• Sonuç bulunamadı

SANAYİ VE TİCARET

5.9. Türkiye’de Organize Sanayi Bölgeler

Dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi, Türkiye’de de sınaî faaliyetlerin artması, fabrikaların şehir içi ve kenarlarında konumlanması, altyapı, çevre, sağlık, istihdam gibi konuların önceden görülüp planlanmamış olması bazı sorunlara neden olmuştur. Sanayinin gelişmeye başladığı dönemlerde Türk Sanayicisinin birçok fırsat ve destekten yoksun olması yatırım yapılmasını güçleştirmiştir. Özdemir128

(1990) tarafından bildirildiğine göre, aslında, ülkemizde Osmanlı İmparatorluğu döneminde Lonca ve Ahilik sistemleriyle düzenli ve planlı bir üretim ortamı bulunmaktadır. Cumhuriyet döneminden önce, 19. asırda Türkiye’de fabrika sanayini kurma girişimleri yapılmış ancak çeşitli siyasal, sosyal ve ekonomik sebeplerle yerli ve yabancı sermaye tarafından ülkenin çeşitli yerlerinde kurulan çok sayıda fabrika kısa zamanda kapanmıştır. 1800 yılında başlayan sanayileşme hamlesi ise 1860 yılında durmuştur.

Cumhuriyet sonrası sanayi hamlesi tek elden yani devlet tarafından yönlendirilmiş ve finanse edilmiştir. Ancak 1950 yılından sonra Türkiye’de gerçek sanayileşmeden söz edilebilir. OSB kurulmasına ait tasarı ve görüşmeler 1961 yılında gerçekleşmiş, birinci beş yıllık kalkınma planı (1963-1967) döneminden itibaren sürekli olarak sanayinin geliştirilmesine ve bölgesel kalkınmanın gerçekleştirilmesine yönelik özendirici tedbirler bütçe ve planlarda yer almıştır129 (Yücel, 1987).

Türkiye'deki OSB uygulaması, gelişmiş batı ülkelerindeki uygulamalara birçok açıdan benzemekle birlikte, bazı farklılıklar da taşımaktadır. Batılı ülkelerdeki organize sanayi bölgeleri, genelde, yarı-kentsel alanlarda, uzmanlaşmış yani belli bir sanayi dalını içeren, standart fabrika binaları ve altyapı tesislerinden oluşurken; ülkemizde organize sanayi bölgeleri kentsel alanlarda, karma yapıda, standart olmayan fabrika binaları ve altyapı tesisleriyle onlardan ayrılmaktadır. Ayrıca, batılı ülkelerde bazı organize sanayi bölgesi yönetimleri kâr amacı güderken; Türkiye’dekiler kâr amacı gütmeyen kuruluşlardır. Yine batıdakilerde sadece küçük ve orta işletmeler yer alırken; Türkiye’deki OSB’lerde büyük işletmeler de yer almaktadır. Batıdaki uygulamalarda, sanayi parselleri satın almanın dışında aynı zamanda firmalara kiralanabilirken; Türkiye’deki uygulamalarda kiralama yapılmamaktadır130(Eyüpoğlu, 2005).

128

Özdemir, M., 1990. Türkiye’de OSB, TOBB 40. yıl yayınları,Ankara, s.4. 129

Yücel, A., 1987, “Türkiye’de Arazi Kullanımı ve Sanayi yer seçiminde Kamu Sektörü Özel Sektör İlişkileri”, OSB DPT yayınları, Ankara, s. 20.

Türkiye’de, OSB’lerin tarihsel gelişimi, dünyadaki diğer örneklerde olduğu gibi, gelişme potansiyeline sahip büyük kentlerin çevresinde olmuştur. Bu bakımdan, sanayileşme her ne kadar istenen bir durum olsa da, gelişmelerin zaman içinde, bazı bölgeleri ve kentleri zorladığı gözlemlenmiştir. Öte yandan, Türk Sanayisi’nin planlı bir şekilde geliştirilmesi çabaları ile birlikte OSB’lerin oluşturulması düşüncesi de güç kazanmıştır.

Türkiye’de Planlı Dönem Öncesi, Türk sanayisinin planlı bir şekilde geliştirilmesi çabaları ile birlikte OSB fikri de kuvvet kazanmaya başlamıştır. 1961-62 yıllarında Türk Hükümeti tarafından yaptırılan bir araştırma neticesinde OSB fikri öne çıkmış, Bursa’da bir bölgenin pilot OSB olması önerilmiştir. 1962 uygulamaya başlanan Bursa OSB, Türkiye’nin de ilk OSB’sidir. 15–20 yılda tamamen dolabileceği tahminiyle planlanan Bursa OSB’nin 3–4 yıl içinde %70 doluluk oranına ulaşması, OSB’nin Türk sanayisi açısından tutarlı bir yol olduğu konusunda güven vermiş, bu başarılı uygulama ve bu yöndeki yeni talepler Türkiye’de OSB kavram ve uygulamasının yayılmasına neden olmuştur131 (Onat, 1969).

