlişkin Öğretmen Görüşleri” adlı nicel çalışmasında yenilenen ilköğretim programının uygulanmasında ilköğretim okulu yöneticilerinin öğretimsel liderlik rollerine ilişkin sınıf öğretmenlerinin görüşlerini belirleyerek elde edilecek bulgular ışığında yeni ilköğretim programının başarıya ulaşmasında öğretimsel liderlik olgusunun önemini ortaya çıkarmayı amaçlamıştır.

Araştırma; 2007-2008 eğitim öğretim yılı, Ankara ili Polatlı ilçesine bağlı 17 resmi ilköğretim okulu ve bu okullarda görev yapan 271 sınıf öğretmeni ile sınırlandırılmıştır. Araştırmaya veri toplamak amacıyla görüşlerine başvurulan sınıf öğretmenlerinin tamamına ulaşılması amaçlandığı için örneklem alma yoluna gidilmemiştir. Değerlendirilen veri toplama aracı sayısı 202 olmuştur.

Öğretim liderliği kapsamında yeni ilköğretim programının uygulanmasına ilişkin davranışları içeren 35 maddelik bir veri toplama aracı hazırlanmıştır.

İlköğretim birinci kademede uygulanan yeni ilköğretim programının uygulanmasında okul yöneticilerinin öğretimsel liderlik rollerine ilişkin sınıf öğretmenlerinin görüşlerinin incelendiği bu çalışmada öğretmenlerden elde edilen bulgulara dayalı olarak aşağıdaki sonuçlar ortaya çıkmıştır.

Örneklemde yer alan öğretmen görüşlerine göre yöneticilerin yeni ilköğretim programının uygulanmasında öğretimsel liderlik rollerini “orta düzeyde” gerçekleştirdikleri anlaşılmıştır. Bununla birlikte yöneticilerin “öğrenme-öğretme etkinliklerinin yıllık plana uygun olarak yürütülmesini sağlama” davranışını en üst düzeyde, “sınıflarda örnek dersler vererek öğretmenlere rehberlik etme” davranışını ise “en düşük” düzeyde göstermekte oldukları sonucuna ulaşılmıştır.

Sınıf öğretmenlerinin meslekteki kıdem ve mezun oldukları okul değişkenleri açısından görüşleri “mesleki gelişimi sağlama” boyutunda anlamlı farklılık göstermiş, diğer boyutlarda istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmamıştır.

Demiral (2009), “Öğretmen ve Okul Yöneticisi Algılarına Göre Okul Müdürlerinin Program Liderliği Davranışları” adlı nicel çalışmasında okul müdürlerinin program liderliği davranışlarına ilişkin öğretmen ve yönetici görüşleri ile bu görüşlerin okul müdürünün mesleki kıdemine, yöneticilik kıdemine, okulun bulunduğu çevrenin sosyoekonomik düzeyine ve öğretmenlerin branşına göre farklılaşıp farklılaşmadığını ortaya çıkarmayı amaçlamıştır.

Eskişehir il merkezindeki bütün resmi ilköğretim okullar ve bu okullarda görevli tüm müdür ve öğretmenler araştırma evrenini oluşturmaktadır. 103 okul müdürü için örneklem tayinine gidilmemiş olup bütün okul müdürlerine anket uygulanmıştır. Toplam 103 okul müdürüne anket ulaştırılmış 81 tanesi anketleri doldurarak geri göndermiştir. Böylece evrenin %80’nine ulaşılmıştır.

Araştırmanın amaçlarından biri de konuya ilişkin öğretmenlerin algılarının belirlenmesidir. Eskişehir’de merkez resmi ilköğretim okullarında görevli 2570 öğretmen bulunmaktadır. Bu öğretmenlerin tamamına ulaşılamadığından örneklem tayinine gidilmiştir. Öğretmenleri temsil edecek sayıda örneklem seçimine gidilmiştir. Bütün okullara toplam 700 anket dağıtılmış, şans yoluyla seçilen öğretmenlere anketler uygulanmıştır. Geri dönen anket sayısı 520 olmuştur.

