• Sonuç bulunamadı

Rejimi Düştüğü Anda Gençlerin Oluşturacağı Başka Bir Parti

Ortaya Çıkacak. Eski Partilerin Hiçbiri Kalmayacak”

10 Mayıs 2013

Suriye Kürt hareketinin önde gelen isimle-rinden biri olan Salah Bedrettin uzun yıllar aktif siyasetin içinde yer almıştır. Bedrettin son dönemde Suriye Kürt bölgelerinde yaşa-nan devrim hareketinin gerçek sahibinin siya-sal partiler değil sokaktaki gençler olduğuna inanmaktadır. Bu nedenle de aktif siyasetin içinde yer almamakla birlikte devrimin gerçek sahipleri olarak gördüğü Kürt gençlik hareket-leri ile ilişkisini ve desteğini sürdürmektedir.

Salah Bedrettin ile halen yaşamakta olduğu Irak’ın Erbil şehrinde görüşme imkanı elde ettik. Bedrettin Suriye’nin geleceği, Kürtlerin beklentileri ve Türkiye ile ilişkiler konusunda-ki görüşlerini bizlerle paylaştı.

ORSAM: Öncelikle kısaca kendinizi tanı-tabilir misiniz?

Salah Bedrettin: 40 yıldır Suriye’de muhale-fetin içindeyim. Şu an tek başıma çalışıyorum.

Suriye’nin özgürleşmesi adına çalışmalarım, yazılarım var. Tüm muhalefeti yakından ta-nıyorum. Onlar da beni tanırlar ancak hiçbir partiye üye değilim.

ORSAM: Suriye Ulusal Konseyi ile bir iliş-kiniz var mı?

Salah Bedrettin: Hayır. Hiçbir partiyle iliş-kim yok. Gelecekte de olacağını sanmıyorum.

ORSAM: Suriye’de mevcut çatışmayı nasıl değerlendiriyorsunuz, bu çatışma sizce na-sıl sonuçlanacak?

Salah Bedrettin: Suriye’de 16 Kürt partisi Kürt Ulusal Konseyi’ni kurdu. Bu partiler Su-riye Kürt muhalefetini temsil etmemektedir.

Kuruldukları zaman hiçbir tarafa yakın olma-dıklarını ilan ettiler; ne rejimin yanındalar ne de muhalefetin. PYD rejimin bir parçasıdır.

Suriye muhalefeti Kürtlerin parti kurmasına izin vermiyor. Gençler caddelerde gösteri ya-pıyorlar. Kürtler parti programlarında ne reji-me ne de muhalefete taraf olmuşlardır. Ama bugün rejim çok zayıflamıştır. Düşme ihti-mali vardır. İki seneden sonra Kürt partiler

“Biz de rejimin yıkılmasından yanayız” diyor-lar. Suriye’de şu an bulunan muhalefet klasik muhalefet değildir. Bu savaş sadece caddede gösteri yapan gençlerin savaşıdır. Biz, reji-min düşmesini ve özgür olmayı istiyoruz. Ben caddelerde kendilerini gösteren gençlerin yanındayım. İnanıyorum ki zafer, gelecekte gençlerin ve eziyet çekenlerin olur.

ORSAM: Her ne kadar gençler sahada olsa da PYD’nin silahlı kanadı olduğunu bili-yoruz. Sizce devrimi PYD mi kontrol edip yönlendirecek yoksa sokaktaki gençler mi?

Salah Bedrettin: PYD, rejimin projesiydi.

PYD, gösteriler başladıktan sonraki ilk 8 ay yoktu. 8 aydan sonra PKK ve Esad arasın-da Süleymaniye’de bir görüşme oldu. Beşar

Esad’ın kız kardeşi ile evli ve askeri istihba-rat başkanı Asıf Şevket geldi ve o anlaşmayı yaptı. Esad ve PKK, Süleymaniye’de düşman-larının Türkiye olduğu konusunda anlaştılar.

Esad rejimi onlara silah ve ülkeye girme izni verdi. Birinin elinde silah varsa kendini ispat etmeye çalışır. PKK’nın Suriye’de kaç grubu var bilmiyorum ama hepsi Kürt meselesi için çalışmıyor. Bazıları rejiminin çıkarları için ça-lışıyor. Aslında açık bir şekilde Hafız Esad’la birlikteydiler. Onların programları Suriye’ye yönelik değil Türkiye’ye yöneliktir.

