• Sonuç bulunamadı

Endüstri devrimi sonrası, devlet müdahalesinin olmadığı dönemlerde bugünkü

gelişmiş ülkelerin çoğunda çocukların az ücretle ağır iş koşullarında çalıştırıldığı bilinmektedir. Ancak, devletin ekonomiye müdahalesi ve özellikle de “sosyal devlet” anlayışının güçlenmesi, beraberinde çalışma yaşamına yönelik bazı sosyal politikaların uygulama alanı bulmasını sağlamış ve çocuk istihdamının azaltılması yönünde tedbirlerin alınmasını gerektirmiştir176. Ancak birçok tedbire rağmen günümüzde

özellikle de az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde çocuk istihdamının giderek artış gösterdiği bir gerçektir. Bunun önemli nedenlerinden biri de, ülkeler için küresel ekonomide rekabet avantajı elde etmek ve haksız rekabete dayalı bir strateji izlemek anlamına gelen “sosyal damping” uygulamalarıdır. Türkiye’de bu tür ülkeler arasında yer almakta ve en çok çocuk çalıştırılan ülkeler sıralamasında, Kenya, Bangladeş ve Haiti’den sonra gelmektedir177.

Çocukları çalışmaya iten nedenlerin başında, “gelir dağılımındaki adaletsizlik” gelmektedir. Ailelerdeki gelir seviyesini düşüklüğü daha fazla kişinin emek piyasasına girmesini zorunlu hale getirmekte ve böylece çocuklar da çalışmaya yöneltilmiş duruma gelmektedirler. Ayrıca, “hızlı nüfus artışı”, “iç göç” ve “çarpık kentleşme” gibi bazı sosyal problemlerin ortaya çıkardığı ekonomik sorunlar aile kurumunun parçalanmasına neden olmaktadır. Bunun sonucunda da çocuklar erken yaşlarda çalışma yaşamına içerisine girmektedirler178

.

Tablo 29’da GNS’ye göre Türkiye’de 1994–1999–2006 dönemlerine ait çocuk işgücü temel göstergeleri verilmiştir. Tabloda göstergeler miktar olarak verilmiş olmasına rağmen tabloyu yorumlarken hem miktar yönünden hem de oran yönünden yorumlamak rakamları daha anlaşılır kılacaktır.

2006 yılında Türkiye genelinde 6–17 yaş grubundaki çocuk sayısı 16 milyon 264 bindir. Bu yaş grubundaki çocukların % 60.9’u kentsel, % 39.1’i kırsal yerlerde

176

Ersin Kavi, Çocuk İstihdamı Açısından Sosyal Sorumluluk Standardı, Kocaeli Üniversitesi Yayınları, 2008, s.274, http://iibf.kocaeli.edu.tr/ceko/ssk/kitap51/7.doc (10 Mayıs 2010)

177

Yıldırım Çakar, Ülkemizde Çocuk İstihdamı, Eğitimi ve Çözüm Önerileri, Makine Mühendisleri Odası Yayınları, 2005, s.1http://www.mmo.org.tr/resimler/ekler(10 Mayıs 2010)

yaşamaktadırlar. Bu çocukların % 84.7’si bir okula devam ederken % 15.3’ü okula devam etmemektedir. Okula devam etmeyen çocukların % 58.8’ini kız çocukları oluşturmaktadır. 6–17 yaş grubunda bulunan 16 milyon 264 bin çocuktan 958 bin kişisi yani % 5,9’u ise ekonomik bir işte çalışmaktadır.

Tablo 29

Çocuk İşgücü Temel Göstergeleri ( bin kişi) 1994–1999–2006

1994 1999 2006

Kurumsal Olmayan Sivil Nüfus 59 736 65 442 72 957

0–5 Yaş Grubundaki Nüfus 8 469 7 930 8 479

6–17 Yaş Grubundaki Nüfus 14 968 15 821 16 264

İstihdam ( 6 ve daha yukarı yaş) 20 984 22 124 22 963

İstihdam ( 6–17 yaş) 2 269 1 630 958

İstihdam oranı ( 6–17 yaş) (%) 15.2 10.3 5.9

Kent 611 478 457 Kır 1 659 1 151 502 Erkek 1 372 955 632 Kadın 898 675 326 Tarım 1 510 990 392 Tarım dışı 759 640 566 Ücretli ve yevmiyeli 648 617 513

Kendi hesabına ve işveren 52 28 26

Ücretsiz aile işçisi 1 570 985 420

Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu ( TUİK ), Hane Halkı İş Gücü Anketi

http://www.tuik.gov.tr/VeriBilgi.do?tb_id=25&ust_id=8 ( 10 Mayıs 2010 )

Türkiye genelinde 6–17 yaş grubunda istihdam edilen çocukların % 47.7’si kentsel, % 52,4’ü kırsal yerlerde yaşamaktadır. İstihdam edilen çocukların % 66’sını erkek, % 34’ünü kız çocukları oluşturmaktadır. Çalışan çocukların % 31,5’i bir okula devam ederken, % 68,5’i öğrenimine devam etmemektedir. Okula devam eden 6–17 yaş grubundaki çocukların % 2,2’si ekonomik bir işte çalışırken, okula devam etmeyen çocukların % 26,3’ü çalışmaktadır.