Araştırma sonunda elde edilen bulgulara göre, öğretmen ve okul yöneticilerinin algılarına göre resmî ilköğretim okullarında görev yapan yöneticiler, genel olarak

program liderliği davranışlarını yerine getirmektedir. İlköğretim yöneticilerinin program liderliği, okulun bulunduğu sosyoekonomik durum ve yöneticilerin meslek ve kıdem değişkenleri açısından incelenmiş ve anlamlı farklılıklar bulunmuştur.

Bilgin’in (2008) “İlköğretim Okulu Müdürlerinin Öğretim Programını Yönetme Görevlerini Yerine Getirme Miktarının Belirlenmesi” adlı araştırmanın genel amacı, öğretmen algılarına göre ilköğretim okulu müdürlerinin öğretim programını yönetme görevlerini ne kadar yerine getirdiklerini belirlemek ve öğretmenlerin bireysel özelliklerine göre müdürlerle ilgili algılarının farklılık gösterip göstermediğini ortaya çıkarmaktır. Araştırmada tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın verilerini toplamak için anket kullanılmıştır. Araştırmacı tarafından geliştirilen anket İstanbul’un Sarıyer ilçesinde görev yapan 225 öğretmene uygulanmıştır.

Araştırma sonucuna göre, öğretmenler okul müdürlerinin öğretim programı kapsamındaki öğretimi denetleme ve değerlendirme, öğretmenlerin mesleki gelişimini sağlama, öğrenci gelişimini izleme ve öğretim programı uygulamalarını yönetme görevlerini “ara sıra” yerine getirdiklerini algılamışlardır. Bununla birlikte bu alt görevlerin yerine getirilme miktarına göre bir sıralama yapıldığında öğretmenlerin, müdürlerinin en çok öğretmenlerin mesleki gelişimini sağlama, ardından sırasıyla öğrenci gelişimini izleme ve öğretim programı uygulamalarını yönetme ve en son sırada da öğretimi denetleme ve değerlendirme görevlerini yerine getirdiklerini algıladıkları belirlenmiştir.

Araştırmada öğretmenlerin cinsiyeti, deneyimi, mevcut okul müdürleri ile çalışma süreleri, okulun öğretim biçimi, okuldaki öğrenci sayısı, öğretmenlerin mezun oldukları okulun türü değişkenlerine göre okul müdürünün öğretim programını yönetme görevlerini yerine getirmesine ilişkin algıları arasında istatistiksel bakımdan anlamlı fark bulunamamıştır. Öğretmenlerin çalıştıkları okuldaki öğretmen sayısı ile okul müdürünün öğretim programı uygulamalarını yönetme görevine ilişkin algılar arasında ise istatistiksel bakımdan .05 düzeyinde anlamlı fark bulunmuştur.

Taş ve diğerlerinin (2007) “Yenilenen İlköğretim Programının Uygulandığı İlköğretim Okullarındaki Yöneticilerin Liderlik Tarzları” adlı araştırmalarında öğretmenler tarafından okul yöneticilerinin davranışlarının nasıl değerlendirildiğinin ortaya konması, dolayısıyla okul yöneticilerinin liderlik tarzı davranışlarının belirlenmesini amaçlamıştır. Araştırmanın hedef evrenini; Millî Eğitim Bakanlığının 2004–2005 eğitim öğretim yılında yenilediği programın pilot uygulamasının yapıldığı 9 ildeki ilköğretim okulları öğretmenleri oluşturmaktadır. Bu illerde 120 ilköğretim

okulunda 2100 sınıf ve branş öğretmeni çalışmaktadır. Evreni oluşturan 2100 öğretmenin tamamına ulaşılması planlandığından örneklem alınmasına gerek duyulmamıştır. Uygulanan veri toplama aracından 788’i (%37.5)’ i geri dönmüştür. Eksik ve hatalı doldurma nedeniyle 23 ölçek geçersiz kabul edilmiştir. 765 ölçekten elde edilen veriler analiz edilmiş ve yorumlanmıştır. Araştırma sonucunda, pilot uygulama yapılan okullardaki yöneticilerin demokratik ve dönüşümcü liderlik tarzı davranışlar sergiledikleri ortaya çıkmıştır.

