• Sonuç bulunamadı

YAŞAM TARZI HABERCİLİĞİNİN DOĞUŞU VE GÜNÜMÜZDEKİ GÖRÜNÜMÜ

3.1. YAŞAM TARZI HABERCİLİĞİ KAVRAMI

Yaşam tarzı haberciliği son yıllarda çok tartışılan ama sınırları ve ne olduğu net çizgilerle belirlenemeyen bir habercilik türüdür. Özellikle imajın ve tüketimin ön plana çıktığı günümüz post-fordist/postmodern toplumlarına özgü, “yeni” bir habercilik türü olan yaşam tarzı haberciliğini ana hatlarıyla şöyle tanımlamak mümkündür: “Serbest zamanı nitelikli ölçülerde, inceltilmiş zevklerle doldurmayı önceleyen, bu doğrultuda alternatifler sunan ve yönlendirici bir üslup taşıyan habercilik türdür.”

60 Son yıllarda gelişen bu haber türünün hem ulusal basında hem de uluslararası basında hacimsel olarak önemli bir yere sahip olduğu görülmektedir. Bu bağlamda Yaşam tarzı haberciliğinin ABD basını örnekleminde görüntüsü şu şekildedir. New York Times’da, “Tarz” (Style) başlığı altında; yemek ve şarap (dining & wine), moda ve tarz (fashion & style), ev ve bahçe (home & garden), düğün (wedding), kutlama (celebration), seyahat (travel), The Wall Street Journal’da “Yaşam Tarzı” (Lifestyle) başlığı altına, yiyecek ve içecek (food & drink), moda ve tarz (fashion & style), sanat ve eğlence (arts & entertainment), kitap (books), seyahat (travel), otomobil (autos) haberlerinin yer aldığı görülmektedir. Öte yandan ABD’nin bir diğer gazetesi Washingtonpost’da ise “Sanat ve Yaşam” (Arts & Living) başlığı altında; tarz (style), ev hayvanları (pets), eğlence haberleri (entertainment news), sinema (movies), televizyon (television), yiyecek ve yemek (food & dining), seyahat (travel), kitap (books), müze (museum), moda ve güzellik (fashion & beauty), ev ve bahçe (home & garden), tiyatro ve dans (theather & dance), yıldızfalı (horoscope) haberleri bulunmakta, aynı gazetenin “Şehir Rehberi” (City Guide) başlığı altında ise restoran, bar ve klüp (restaurant, bars, clubs) mekanlarına ulaşım hakkında bilgi verilmektedir. İngiltere basını örnekleminde ise The Guardian’da, “Yaşam ve Tarz” (Life & Style) başlığı altında, son teknoloji (latest multimedia), moda ve güzellik (fashion & beaty), yiyecek ve içecek (food & drink), özel teklifler (special offers), sağlık ve sağlıklı yaşam (health & fitness), aile ve akrabalar (family & relationships), women (kadın), ev (homes), bahçe (gardens), şöhretler (celebrity), alışveriş (shopping) haberleri, The Independent’da, “Yaşam ve Tarz” (Life & Style) başlığı altında moda (fashion), yiyecek ve içecek (food & drink), sağlık (health), evler ve evim (hause & home), cihaz ve teknoloji (gadgets & tech), otomobil (motoring) haberleri ve yine bir diğer İngiliz gazetesi Times’da da, “Yaşam ve Tarz” (Life & Style) başlığıyla, kariyer ve iş (career & jobs), eğitim (education), yiyecek ve içecek (food & drink), sağlık (health), mülk ve bahçe (property & gardens), toplum (social), kadın (women), erkek (men), ilişki özellikleri (related features) gibi haberler sıklıkla gözlenmektedir.

Uluslararası basında bir çok konu “yaşam tarzı” haberi başlığı altında kitlelere sunulurken ülkemiz basınında da görüntü çok farklı değildir. Ancak Türk basınında bu tür haber konuları, uluslararası basından farklı olarak “yaşam tarzı” başlığıyla sunulmamakta daha çok gazetelerin farklı isimlerle yayınladıkları “ek”lerinde kendini göstermektedir. “Ek”ler ise yeni orta sınıfın en çok tükettiği zaman olan hafta sonunda ve hemen hemen tüm gazetelerin ortak eğilimi olarak hafta sonu günlerinin adıyla çıkarılmaktadır. Bu doğrultuda

61 Türk basını gazete örnekleminde “yaşam tarzı” haberlerine yer veren ekler ve içerdikleri sayfa başlıkları şu şekildedir;

