• Sonuç bulunamadı

II. BÖLÜM: KREDİ KANALI

2.6. KREDİ KANALI: AMPİRİK LİTERATÜRÜ

2.6.2. Seçilmiş Türkiye Çalışmaları

Bu bölümde, Türkiye’de parasal aktarım mekanizması kredi kanallarının işleyişini inceleyen çalışmalara değinilmektedir. Söz konusu bölüm Gündüz (2001a, 2001b), Çavuşoğlu (2002), Çiçek (2005), Şengönül ve Thorbecke (2005), Öztürkler ve Çermikli (2007), Demiralp (2007) ile Cengiz ve Duman’ın (2008) çalışmalarından oluşmaktadır.65 Söz konusu çalışmaların ortak özelliği, VAR modelini kullanmış olmalarıdır. Çavuşoğlu’nun çalışması bu genellemenin dışında kalmasına rağmen Türkiye ile ilgili olduğu için söz konusu bölüm dahilinde incelenmektedir.

Gündüz (2001a, 2001b), 1986:1-1998:10 dönemi için toptan eşya fiyat endeksi, sanayi üretim endeksi, reel dolar döviz kuru, bankaların menkul kıymet stokları, bankaların toplam kredileri, bankaların toplam mevduatları ve interbank gecelik faiz oranı değişkenlerini kullanarak banka kredi kanalının işleyişini analiz etmiştir. Gündüz, daraltıcı parasal şok sonrasında bankaların kredilerinin ve menkul kıymet portföylerinin mevduatlarına oranla daha hızlı azaldığını ifade etmiştir. Gündüz’e göre, etki tepki analizi ve varyans ayrıştırması sonuçları banka kredi kanalının işlediğini göstermektedir. Ancak, mevduatlardaki azalışın menkul portföylerine oranla az olması, finansal araçların çeşitliliği ve istatistiksel verilerin yetersizliği nedeniyle banka kredi kanalının kısmi işlediği sonucuna varmıştır.

Çavuşoğlu’nun çalışması (2002), Türkiye’deki 58 mevduat bankasının 1998- 1999 yılları arasında gerçekleşen yıllık bilanço rakamlarına dayanmaktadır. Söz konusu çalışmada Genelleştirilmiş Momentler Yöntemi ile tahmin edilen Dinamik Panel Veri modelleri toplam altı değişkeni kapsamaktadır. Bunlar; mevduat bankalarının toplam kredileri, zorunlu karşılık oranlarındaki değişim, kamu menkul kıymetlerinin toplam varlıklara oranı, öz sermaye ve net kâr toplamının mevduatlar ve mevduat dışı fonlar toplamına oranı, toplam menkul kıymetler portföyünün toplam varlıklara oranı ve kamu menkul kıymetleridir.66 Çavuşoğlu’na (2002) göre, banka büyüklüklerindeki farklılık dikkate alındığında dahi zorunlu karşılık oranı ile banka kredi arzı arasında ilişki bulunmamaktadır. Sermaye yeterliliği ve aktif kalitesi gibi bankalara özgü faktörler,

65 Türkiye’de kredi kanalları üzerine hazırlanmış söz konusu çalışmalara ilişkin bilgiler Ek 4’de sunulmaktadır.

66 Çavuşoğlu (2002), bu yöntemi, makro ekonomik konuları firma düzeyindeki mikro ekonomik dinamiklerle ilişkilendirildiği için kullandığını ifade etmiştir.

gecikmeli olarak kredi kararlarını etkilemektedir. Çavuşoğlu (2002), bu ampirik bulguları Türkiye’de banka kredi kanalının işlemediği şeklinde yorumlamıştır.