Can’ın (2007) “İlköğretim Okulu Yöneticisinin Bir Öğretim Lideri Olarak Yeni Öğretim Programlarının Geliştirilmesi ve Uygulanmasındaki Yeterliliği” adlı araştırmasında “Bir öğretim lideri olarak ilköğretim okulu yöneticisinin yeni öğretim programlarının geliştirilmesi ve uygulanmasındaki yeterlilik düzeyi nedir?” seklinde geliştirilen probleme çözümler aranmıştır. Çalışma yapıldığında 2005-2006 eğitim- öğretim yılında uygulamaya konulan ilköğretim programı ile ilgili yeterli süreç yaşanmamıştır. Geliştirilen ölçek Kayseri örnekleminden 235 öğretmen, yönetici ve denetmene uygulanmış, sağlanan verilere göre sonuçlara ulaşılmıştır. Gerekli süreç yeterince yaşanmadığından yeni öğretim programları hakkında ilköğretim okulu yöneticilerinin yeterli bilgiye sahip olamadıkları, programla ilgili araç-gereçlerin inceleme ve seçimine aktif olarak katılamadıkları ve öğretmenlerin bilgi ve deneyimlerini birbirleriyle paylaşabilecekleri ortamları sunamadıkları anlaşılmıştır. Okul yöneticilerinin eğitim programlarını geliştirme ve uygulama yeterliklerinden okulun amaçlarını öğretmenlerle paylaşabilme, okulun eğitim-öğretim çalışmalarıyla ilgili yıllık faaliyet planları hazırlama, programın uygulanmasında öğretmenlerin belirlediği aylık ve yıllık hedeflerin değerlendirmelerini yapabilme yeterliklerinin bulunduğu ancak bunların geliştirilmesi gerekliliği paylaşılmıştır. Bir öğretim lideri olarak okul yöneticileri, dönem başı toplantılarında dönem içi etkinlikleri öğretmenlerle birlikte planlamakta, programın anlaşılması ve program amaçlarına ulaşılması için gerekli kaynakları sağlamaya ve sınıf içi öğretim zamanının etkili kullanılması yönünde öğretmenlere rehberlik etmeye çalışmaktadırlar. Okul yöneticilerinin yeni öğretim programları hakkında daha yeterli bilgiye ve öğretmenlerin bilgi ve deneyimlerini birbirleriyle paylaşabilecekleri daha işlevsel ortamlar hazırlama yeterliliğine sahip olmaları beklenmektedir. Yöneticilerin okuldaki zamanlarının çoğunu öğretimsel etkinliklerle geçirme ve programları uygulamada ortaya çıkabilecek sorunlara çözümler üretme yeterliklerinin geliştirilmesi ve yeni ilköğretim programlarının program geliştirme anlayışıyla sürekli değerlendirilmesi de önem taşımaktadır.

2.9.2 Yurt Dışında Yapılmış Araştırmalar

Yurt dışında yapılan araştırmalar incelendiğinde de öğretmenlerin ilköğretim programlarının uygulanmasında okul yöneticilerinden bekledikleri rollere ilişkin bir araştırmaya rastlanamamıştır. Ancak okul yöneticilerinin öğretim programlarının uygulanmasındaki rolleriyle ilişkili bazı araştırmalardan çıkan sonuçlar aşağıda sunulmuştur.

Bu araştırmalardan ilki Kobola’nın (2007), “Okul Müdürünün Yeniden Düzenlenmiş Ulusal Müfredat Programının Uygulanmasındaki Rolü: Örnek Olay Çalışması” adlı araştırmasıdır. Kobola, sınırlandırılmış olmamakla beraber okul yöneticilerinin öğretim programlarının uygulanmasındaki rollerinin şunlar olduğunu tespit etmiştir.

