• Sonuç bulunamadı

II. BÖLÜM

2.3. Mülâzemet Yolları

2.3.4. Teşrîf

İlmiyye zümresi içerisinde yüksek dereceli görevlere sahip ulemânın, üst mertebeye yükselmesi, görev değişiklikleri, sefere katılmaları, padişah cülusları ve padişah çocuklarının doğumunda teşrîf adı verilen bir usül ile mülâzım verdikleri görülmektedir. Bu usül yüksek dereceli ulemâya ek kadro sağlamıştır.178

XVII. yüzyılda ilmiyye kanûnnâmelerinde teşrîf yolu ile belirtilen maddeler şöyledir:

1643 tarihli kanûnnâmede "...kâdimi mülâzım alınagelen Dâhil müderrisleri

Dâhilden Sahna veyahud aher mansıba hareket etdikde bir mülâzımı alınub Altmışlıdan dahi Süleymaniye medresesine veyahud aher mansıba hareket etdikde bir mülâzım alınub velhasıl Dâhilden Süleymaniyeye varınca ancak dört mülâzım alınub..." 179 ifadesi yer almaktadır. Bu ifade ile eskiden beri mülâzım alınan Dâhil müderrislerinden,

178 Beyazıt, 2014a, s.63. 179

Dâhilden Sahna ya da başka mansıba hareket ettiklerinde bir, Altmışlı medreselerden Süleymaniyeye hareket ettiklerinde bir, Süleymaniyeden kazaya hareket ettiklerinde bir mülâzım alınacağı kısacası Dâhilden Süleymaniyeye varıncaya kadar en fazla dört mülâzım alınacağı, kanuna aykırı mülâzım alınmayacağı vurgulanmaktadır.Buna göre Dâhil statülü medreselerde görevli müderrislerin, kanûnnâmede belirtilen hareketlerinde sadece bir, toplamda ise Süleymaniyeye varana kadar en fazla dört mülâzımını mesleğe katabilmesine izin verilmiştir. Böylece bu yol ile gerçekleşen mülâzım alımlarına sayısal bir sınırlandırma getirilerek meseleğe giren mülâzım sayısını kontrol altında tutma hedefi güdülmüştür.

1643 tarihli kanûnnâmede ayrıca "...teşrifleri alınan Haremeyn-i Şerefeyn ve

Kudüs-ü Şerif kazalarına tasarruf olanlardan kanun üzere mülâzım alınub i'tibarlından mülâzım alınmaya..."180

denilmektedir. Bu durumda ifade edilen görevlilerin sadece

fiilen görevli oldukları yerlerin kadrolarından mülâzım vermeleri istenmiş, i'tibarlarından mülâzım vermeleri yasaklanmıştır. Bu kural da mülâzım alımlarında sayısal bir sınırlandırma hedefi taşımaktadır.

1658 tarihli kanûnnâmede de bu hususla ilgili "...teşrifleri alınan Haremeyn-i

Şerefeyn ve Kudüs-ü Şerif kazalarına tasarruf olanlardan kanun üzere mülâzım alınub i'tibarlından mülâzım alınmaya..." 181

denilmektedir. 1643 tarihli kanûnnâme ile ortak olan bu madde de, Mekke, Medine, Kudüs kazalarından ilmiyye teşkilatı içerisine gerçekleşen girişlere kısıtlamalar getirildiği görülmektedir.

Hocazâde Abdullah Efendi (M. 1633-1635) kayıtlarının bulunduğu birinci defterde teşrîf yolu ile mülâzım olan 104 kişiden 45'nin yanında özel olarak sefere

teşrîf, 4' nün yanında özel olarak şark seferine teşrîf ibaresi yer almaktadır.182

Şevval 1043 tarihli sefere teşrîf ibaresi IV. Murad döneminde Lehler üzerine yapılan seferi, Şark seferi ise yine IV. Murad döneminde yapılan Revan seferini ifade ediyor olması kuvvetle muhtemeldir.183 Bunun yanında Mehmed İsmetî Efendi'nin (M. 1663-1665) ikinci kayıtlarının bulunduğu defterde 4 kişinin yanında sefere teşrîf184

ve Büzürg

Abdürrahimzâde Mehmed Efendi (M. 1665-1666) kayıtlarında bulunan 16 kişinin yanında sefer-i mezbure teşrîf yazmaktadır. Zikredilen bu iki defterdeki seferin, 1664

180

MA, RKR, 204/27.