Akşam gazetesinin “Cumartesi” ve “Pazar” isimli eklerinde; yaşam, moda, röportaj, sinema, yemek, çocuk, ajanda, müzik gibi sayfa başlıkları bulunmaktadır. Hürriyet gazetesinin “Cuma”, “Cumartesi” ve “Pazar” eklerinde ise özel, milenyum, pet, stil, yaşam, yeni anne, müzik, orsa, portre, kitap, haber, medya, sağlık, röportaj, spor, polisiye, ağız tadı, televizyon, gezi sayfa başlığı olarak kullanılmaktadır. Bir diğer gazete Milliyet ise “Cumartesi”, “Pazar” eklerinde; yaşam, moda, lezzet, eleştiri, rehber, sinema, gökyüzü, kapak, yorum, söyleşi, sanat, güncel, tarih, astroloji, çocuk, gezi, en moda en yeni sayfa başlıklarına yer vermektedir. Benzer şekilde Sabah gazetesi de haftanın üç günü “Cuma”, “Cumartesi” ve “Pazar” isimli ekleri yayınlamakta ve bu eklerdeki ortak sayfa başlıkları da; alışveriş, yaşam, ajanda, güncel, sinema, müzik, sanat, kültür, moda, trend, stil, röportaj, lezzet, anne-çocuk, mekan, gezi, güzellik, pet, hobi, alemler, olimpiyat, spor, dosya, gurme, yelken, söyleşi, portre olarak kendini göstermektedir. Vatan gazetesi ise cumartesi günü yayınladığı “bizim kahve” ekinde ve pazar günü yayınladığı “Pazar” ekinde ayrı ayrı sayfa başlığı koymamakta ancak sayfalarda işlediği konular bağlamında diğer gazetelerden farklılık arz etmemektedir. Bu bağlamda; moda, şarap, sağlık, kültür, anne-çocuk sağlığı, sinema, hafta sonu rehberi, yelken, mekan, spor, röportaj, pet, yemek, gurme, gezi, tatil gibi başlıklar altında toplanabilecek haberlere gazete sayfalarında yer verilmektedir.

Hürriyet, Milliyet ve Sabah gazetelerinin haftanın her günü yayınladıkları “ek”leri incelendiğinde de; Hürriyet’in “Kelebek” ekinde; magazin, güncel ve Kelebek TV başlıklarıyla, magazin haberleri, günlük televizyon programları, röportajlar, yemek ve sağlık haberlerinin, Milliyet’in “Cafe” ekinde Cafe, magazin, gezi, plazma, bulmaca ve sağlık sayfalarının, Sabah gazetesinin “Sabah’la Günaydın” ekinde ise magazin, yaşam, röportaj, televizyon, sağlık, moda, sinema, güzellik, ne var ne yok (gece gündüz kent rehberiniz) sayfalarının yer aldığı görülmektedir. Söz konusu “ek”lerin içeriklerinde ağırlıklı olarak magazin haberlerine yer verilmekte ancak zaman zaman “yaşam tarzı” haberlerine de rastlanmaktadır.

Türk basınında yaygın olarak tercih edilen, çeşitli periyotlarla, çeşitli alanlara ilişkin olarak yayınlanan pek çok “ek”ten söz etmek mümkündür. Bu çeşitlenme okur ile gazete arsındaki arz-talep ilişkisinden ziyade, reklamverenle gazete arasındaki arz talep ilişkisinden

62 beslenmektedir. Dolayısıyla genel olarak otomobil, teknoloji, turizm, seyahat, insan kaynakları, emlak gibi alanlara yönelik bu eklerde özellikle ilan ve reklama yer verilmekte ancak “yaşam tarzı” haberlerine de rastlanmaktadır. Sözgelimi bir seyahat ekinde pek çok otelin ilan ve reklamlarıyla karşılaşılmakta, bunun yanı sıra gazetenin habere ayrılmış sütunlarında aynı (farklı da olabilir) otelin bulunduğu yöre, sunduğu konfor, sağladığı imkanlar ve tüketildiğinde duyulan haz gibi özelliklerine vurgu yapılarak haber konusu edildiği görünmektedir. Yani reklam, övgülü ve özendirici bir üslupla, gazetenin kendisi tarafından yapılmakta ve bu noktada yaşam tarzı haberi kapsamına girmektedir. Keza bir otomobil ekinde de teknoloji ekinde de aynı üslupsal özellikler gözlenmektedir.

