• Sonuç bulunamadı

Tedarik Zinciri Yönetimi ve İşletme Stratejisi İlişkis

KONAKLAMA İŞLETMELERİNDE TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ

2.2. İŞLETMELER AÇISINDAN TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ

2.2.1. Tedarik Zinciri Yönetimi ve İşletme Stratejisi İlişkis

Tedarik zinciri yönetimindeki ilişkiler, değer zinciri (value chain) ve bu zincirin en önemli halkası olan müşteriler, işletmelerin rekabetçi stratejilerini oluştururken; göz önünde bulundurmaları gereken en önemli unsurlardır. Tedarik zinciri yönetim stratejisi ürün sunma, kapasite planlama, talep yönetimi iletişim ve teslim ile ilgili kararların bir modeli olarak görülebilir. Tedarik zinciri stratejisinin işletme stratejisi ile ilişkilendirilmesi, bir işletmenin ürün ya da hizmetinin üretiminde kapsanılan anahtar işletme süreçlerini tanımlamayı içerir. Bu nedenle işletmeler işbirliği hedeflerine bağlı olarak tedarik zinciri yönetimi için hedefler geliştirmelidirler. Şekil 7’de TZY ile işletme stratejisi arasındaki bağlantı ifade

edilmektedir. İşletme yöneticileri en doğru ve uygun stratejiyi belirlemeye çalışırken önlerindeki en önemli engeller şunlardır (Onat, 2002:48):

• Ürün çeşitliliğinin artması

• Ürün yasam döngüsü süresinin azalması • Tedarik zinciri ortaklarının sürekli artması • Küreselleşme

• Yeni stratejileri uygulamanın zorluğu.

Şekil 9 İşletme Stratejisi ve TZY Bağlantısı

Kaynak: Onat,2002:40

Tedarik zinciri yönetiminin en önemli etkinliği “müşteri odaklı” olmaktır. Bu bakış açısında müşteriler kadar tedarikçiler de tam olarak tedarik zincirine entegre edilmelidir. Tedarik zinciri yönetimine baslarken işletmelerin planlarında ve uygulamalarında anahtar noktaları göz önünde bulundurmaları gerekmektedir. Başlıca anahtar noktalar (Zuckerman, 2002:384):

• Tedarik zinciri girişimlerini işletme hedeflerine uyumlu hale getirmek için tedarik zinciri stratejisi bütün işletme stratejisi ile birleştirilmelidir.

• Tedarik zinciri amaçlarını karşılamada kullanılan her sürecin bireysel yeteneğinden emin olmak için tedarik zinciri amaçları tanımlanmalı ve planlar geliştirilmelidir.

• Pazar talebinin sinyallerini dinlemek için sistemler geliştirilmeli ve talep değişiklikleri sürekli izlenmelidir.

• İhtiyaç duyulan malzemelerin maliyetini azaltmak için tedarikçilerle işbirliğini geliştirme yoluyla tedarik kaynakları yönetilmelidir.

• Her bir müşteri bölümü ve yeniden sekil verilen müşteri odaklı tedarik zinciri ağları geliştirilmelidir.

• Tedarik zincirinin bütün düzeylerinde ve ürünlerin akışında karar vermeyi destekleyen bir tedarik zinciri bilgi sistemi geliştirilmelidir. • Üretim ortamı çevik üretim yapısına uygun düzenlenmelidir.

• Müşteri faaliyetlerinin odağını müşteri ve müşteri ilişkileri yönetimi oluşturmalıdır.

• Zincir ortaklarıyla işbirliğine öncelik veren bütünleşik tedarik zinciri yönetimi uygulanmalıdır

• Üst yönetimin tedarik zinciri yönetimi uygulamalarına destek vermesi sağlanmalıdır.

• Tedarik zincirini her yönüyle değerlendiren, hem hizmet hem de finansal ölçüleri kapsayan çapraz-fonksiyonel ve çapraz-işletme performans ölçüleri olmalıdır.