ORSAM: Suriye Kürtleri’nin federalizm talepleri var. Bu talebin gerçekleşeceğini düşünüyor musunuz?

Salah Bedrettin: Savaş iki aşamadır. Biz şu an birinci aşamadayız. Birinci aşama rejimin yı-kılmasıdır. İkinci aşamada ise birçok adım var.

Kürtler de bu adımlardan biridir. Ben Kürtle-rin federalizm isteğiyle Araplarla savaşacak-larını düşünmüyorum. Çünkü bunun için uygun zaman şu an değil. Bu istek Kürtlerin hakkıdır. İnşallah gelecekte bu haklarını elde ederler. Kürtlerin dışında sorun yaşayan baş-ka gruplar da vardır; Hıristiyanlar, Türkmen-ler. Din ve mezhep sorunları da var. Ancak tüm bu sorunlar ikinci aşamanın konularıdır.

Şu an Kürtlerin “federalizm istiyoruz” deme-leri siyasi amaçlıdır. Gerçeklik payı şu an için yoktur. Biz Hafız Esad zamanında “federalizm istiyoruz” derken, şu an konuşanlar “biz iste-miyoruz” diyorlardı.

ORSAM: Suriye Kürtleri arasında en güç-lü siyasal hareketlerin hangileri olduğunu düşünüyorsunuz? Yoksa az önce bahsetti-ğiniz hiçbir hareketi desteklemeyen genç-ler mi daha kuvvetli?

Salah Bedrettin: Suriye rejimi düştüğü anda gençlerin oluşturacağı başka bir parti ortaya çıkacak. Eski partilerin hiçbiri kalmayacak.

Hatta bu sadece Kürtler için değil Araplar için

de geçerli. Araplar içinde de çok parti var. Bu partilerin de bir anlamı yok. Kimse ne olduk-larını bilmiyor. Toplumun %60’ı gençtir. De-mek ki geleceğin %60’ı gençlerindir.

ORSAM: En güçlü gençlik hareketleri han-gileridir?

Salah Bedrettin: Yerel Koordinasyon Ko-miteleri, Özgür Suriye Ordusu gibi yapıların gençler içinde koordinatörleri vardır. Özel-likle Haseke vilayetinde. Afrin’de Özgür Kürt Ordusu var. Bunlar Özgür Suriye Ordusu’nun bir parçasıdır. Bu grubun ismi El Meclisi As-keri Kürdi Hur’dur. 4 birlikten (ketibe) oluşur:

Selahattin Eyyübi, Yusuf Azmi, Kaval Hattat, El Bab (Kürtler ve Türkmenler birlikte). Bun-ların hepsi bir meclistir. Başında Suriye ordu-sundan ayrılmış bir albay bulunmaktadır. Şu an Suriye’deki savaş budur. Genç Koordina-törler ve Özgür Ordu’nun birlikteliği. Dışarı-dan insanlar onlara destek veriyor. Bunların içinde bazı insanlar var. Hangisi yenerse onun tarafında yer alacaklar. Bazılarına ise Şebiha diyoruz. PKK da Esad’ın Şebihası sayılmakta-dır. Öcalan ve Türkiye arasındaki görüşmeler sonuç verirse Suriye’nin durum çok değişe-cektir.

ORSAM: Nasıl bir değişim olur?

Salah Bedrettin: Şu an PKK’nın Esad’la ara-larında bir bağ var. Ama Türkiye ve Öcalan anlaşırsa hiçbir bağ kalmaz. Mantık böyle olacağını göstermektedir. Türkiye ve Suriye milleti dosttur. Öcalan Kandil’e bir mektup göndermiş. Buna göre Öcalan ilişkilerin dü-zeleceğini söylemiştir. Öcalan çok kuvvetli bir liderdir.

ORSAM: Irak Kürt Bölgesi’nde peşmer-gelerin eğittiği Suriyeli peşmergeler var. Bu peşmergelerin Suriye’ye dönmesi olasılığı-nı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Salah Bedrettin: Bana göre bunun zamanı geçmiştir. Suriye’de iki senedir savaş vardır.

Irak’a 1000 kişi geldi ve eğitim gördü. Ancak Suriye’ye dönmedi. Dönmeleri de gerekmi-yor. Bugün görülmekteki rejim ve muhalefet arasında diyalog gereklidir. Bu konu siyasidir.

Eğer bu peşmergeler dönerse PKK ile çatışma yaşanır.

