• Sonuç bulunamadı

2.4. TOPLUM TABANLI AFET YÖNETİM SİSTEMİ

2.4.5. Yöneticilerin ve Meslek Adamlarının Eğitimi

Afet zararlarının azaltılması çalışmalarında birey eğitimlerinin ve deprem bilgi seviyelerinin etken faktör olduğu, bu konuda yapılan çalışmalardan elde edilen sonuçlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Sonuç olarak afet eğitimlerine katılan ve bilgi seviyeleri daha yüksek olan katılımcıların, zarar azaltma çalışmalarına daha fazla katkıda bulundukları anlaşılmaktadır.

Özellikle zararı azaltmak ve hazırlık evrelerinde uygulanacak temel afet bilinci eğitimleri ile toplumdaki insanların yönetim sistemine daha fazla katkıda bulundukları zararı azaltma çalışmalarına aktif katılım göstererek sürecin olumlu sonuçlarına destek sağladıkları görülmektedir. Zararı azaltma evresinin en önemli unsurlarından birisi, deprem risk farkındalığı ve bireylere verilecek eğitimlerle elde edilen bilgi seviyeleridir. Toplumsal algılamalarda eğitim seviyesi ve bilgi düzeyi yüksek olan toplumların afet zararlarını azaltma çalışmalarında daha katılımcı ve sorunları sahiplenme özelliklerinin daha fazla olduğu gözlemlenmektedir.

Birey ve toplumlara verilecek deprem eğitimleri ile bilginin davranışa dönüşmesi temel hedef olarak algılanmaktadır. Afet bilgilerini zarar azaltma, afet yönetimi ve hazırlık gibi evrelerde aktif davranışa çevirebilen toplumların afetlerle mücadelede daha başarılı sonuçlar elde ettikleri gözlemlenmektedir.

Modern ve bütünleşik afet yönetim sistemi; risk yönetimi olarak da adlandırılan afet öncesi yapılacak planlama ve hazırlık çalışmaları ile afet sırasında ve sonrasındaki kriz yönetimini içermektedir. Bu yönetim sistemlerini idare edecek olan afet yöneticilerinin özellikle afet sırasında ve sonrasında hızlı ve doğru karar verebilmelerini sağlamak için bilimsel çalışmalar yürütmektedir Yürütülen bu çalışmalarla afet yöneticilerinin; planlama, afet görevlileri ile toplumu örgütleme, görevlileri yönlendirme, kurum ve kuruluşlar arasındaki koordinasyonu sağlama ve kontrol denetim fonksiyonlarını gözden geçirerek afetlere hazır yöneticiler yetiştirilmesi hedeflenmektedir. Çünkü afetlerin karmaşık ve belirsiz riskler taşıması nedeniyle yöneticilerin temel kararları almakta zorlandıkları görülmektedir. Bu nedenle yönetici eğitimlerinin afet öncesinde

56

bilimsel niteliklere uygun olarak sık sık tatbiki uygulamalarla tekrarlanması gerekmektedir84.

Modern afet yönetim sistemlerinde risk ve krizi yönetecek yöneticilerin karar alma, uygulama ve yönetme kabiliyetlerinin en üst düzeyde bulunması zorunlu olarak görülmektedir. Sistem ne kadar modern ve uygulanabilir olursa olsun o sistemi uygulayacak yöneticiler ve onların maiyetindeki personellerdir.

Afet yöneticilerinin diğer yönetici kadrolarından daha farklı ve üstün özelliklerinin bulunması gerekmektedir. Özellikle mülki idare amirleri ile yerel yöneticilerin profesyonel anlamda yönetici eğitimlerinden geçirilerek afetlerde daha hızlı ve doğru kararlar almaları sağlanmalıdır.

Doğal afetlerin önemli bir bölümünü oluşturan depremlerin öncesindeki risk yönetimi ile sırasında ve sonrasındaki kriz yönetiminde yöneticiler görev ve sorumluluklarının bilincinde olarak yönetici görevlerini yerine getirmelidirler85.