Bu gelişme, organize sanayi bölgelerinin ülkemizde tutunacağı konusunda güvence vermiştir. Bursa uygulamasından sonra, 1964 yılından itibaren Manisa, Konya, Bartın ve Ankara OSB’lerin planları yapılmıştır. 1983 yılı sonuna kadar gelen yirmi yıllık süreçte, altı adet OSB (Bursa, Gaziantep, Eskişehir, Konya, Erzurum, Manisa) tamamlanmıştır. 1988 yılında bunlara Bilecik, Bursa (İnegöl), Tekirdağ (Çerkezköy) ve Eskişehir OSB’leri eklenmiştir132

(Özdemir, 1990).

Türkiye’de 1962 yılında Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) OSB’nin ku- ruluşuyla başlayan OSB projeleri 2010 yılı itibari ile 262’ye ulaşmış, bunlardan yaklaşık 26000 Ha büyüklüğünde 136 adet OSB projesinin altyapısı tamamlanarak üretime geçilmiştir. 33 adet OSB ise altyapı inşaatları devam etmekte iken üretime başlamıştır. Böylece kısmen faaliyette olup üretim aşamasında olan OSB’ler ile birlikte faaliyette olan toplam 169 OSB bulunmaktadır.

OSB’lere tanınan muafiyetler

Organize Sanayi Bölgelerine değişik kalemlerde vergi avantajları getirilmiştir. Bunlardan bir kısmı OSB tüzel kişiliğine, diğer bir kısmı da OSB içerisindeki firmalara daha fazla kolaylık tanıyan vergi araçlarıdır. Organize Sanayi Bölgesi tüzel kişiliklerine ve içinde yer alan kuruluşlara tanınan vergi muafiyetleri Tablo.5.3.’de gösterilmektedir.

131 Onat, E., 1969, OSB Fiziki Planlama Esasları, TOBB yayınları, Ankara, s,12 132

Tablo 5.3.: Organize Sanayi Bölgelerine Tanınan Muafiyetleri VERGİ

TÜRÜ

OSB TÜZEL KİŞİLİĞİ OSB'LERDE YER ALAN

İŞLETMELER AÇIKLAMA

Emlak Vergisi

Muaf

(İnşaat bitim tarihini takip eden Bütçe yılından itibaren 5 yıl )

Muaf

(İnşaat bitim tarihini takip eden Bütçe yılından itibaren 5 yıl )

1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 5. maddesine 3365 sayılı Kanunla eklenen (f) fıkrası

Atıksu Bedeli

Muaf

(Merkezi Atıksu Arıtma Tesisi İşleten Bölgeler)

Muaf

(Merkezi Atıksu Arıtma tesisi işleten bölgelerdeki işletmeler)

Muaf değil

(Merkezi Atıksu Arıtma tesisi işletmeyen bölgelerdeki işletmeler)

4562 sayılı OSB Kanununun 21. maddesi Elektrik ve Havagazı Tüketim Vergisi Muaf

(OSB'nin kendi binalarının tüketeceği elektrik ve havagazı için)

Muaf Değil 4562 sayılı OSB Kanunu ve

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu

KDV

Muaf

(Arsa ve işyeri teslimleri ) (Arsa ve işyeri dışındaki teslimleri ile bölge dışındaki arsa ve işyeri teslimleri KDV'ye tabi)

Muaf Değil

(Teşvik Belgesi Kapsamında yapılacak makine ve teçhizat teslimleri KDV'den muaftır)

4369 sayılı Kanunun 60. maddesi ile 3065 sayılı KDV Kanunun 17/4. maddesine eklenen (k) bendi Bina İnşaat Harcı ve Yapı Kullanma İzni Harcı Muaf

Muaf 2464 sayılı Belediye Gelirleri

Kanununun 80. maddesi

Kurumlar Vergisi

Muaf

(OSB'nin esas faaliyetleri dışındaki faaliyetleri nedeniyle elde edeceği gelirleri kurumlar vergisine tabidir)

Muaf Değil 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunun 4. maddesinin (n) bendi Çevre Temizlik Vergisi Muaf

(Belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde bulunan ancak belediyelerin çevre temizlik hizmetlerinden yararlanmayan OSB'ler)

Muaf

(Belediyelerin çevre temizlik hizmetlerinden yararlanmayan işletmeler )

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun mükerrer 44. maddesi, (25/12/2003 – 5035 Sayılı kanunun 41. md.) 10.01.2004 tarih 25342 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 30 seri nolu Belediye Gelirleri Kanunu Genel tebliği I. Bölüm Tevhid ve İfraz İşlem Harcı Muaf Muaf

5281 sayılı Kanun ile 492 sayılı Harçlar Kanununun 59. maddesine ilave (n) bendi

Kaynak: Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, http://www.sanayi.gov.tr/Files/Attachments/OtherFiles/tablo-2- 15042010152521-07052010115944.doc,02.04.2010