181 MA, RKR, 190/13. ; Bu ferman neşredilmiştir. Bkz. Alan, 2015, s.303-306. 182 MA, RKR, 201/24.

183 Yılmazer, 2006, s.177-183. 184

yılında Vasvar Antlaşması ile sonuçlanan Avusturya Seferi olması muhtemeldir.185

Ayrıca Muîd Ahmed Efendi'nin (M. 1641-1644) defterinde, Sabıka Mekke-i mükerreme kadısı olan İshak Efendi, Mekke kadısı Hasan Efendi, Medine kadısı Musa Efendi' nin teşrîf yolunu kullanarak vermiş oldukları toplam 12 mülâzımın mümeyyiz önüne çıkarak imtihan olması istenmektedir.186

Bunun yanında Karaçelebi-zâde Mahmud Efendi (1644-1645)' nin kayıtlarında, İmam-ı sultan Yusuf Efendi' nin Mihaliç arpalığı

ile dört kişiyi teşrîfen mülâzım verdiği görülmektedir. Bu durum gelecek bölümde

detayıyla bahsedilecek olan kanûnnâmelere aykırı olarak gerçekleştirilmiş bir alım olmuştur.187

Mehmed İsmeti Efendi'nin (M. 1658-1661) birinci defterinde Şeyhülislam Mehmed Efendi sayesinde teşrîf yolu ile mülâzım olan yedi kişinin yanında "makama

teşrîf" ifadesi yer almaktadır.188

Yukarıda zikredilen farklı sebeplere binaen Osmanlı'da ulemâ farklı zamanlarda teşrîf kadrosunu kullanarak mülâzım vermişlerdir.

Aşağıda XVI. ve XVII. yüzyıllarda teşrîf yolu ile gerçekleşen mesleğe girişlerdeki değişim karşılaştırılacaktır. XVI. yüzyılda teşrîf yolu ile mesleğe girişlerin % 5,65 ile % 40,1 oranları arasında değişiklik gösterdiği görülmektedir.189

XVII. yüzyılda teşrîf yolu ile mesleğe girişlerin oranı ise: H. 1042-1045 (M. 1633-1635) yılları aralığında 30 aylık süreyi kapsayan defterde % 14,48 oranıyla 104 kişi, H. 1045-1046 (M. 1635/36-1637) yıllarına ait 16 ayı kapsayan defterde % 9,75 oranıyla 8 kişi, H. 1051-1054 (M. 1641-1644) tarihlerine ait 34 aylık süreyi kapsayan defterde % 17,25 oranıyla 44 kişi, H. 1054-1055 (M. 1644-1645) tarihli 19 aylık süreyi kapsayan defterde % 15,85 oranıyla 36 kişi, H. 1069-1071 (M. 1658-1661) tarihli 28 aylık süreyi kapsayan defterde % 26,47 oranıyla 27 kişi, H. 1074-1075 (M. 1663-1665) tarihli kayıtlarında 20 aylık süreyi kapsayan defterde % 30,25 oranıyla 36 kişi, H. 1075- 1077 (M. 1665-1666) tarihli 17 aylık süreyi kapsayan defterde % 56,89 oranıyla 66 kişi teşrîf yoluyla mülâzım olarak kayıt edilmiştir.

XVI. yüzyıl ile XVII. yüzyılda teşrîf yolunu kullanarak mesleğe girenlerin oranları karşılaştırıldığında XVI. yüzyılda teşrîf yoluyla mülâzım olanların oranının % 7,69'dan yüzyılın sonlarına doğru % 40,1'e doğru bir artış olduğu gözlemlenmiştir. Benzer şekilde XVII. yüzyılda % 14,48 ile başlayan oran yüzyılın ikinci yarısında % 56,89 oranına kadar yükselmiştir. Bu da XVI. yüzyılda artış gösteren oranların XVII. 185 Özcan, 2003, s.417. 186 MA, RKR, 204/27. 187 MA, RKR, 204/27. 188 MA, RKR, 213/36. 189 Beyazıt, 2014a, s.46-48.

yüzyılda artarak devam ettiğini ve mesleğe girişlerde teşrîf yolunun önemli bir rol üstlendiğini göstermektedir. Meydana gelen bu artış da molla hizmetinden mülâzım olanların sayısının arttığını göstermesi bakımından önem arz etmektedir

Benzer Belgeler