• Sonuç bulunamadı

1.1. Ġġ SAĞLIĞI VE GÜVENLĠĞĠNDE TEMEL KAVRAMLAR

1.1.5. Risk Değerlendirmesi

ILO’nun İş Güvenliği ve Sağlık Yönetim Sistemleri Kılavuzu’nda (ILO - OSH 2001) tanımlandığı üzere risk değerlendirmesi; iş kaynaklı tehlikelerden dolayı ortaya çıkabilecek sağlık ve güvenlik risklerinin değerlendirildiği süreçtir66. AB’de ise 1985 yılından itibaren iş sağlığı ve güvenliği müktesebatında yer alan birçok direktif “risk analizi ve değerlendirilmesi” kavramı temelinde hazırlanmıştır67

.

program, bölüm bazında belirlenen riskler ve ilgili kişilerin (uzman hekim, hemşire, iş sağlığı ve güvenliği uzmanı gibi) görüşleri doğrultusunda hazırlanmalıdır.

66

http://www.ilo.org/wcmsp5/groups/public/---ed_protect/---protrav/---

safework/documents/normativeinstrument/wcms_107727.pdf, Erişim tarihi: 16.05.2017.

67

Özlem Özkılıç, “KOBİ’lerde İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetimi ve Risk Değerlendirme Kavramı”, İş Sağlığı ve Güvenliği Dergisi, Yıl 7, Sayı 36, (Ekim – Kasım - Aralık 2007), s.27.

AB müktesebatında kendinden sonra çıkarılan çeşitli direktiflerin temelini oluşturması bakımından Çerçeve Direktif olarak nitelendirilen 89/391/EEC sayılı Direktif 68, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun da esinlendiği bir dizi düzenleme içerir. Çerçeve Direktif’te iş sağlığı ve güvenliğinin doğası gereği tüm işyerleri için geçerli olabilecek, işyerlerinin somut şartları ile uyumlu önlemlerin tespit edilmesi bakımından bir yol haritası çizmiştir.

Bir işyerinde sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamının oluşturulması için alınması gereken somut önlemlerin tespiti, öncelikle bir ön araştırma gerektirir. Böylesi bir ön araştırma, planlama şeklinde gerçekleşir. Planlama sürecinde işyeri şartlarına uygun önlemlerin tespit edilebilmesi için başvurulması gereken yöntem ise risk değerlendirmesidir69

.

Çerçeve Direktif bağlamında risk değerlendirmesi, işyeri bazında hangi iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınması gerektiği hususunda bir değerlendirme yapılması ve çalışanların yürüttükleri iş nedeniyle maruz kalabilecekleri tehlikeli etkenlerin araştırılmasıdır (Çerçeve Direktif 9/1 (a) m, 9/1 (b) m.)70

.

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 3/1 (ö) maddesine göre risk değerlendirmesi; “işyerinde var olan veya dışarıdan gelebilecek tehlikelerin belirlenmesi, bu tehlikelerin riske dönüşmesine yol açan faktörler ile tehlikelerden kaynaklanan risklerin analiz edilerek derecelendirilmesi ve kontrol tedbirlerinin kararlaştırılması maksadıyla yapılması gerekli tüm çalışmaları” ifade eder.

6331 sayılı Kanun’un temel düşüncesinin dayandığı esaslardan biri de risk değerlendirmesidir71. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun kalbi olarak da nitelendirilen risk değerlendirmesinde temel amaç; çalışanların sağlığının korunması ve güvenliklerinin sağlanmasıdır. Tehlikeleri ortadan kaldırarak çalışanları, işyeri veya iş riskleri ile karşı karşıya bırakmamak; risk tespit edilen durumlarda gerekli

68

Cem Baloğlu, Avrupa Birliği ve Türkiye’de İş Sağlığı ve Güvenliği, İstanbul, Beta Yayınevi, 2013, s.45 vd.

69

Mahmut Kabakçı, Avrupa Birliği İş Hukukunda İşverenin İş Sağlığı ve Güvenliği ile İlgili Temel Yükümlülükleri ve Türk Mevzuatının Uyumu, İstanbul, Beta Yayıncılık, 2009, s.82.

70

Kabakçı, a.g.e, s.98.

71

Nuri Çelik, Nurşen Caniklioğlu, Talat Canbolat, İş Hukuku Dersleri, İstanbul, Beta Yayınları, 2017, s.346.

önlemleri ivedilikle almak ve ramak kala olaylar72

meydana gelse dahi; her an, mevcut risklerin bir kazaya yol açabileceğini hatırdan çıkarmamak risk değerlendirme süreci olarak ifade edilebilir73

.

Sağlık hizmetlerinin nitelikli ve güvenli bir biçimde sunulması, sağlık çalışanlarının kapasite ve performansını destekleyen bir çalışma ortamının oluşturulmasına bağlıdır. Zira sağlık çalışanları diğer sektör çalışanlarının maruz kaldığı bir takım tehlike ve risklerin yanında, görülen işin niteliğinden kaynaklı çok çeşitli mesleki tehlike ve risklere maruz kalabilmektedir74

.