Tedarik zinciri yönetiminin odağı, iş çevrelerinin değişimine cevap vermeyi ve ürün yasam çevrimlerini dikkate almasıdır. Katılımcılar arasında farklı etkileşimlere ürün yasam çevriminin her aşamasında ihtiyaç duyulur. Tedarik zincirleri, yeni pazarlardaki ürünlere hem miktar hem de ürün karması ile talepteki akışkanlığa uygun olarak cevap verebilecek esneklikte olmalıdır. Değişmeyen, doymuş pazarlardaki ürünler, düşük maliyette, ürünleri güvenle teslim edebilen tedarik zincirleri gerektirir. Bu nedenle, etkin tedarik zinciri yönetimi, tedarik

zincirinin bu değişimlere göre cevap verebilmesini sağlayabilmek gereklidir (Ecevit,2002:87).

2.2.1.1. Stratejik Tedarik

Stratejik tedarik kavramının amacı, aynı parçaya ait birçok siparişi belirleyebilmektir. Satın alınan parçalar sekil, uygunluk ve fonksiyona göre analiz edilir ve sınıflandırılır. Örneğin firmanın aldığı her vida, metal tipi, uzunluk, çap vb. gibi özelliklere göre sınıflandırılmalıdır. Bu da firmaya tekrarları önlemesine yardımcı olarak, toplam vida alımları hakkında net bir tablo sunacaktır. Bu bilgiye dayanarak, firma en uygun tedarikçiyi seçebilir. Bu kararı verirken, fiyatın yanı sıra, hizmet, teslim sıklığı, minimum sipariş miktarı ve ödeme koşulları da ele alınması gereken kriterlerdir. Stratejik tedarik, işletmedeki bölümler arasındaki satın almaları birleştirmektedir. İdari maliyetleri azaltarak, satın alınan bileşenlerin fiyatını %5-15 arasında düşürebilmektedir.

2.2.1.2. Küresel Pozisyon Belirleme Sistemi

Küresel pozisyon belirleme sistemi; tedarik zinciri içinde mal akışını takip edebilme sayesinde firmalar nakliyeciyi yeni bir ise yönlendirebilme, stokları otomatik olarak takip ve son kullanım tarihi yaklaşan ürünlerin bilgisine erişebilmektedir.

Bugüne kadar işletmeler, malın kamyonlara yüklenmesi ile depoya gelmesi arasında geçen süre içerisinde olup bitenlerden habersizdi. Ancak yeni teknoloji sayesinde firmalar, tedarik zinciri içerisinde malın akışını takip edebilmektedirler. Uydu temelli Global Pozisyon Belirleme Sistemi (GPS-Global Positioning System) alıcıları sayesinde distribütörler her an firmanın sürücülerinin nerede olduğunu bilebilmekte ve yeri en uygun olan sürücüyü yeni bir iş için yönlendirebilmektedirler. Bu sistemden önce farklı bir mesaj sistemi kullanılmaktaydı ve bu şekilde sürücünün mesajı alıp almadığından emin olunmasında güçlükler yaşanmaktaydı. Barkotlardan farklı olarak, her bir koli ürüne iliştirilmiş olan pilsiz etiketlerin bir hat üzerinden geçirilmesine gerek yoktur. Bunlar deponun içinde iken dahi alıcılar tarafından algılanırlar. Stok sistemleri kamyonlar

depoların kapılarından geçerken güncellenir. Bu sistemin başka bir yararı da son satış tarihine yaklaşmış ürünlerin görüntülenebilmesidir. Bu tarihten sonra bu ürünler Avrupa'da satılamamaktadır (Ecevit,2002:37).

2.2.1.3. İnternet

Günümüzde kullanılan tedarik zinciri yönetimindeki en büyük dalga zincirin Internet'e geçişin hızlanmasıdır. Web sayfasıyla, tüm üretim ortakları sipariş alabilirler veya stoklarını kontrol edilebilmekte veya müşteriler siparişlerini rahatlıkla verebilmektedir. Dikkatlerin üzerine çekilmesi gereken bir konu olduğu durumlarda, uyarı sistemi tedarik zinciri yöneticisini otomatik olarak uyarmaktadır (Power ve Sing,2007:1295).