Ulusal ve uluslararası basın karşılaştırıldığında; uluslararası basın bağlamında oluşturulan örneklem çerçevesinde, yaşam tarzı başlığı altında ele alınan konularla, Türk basınında hafta sonu adlarıyla çıkan “ek”lerin ele aldığı konuların küçük farklılıklar dışında genel olarak benzerlikler taşıdıkları göze çarpmaktadır. Dolayısıyla “yaşam tarzı” başlığı altında sunulmasa da Türkiye’de de bu tarz bir habercilikten rahatlıkla bahsedilebilmekte, ağırlıklı olarak hafta sonu “ek”lerinde görülmekle birlikte, kimi zaman diğer eklerde kimi zaman gazetenin ana gövdesinde bile bu haber türüne yer verildiği gözlenmektedir. Elbetteki yukarıda tek tek değinilen “ek”lerin/sayfa başlıklarının/konuların hepsi yaşam tarzı haberinin kapsamına girmemektedir. Burada en belirleyici nokta tüketim kültürüne yöneltici, nesnelerin kullanım değerini önleyici ve değişim değerini önceleyici bir üslupla sunulan haberlerin bu tür bir haberciliğin kapsamına girdiği gerçeğidir. Bu bağlam da yabancı basın örnekleri de göz önünde bulundurularak, ülkemizde “yaşam tarzı” haberlerine içerik oluşturabilecek konular şu şekildedir: Giyim-kuşam, ayakkabı, çanta, aksesuar, tekstil, otomotiv, teknoloji, bilişim, yiyecek-içecek, puro, şarap, restoran, kafe, bar, gece klübü, konut, mobilya, dekorasyon, bahçe, ev hayvanları, tekne, yat ve tatil mekanları. Kısacası alınıp satılabilen ve moda olan her şey. Kapsamı daha anlaşılır kılabilmek için “yaşam tarzı” haberlerinin gazetelerde köşe yazısı ve bir haber türü olarak iki şekilde göründüğünü belirtmek ve bu tür bir haberin özelliklerini net bir şekilde sıralamak gerekmektedir. Bu bağlamda:

1. Metalara kültürel ve statüsel değerler yükleyerek tüketimi teşvik eder. 2. Yönlendirici bir üsluba sahiptir.

3. Serbest zamanı rasyonalize ederek alternatifler sunar.

4. İmaj, kimlik oluşturur ve yaşam kalitesi aracılığıyla toplumsal prestij ve statü vaad eder.

63 5. Gizli veya açık reklam yoluyla firmaların tanıtımını sağlar.

6. Harcama kapasitesi yüksek, tüketmeye muktedir, kentli, ve değişime açık bir okur kitlesini hedefler.

7. Modayı bir araç olarak kullanır ve yönlendirir.

8. Batı basının yaşadığı değişimden ve küresel kültürden izler taşır. 9. Politika dışı alanlarda kendini gösterir.

10. Elitize ettiği rol-modelleri vardır.

11. Özgürlüğü ve bireyselliği savunarak etkin bireyin oluşumunu vaat eder, ancak özünde bireyleri sistemle uyumlandırır ve edilgenleştirir.

Bu bağlamda yaşam tarzı haberciliğinin eleştirel değil, sermayeden yana tavır aldığını ve çoklukla reklam endüstrisi tarafından organize edildiği görünmektedir. Reklam endüstrisinin günümüz basın kuruluşlarındaki yaşamsal önemini göz önünde bulundurulduğunda, yaşam tarzı haberciliğinin genişleyen hacmi daha da anlaşılır olmaktadır. İdealize edilen ve fetişleştirilen tüketim nesneleri, karşılığını reklam ve para olarak basın işletmelerine döndürmekte ve bu ticari gerçeklik çokça basının sosyal sorumluluk ve meslek ilkelerinin esnemesine yol açmaktadır.

