• Sonuç bulunamadı

Soğuk SavaĢ Dönemi: Çift Kutuplu Sistemin Küresel Dizaynı

1.1. Yeni Dünya AnarĢisinin Dizayn Parametreleri

1.1.1. Kırılma Noktaları Perspektifinden Yeni Dünya Dizaynının Tarihsel Serüveni

1.1.1.2. Soğuk SavaĢ Dönemi: Çift Kutuplu Sistemin Küresel Dizaynı

Güvenlik kaygısı temelli meydana gelen Soğuk SavaĢ; Ġkinci Dünya SavaĢı ardından, savaĢ galibi iki devletin, güç dengesini yeniden belirlemesi ve bir rekabete düĢmesi ile aralarındaki anlaĢmazlık ve çatıĢmanın, doğrudan silah kullanımı olmadan sürdürüldüğü tarihsel bir dönemi ifade etmektedir (Sander, 2014, s. 224).

Yıkıcı Ġkinci Dünya SavaĢı ardından, güvenlik kaygısı ile onarımı güç devri ile gerçekleĢtirmeye çalıĢan Ġngiltere ve ABD‟nin stratejik tavrı uluslararası sistemde SSCB bir kutup olarak yükseltmiĢ ve ABD karĢısında yerini güç ve çekim merkezi olarak almıĢtır. Bu perspektif ile karĢımıza çıkan oluĢum denklemi “önce biri ötekini, sonra öteki diğerlerini oluĢturmuĢtur” çözümlemesi olmaktadır, bu hususta sistem

“diğeri merkezli” bir politikanın uygulanmasıdır (Öztürk, 2007, s. 7).

SavaĢ sonrası “Süper Güç” konumuna gelen ve güçler dengesini değiĢtiren ABD ve SSCB; siyasi-ekonomik-askeri restleĢmeleri kıskacında Soğuk SavaĢ olarak adlandırılan ve yeni dünya dizaynına yön veren dönemin, iki aktif aktörü hali almıĢtır. Ġki Süper Güç arasında çıkan gerginliklerin sebebini oluĢturan dünya sistemi hususunda baĢlarda ABD, güçlü ekonomisi ve atom bombası kozuyla rekabetin öncü aktörü olarak varlık sergilemiĢtir. Ancak süreç akımında SSCB nükleer silaha sahip olarak ABD ile eĢit rekabet düzeyine eriĢerek Soğuk SavaĢ‟ı resmen baĢlatmıĢtır.

Bu dönemde dünya SSCB ve ABD dizaynında, Ġki Kutuplu bir yapı niteliği kazanmıĢ ve savaĢtan çökük çıkan Avrupa Devletleri bu rekabetçi iki süper güç etrafında kümelenmiĢtir. Bu bağlamda ABD yalnızlık politikalarını(Monroe Doktrini)3 terk ederek dünya devleti rolünü bürünüĢ ve milletler arası politikada

3 Monroe Doktrini: ABD‟nin o dönemki baĢkanı James Monroe‟nin tasarlayıp, sunduğu tarafsızlık\yalnızlık politikasıdır. Bu politikaya göre esas ülkenin güvenliğidir.

7 zirveye geçmiĢ; SSCB ise emperyalist politikalarının yanında, teknolojik geliĢmelere imza atması hasebiyle milletler arası politikalar hususunda zirveyi ABD ile rekabet koĢullarında bölüĢmüĢtür (Armaoğlu, 2012, s. 512).

Bu dönemin en belirgin geçiĢleri; 3. Dünya Devletlerinin siyasi bağımsızlık mücadelesi ve ekonomik kalkınma giriĢimleri, süper güçlerin silahlanma atakları ve Almanya-Japonya‟nın tekrar Batı Ġttifakına yönlendirilmesi olarak karĢımıza çıkmaktadır. Diğer bir döneme damga vuran olay olarak karĢımıza, kendi kaderini tayin etme hakkını açıkça yok saymayı hedefleyen “Yüzdeler AnlaĢması”

çıkmaktadır. Stalin ve Churchill arasında, yapılan ve dünyaya damga vuran bu anlaĢma; Churchill‟in Doğu Avrupa‟daki etki alanını, SSCB‟ye fazla egemenlik vermeden belirlemek istemesi üzerine Stalin ile masaya oturuĢu olarak karĢımıza çıkmaktadır. AnlaĢma Ģartlarına göre iki devlet Doğu Avrupa topraklarında üstünlük yüzdelerini belirlemiĢtir. Ancak ABD‟nin siyasi tezahürünü açıkça ihlal eden bu anlaĢma hiçbir zaman imzalanmamıĢ, bunun yanında dünya dizaynında ortaya çıkıĢı ile yer etmiĢ bir anlaĢmadır. Kırılma noktası bağlamında dönemin geçiĢ paradigmalarını cereyan eden bazı olaylar kapsamında açıklamak, yeni dünya sisteminin dizayn serüvenini daha kapsamlı ortaya koyacaktır.

1.1.1.2.1. Paris BarıĢ AntlaĢması

21 Devletin katılımı ile gerçekleĢtirilen konferanslar Muzaffer müttefik devletlerin, Romanya, Ġtalya, Bulgaristan, Finlandiya, Macaristan‟ın yeniden egemen devletler olarak uluslararası sistemde yerlerini almalarını sağlamıĢtır.

