• Sonuç bulunamadı

2.4. MATEMATİKSEL KAVRAMLARIN GELİŞİMİ

2.4.3. Sayı Kavramının Gelişimi

Çocukların yetişkinlerle ilişkileri ve iletişimleri, yaşadıkları çevre, gözlemleri onların matematiksel kavramlarının temelini oluşturmaktadır. Çocuğun yaşamındaki

kişiler çeşitli yaşantılar çocukta zihinsel gelişim sürecini etkilemektedir. Sayı ile ilgili bilgilerin temelinin atılması okulöncesi dönemin ilk yıllarından itibaren başlamaktadır. Okulöncesi dönemdeki çocukların grup oyunları içinde sayılarla ilgili tekerlemeler, şarkılar söyledikleri konuşmalar ve oyunlar içinde matematik kavramlarını kullandıkları görülmektedir (Resnick, 1989). Okul öncesi dönemdeki çocukların sayı kavramını kazanmaları; birbirine benzeyen nesneleri sınıflara ve gruplara ayırma, nesnelerin farklılıkları arasında bir düzenleme yapma, sayısal eşitliği ifade eden birebir eşleştirme kavramını anlama ve sayılacak nesnenin uzaysal düzenlemelerinin dağılışları nasıl olursa olsun aynı kalacağını anlatan sayı korunumunu kazanma ile yakından ilgilidir (Aktaş,2002).

Çocukların bebeklik döneminden itibaren matematik ile ilgili kavramlarının gelişmeye başladığı ileri sürülmektedir. Bir yaş çocukları görsel olarak sunulduğunda nesnelerin azlık-çokluğunu ayırt edebilirler. Çocuklar konuşmaya başlar başlamaz sayı sözcüklerini de kullanmaya başlarlar. İki yaşında bir çocuk sayıları sayabilir ancak saymadaki sıra doğru olmayabilir. Çocuk sayıları doğru olmayan bir düzende (örn;1-3-2-7 vb.) sayabilir. Çocuğun sayma düzeni sürekli değişiklik gösterir ve sayma gittikçe doğru bir form almaya başlar (Briars, 1984).

Çocuklarda sözel olarak sayma becerisi iki yaş civarında başlamaktadır. Üç- dört yaşındaki çocukların sayı sayma davranışı kavrayarak sayma değil, modeli taklit etme, ezbere saymadır. Çocuklar bu yaşlarda sayının karşılığını henüz kavram olarak kazanmış değildir. Beş-altı yaşındaki çocuklar 1-20 arası sayıları anlamlarını bilerek sayarlar. Bir grup nesneyi sayarak kaç tane olduğunu söyleyebilir, 1-10 arasındaki rakamları tanır, isimlendirir ve sıraya dizebilirler. Çocuklar ardışık olarak sayıları sayabilirler ancak bir basamaktan diğer basamağa geçişte zorlanabilirler. Her onlu kümeden diğerine geçişte yeni gelen sayıyı bulmakta güçlük çekebilirler (Örnegin 10-20-30 vb) (Cantekin, 2000). Bu dönemde çocuklar sayıların farkındadır. Çocuk nasıl sayılacağını bilebilir ancak sayıların ifade ettiği anlamın farkında değildir (Bybee,1990). Altı yaşına gelinceye kadar birçok çocuk sayı saymaya başlamaktadır. Ancak sayılarla ilgili yetenekleri konusunda bilgileri sınırlıdır. Sayma sırasında çocuk sayma işleminin kendisine yoğunlaşıp, bir nesneyi birden fazla sayabilir veya bir kümedeki bazı nesneleri sayma işlemine katabilir (Akman,1995).

Okul Öncesi Dönemde Sayı Kavramının Gelişimi;

• Birbirine benzeyen nesneleri sınıflara ve gruplara ayırmaları yani sınıflama becerisi

• Nesnelerin farklılıkları arasında bir düzenleme yani sıralama becerisi

• Sayısal eşitliği ifade eden birebir eşleştirme kavramını anlamaları ve sayılacak nesnenin uzaysal düzenlemeleri yani dağılışları nasıl olursa olsun miktarın hep aynı kalacağını anlatan sayı korunumu kazanmaları ile yakından ilgilidir.

2.4.3.1. Sayı Kavramı İle İlgili Yapılabilecek Çalışmalar

• l'den 10'a kadar karışık dizilmiş rakamlar arasından model olarak çizilen rakamın eşini bulma çalışması yapılabilir.

• l'den 10'a kadar karışık dizilmiş rakamlar arasından söylenilen rakamı bulma çalışması yapılabilir.

• l'den 10'a kadar karışık dizilmiş rakamlar arasından gösterilen rakamı okuma çalışması yapılabilir.

• Sözel yönlendirme ile çocuğun l 'den l 0'a kadar sayması istenebilir. • Verilen rakamlar arasını (5-9 gibi) sayma çalışması yapılabilir. • Verilen rakamdan geriye doğru sayma çalışması yapılabilir. • Değişik sayılandaki nesneleri eşleştirme çalışması yapılabilir.

• İki rakamdan (5 ve 9 gibi) hangisinin daha az (ya da daha fazla) olduğu sorulabilir.

• Bir sayı kümesini sıraya dizme, okuma ve istenilen rakamı göstermesini istenebilir.

• Verilen iki nesne grubunu sayma ve verilen rakamla aynı olup olmadığını belirleme çalışması yapılabilir.

• Verilen iki nesne grubunu sayma ve hangisinin daha az (ya da daha fazla) olduğu sorulabilir.

• Bir nesne grubu ile birlikte verilen rakamdan hangisinin daha fazla olduğu sorulabilir.

