• Sonuç bulunamadı

Sporcular açısından beden eğitimi ve sporu değerlendirilmesi konusundak

Sporcular açısından beden eğitimi ve sporu değerlendirilmesi konusunda soruya ilişkin görüşler Tablo 12’de verilmiştir.

Tablo 12

Katılımcıların KKTC’deki Beden Eğitimi ve Spor Faaliyetlerini Sporcular Açısından Değerlendirmeleri Hakkındaki Görüşleri

Sporcu açısından Katılımcılar

Okullardaki beden eğitimi ve spor yapısının yetersizliği

4 İlköğretimde branş öğretmen eksikliği 4 Sporculuk hayatında profesyonelleşmenin

olması gerektiği

3

Ders sayısı yetersiz 2

Spor ambargoları 1

Farklı alanlara yönelme 1

Okul müsabakalarına katılımın azlığı 1

Tablo 12’ye bakıldığında katılımcıların Sporcular açısından beden eğitimi ve sporu değerlendirilmesine ilişkin görüşleri okullarda beden eğitimi yapısının yetersizliği, branş öğretmenlerinin eksikliği, yönünde görüşler ön plana çıkmıştır.

Okullardaki beden eğitiminin ve spor yapısının yetersiz olduğu konusunda bir katılımcı şu görüşlere yer verirken,

“Sporcular açısından benden eğitimi eğitsel boyuttan baktığımız zaman sporcuların bu gün okullardaki beden eğitimi derslerinde aslında düzgün bir spor yaşamını elde etmeleri gerekiyor. Peki bana derseniz ki okullardaki beden eğitimi yapısı tama anlamıyla gerçekleşmiş durumda mıdır? Gerçekten tam sağlıklı bir sistemidir? Hayır değildir. İşte okul sporları noktasında hem ilköğretimde hem genel orta öğretimde hem de mesleki teknikte beden eğitimi öğretmenlerimize yönelik de zaman zaman seminerler, kurslar düzenlemekteyiz. Ben açıkçası yeterli yönlendirmenin yapıldığını düşünmüyorum. Bu konuda düzeltmeler yapmamız gerektiğine inanıyorum, çünkü sporcu gerçekten nasıl yaşaması gerektiğini, hangi spora yöneleceği

konusunda yeteneklerinin fark edilmesi gerektiği ve bilinçli spor yapmaları noktasında beden eğitimi derslerinden yeteri kadar yararlanamamaktadır.” (K1)

İlkokullardaki branş öğretmenlerinin eksikliğini belirten katılımcılardan bazıları ise görüşlerini şöyle açıklamıştırlar.

“Tabi ki sporcular küçük yaştan bu beden eğitimi ve spora çok yatkın olduklarını söyleyebilirim. Bu gün ilkokullarımızda neredeyse başlanan spora hazırlık çalışmalarımız öncelikle beden eğitimi derslerinde başlamaktadırlar. Bu sporcularımız büyüyerek belli bir noktaya geldiklerinde federasyonlar ve kulüplerle tanışıyorlar onun için bu sporcularımızın beden eğitimi ve sporu benimsemeleri ta ilkokuldan başlamaktadır ve beden eğitimi özellikle kendi bedenlerinin gelişmesi açısından çok üst düzeyde tamamı ile okullarda almaktadırlar. Yeterlimidir? Değildir. Nedeni ise açık ve net bir şekilde vurgulayabilirim çünkü bu gün ilkokullardaki beden eğitimi derslerini yürüten arkadaşlarımız maalesef bunu söylemeliyim sendikal açıdan bir sıkıntıdan kaynaklanan olgudan dolayı beden eğitimi bölümlerinden mezun olan arkadaşlarımız buralarda görev almaları çok zorlaştırılmıştır. Atatürk Öğretmen Akademisinden mezun olan tamamı ile sınıf öğretmenliği eğitimi alan arkadaşlarımız ki onlar da çok iyi niyetle ve gerçekten özveri ile yaptıkları çalışmalar sonrasında çocuklarımızı eğitiyorlar. Çocuklarımız ortaokul ve lisede tamamı ile beden eğitimi ve spor eğitimi almış öğretmenlerimiz tarafından yetiştirilmeye özen gösteriliyor. Onun için özellikle beden eğitimi derslerinin teknik kişilerce yürütülmesinden yana olan bir kişi olarak bunun da inşallah ilerleyen yıllarda Bakanlığımız bu konuda tedbirler alır da beden eğitimi bölümlerinden mezun olan arkadaşlarımız ilkokullarda görev alır da çok daha iyi çok daha yetenekli çocuklarımızın olacağını vurgulamak isterim.” (K2)