Yaşam tarzı haberciliği çoklukla ekonomi, kültür-sanat ve magazin haberciliğiyle karıştırılmaktadır. Kesiştikleri noktalar olduğu gibi ayrıldıkarı noktalar da vardır. Gerçekten de sınırlar çoğu kez kesişmekte, zaman zaman aralarındaki ayırımın farkedilmesi zorlaşmaktadır. Yaşam tarzı haberciliğini bu haber türlerinden ayıran en önemli fark belli bir yaşam tarzını olumlaması ve bireyleri tüketime yönlendirmesidir. Çoğu zaman “hayatın renklerini kucaklayın”, “özgür olun”, “hayattan zevk alın”, “farklılaşın” ve “birey olun” sloganlarıyla insanlara “tarz” vaat eden bu haberciliğin ideolojik olarak neyin savunusunu yaptığının analizi bu bakımdan son derece önemlidir. Özellikle 70’li yılların sonundan itibaren iletişim ortamındaki uluslararası ve ulusal sermayenin yoğun egemenliğini göz önüne getirdiğimizde, yaşam tarzı haberlerinin genişleyen hacminin sırrı anlaşılır olmaktadır. Yaşam tarzı haberciliği basın işletmeleri tarafından son derece önemsenen ve sütunlarda kendine rahatlıkla yer bulabilen bir habercilik türüdür; çünkü gazetelere para kazandırmaktır. Söz konusu olan bir işletme mantığı ve müşterilerden azami kar etme ise, bu tip bir haberciliğin egemenliği daha uzun yıllar sürecek görünmektedir. Biz de bu çalışmada yaşam tarzı haberciliğinin ardındaki dinamikleri sorgularken öncelikle 80’li yıllarda basının yaşadığı derin

64 değişimi analiz edeceğiz ve ardından bu haberciliğin köşe yazılarında ve haberlerde nasıl bir görünüm sergilediğini sorgulayacağız.

3.2. 80’Lİ YILLARDA TÜRK BASININ YAŞADIĞI DERİN DEĞİŞİM

Türk basını 12 Eylül 1980’den başlayarak bir dizi yoğun siyasal, ekonomik ve sosyal engeli göğüslemek zorunda kalmıştır. 1980’li yılların başında Türk basınının aşmak zorunda kaldığı en önemli zorluk siyasal niteliktedir. Askeri yönetimin uyguladığı sansür ile kapatılma endişesi taşıyan gazetelerin kendi kendilerine koydukları kısıtlamalar birleşince ve haber kaynağı niteliğindeki yetkililerin çekingenliği buna eklenince, sağlıklı haberciliği olanaksız kılan bir ortam doğmuştur. Öte yandan okurlarda 12 Eylül öncesinin kutuplaşma havasından uzak durma eğilimi ağır basmaktadır. Bu eğilimin ve habercilik etkinliklerinin baskı altına alınmasının etkisiyle gazeteler, 1980 öncesine oranla çok daha belirgin bir biçimde siyaset dışı konulara yönelmişlerdir. Bu yönelimi pekiştiren bir başka olgu ise; Özal hükümetinin neo-liberal politikalarıyla, siyasi otoritenin ideolojisi ekseninde ekonomi basınının dergicilik sektöründe kendini göstermesi ve batı tüketim kalıplarını önceleyerek özendirme yoluna giden pek çok kadın ve magazin dergisinin de kentli okurun hayatına girmesidir. Bu bağlamda kaliteli kağıda renkli baskı yapan dergicilik sektörüyle eş zamanlı olarak gazetelerde de baskı kalitesi arttırılmış, teknik yatırımlarla, renkli sayfa kullanma uygulaması yaygınlaşmış ve haber içeriklerinde de magazinselleşme yoluna başvurulmuştur. Magazinin yanı sıra belli bir toplumsal sınıfı işaret eden yaşam tarzı sayfaları da basında kendisine geniş yer olanağı bulmuş, gazetelerin ana gövdesine yaslanan ekler sayesinde de, gazeteler geçmişe göre önemli oranda konu genişlemesi yaşamıştır. Bu genişlemede bir diğer göze çarpan faktör de, köşe yazarı sayısındaki ciddi artıştır. Söz konusu artış yaşam tarzı haberlerinin daha da yayınlaşmasına olanak tanımıştır. 90’lı yıllarda ise özel televizyonların yayın hayatına açılması, bu renkli ve hareketli rakibe karşı yazılı basının ayak durabilme yarışını kızıştırmıştır. Yazılı ve görsel basında, içerik ve biçim açısından oluşan değişimin temel ve en önemli nedeni ise mülkiyet yapısının geçirdiği derin değişimdir.

Özellikle Aydın Doğan’ın 1979 yılında Milliyet gazetesini alması ve ardından Asil Nadir’in Türk basınına girişi 80 sonrası Türk basını açısından son derece önemli değişimlere yol açmıştır. Aydın Doğan’la birlikte basın dışı sermaye, basına dahil olmuş ve Babıali’deki geleneksel gazete patronu anlayışı önemli ölçüde kırılmaya uğramıştır. Kar ve saygınlık paydasında birleşen yeni patron modelinin ilk örneği Aydın Doğan’ın, Milliyet’i alma