Türkiye’de parasal aktarım mekanizması kanallarını inceleyen Çiçek (2005), 1995Q1-2003Q2 dönemi için reel GSYİH, tüketici fiyat endeksi, bankalararası para piyasası gecelik basit faiz oranı ağırlıklı ortalaması ve toplam krediler olmak üzere toplam dört değişkenle kredi kanalının etkinliğini sorgulamıştır. Çiçek (2005), incelenen dönemde kredilerin faize duyarsızlığı nedeniyle para politikasının banka kredi arzı üzerinde etkin olmadığını savunmaktadır.67

Şengönül ve Thorbecke (2005), Türkiye’deki yabancı, kamu ve özel sektör bankalar olmak üzere toplam 60 bankaya ait verilerle 1997:1-2001:5 dönemini analiz etmişlerdir. Likiditesi yüksek olan bankaların kredi portföylerini korumak için nakit ve menkul kıymetlerden meydana gelen stoklarını azalttığını ve likiditesi düşük olan bankaların ise, likiditelerindeki azalmayı gidermek için kredi arzlarını daralttığını ifade etmişlerdir. Bu çalışmada, daraltıcı parasal şokun, likidesi yüksek olan bankalara kıyasla likiditesi düşük bankaların kredi arzını etkilediği savunulmaktadır.

Öztürkler ve Çermikli (2007), Türkiye’de 1990-2006 döneminde (aylık veriler), para politikası ile banka kredileri ve banka kredileri ile reel ekonomi ilişkisini, bankalararası gecelik faiz oranı, sanayi üretim endeksi, toptan eşya fiyat endeksi, M1 ve reel toplam kredi miktarı değişkenlerini kullanarak incelemişlerdir. Öztürkler ve Çermikli’ye (2007) göre, bankalararası para piyasası faiz oranlarında pozitif bir şok olduğunda, reel kredi büyüme oranlarını azalmakta ve bu durum iki çeyrek dönem (yıl) sürmektedir. Ayrıca, reel kredi arzı ve sanayi üretimi arasında çift yönlü ilişki vardır. Sonuç olarak, reel ekonomik büyüme sonucunda kredi talebinde artış olduğunda, bu artışın bankalarca karşılanması için merkez bankasının faiz oranlarını bir para politikası aracı olarak kullanabileceği sonucuna ulaşmışlardır.

Demiralp (2007), 2001:5-2007:6 dönemini için bankalararası faiz oranı, tüketici fiyat endeksi, vadesiz mevduatlar, vadeli mevduatlar, Dolar-YTL kur oranı, diğer kurumlardan alınan krediler, banka menkul kıymetleri, banka kredileri (YTL), banka kredileri (yabancı para) ve sanayi üretim endeksi değişkenlerini kullanarak banka kredi

67 Kasapoğlu (2007), Çiçek’le (2005) benzer görüşü savunmaktadır. Kasapoğlu (2007), çalışmasında farklı değişkenleri kullanarak, Türkiye’de hangi parasal aktarım mekanizmasının nasıl işlediğini sorgulamıştır. Bu çalışmadaki ampirik sonuçları, kredi kanalının mevcut olmadığı yönünde yorumlamıştır.

kanalını test etmiştir. Demiralp (2007), “Türkiye’de banka kredileri finansmanında temel fon kaynağının ne olduğu” sorusuna cevap aradığını ifade etmiştir. Demiralp, söz konusu sorunun cevabının “banka mevduatları” olması durumunda banka kredi kanalının işlediğini ve cevabın “ zorunlu karşılığa tabi olmayan mevduatlar” (Türkiye için bu kaynaklar diğer kurumlardan alınan kredilerle sınırlıdır) olması durumunda ise, banka kredi kanalının işlemediği yönünde yorumlanması gerektiğini savunmaktadır. Demiralp, banka kredilerinin temel kaynağının mevduatlar olduğu sonucuna ulaşmıştır.

Cengiz ve Duman (2008), 1990:1-2006:9 dönemini için toptan eşya fiyat endeksi, sanayi üretim endeksi, reel efektif döviz kuru, bankaların toplam menkul kıymet stoku, bankaların toplam kredileri, bankaların toplam mevduatları ve gecelik faiz oranı değişkenlerini kullanarak banka kredi kanalını sınamışlardır. Cengiz ve Duman’a (2008) göre, parasal daralma sonrasında bankalar, menkul kıymetlerini azaltmak yerine kredi arzını kısarak şoklara cevap vermektedirler. Kredi arzı ile reel üretim, eşanlı olarak aynı yönde tepki vermektedir. Bu, para politikalarının banka kredi arzını etkilediğini göstermektedir. Cengiz ve Duman (2008), bu ampirik sonuçları, Türkiye’de banka kredi kanalının işlediği yönünde yorumlamışlardır.