- Öğretim programının amaçlarını, yapısını ve yöntemini açıklama

- Öğretim programının, öğretim programı politika ve mevzuat belgeleriyle uyum içinde uygulanıp uygulanmadığını izleme

- Öğretim programının planlanmasına öncülük etme ve planlamayı yönetme

- Öğrencilerin programlar doğrultusunda değerlendirilmesine öncülük etme ve öğrenci değerlendirmesini yönetme

- Performans yönetim sistemini uygulama ve izleme

- Öğrenme ortamlarının (laboratuvar, konferans salonu vb.) kullanım sürelerini vakit çizelgesinde paylaştırma

- Öğrencilerin derslere ilgisini ve vaktinde gelmelerini sağlama

- Öğretmenlerin uzmanlık alanları çerçevesinde insan kaynaklarını yönetme - İnsan kaynaklarının iyileştirilmesini ve gelişimini sağlama

- Programların gerektirdiği öğretim ve öğrenim destek materyallerini sağlama

- Öğretim programı yapılarının (okul değerlendirme ekibi, okul temelli destek ekibi, zümreler vb.) kuruluşunu ve işlevselliğini sağlama

- Öğretmenlerin öğretim programı politikalarını benimsemelerini sağlama

- Politikalara bağlı kalarak olumlu bir okul iklimi yaratma (tutarlı olarak, öğretmenleri karar verme sürecine dâhil ederek, etkili yönetim davranışlarını talim ederek, öğretmenleri överek ve onların kendilerini evlerinde hissetmelerini sağlayarak)

- Okul yönetim ekibinin diğer üyelerine bazı öğretim programı görevleri verme ve onları destekleme

- Sınıf gözlemi, gözlem sonrası geribildirim, öğretmenleri sınıf uygulamaları ve kişisel gelişimde cesaretlendirme ve destekleme konularında öğretimsel liderlik yapma

- İş doyumuna ulaşabilmeleri için öğretmenlerin faaliyetlerine değer verme; onlara yaratıcı ve enerjik olma, koordinasyon ve iş birliği içinde çalışma bakımından ilham verme

- Yukarıda sıralanan rollerden dolayı öğretim programlarının uygulanmasında etkili bir liderlik sağlamak için bilgili olma ve eğitim politikaları ve mevzuatı üzerinde çalışmaya zaman ayırma

Cheng (2006), “İlköğretim Okul Yöneticilerinin Program Liderliği Rollerini Algılamaları ve Performansları” adlı araştırmasını Tao Yuan, Hsin Chu, Miao Li ilçelerinde 341 ilköğretim okul yöneticisiyle yapmıştır. Araştırmacı çalışmasında, nicel verilerden yararlanmıştır. Araştırma sonuçlarına göre ilköğretim okul yöneticilerin program liderliği rol algılamaları yüksektir. Farklı geçmişe sahip yöneticilerin program liderliği rol algılamaları arasında farklılık yoktur. Yas, yöneticilikteki süre ve meslekteki toplam süre gibi yöneticilerin geçmişiyle ilgili değişkenler program liderliği performansını etkileyebilecek önemli değişkenlerdir. Yöneticilerin program liderliği performansları arasında programın oluşturulması ve uygulanması ve kitap seçimi en yüksek performanslardır. Bunları; programın vizyon ve hedefleri, öğretim planları, desteklenmesi takip etmektedir. Program geliştirme ilkeleri, program değerlendirme ve akademik çalışmaların düzenlenmesi gibi performanslar geliştirilmeye ihtiyaç duyulmaktadır. Birçok okul, programlarını program vizyonu doğrultusunda oluştururken birkaçı program değerlendirmesi yapmaktadır. Program liderliği rol algılamalarıyla program liderliği performansları arasında olumlu ilişki vardır. Yöneticilerin program liderliği algıları ne kadar yüksekse program liderliğini de o derece daha iyi yerine getirmektedirler.