Konferanslarda kesin bir ayrım ile Doğu-Batı blokları oluĢmuĢtur. Revize edilen uluslararası düzen “kapitalist” ve “komünist” ideolojiler bağlamında ikiye bölünmüĢtür. Paris BarıĢ AntlaĢması‟nın yön verdiği bu dönemde, Bloklar arası ideolojik çatıĢmalar belirginleĢmiĢtir. Ġki Kutuplu sistemin rekabetçi süper güçleri olan, ABD ve SSCB çevresindekiler “statükocu” ve “statüko karĢıtı” bir tavırla uluslar arası disiplinde tavır sergileyerek yeni dünyanın dizaynında etken olmuĢ vakaların baĢında gelmektedir.

8

1.1.1.2.2. Kuzey Atlantik Paktı TeĢkilatı: NATO

SSCB tehdidine karĢı, ABD destekleri ile iĢ birliği olarak kurulmuĢtur (Armaoğlu, 2012, s. 545). Türkiye‟nin de arasında bulunduğu 29 üyesi vardır. Temel ilkesi askeri ve siyasi yollarla üyelerin huzur ve güvenliğini sağlamaktır. Ġttifak cepheleri öngörülemeyen anarĢi sisteminin istikrar kaynağı olmayı hedeflemektedir.

NATO, Doğu ve Batı arasındaki ayrıĢmanın ilanı olarak oluĢturulmuĢtur.

Ġlk restleĢme Almanya üzerinden gerçekleĢmiĢtir. Ġngiltere ve Fransa iĢgalinde olan Almanya‟da, ABD tarafından Federal Almanya Cumhuriyeti kurulmuĢtur. Buna karĢılık olarak SSCB, Demokratik Almanya Cumhuriyeti‟ni kurmuĢtur. Dolayısıyla Almanya, ABD ve SSCB arasındaki dünyayı dizayn eden Soğuk SavaĢ‟ın önemli sembollerinden biri olmuĢtur. Aynı zamanda ABD‟nin temel amacına hizmet eder bir olgu olarak NATO, kuruluĢu ile SSCB‟nin Avrupa‟daki yayılmasına ket vurmuĢtur.

1.1.1.2.3. Batı Bloku’na KarĢı Atak: VarĢova Paktı

NATO‟ya karĢı oluĢturulan, Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinin dostluk göstergesi ve askeri birlik anlaĢması olarak ekonomik yardım amaçlı bir konsey denkliğinde imzalanmıĢtır. VarĢova paktı üyeleri: SSCB, Arnavutluk, Macaristan, Romanya, Polonya, Çekoslovakya ve Demokratik Almanya Cumhuriyeti‟dir. SSCB bu Batı Bloğu atağı ile hakimiyet alanını güçlendirmiĢ e geniĢletmiĢtir. Paris AnlaĢması‟nın onaylanması ile zaman kaybetmeyen SSCB, Dünya denge dizaynında tam bir karĢı NATO hamlesi ile “karĢı-NATO” paktı olarak VarĢova Paktı‟nı kurmuĢtur (Acar, 1991, s. 171).

1.1.1.2.4. Orta Doğu Hamlesi: Bağdat Paktı

Öncelikli olarak Türkiye ve Irak arasında Bağdat‟ta iĢbirliği amacıyla imzalanmıĢtır. Ortak Savunma Bölgesel ĠĢbirliği TeĢkilatı olarak Türkiye, Ġngiltere, Ġran, Pakistan ve Irak arasında kurulan ittifak ile SSCB‟ye karĢı Ortadoğu hamlesi

9 yapılmıĢtır. Soğuk SavaĢ böylelikle yeni dünya dizaynında bloklaĢtıran rüzgarlar ile etki mekanizması vazifesini korumuĢtur.

1.1.1.2.5. Milletlerarası YumuĢamaya GeçiĢ: SBKP 20.Kongresi

Stalin‟in ölüm ardından, Sovyetler Birliği Komünist Partisi(SBKP)‟nin 20.

Kongresinde, Milletler arası rekabet etkisiyle esen soğuk rüzgarlara karĢı KruĢçev

“Gizli Söylev”4 adı altında Josef Stalin ve dönemini Ģiddetle eleĢtirerek “Sertlik Politikası”ndan “Milletler Arası Bir YumuĢama”ya geçiĢin göstergesini yapmıĢtır.

SSCB‟nin kaderini kendi arzularının damgasını vuran Stalin‟in putlaĢtırdığı politikaları söylevleriyle yıkan kongre “BarıĢ Ġçinde Bir Arada YaĢama” mottosu ile yeni dünya dizaynında yumuĢak bir geçiĢin göstergesini yapmıĢtır.

1.1.1.2.6. Üçüncü Blok: Bağlantısızlar Atağı

Milletler arası yumuĢama dalgalarıyla yükselen “BarıĢ içinde bir arada yaĢamak” mottosu üçüncü bir bloğun kilidini kırarak harekete geçirmiĢtir. Havana Bildirisi ile toprak bütünlüğünü, milli bağımsızlığı, milli egemenliği ve güvenliği, sömürgeci her türlü dıĢ baskıdan korumak, her türlü iĢgallerden korunmak için oluĢan bağlantısızlık iddiası ile öne çıkan Üçüncü Bloktur. Bu Hareket Afrika ve Asya‟ya hakim olan, milletler arası yumuĢama rüzgarlarının güçlendirdiği bir diplomatik felsefe olarak karĢımıza çıkmaktadır (Sander, 2014, s. 433-434).