• Sonuç bulunamadı

2.5. DAVRANIŞSAL FİNANS AÇISINDAN BİREYSEL YATIRIMCILARIN

2.5.4. Sosyal Etkileşimler

Sosyal bilimlerde yapılan araştırmalar, bireylerin ve toplumların çevrelerinde meydana gelen olaylardan, değer yargılarından, sembollerden, düşünce kalıplarından etkilendiklerini ve bu faktörlerin davranışları yönlendirdiğini ortaya koymuştur. Bireylerin günlük hayatını etkileyen bu faktörler mali piyasalar üzerinde de önemli bir etkiye sahiptir. Örneğin yatırımcıların tesadüfi olmayan bir şekilde aynı menkul değerleri satın alma ve satma çabası gösterdikleri gözlemlenmektedir. Bu temayül, bireylerin aynı söylentiler üzerinden hareket etmesinden ve birbirlerini taklit etmesinden kaynaklanmaktadır (Yaşar, 2008: 111).

2.5.4.1. Sürü Davranışı

Genele bakıldığında insanoğlu, özele inildiğinde ise yatırımcılar toplu bir şekilde hareket etme eğilimi göstermektedirler. Yatırımcıların bilhassa toplu bir şekilde gerçekleştirilen akımları kendi görüşlerinden daha çok önemseyip bu akımlardan etkilenerek yatırım kararı aldıkları sıkça gözlemlenmektedir. Bu davranışa da sürü psikolojisi adı verilmiştir (Gümüş vd., 2013: 80).

Yatırımcı yatırım yapacağı pay senedinin gerçek değerini titiz hesaplamalarla tespit edemiyorsa, hislerine güvenmek zorunda kalır. Yatırımcının pay senedi hakkındaki hissi yatırımcı sosyalizasyonundan gelir. Yatırımcı bir pay senedi ile ilgili analistlerin ne dediğini, gazetelerin ve dergilerin ne yazdığını, televizyonda ne söylendiğini, diğer kimselerin ne düşündüğünü araştırır. Yani yatırım kararı başkalarının fikirleri üzerine kuruludur. Yatırımcıların yatırım kararları ile alakalı bu çalışmalar ve görüş alışverişleri, en son fikir birliğine dönüşür. Bu fikir birliği esasen bir yatırımcı sürüsü oluşturmaktadır. Yatırımcılar sürüden geri kalmamak adına olup biteni

devamlı takip ederler. Çoğunluğun fikir birliğinde olduğu bir durumda yatırımcı aksi görüşe sahipse, bu kadar kişinin yanılamayacağı psikolojisine girip tereddüte kapılır. Çoğunluk grupla aynı görüşte ise de aldığı karardan daha emin olacaktır. Sürüye uyarak zarar ettiren pay senedini seçen yatırımcı, diğer çoğu yatırımcının da aynı pay senedini tercih ettiğini bilerek pişmanlık yaşamaz. Esasen, pişmanlıktan kaçınma eğilimi, sürü davranışının bir parçası olmaktadır (Kara, 2005: 35-36). Sürü davranışı rasyonel ve irrasyonel sürü davranışı olmak üzere ikiye ayrılmaktadır (Aslan, 2016: 50).

2.5.4.1.1. Rasyonel Sürü Davranışı

Diğer yatırımcıların kararlarının bireysel kararların önüne geçerek sürü davranışı gösterilmesi her durumda akılcı olmayan bir davranışın göstergesi şeklinde değerlendirilememektedir. Yatırımcıların, potansiyel yatırım araçları ile ilgili yeterli bilgi sahibi olmamaları veya sahip oldukları bilginin doğruluğuna ilişkin güvenlerinin düşük olduğu durumda, bireysel kararları bırakarak diğer yatırımcıları taklit etmeleri rasyonel sürü davranışı olarak değerlendirilebilir. Rasyonel sürü davranışını üç çeşidi vardır. Bunlar; bilgiye dayalı, saygınlığa dayalı ve ücrete dayalı sürü davranışıdır (Altay, 2008: 30-31).

2.5.4.1.1.1. Bilgiye Dayalı Sürü Davranışı (Bilgi Şelalesi)

Yatırımcılar benzer yatırım kararları almak zorunda olduklarından, benzer davranış kalıplarına sahiptir. Buna bağlı olarak yatırımcıların sahip oldukları bilgi, sergiledikleri davranış şekilleri ve sonuç beklentileri benzer olmaktadır. Bundan dolayı en baştaki bilgi aynı olmadığında bile sonuçların aynı olmasının beklenmesi durumunda da sürü davranışı meydana gelebilmektedir. Bu durumda yatırımcılar birbirlerinin davranışlarını gözlemleyebilmekte ve bu davranışlarının sonuçlarını görebilmektedir. Burada ana husus yatırımcıların hangi alternatifin daha iyi olduğunu nasıl belirlediğidir. Yatırımcıların her birinin, alternatifleri analiz ederek direkt karar verebilme fırsatı vardır. Fakat bu yöntem maliyetlidir ve epey zaman almaktadır. Bu sebeple yatırımcı açısından başka yatırımcıların bilgisine güvenmek daha kolay, pratik ve ekonomik bir yöntemdir (Hayta, 2014: 341).