Hastanelerde doğrudan veya dolaylı olarak sağlığa hizmet eden birçok çalışan bulunmaktadır. Nihayetinde yapılan iş, ister teşhis ve tedavi türünden bir sağlık hizmeti olsun, ister asıl işe yardımcı işlerden olsun; ömürlerinin çok büyük bir kısmını aynı ortamda çalışarak, aynı havayı teneffüs ederek ve büyük ölçüde aynı etmenlere maruz kalarak geçiren sağlık çalışanları, belki de başka hiçbir işyerinde bir arada bulunmayan çeşitlilikte tehlike ve riskler ile karşı karşıya kalmaktadır.

Hastaneler, büyük bir alışveriş merkezinin hafta sonu ancak görebileceği türden kalabalıkları, neredeyse her gün misafir etmektedir. Bu kişilerin çoğunluğunun “hasta” olması, çalışanlar için başlı başına bir tehlike oluşturur. Elektrikli - elektronik cihazların sürekli kullanıldığı, ağır malzemelerin taşındığı, kimyasal maddeler ile işlemler yapılan, radyoaktif maddelerin, enfeksiyon riski taşıyan biyolojik etkenlerin bulunduğu, kesici - delici aletlerin kullanıldığı, uzun ve stresli çalışma saatlerinin geçirildiği, aşırı iş yükü, zaman baskısı ve yetersiz dinlenme saatleri ile çalışılan birçok bölüm ve birimden, bu bölümlerde çalışanlardan, gerektiğinde binlerce kişi için yemek hazırlayan mutfaktan, sürekli olarak temizlik malzemesi kullanılan çamaşırhane, sterilizasyon ünitesi ve ayrıca

72

İşyerinde meydana gelen; çalışan, işyeri ya da iş ekipmanını zarara uğratma potansiyeli bulunduğu halde zarara uğratmayan olaylara ramak kala olaylar denir.

73

Teoman Akpınar, Baki Yiğit Çakmakkaya, “İş Sağlığı ve Güvenliği Açısından İşverenlerin Risk Değerlendirme Yükümlülüğü”, Çalışma ve Toplum, Sayı 1, (2014), s.276; Fatih Yılmaz, “6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda Önleyici Yaklaşım ve İşverenlerin Yükümlülükleri”, TÜHİS İş Hukuku ve İktisat Dergisi, Cilt 24, Sayı 6/Cilt 25, Sayı 1 – 2, (Mayıs – Ağustos – Kasım 2013), s.56; Özdemir, a.g.e, s.234.

74

Ayşe Meydanlıoğlu, “Sağlık Çalışanlarının Sağlığı ve Güvenliği”, Balıkesir Sağlık Bilimleri Dergisi, Cilt 2, Sayı 3, (Aralık 2013), s.192 – 193; Meltem Saygılı, Hastane Çalışanlarının Çalışma Ortamına İlişkin Algıları ile İş Doyumu Düzeyleri Arasındaki İlişkinin Değerlendirilmesi, Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, Sağlık Kurumları Yönetimi Programı Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2008, s.1.

büro, depo ve nicesinden oluşan hastaneler; tehlike, risk ve acil durum bakımından kendine özgü özellikler taşır75

.

Elbette aynı veya benzer ortamlarda çalışmalarından dolayı kimi zaman benzer tehlike ve risklerle karşı karşıya kalabilen sağlık çalışanları; meslekleri ve çalıştıkları bölüm itibariyle başka başka riskler ile farklı sıklıklarda karşılaşabilmektedir. Örneğin; radyoloji ve nükleer tıp bölümlerinde çalışanlar için radyasyona maruziyet ve maruziyet sıklığı diğer birimlerde çalışanlara nazaran kat kat fazla olurken, sterilizasyon ünitesinde çalışanlar için cıva ve gluteraldehide maruz kalmak risk oluştur. Ameliyathane çalışanları için toksik gazların etkisi ne ölçüde tehlikeli76

ise diyaliz ünitesi ve nefroloji servislerinde çalışan bir hemşire için enfeksiyon riski o derece yüksektir 77

.

Bu nedenle hastanelerdeki tehlikelerin tespiti, risklerin belirlenmesi ve değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu amaçla hastane işvereni de, iş sağlığı ve güvenliği yönünden risk değerlendirmesi yapma veya yaptırmakla yükümlü kılınmıştır.