Afet yönetimi; afet öncesi sırasında ve sonrasındaki özellikleri ile aslında bir bütünlük arz etmektedir. Afet yöneticileri afet öncesi planlama hazırlık ve zarar azaltma faaliyetlerinde tüm kurum ve kuruluşlarla koordinasyon ve işbirliğini sağlamalı ve toplumun afetlere en üst seviyede hazırlanmasını sağlamalıdır. Afet sırasında ise olaylara karşı sakin ve kararlı bir şekilde davranmalı hızlı ve uygulanabilir kararlar alarak mevcut durumun daha kötüye gitmesini önlemelidir. Afet sonrasında ise görevli tüm kurum ve kuruluşlar ile işbirliği ve koordinasyon içerisinde iyileştirme ve yeniden yapılanma çalışmalarını yürütmelidir. Afet yöneticileri diğer yönetici özelliklerine göre daha üstün meziyetlerle donatılmalı toplumun psikolojik sosyal ve kültürel özelliklerini iyi analiz edebilmelidir. Bunun sağlanması için afet öncesinde zaman zaman hizmet içi eğitim ve kurslara tabi tutulmalıdır.

Ülkemizde kamusal yönetim anlayışın da mutlaka profesyonel afet yöneticileri yetiştirilerek afet sırasında afet bölgelerinde görevlendirilmeleri sağlanmalıdır. Merkezi idarenin sorumluluğu ve koordinasyonunda yetiştirilecek mülki idare amirleri ve yerel yöneticiler bir bölgede afet meydana geldiğinde merkezden o bölgeye görevlendirilerek afet yönetiminin işleyişi sağlanmalıdır. Çünkü afet bölgesindeki yöneticilerin veya birinci derecedeki yakınların afetzede olabileceği düşüncesi ile merkezden o bölgeye yöneticiler gönderilmelidir.

Dünyada afet konusunda riskli bulunan ülkeler, kendilerini tehdit eden bu doğa olaylarını daha yakından tanıyarak gerekli tedbirleri alabilmek için okullarındaki müfredat programlarına doğal afet konularını da dahil etmektedirler.

84 Şengün, a. g .e., ss.41-44.

57

Bu konuda Amerika’daki uygulamalar incelendiğinde genelde bölgesel örneklemelere göre eğitim programları düzenlenmektedir. Bölgelerin afete maruz kalma özelliklerine göre incelendiğinde Amerika’nın kuzeyindeki üniversite ve kolejlerin %41,2’sinde doğal afetleri içeren dersler okutulurken bölgesel olarak deprem riskinin yüksek olduğu Kaliforniya da deprem eğitimleri verilirken sel riskinin daha yüksek olduğu Missisippi nehri çevresi ile orta Atlantik bölgelerinde sel afeti konusundan eğitim çalışmaları yapılmaktadır.

Yeryüzünün jeolojik ve jeomorfolojik özellikleri ile iklim niteliklerine göre ülke ve bölgelerin afet riskleri birbirinden farklı özellik göstermektedir. Bu nedenle her ülke veya bölgeler kendilerini tehdit eden afet risklerine göre halklarına afet eğitimi vermekte alınacak tedbirlerle eğitim çalışmalarını da dahil etmektedirler. Doğal afetlere karşı yapılacak eğitim faaliyetleri nitelik olarak birbirinden farklı özellikler göstermektedir. Zararı azaltma ve hazırlık çalışmalarına esas teşkil eden birey ve halkın eğitimlerinde amaç toplumda afet kültürü bilinci yürütmek iken; planlama, müdahale, iyileştirme safhalarında görev alan kişi kuruluş ve kamu görevlilerinin eğitimlerindeki amaç ise, bir bölgenin afet şartlarını afet öncesi normal düzeye ulaştırma gayretleri olarak ifade edilebilir. Üniversite eğitim programlarına afet programlarının dahil edilmesi ile akademik anlamda personel yetiştirmek hedeflenmektedir.

Ülkemiz gerek doğal ve gerekse insan kaynaklı teknolojik afetlerin büyük bir bölümü açısından riskli bir coğrafi konumdadır. Bu nedenle ülke genelinde bir afet eğitimi stratejileri belirlenmeli ayrıca bölgesel anlamdaki riskler için ise ayrıca eğitim çalışmalarına ağırlık verilmelidir.