“Sporcular açısından baktığımızda ben hep sporcuların okulda yani çocukken spora başladıklarını düşünüyorum özellikle ilkokullardaki beden eğitimi ve sporun bilinçli sporcu yetiştirme açısından yeterli olduğuna inanmıyorum. Bu noktada hepimiz çok iyi biliyoruz ki beden eğitimi dersini veren arkadaşlarımız beden eğitimi ve spor mezunu değiller yani çok kısa bir dönem beden eğitimi dersi alıp okulda öğretmenlik yaparlar ki çocuklarımızın ilk sporla karşılaştıkları ciddi anlamda karşılaştıkları ve yarışma sporu yaptıkları ilkokullardır. Dolayısı ile bu noktada da özellikle bu branş hocaları dediğimiz hocalarımızın daha nitelikli hocaların olması gerektiğine inanıyorum ben bunu yıllarca çok yaşadım yani ilkokulda tabi ki

bazı hocalar çok başarılı olabilir tabi burada fiziksel gelişimleri de önemli çocukların ama bu çocuklar daha ileri yaşlarda maalesef teknik gelişim açısından veya spor anlayışı açısından eksik geldiklerini çok yaşadık çok gördük. Dolayısıyla özellikle beden eğitimi ve sporun ilk karşılaştıkları noktalarda daha bilinçli, deneyimli ve nitelikli hocaların olması gerektiğine inanıyorum.”(K10)

Sporcular açısından düşünüldüğünde ülkedeki spor alanındaki belirsizlik, sporun bir meslek yerine bir hobi olarak gördüğü ve uluslararası düzeyde yapılamamasının getirdiği sıkıntılar nedeniyle günümüze kadar pek gelişmediği söylenebilir.

4.9. Uluslararası faaliyetler açısından beden eğitimi ve sporun değerlendirilmesi konusundaki soruya ilişkin görüşler

Uluslararası faaliyetler açısından beden eğitimi ve sporun değerlendirilmesi konusunda sorulan soruya ilişkin görüşler Tablo 13’te verilmiştir.

Tablo 13

Katılımcıların Beden Eğitimi ve Spor Faaliyetlerinin Uluslararası Faaliyetlere Katılım Açısından Değerlendirilmesi Hakkındaki Görüşleri

Uluslararası faaliyetler Katılımcılar

Spor Ambargoları engel teşkil ediyor 7

Spor Ambargoları engel teşkil etmiyor 1

Türkiye’deki müsabakalara katılmakta 4

Türkiye Milli Takımlarında oynama, yarışma imkânı bulunma 3,

Uluslararası faaliyetler açısından beden eğitimi ve sporun değerlendirilmesi konusunda katılımcıların ambargodan rahatsızlıkları bariz şekilde görülürken federasyonlarımızın, kulüplerimizin ve sporcularımızın Türkiye’deki müsabakalara ya da Türkiye Milli Takımlarında oynadıkları ve yarıştıklarını belirtmişlerdir.

Uluslar arası oyunlar ve olimpiyatlar katılımcıların ülkelerini sportif anlamda temsil etmelerinin yanı sıra, ülkelerinin varlıklarını ve güçlerini olimpiyatlar aracılığıyla

dünyaya tanıtmalarına da olanak sağlar. Konuyla ilgili olarak Riordan; tüm Sovyet devletleri ve Sovyet modeli uygulayan devletler için spor kendi uluslararası amaçlarını gerçekleştirmek için kullanılan bir araç olmuştur. Bu durum öyle kökleşmiş ki Sovyetler Birliğinin dağılmasının ardından, IOC tarafından kendi bayrakları altında bağımsız birer devlet olarak oyunlara katılmalarına izin verilen ülkeleri Birleşmiş Milletler tarafından bağımsız ülkeler olarak kabul edilme yarışması ve çalışmalarını, BM içerisinde meşru bir koltuk elde etme için neredeyse bir ön koşul olarak kullanmaya başlamışlardır tespitinde bulunmuştur. Bu durum uygulamada da kendini göstermiştir, örneğin IOC, daha Sovyetler dağılmadan Letonya, Litvanya ve Estonya’nın varlıklarını bağımsız devletler olarak kabul etmiştir (Doğu ve Sunay, 2010).

Buna ek olarak, başarısız kültürlerarası karşılaşmalara sahne olan sportif organizasyonlar; düzenlendiği ülkelerin imajını ve itibarını da olumsuz yönde etkileyerek kültürlerarasında var olan önyargıları güçlendirmekte ve bunların sonucu olarak kültürlerarasında derin bir uçurum inşa etmektedir (Yıldız ve Bitirim, 2008).

