• Sonuç bulunamadı

1.1 Söylem Nedir?

5) Yönelme/Hedef: Edenlerin metinde bir hareketi tetiklemesi ve metnin akışının

2.1.2 Metinsellik Ölçütlerine Göre İnceleme .1 Tutarlılık (Bağdaşıklık) .1 Tutarlılık (Bağdaşıklık)

2.1.2.8 Konu-Yorum İlişkisi

Aristo, tümceyi tanımlarken tümcenin bir özne ve yüklemden oluştuğunu ve öznenin konu, yüklemin ve yüklem öbeğinin yorum olduğunu belirtir.

142

Konu, dinleyicinin bildiği, kendisine ilişkin olarak bir şey söylenen nesne ya da kişidir ve anlamsal düzleme ilişkin kavramın sözdizimi düzlemine yansımasıdır. Yorum ise, dinleyiciye konuya ilişkin olarak söylenendir. Yorum, yeni söylenen, asıl bildirilen, metinde yeni olan, daha önce belirtilmemiş ve metin bağlamından da çıkarılamayan bilgidir (Toklu,2015:185). Metindeki cümleler arasında anlamsal ilişkiler kurar.

• Selami’ye sonsuz bir sevgiyle, uçsuz bucaksız bir dostlukla bakıyordu. (s.112) (Selami; konu, “sonsuz bir sevgiyle, uçsuz bucaksız bir dostlukla bakıyordu” ise yorumdur).

• Emel’e kızdığı yoktu, ama onun bedeninden, kollarından, sesinden kurtulmak istiyordu artık. (s.121)

(Emel; konu, “kızdığı yoktu, ama onun bedeninden, kollarından, sesinden kurtulmak istiyordu artık” ise yorumdur).

• Fakültede dinlediği derslerden örnekler verdi, korkunç bir gelecekten söz etti. (s.113)

(Fakülte; konu. “Dinlediği derslerden örnekler verdi, korkunç bir gelecekten söz etti” yorumdur).

2.1.2.8.1 Basit Çizgisel Akış

Bir cümledeki yorum sonraki cümlenin konusu olarak ele alınır. Konunun bütünlüğü ve akıcılığı sağlanır.

• Ne var ki, büyük kentlere gitmek, yıllarca okumak gerekirdi bu amacı gerçekleştirmek için, okumak için de para gerekirdi. Para yoktu, ama akraba çoktu. El ele verdiler, iş kolaylaştı. (s.16)

(“okumak için para gerekir”, “para yok, ama akraba çok”, “el ele verdiler” cümleleriyle yapılan yorum bir sonraki cümlenin konusudur).

143

2.1.2.8.2 Aynı Konunun Sürdüğü Akış

Metinde aynı konu devam ettirilerek yorumlar ortaya konulur. Konu hakkında detaylı bilgiler aktarılır, betimlemelere başvurulur ve somut canlandırmaların oluşumunu sağlar.

• Az sonra da kapı çalındı. Kısa boylu, şişman bir adam geldi. Oldukça yaşlı bir adamdı. Ama yaşlılarla yaşlı, gençlerle genç olanlardandı. Gevrek gevrek gülüyor, durmadan konuşuyordu. O da bencilin biriydi, kendinden, kendi yaşayışından söz ediyordu hep: bekârdı, küçük bir memurdu... (s.24/25) • Bir uğursuz kız çıktı karşısına, dingin yaşamını altüst etti. Ahım şahım bir kız

değildi öyle. Esmerdi, ufak tefekti, adı Emel’di. İlk bakışta, çekici bir yanı yoktu. Ama konuştular mı, eli eline değdi mi İlyas için her şey değişiyordu. Bazen çocuklaşıyordu, bazen yalnız öpüşüyordu, bazen çok görmüş geçirmiş bir kadın oluyordu. Durmadan değişiyordu. (s.18)

• Bizim sınıfta bir Necdet vardı ya hani,” dedi Selami. “Sessiz bir çocuktu, kar da yağsa, yağmur da yağsa, ceketle gezerdi sokakta, bilirsin, çok görmüşsündür yanımda. Çok iyi bir çocuk, biraz da aptal: şiir miir yazar.” (s.84)

2.1.2.8.3 Bir Üst Konudan (Başlıktan) Türeyen Konuların Akışı

Metinde bir üst başlık altında farklı konular ele alınarak yorumlar ortaya konulur.

• En üstte duran kitabın adı “Türk Yemekleri’ydi. İrkildi, alttakini çekti: "Et Yemekleri”. Gene irkildi, şaşkın şaşkın İlyas’a baktı. Üçüncü kitabı aldı: "Sebzeler”. (s.60)

144

2.1.2.8.4 Konunun Bölünerek Akışı

Konu aktarılırken bölünerek maddeler, görseller vb. yerleştirilir ve konu devam ettirilir.