• Nesneleri sayarak, üç nesne grubundan en az (en fazla) olanı sorulabilir. • Bir rakam verilerek, bu rakama uygun sayıdaki nesne grubunu gösterme

çalışması yapılabilir

• Verilen iki nesne grubundan daha fazla olanı bulma, daha sonra da fazla olan gruptan az nesne sayısı kadar nesne çıkarma ve kalan nesne sayısını söyleme çalışması yapılabilir

• l'den 10' a kadar ritmik sayarken, atlanılan sayının hangisi olduğunu söyleme çalışması yapılabilir

• Sıralanmış nesne resimlerinden söylenilen sıradaki nesneyi gösterme çalışması yapılabilir

• Sıralanmış sayı kartlarından atlanılan sayıyı bulma çalışması yapılabilir. • Sıralanmış nesneleri sıra sayısı ile sayma (birinci, ikinci, üçüncü gibi)

çalışması yapılabilir.

• Verilen küme ile aynı, daha az, daha fazla sayılarda kümeler oluşturma çalışması yapılabilir.

• Nesneleri sıralarken birinci, ikinci, üçüncü gibi sıra sayılarını kullanma çalışması yapılabilir.

• Çocuktan nesne gruplarını sayıca birebir eşleştirmesini ve sayarak hangisinin sayıca

• “Daha az” ,” Daha fazla” ve “Aynı sayıda” olduğunu söylemesi istenebilir.

Öğretmen sayı kavramlarını öğretirken, çocuklara yaptıracağı etkinliklerde çocukların gelişim özelliklerini de dikkate alarak ayrıca şu noktalara da dikkat etmelidir:

• Sayı kavramı öğretilirken 5’ten küçük sayı grupları ile başlanmalıdır ve somut nesneler kullanılmalı, daha sonra resimlerden yararlanılmalıdır. • Çocuklara rakamlar öğretilirken önce sözel ifade kullanılmalı, daha sonra

yazılı sembol ile birleştirilmelidir.

• “Sıfır” ve “On” özel sayılar olduğu için bu sayıların öğretimi diğerlerinden sonra öğretilmelidir. Çocuklar ilk başlarda sıfır sayısını anlayamazlar. sıfır

sayısını öğretmek için çocuğa “Kaç tane?” sorusu sorulmalıdır. Kümede hiçbir nesne bulunmadığında çocuk sıfır demesi için cesaretlendirilmelidir. • Çocuk beşe kadar rakamları öğreninceye kadar öğretmen her gün yalnızca

bir ya da iki rakam öğretmelidir.

2.4.3.2. Rakam Yazma Çalışmaları Yapılırken Dikkat Edilmesi Gereken Kurallar

Bir rakamı yazmadaki beceriksizlik matematik başarısındaki beceriksizlikle karşılaştırılmamalıdır. Rakamları doğru yazma ancak birinci sınıfta üstesinden gelinebilecek bir beceridir.

7-8 yaşına kadar sağ-sol kavramı oluşmadığı için çocuklar rakamları ters yazabilirler. Özellikle sol elini kullanan çocuklarda bu durum daha yaygındır. Bir rakamın doğru yazılmaması ile ilgili problemler ikinci sınıfa kadar devam edebilir. Ancak problem 3.sınıfa kadar devam ederse, motor koordinasyon eksikliği, görsel problemler, uzaysal organizasyon bozuklukları ve öğrenme engelleri olabileceği düşünülmelidir. Çocuklar özellikler 2 ve 5, 6 ve 9 arasındaki farkları ayırmakta güçlük çekmektedirler. Bazen de bir harfle rakamı birbirine karıştırmaktadırlar. (Örneğin; 5 ve S, 3 ve E gibi.) Öğretmen rakam yazma çalışmalarına öncelikle kağıt ve kalemle başlamalıdır. Bu amaçla yapılabilecek bazı etkinlik örnekleri şunlardır;

• Zımpara kağıdından rakamlar oluşturma ve kesme, kumaşlardan rakamlar keserek onları kartona yapıştırma, rakamlar şeklinde çimlendirme deneyleri yapma, kuru baklagillerle rakamlar oluşturma ve yapıştırma, tebeşir, sulu boya ve parmak boya ile rakamları boyama, havaya el ve burun ile rakamlar çizme, çamur ve kil ile rakamlar yapma etkinlikleri yapılabilir.

• Öğretmen rakamın doğru yazımını masanın üzerine koyabilir veya bu rakamın yazılı olduğu kartları sınıfa asabilir.

• Rakamların yazımını öğretirken çocukların yazdıkları denetlenmelidir. Çünkü daha sonra yanlışları düzeltmek daha zordur.

• Sol elini kullanan çocuklar için öğretmen mümkünse sol elini kullanarak model olmalıdır.

• Panoya asılması veya tahtaya yazılmasının yanı sıra öğretmen model olması açısından her çocuğun önüne rakam modelleri koymalıdır. Bu çocuğun yatay ve dikey görünüşleri kopyalamaları açısından çocuğa yardımcı olacaktır.

• Öğretmen çocuklara rakam yazma çalışmaları yaparken çocuğun 0’dan 9’a kadar tüm rakamları yazdığından emin olması gerekmektedir.

• Rakamların yazılım formları bazen farklı olabileceği için, tüm formların aynı rakam olduğunu anlamasında çocuğa yardımcı olunmalıdır.

• Matematik eğitimi sadece okuma yazmaya hazırlık ya da matematik etkinlikleriyle sınırlı kalmamalı öğretmen matematik etkinliklerini günlük programdaki etkinliklerle de bütünleştirmelidir.