91

Tablo 2.3: Seçilmiş Türkiye ile İlgili Çalışmalar

Yazar Dönem Yöntem ve Değişkenler Sonuç

Gündüz (2001a, 2001b) 1986:1-1998:10

VAR Yöntemi

Toptan Eşya Fiyat Endeksi Sanayi Üretim Endeksi Reel Dolar Döviz Kuru

Bankaların Menkul Kıymet Stoku Bankaların Toplam Mevduatları Bankaların Toplam Kredileri İnterbank Gecelik Faiz Oranı

Gündüz’e göre, sıkı para politikası sonrasında bankaların menkul kıymetleri ve toplam kredileri, toplam mevduatlarına göre daha hızlı azalmaktadır. Çeşitli nedenlerden ötürü banka kredi kanalının kısmi işlediği sonucuna varmıştır.

Çavuşoğlu (2002) 1998-1999

Dinamik Panel Veri Modeli

Mevduat Bankalarının Toplam Kredileri Zorunlu Karşılık Oranlarındaki Değişim

Kamu Menkul Kıymetlerinin Toplam Varlıklara Oranı

Öz sermaye ile Net Kâr Toplamının Mevduatlar ve Mevduat Dışı Fonlara Oranı

Toplam Menkul Kıymetlerin Toplam Varlıklara Oranı

Kamu Menkul Kıymetleri

Çavuşoğlu’na göre, Türkiye’de banka kredi kanalı işlememektedir.

Çiçek (2005) 1995Q1-2003Q2

VAR Yöntemi

Reel GSYİH

Tüketici Fiyat Endeksi

Bankalararası Gecelik Faiz Oranı Toplam Krediler

Çiçek’e göre, kredilerin gecelik faiz oranına duyarsızlığı nedeniyle para politikası banka kredi arzı üzerinde etkin değildir.

92

Yazar Dönem Yöntem ve Değişkenler Sonuç

Şengönül ve Thorbecke

(2005) 1997:1-2001:5

VAR Yöntemi

Kamu, Yabancı ve Özel sektör Bankaları Olmak Üzere 60 Bankaya Ait Veriler

Şengönül ve Thorbecke’e göre, parasal daralmadan likiditesi düşük bankalar likiditesi yüksek olanlara oranla daha fazla etkilenmektedir.

Öztürkler ve Çermikli

(2007) 1990-2006

VAR Yöntemi

Gecelik Faiz Oranı Sanayi Üretim Endeksi Toptan Eşya Fiyat Endeksi M1

Reel Toplam Kredi Miktarı

Öztürkler ve Çermikli, reel ekonomik büyüme neticesinde kredi talebinde artış olduğunda, bu artışın bankalarca karşılanması için merkez bankasının faiz oranlarını bir para politikası aracı olarak kullanabileceği sonucuna ulaşmışlardır.

Demiralp (2007) 2001:5-2007:6

VAR Yöntemi

Bankalararası Gecelik Faiz Oranı Tüketici Fiyat Endeksi

Vadesiz Mevduatlar Vadeli Mevduatlar Dolar-YTL Kur Oranı

Değer Kurumlardan Alınan Krediler Banka Menkul Kıymetleri

Banka Kredileri (YTL)

Banka Kredileri (Yabancı Para) Sanayi Üretim Endeksi

Demiralp’e göre, banka kredilerinin temel kaynağının mevduatlar olması nedeniyle banka kredi kanalı işlemektedir.

93

Yazar Dönem Yöntem ve Değişkenler Sonuç

Cengiz ve Duman (2008) 1990:1-2006:9

VAR Yöntemi

Toptan Eşya Fiyat Endeksi Sanayi Üretim Endeksi Reel Efektif Döviz Kuru

Bankaların Toplam Menkul Kıymet Stoku Bankaların Toplam Kredileri

Bankaların Toplam Mevduatları Gecelik Faiz Oranı

Cengiz ve Duman’a göre, banka kredi kanalının işlemesi için gerekli koşulların mevcut olması nedeniyle Türkiye’de banka kredi kanalı işlemektedir.

III. BÖLÜM: VEKTÖR OTOREGRESİF (VAR) MODELLER