ORSAM: En güçlü gençlik örgütleri hangi-leridir?

Salah Bedrettin: Hepsinin başkanlığını ya-pacak tek bir isim yok. Bunlar 4-5 gruptur.

Bazen birleşir bazen ayrılırlar. Bir ay başka bir şey olur diğer ay başka bir şey. Mesela bir grup var. Başkanını hapse attılar ve o grup dağıldı. Sonra başka bir grup oluştu. Bunlar ne partidirler ne de askeri örgüttürler. Suri-ye’deki savaşın bir özelliği var. Kürtler nerede gösteri yaparsa bu gençler onların peşinden gider. Ama bir sorun çıkarsa hepsi dağılırlar.

ORSAM: Serikaniye olayları hakkında ne düşünüyorsunuz?

Salah Bedrettin: Rakka’dan bazı Arap aşi-retler Kamışlı’dan da PYD grupları Serikani-ye gitmiştir. Bu aşiretler SerikaniSerikani-ye’de fitne oluşmasına sebep olmuş ve karışıklık yarat-mıştır. Ben bu işin içinde rejimin elinin oldu-ğunu düşünüyorum. Fitne Müslümanlar için çok kötüdür. Serikaniye’de her türlü insan var; Arap, Çeçen, Çerkes. Özgür Ordu’nun Suriye’nin her yerini kontrol etme hakkı var-dır. Bunlar savaşın önemli bir parçasıdırlar.

Araplar oraya geldiklerinde PYD’liler “Bunla-rın hepsi Erdoğancı” diyordu. Ancak bildiği-niz gibi yakın zaman önce PYD ile bu grup-lar anlaştı. Şimdi hepsi dostgrup-lar. Ortaya çıktı ki bunlar Erdoğancı değil Esatçıdırlar. PKK Serikaniye’ye El Kaide’nin Türkiye’den geldi-ğini iddia ediyor. Bu işin aslı yoktur. Türkiye bugüne kadar orada problem yaratmayı iste-memiştir. Türkiye’nin istediği tüm grupların

birbirleriyle değil rejimle savaşmaları. Gele-cekte belki bu isteği değişebilir ama şimdiye kadar böyle bir tavrı olmamıştır.

ORSAM: Türkiye’nin Suriye Kürtleri’ne yaklaşımını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Salah Bedrettin: Şubat 2012’de Dışişleri Bakanlığı’nın davetlisi olarak Türkiye’dey-dim. Müsteşar Feridun Sinirlioğlu ve Yar-dımcısı Halit Çevik’le görüştüm. Onlara; “Biz Türkiye’yle komşuyuz. 900 km sınırımız var.

Her iki ülkede Kürtler vardır. Bu durumda iki ülkenin birlikte çalışması gereklidir.” dedim.

Ben üç ayaklı bir komite kurulmasını öner-dim; Türkiye, Irak Kürdistan’ı ve Suriye. Bu üç taraf anlaşmalıdır. Esad’ın gitmesi hepsinin çıkarınadır. Ortadoğu’da Kürt ve Türk birbir-lerini anlamalı ve anlaşmalıdır. İnanıyorum ki Türkiye’de Kürt sorunu çözülmeden bu me-selenin sonu gelmeyecektir. Ben Öcalan ve Türkiye arasında yapılan görüşmelerden çok umutluyum. İnşallah bir sonuca ulaşır.

ORSAM: Suriye’nin geleceğini nasıl görü-yorsunuz? Esad rejimi çökecek mi?

Salah Bedrettin: Esad rejimi yıkılacaktır ve Suriye parçalanmayacaktır. Yeni bir anaya-sa yürürlüğe girecektir. Bu anayaanaya-sada Suri-ye milletinin sadece Araplardan oluşmadığı, çeşitli milletlerin de var olduğu yazacaktır.

Her millet Suriye’nin bütünlüğü içinde hak-kını alacaktır. Esad, Suriye’nin parçalanması-nı istiyor. Ayrışma Esad’ın plaparçalanması-nıdır. Suriye’nin

%50’si ya Arap değildir ya da Sünni değildir.

Radikal İslam gruplarının Suriye’de geleceği yoktur. Suriye milleti laiktir.

ORSAM: Teşekkür ederiz.

* Bu söyleşi ORSAM Uzmanları tarafından 26 Şubat 2013 tarihinde Irak’ın Erbil şehrinde gerçekleştirilmiştir.