KKTC’ne uygulanan ambargolar yanında Türkiye Cumhuriyetinin sporcularımıza yarattığı imkânları belirten bir katılımcı görüşlerini şu şekilde belirtirken,

“Biz ulusal olarak bayağı etkinlikler yapıyoruz, Uluslararasına katılmak biliyorsunuz bize uygulanan ambargolar sayesinde maalesef uluslararası faaliyetlere pek katılamıyoruz. Son zamanlarda ise sizlerde gözlemliyorsunuz FILA’nın Dünya şampiyonası, Avrupa şampiyonası dışındaki tüm müsabakalara bizi kabul etmesi ve sporcularımıza bir motive getirmesi bunun yanında Bilardo federasyonumuzun Avrupa Bilardo Federasyonuna üyeliği, Taekwando yıllardır Global Taekwando Federasyonuna üyelik ve açılımı, en azından bu branşlarda gözlemliyoruz ki sporcularımız daha iyi motive oluyorlar daha iyi bir hazırlık içerisinde götürüyorlar. Uluslararası faaliyetlerimiz az olmasına karşın tabi ki bu bütün sporcularımızı etkiliyor yani beden eğitimi de spor da etkileniyor. Sporcular günün sonunda sportif etkinlikler müsabakalar sonrasında bir üçüncü ülkeye çıkamıyorsa kendi içerisinde gelişmesi mümkün olamaz. Beden eğitimi faaliyetleri konusunda ben Anavatan Türkiye’ye teşekkürlerimi sunarım. Anavatan Türkiye bizi kabul ediyor ve beden eğitimi ve sporun yaygınlaştırılmasını ve sporcularımızın motivasyonlarının

yükselmesini birazcık olsun Anavatana çıkarak sağlıyorlar.” (K2)

Diğer bir katılımcı da bu görüşleri destekler biçimde açıklamalar yapmıştır. “Ambargolardan dolayı takımlarımız uluslararası faaliyetler

anlamında özellikle belirli bir düzeye kadar katılabiliyorlar. Üye olmayan federasyonlarımızın yanında resmi üye olan federasyonlarımız da var. Bunun yanında Türkiye milli takımlarında yarışan sporcularımız da var, atletizm, atıcılık gibi branşları örnek gösterebilirim. Okullardaki beden eğitimi ve spor faaliyetleri açısından ise Türkiye Milli Eğitim Bakanlığı ile yapılan protokoller gereği okullarımız Türkiye şampiyonalarına katılmaktadırlar.” (K3)

Bunun yanında spor ambargosu olmadığını savunan katılımcı ise şunları belirtmiştir.

“İzolasyonun bizim beynimizin içinde olduğuna inanıyorum. Ben ambargoya falan inanmıyorum, eğer bir şeyi istiyorsan kesinlikle onu elde edersin her şeyin bir alternatifi vardır, gençlerimizin yurt dışında çalışmasını eğer istiyorsan yarışmasını istiyorsan bir kere yöneticiler ona inanacak. Şimdi bu gün KKTC de 3 - 5 tane federasyon var uluslararası alanlarda yarışıyor, efendim hedef olimpiyatmış o ayrı bir olay dünyada kaç tane ülke var olimpiyatlara katılamayan ya da bir ya iki tane sporcu ile katılanlar. Ölçü o değildir ölçü senin gençlerinin diğer dünya gençleriyle yarışmasıdır. Bu gün eğer basketbolun bir uluslararası kuruluşunda yarışamıyorsan onun tüzüğü müsait değilse diğerinde yarışırsın, şart değil ya illa dünya şampiyonasına katılasın, dünya kupasına katılırsın, uluslararası etkinliklerine katılırsın. 1980’li yıllarda ülkemize gelip de KKTC de yarışan bir sürü Avrupalı genç şu anda federasyon başkanı efendim uluslararası kuruluşların başkanı veya ülkelerinde belli siyasi makamlara gelmiştir, bu adamların şimdi KKTC ye bakışları bambaşka geliyorlar faaliyetlerimizle ilgileniyorlar, bazı federasyonların dünya başkanları geliyor genel kurullarını burada yapıyorlar. Ben ambargonun kendi sorunumuz olduğuna inanıyorum kafamızın içinde olduğuna inanıyorum en kolay sığındığımız şeydir. Başarısızlığımızı ambargo laflarıyla örtmeye çalışıyoruz.” (K6)

Spor ambargolarından dolayı ülkedeki sporun gelişemediği, ancak özellikle son yıllarda bazı kulüplerimizin ve sporcularımızın Türkiye liglerinde ve Milli Takımlarında yarışma imkânı bulmaları sporun gelişimi açısından önemli olabileceği düşünülebilir.

4.10. Katılımcıların devletin beden eğitimi ve spor faaliyetlerine ayırdığı