Çalışan çocukların % 40.9’u tarım (392 bin kişi), % 59.1’i tarım dışı sektörde (566 bin kişi) faaliyet gösterirken, % 53’ü ücretli veya yevmiyeli, % 2.7’si kendi

hesabına veya işveren, % 43.8’i ücretsiz aile işçisi olarak çalışmaktadır. 6–17 yaş grubundaki çocukların % 5,9’u ekonomik işlerde çalışırken, % 43,1’i ev işlerinde çalışmakta, % 51’i ise hiçbir işte çalışmamaktadır. Ev işlerinde ailesine yardımcı olduğunu ifade eden 7 milyon 4 bin çocuğun, % 61,2’sini kız çocukları oluşturmaktadır (4 milyon 289 bin kişi). Okula devam eden çocukların % 42,8’i ev işlerine yardımcı olurken, okula devam etmeyen çocukların % 44,4’ü ev işlerine yardımcı olmaktadır.

Tablo 30’da GNS’ ye göre Türkiye’de yaş gruplarına göre tarım, sanayi ve hizmetler sektöründe çalışan çocuk istihdam rakamları verilmiştir. Tablo incelendiğinde, sanayi sektöründe 1994 yılında 386 bin çocuk çalıştırılırken bu oran 2006 verilerine göre 271 bin kişiye gerilemiştir. Hizmetler sektöründe çalıştırılan çocuk istihdamı 1994 yılında 374 bin iken 2006 yılında 294 bin çocuğa gerilemiştir.

Ekonomik faaliyet kolları arasında çocuk istihdamı en çok tarım sektöründe yer almaktadır. Bunun nedeni ise, tarımda çalışan çocukların aile işçisi olması veya mevsimlik işçi olarak çalıştırılmalarıdır. Çünkü çocuk istihdamı ile düşük ücret ve sigortasız çalışma gibi iş ve sosyal güvenlik yasalarına aykırı uygulamalarıyla işgücü maliyetini düşürmek mümkün olmaktadır179

.

Çocuk istihdamı Türkiye açısından önemli bir problem olarak görülmekle birlikte, çocuk istihdamının payı 1990 yıllarından sonra sürekli azalış göstermiştir. 1990 yılında 12–17 yaş grubundakilerin %29.7’si istihdamda iken, bu oran yıllar itibariyle sürekli bir düşüş sergilemiş ve 2002’de %12.2’ ye gerilemiştir180

.

Çocuk istihdamı daha çok yoğun rekabete açık, son derece değişken ya da mevsimlik pazarlar içinde faaliyet gösteren, yeterli sermayeden yoksun, kayıt dışı faaliyette bulunan işyerlerinde görülmektedir. Yetişkinler yerine çocukların çalıştırılması, işverene işgücü maliyeti yönünden kolaylıklar sağlamaktadır ve değişken

179

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Türkiye’de İşsizliğin Önlenmesi ve İstihdamın Arttırılması, Ankara: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Yayınları, 2004, s.110

180

Devlet Planlama Teşkilatı, Dokuzuncu Kalkınma Planı 2007–2013, İşgücü Piyasası Özel İhtisas Komisyonu

işgücü talebi açısından da, piyasa durgunlaştığında işten çıkartmaları daha kolay olmaktadır. Bu tür nedenlerle çocuk istihdamı sürekli olmaktan çok süreksizdir181

.

Tablo 30

Türkiye’de Yaş Grubu, Cinsiyet ve Sektörlere Göre Çalışan Çocuklar (bin kişi)

1994–1999–2006

Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu ( TUİK ), Hane Halkı İş Gücü Anketi

http://www.tuik.gov.tr/VeriBilgi.do?tb_id=25&ust_id=8 ( 10 Mayıs 2010 )

Çocuk istihdamı sorunun temelinde yatan nedenlerin başında yoksulluk geldiği gibi okullaşma oranındaki düşük seviye gelmektedir. Ayrıca çocuk istihdamının önlenmesi, önemli sosyal politikalar gerektirmektedir. Sadece işletmelere yaptırım uygulamak değil, çocukların çalışma zorunluluğunu ortadan da kaldırmak gerekmektedir182

.

Tablo 31’de Türkiye’de ilköğretim okullaşma oranları gösterilmektedir. İlköğretim; “6–14 yaş grubundaki öğrencilere temel beceri kazandırarak onları hayata ve bir sonraki eğitim kurumlarına hazırlayan bir eğitim devresidir”. İlköğretim Okullaşma oranlarının % 100 seviyelerine çıkarılması ve bu oranların bölgesel, şehirsel ve cinsiyet açısından farklılıklarının ortadan kaldırılması çocuk istihdamı sorunun çözülmesinde çok etkili olacaktır.

181

Türk Sanayicileri ve İş Adamları Derneği, Türkiye’de İşgücü Piyasası ve İşsizlik, İstanbul: TÜSİAD Yayınları, İstanbul, 2002, s.107

182

Kavi, s.276

TOPLAM Tarım Sanayi Hizmetler

Yıllar 1994 1999 2006 1994 1999 2006 1994 1999 2006 1994 1999 2006

TOPLAM 2269 1630 958 1510 990 392 385 322 271 374 318 294

6–14 958 609 318 730 461 182 106 70 50 121 78 86

Tablo 31

Türkiye’de İlköğretim Okullaşma Oranları 1997–2008

YIL 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008

% 84.7 89.2 93.5 95.2 94.4 90.9 90.2 89.6 89.7 90.1 97.3 96.4

Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu ( TUİK ),

http://www.tuik.gov.tr/VeriBilgi.do?tb_id=25&ust_id=8 ( 10 Mayıs 2010 )