Romanda “Konunun Bölünerek Akışı” tespit edilmemiştir.

2.1.2.8.5 Konu Atlamalı Akış

Konu akışında bir kısım çıkartılarak devam ettirilir. Okuyucu arada olan olayları kendi zihninde tamamlar. Metne okuyucu da dahil edilir.

• Ama çocuklar söylemişlerdi: Mustafa her şeyi öğrenmişti, saklandığı yeri de öğrendi. En sonunda karşısına dikildi. (s.142)

• Aşağı yukarı...” diye mırıldandı. “Nişanlanmak gibi bir şey, nişanlanmanın yarısı... Aramızda karar verdik ikimiz. Çok olmadı, geçenlerde, daha birkaç gün önce... Sizlere de bu günlerde ayrı ayrı bildirecektim, hepinizden ayrı ayrı izin alacaktım,” dedi, alnındaki terleri sildi. (s.99)

• Ben yoruldum,” diye mırıldandı. “Bunu sizden beklemezdim... Yorgunum, oturacağım ben,” dedi, boş bir koltuğa doğru yürüdü. (s.69)

• Bir bu eksikti, yalnız bu!” dedi Murat, öfkeyle çınladı sesi. “Bir kedin eksikti, onu da tamamladın! Seni kutlarım. Her işin yolunda artık, rahatsın... O herif senin yakanı bırakmadıkça, sen de o heriften vazgeçmedikçe, hep böyle rahat olacaksın... Aptal mısın, bu kadar mı budalasın? Boyuna bakmadan alay ediyor herif seninle, anlamıyor musun?” (s.109)

• Fakülte” ...” diye söylendi. “Fakülte... Fakülteyle bir ilgin kaldı da sanki!... Burada pinekleyip duruyorsun, böyle iğrenç herifleri başına topluyorsun. (s.79)

• Gidin, Selami’ye sorun,” dedi. “İyi bilir o! Selami benim en iyi arkadaşım, Selami yemekten anlar... Yemek yapmak başka şeydir. Kimi ne yapsa, ne

145

kadar uğraşsa boşuna, kimi de başlar başlamaz...” (s.72)

• Güzel! Artık ya hacıyız, ya hoca, ikisinden biri... Kaç yıl oldu görüşmeyeli? Gerçi ben bir ara İstanbul’dan ayrıldım, Avrupa’ya gittim, ama çok oldu döneli. (s.78)

• Kovacaksın! Yoksa... Ya ben ya o, anlıyor musun: ya ben ya o! (s.80) • Ne güzel bir kedin varmış, Divitoğlu! Nasıl da bulursun en güzel şeyleri!

Kedileri ben de severim, bence hayvanların kıralı kedi... Ne kadar benziyoruz birbirimize... Aliye... Divitoğlu, bir kurdele bağlasana şu hayvanın boynuna... Ama mavi bir kurdele, deniz mavisi...” dedi. (s.116)

• Ne zamandır bu kadar boş kalmamıştım. Bu duruma hiç alışkın değilim. Tam düzeltmek üzereyken... Her neyse, olan oldu. Kalıyorum, güzel bir Elbistan kebabı yiyelim bunun üstüne. (s.77)

• Sıcaklığı boşaltmaya çalıştı. Ama boşalmıyor, artıyordu, başını döndürüyordu Divitoğlu’nun o gene de vazgeçmiyordu. Sonra Emel birden geriye çekildi, elinin tersiyle ağzını sildi (s.36/37)

• Var hızıyla bir tümce geçti düşüncesinden: “Emel’le ben evlenseydik...” Gözlerini açtı. Kitabı kapattı. (s.47)

2.2 Bıyık Söylencesi

2.2.1 Dilbilimsel İnceleme

2.2.1.1 İstem Dilbilgisel İnceleme (Chomsky’nin “Rol Kuramı”na Göre)

Cümleyi kuran kategorik unsurların birbirlerine bağlanma şekilleri, bağlanma koşulları “İstem Dil Bilgisi” içinde incelenmektedir. Geleneksel anlayışla ele alınan özne, zarf, nesne, tümleç gibi roller yerine eyleyen, deneyimci, yararlanıcı, etkilenen, eyleme konu olan varlık, uyarıcı, kaynak, hedef, yer, zaman, araç, amaç, durum gibi

146

roller teklif edilmektedir. Bu çalışmada “Eden/Eyleyen, Etkilenen, Eyleme Konu Olan Varlık, Yer/Mekân, Yönelme/Hedef” rolleri tercih edilmiştir (Hirik, 2018: 126).