Newlove (2005), “Yöneticilerin Bir Program ve Öğretim Lideri Olarak Rollerini Algılamaları” adlı araştırmasını Saskatchewan şehrinde bulunan altı ilköğretim okul müdürüyle görüşme yoluyla yapmıştır. Newlove, yaptığı bireysel ve grup görüşmeleri sonucunda program liderliğiyle ilgili altı boyut ortaya koymuştur. Bunlar; “liderliğin

insani boyutu, liderliğin değişen paradigmaları, liderlik tarzları, değişen zamana göre liderlik yapabilme, örgütsel yapı, eğitimdeki değişmelerde ihtiyaç duyulan destek”tir.

Cardno ve Collett (2003), “Program Lideri Olarak Lise Müdürleri” adlı araştırmasını, bir grup Yeni Zelanda lise müdürünün kendilerini ne derece program lideri olarak algıladıklarını ve bu rolü yerine getirirken ne derece başarılı olduklarını

ortaya koymak için yapmıştır. Araştırmacı bu çalışmasında nitel araştırma tekniklerinden yararlanmıştır. Lise müdürlerini bir seminere çağırarak toplu görüşme yoluyla veri elde etmiştir. Çalışma sonucunda araştırmacı, lise müdürlerinin genelinin program liderliği rolünü yerine getirdiklerini tespit etmiştir. Cardno, çalışmasında program lideri olarak lise yöneticilerini olumlu ve olumsuz etkileyen etkenleri de tespit etmiştir. Program lideri olarak lise yöneticilerini etkileyen olumlu etkenler yetki avantajları, kadronun niteliği, yöneticinin kişisel mizaç ve yetenekleridir. Olumsuz etkenler ise mesleğin olanakları, mesleğin doğası, öğrenci-veli-okul kadrosunun beklentileridir.

Yang (2001), “Lise Okul Müdürlerinin Program Liderliği Özellikleri Üzerine Eylem Araştırması” adlı araştırmasında okul yöneticilerinin program liderliği, okul yöneticilerinin program liderliğini etkileyen faktörler ve dokuz yas müfredatı konusunda program liderliklerini nasıl geliştirebilecekleri konuları üzerinde durmuştur. Araştırmacı görüşme, ikinci el doküman analizi ve gözlem yoluyla veri elde etmiştir. Bu araştırmanın sonunda elde edilen bulgulara göre yöneticinin öğrenci merkezli program liderliği görüşleri okul programını oluşturma sürecini etkilemektedir. Yöneticinin kendisi, öğretmenler, örgüt, eğitim yönetimi biriminin başkanı ve toplum gibi etmenler okul yöneticilerinin program liderliğini etkilemektedir. Araştırmacıya göre yönetici, program liderliğini geliştirmek için okul vizyonunu demokratik yollarla oluşturup okula uyarlamalı, öğretmenlerin öğretim tekniklerini geliştirmek için bu konularda sunum yapmalı, objektif program değerlendirme sistemini geliştirmeli ve toplum ve okul arasındaki bağı oluşturmak için çevre kaynaklarını okul yararına çevirebilmelidir.

Hall (1996) “ Kuzey Dakota İlköğretim Müdür ve Öğretmenleri Tarafından Algılanan Program Liderliği” çalışmasını Kuzey Dakota ilköğretim yöneticilerinin program liderliği çalışmalarına verdikleri önemi ve program liderliği rolüne verilen önemin öğretmen ve yönetici algılarına göre değişip değişmediğini incelemek için yapmıştır. Hall, Behar’ın oluşturduğu altı program liderliği boyutunu göz önünde bulundurarak kendi ölçme aracını geliştirmiştir. Bu altı boyut “Program Tarihçesi,

Program Felsefesi, Program Oluşturma, Program Geliştirme, Program Değerlendirme ve Programın Genel Yapısı”dır.