2.5.4.1.1.2. Saygınlığa Dayalı Sürü Davranışı

Scharfstein ve Stein’a (1990) göre borsada işlem yapmayı kendine meslek edinmiş fon yöneticileri bazı zamanlarda kendi yeteneklerine güvenmemektedir. Bu nedenle güven duyabileceği yatırımcı ya da fon yöneticilerinin davranışlarını baz alarak sürü psikolojisi gösterirler (Yıldırım, 2017: 53).

Keynes (1936), alanında itibarı yüksek fon yöneticilerinin kendi bilgilerini göz ardı ederek başka fon yöneticilerinin yatırım kararlarını dikkate aldığını ifade etmektedir. Bu durum da fon yöneticilerinin kendi itibarlarını korumayı hedeflemelerinden kaynaklanmaktadır. Yani itibarlarına zarar gelecek çekincesiyle yatırımcılar, akılcı davranmaktan ziyade farklı bireylerin yatırım kararlarını izleyerek rasyonelliğin dışında hareket ederek sürü davranışı kapsamında karar alırlar (Yıldırım, 2017: 52-53).

2.5.4.1.1.3. Ücrete Dayalı Sürü Davranışı

Borensztein ve Galos (2000), fon yöneticilerinin performanslarının değerlendirmesi diğer fon yöneticilerininkine göre yapıldığından dolayı bu sürü davranışının ortaya çıktığını ifade etmektedir. Değerlendirme açıklanan şekil yerine mutlak değer şeklinde yapılsaydı bu sürü davranışı ortaya çıkmayacaktı (Doğukanlı ve Ergün, 2011: 231).

Bir fon yöneticisinin maaşının diğer fon yöneticilerinin performanslarının bir işlevi durumuna gelmesi, sürü davranışını ifade etmektedir. Karar verme aşamasında fon yöneticilerinin göz önünde bulunduracağı bir diğer veri de, performanslarının karşılaştırılacağı diğer fon yöneticilerinin vermiş oldukları yatırım kararlarıdır. Bundan dolayı fon yöneticileri birbirlerinin aldıkları kararları taklit ederek performanslarının ve buna bağlı olarak da ücret seviyesinin birbirlerinden düşük olması riskini yok edecek davranış şekli gösterebileceklerdir (Doğukanlı ve Ergün, 2011: 231).

2.5.4.1.2. İrrasyonel Sürü Davranışı

Çoğunlukla yatırımcı psikolojisinden kaynaklanan irrasyonel sürü davranışında yatırımcılar kendi bilgilerini, becerilerini ve yeteneklerini bir kenara bırakıp diğer yatırımcıları taklit ederler. Klasik iktisatçılar bireylerin rasyonel olduklarını ve buna

bağlı olarak gözlenen sürü davranışının; elde edilen bilgilere, itibara, koruma kaygısına ve ücrete bağlı bir şekilde ortaya çıkan bir kavram olduğunu ifade etmiştir. Ancak rasyonel davranışlar duygusal unsurların etkisiyle irrasyonel davranışlara dönüşebilmektedir. Yatırımcılar çoğunlukla bağlı oldukları grubun ya da topluluğun fikirleri, hareketleri, davranışları dışında bir karar vermezler. Bu noktada kişiler, grubun aldığı karar dışında bir karar alıp başarısız olmak yerine grubun aldığı karar ile aynı kararı verip başarısız olmayı tercih ederler (Aldemir, 2015: 54-55).

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

DAVRANIŞSAL FİNANS PERSPEKTİFİNDEN BES’E YÖNELİK TUTUM VE DAVRANIŞLAR: ESKİŞEHİR İLİ MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI

3.1. BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİ’NİN DAVRANIŞSAL FİNANS İLE İLİŞKİSİ

Bireysel emeklilik sistemi kapsamında katılımcılar birikimlerini sistemde yatırıma dönüştürürken birçok unsurdan etkilenmekte ve buna bağlı olarak da her zaman rasyonel hareket edememektedirler. Örneğin, katılımcıların tasarruflarını hangi fon ya da fonlarda değerlendireceğine karar verirken duygusal davranarak irrasyonel kararlar alması, ya da herhangi bir fon dağılımını tercih etmemesi sonucunda dâhil olduğu plan kapsamında standart fona yönlendirilmesi katılımcının gelecekteki getirilerini etkileyebilmektedir. Ayrıca katılımcıların sistem hakkındaki bilgi düzeyleri, karar alırken kendilerine aşırı güvenmeleri, aşırı iyimser olmaları, aşina olanı tercih etmeleri, sürü davranışı göstermeleri vb. eğilimleri de bireysel emeklilik sistemindeki birikimlerini etkileyebilmektedir. Yatırımcıların kararlarında nasıl zihinsel ve mantıksal hatalara düştüklerini araştıran davranışsal finansın, bireysel emeklilik sistemi ile bağlantısı bu noktada ortaya çıkmaktadır (http://www.egm.org.tr, 07.12.2016; Fuller, 2000: 1).

Benzer Belgeler