İşveren, risk değerlendirmesi 78

yaparken/yaptırırken; belirli risklerden etkilenecek çalışanların durumu, kullanılacak iş ekipmanı ile kimyasal madde ve müstahzarların seçimi, işyerinin tertip ve düzeni, genç, yaşlı, engelli, gebe veya emziren çalışanlar gibi özel politika gerektiren gruplar ile kadın çalışanların durumunu dikkate almalıdır (İSGK 4/1. m). İşveren aynı zamanda, yapılacak risk değerlendirmesi neticesinde alınacak iş sağlığı ve güvenliği tedbirleri ile kullanılması gereken koruyucu donanım veya ekipmanı belirlemelidir (İSGK 10/2. m). İşveren, işyerinde uygulanacak iş sağlığı ve güvenliği tedbirleri, çalışma şekilleri ve üretim yöntemleri, çalışanların sağlık ve güvenlik yönünden korunma düzeyini yükseltecek

75 Başak Dokuzoğuz, Sağlık Çalışanlarının Meslek Riskleri, Hastane Enfeksiyonları Kontrolü El

Kitabı, Hastane Enfeksiyonları Derneği Yayını, Yayın No: 2, 2004, s.413 - 417.

76

Serap Parlar, “Sağlık Çalışanlarında Göz Ardı Edilen Bir Durum: Sağlıklı Çalışma Ortamı”, TAF Prev Med Bull, Cilt 7, Sayı 6, (2008), s.548.

77

Mehtap Cürcani, Mehtap Tan, “Diyaliz Üniteleri ve Nefroloji Servislerinde Çalışan Hemşirelerin Karşılaştıkları Mesleki Riskler ve Sağlık Sorunları”, TAF Prev Med Bull, (2009), Cilt 8, Sayı 4, s.340.

78

Nevzat Devebakan, Özel Sağlık İşletmelerinde İş Sağlığı ve Güvenliği, T.C Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Anabilim Dalı Doktora Tezi, İzmir 2007, s.22. Risk değerlendirmesinde farklı yöntemler kullanılabilir. Bu yöntemler; risk - karar matrisi, kontrol listeleri, olası hata türleri ve etkileri analizi, hata ağacı analizi, olay ağacı analizi, tehlike ve işletilebilme çalışması, neden - sonuç analizi, denetim listesi analizi ve eğer olursa analizi şeklinde sıralanabilir.

ve işyerinin idari yapılanmasının her kademesinde uygulanabilecek nitelikte olmasını sağlamalıdır (İSGK 10/3. m). Ayrıca işveren, iş sağlığı ve güvenliği yönünden çalışma ortamına ve çalışanların bu ortamda maruz kaldığı risklerin belirlenmesine yönelik gerekli kontrol, ölçüm, inceleme ve araştırmaların yapılmasını da sağlamalıdır (İSGK 10/4. m).

Kamu hastaneleri açısından risk değerlendirmesi yaptırma yükümlülüğü 31.12.2012 tarihinden itibaren söz konusu olmuştur.

Hastanelerde de gerçekleşebilecek bir durum olarak aynı çalışma alanını birden fazla işverenin paylaşması halinde, yürütülen işler için diğer işverenlerin yürüttüğü işler de göz önünde bulundurularak, ayrı ayrı risk değerlendirmesi gerçekleştirilmelidir. İşverenler risk değerlendirmesi çalışmalarını, koordinasyon içinde yürütmeli, birbirlerini ve çalışan temsilcilerini, tespit edilen riskler konusunda bilgilendirmelidir (İSGRDY 14/1. m).

Asıl işveren - alt işveren ilişkisinin sıklıkla kurulduğu hastaneler için önem arz eden bir başka düzenleme ise İş Sağlığı ve Güvenliğinde Risk Değerlendirmesi Yönetmeliği’nin 15. maddesinde yer almaktadır. Buna göre işyerinde bir veya birden fazla alt işverenin bulunması halinde her alt işveren, yürüttüğü işler ile ilgili olarak gerekli risk değerlendirmesi çalışmalarını yapmalı ya da yaptırmalıdır. Alt işverenlerin risk değerlendirmesi çalışmaları konusunda asıl işverenin sorumluluk alanları ile ilgili ihtiyaç duydukları bilgi ve belgeler asıl işveren tarafından sağlanır. Asıl işveren, alt işverenlerce yürütülen risk değerlendirmesi çalışmalarını denetlemek ve bu konudaki çalışmaları koordine etmekle yükümlüdür. Alt işveren/alt işverenler, hazırladıkları risk değerlendirmesinin bir örneğini asıl işverene verir. Asıl işveren ise bu risk değerlendirmesi çalışmalarını kendi çalışması ile bütünleştirerek, risk kontrol tedbirlerinin uygulanıp uygulanmadığını izlemeli, denetlemeli ve uygunsuzlukların giderilmesini sağlamalıdır.

İş sağlığı ve güvenliğinin yapı taşı olan risk değerlendirmesinin temel konusunu oluşturan risk kavramı, iş sağlığı ve güvenliği bakımından mesleki risk terimi ekseninde şekillenmektedir. Bu nedenle mesleki risk kavramının da açıklanması gerekir.