2.2.1.4. Etkili Müşteri Yanıtı

Etkili müşteri yanıtı; satış noktası verilerinin perakendeciden tedarikçiye

gerçek zamanlı olarak iletilmesi ve rafların otomatik olarak yenilenmesidir. “Tedarik Zinciri Yönetimi”; esas olarak “ İşletme Yönetim Sistemi” açısından dağıtım kanallarının kurulması boyutu ile pazarlama fonksiyonu, girdilerin temini, zamanında ve kaliteli üretim açısından da üretim fonksiyonu ile bağlantılıdır. Malları ve hizmetleri; istenen miktarda ve kalitede, zamanında ve kabul edilebilir maliyette pazarlanabilir biçimde üretmek “üretim” fonksiyonunun amacıdır. Tedarik zinciri yönetimi, malların fiziki dolaşımı; hammadde, ara malı ve nihai mal aşamalarının her biri ile bağlantılıdır.

EDI(Elektronik Veri Transferi) ve barkot tarayıcısı kullanarak, dağıtıcı firmalar müşterilerin stoklarını kontrol edebilmektedir. Müşteri belirli bir üründen fazla miktarda kullandığında, gece müşterinin bilgisayarı distribütörün bilgisayarına veri ileterek hangi üründen satın alınması gerektiği konusunda uyarı vermektedir. Tam zamanında hizmet sayesinde müşteriler stok maliyetlerini düşürebilmekte, distribütörler de yeni müşteriler kazanmaktadır.

Endüstriyel distribütör ve üreticiler arasındaki tedarik zinciri ilişkileri tam zamanında teslim üzerinde yoğunlaşmışken, perakendeci ve tüketim mamulleri endüstrileri kendi tedarik zinciri markasını geliştirmişlerdir. Bunun adı Sürekli ikmal Programı (CRP-Continuous Replenishment Program) veya daha genel olarak Etkili Müşteri Yanıtı'dır (ECR-Efficient Consumer Response). Temel düşünce, satış noktası verilerinin perakendeciden tedarikçiye gerçek zamanlı olarak iletilmesi ve rafların otomatik olarak yenilenmesidir (Şen, 2008:30).

İşletmelerin tedarik zinciri yönetimi konusunda oluşturacağı strateji, işletme stratejisi ile uyumlu olmalıdır. Tedarikçilerinin de bir işletme olduğu ve benzer üretim ve pazarlama araçlarına sahip olduğu düşünülürse, tedarikçilerine sunacakları teklifleri bu hedeflere uygun düzenlemeleri gerekir.

Teknolojik olarak gelişmiş firmalar yalnızca lojistik ve satın alma fonksiyonlarını yeniden yapılandırmakla yetinmemekte, rekabet avantajı sağlamak için diğer fonksiyonları da ele almaktadırlar. Bu konuda en atak girişimler uluslararası stoksuz teslim zinciri oluşturmaya çalışan Japon otomobil üreticileri tarafından yapılmaktadır. Ancak parçaları başka ülkelerden direkt olarak üretim hattına getirmek soğukkanlı olmayı gerektirmektedir. Zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür. Tedarik zincirin yönetiminde firmalar az stokla çalıştıklarından, tedarik zincirindeki herhangi bir bağın kopması durumunda siparişleri karşılayamama söz konusu olacaktır. Tedarik zincirinin yeniden yapılanmasını yönlendiren, maliyetin düşmesinden çok müşterinin beklentileridir. Bu işe baslarken müşteriye hizmet vermedeki standardın ne olduğu sorulmalı ve cevaba göre strateji, stok politikaları, bilişim teknolojisi planları ve tedarik zinciri ortaklıkları belirlenmelidir (Govindu ve Chinnam,2007:590).