• Sonuç bulunamadı

2.1. Kuramsal Çerçeve

2.1.6. Probleme Dayalı Öğrenmede Süreç

Torp ve Sage (2002) PDÖ yaklaşımının üç önemli unsuru olan öğrenci, ders süreci ve öğretmenden şu şekilde bahsetmiştir:

• Öğrenciler; bir problem durumu ile ilgilenir.

• Ders süreci; verilen problemler doğrultusunda öğrencilerin öğrenmeye yönelik merak ve ilgileri doğrultusunda gerçekleşir.

• Öğretmen; öğrencileri araştırmaya yönlendirir ve rehberlik eder. Öğrencilere danışmanlık yaparak bir öğrenme ortamı oluşturur.

Demirel ve Aslan-Turan (2010) PDÖ sürecinde yer alan bileşenleri ise; problem ya da senaryo, öğretmen (Eğitim Yönlendiricisi), öğrenci ve değerlendirme olarak dörde ayırmıştır. Taşkesenligil, Şenocak ve Sözbilir (2008) ise PDÖ sürecinin işleyişini, ön hazırlık, çalışma gruplarının oluşturulması, problemi tanıma, probleme yönelik çözümlerin bulunması ve çözümlerin sunulması ile ölçme ve değerlendirme olmak üzere altı basamakta açıklamıştır. PDÖ, problemi merkeze alan bir yaklaşımdır (Taşkın, 2012, 159). PDÖ’ de öğrenciler küçük gruplar halinde çalışırlar. PDÖ süreci içinde öğrenciler, karşılaştıkları problem durumunu çözüme ulaştırabilmek için önceki bilgi, deneyim ve tecrübelerini işe koşarlar. Problemi çözüme ulaştırabilmek için ihtiyaç duyulan bilgiyi belirlerler. İhtiyaçları olan bilgiyi nasıl ve nereden bulacaklarını araştırırlar ve elde ederler. Yeni edindikleri bilgiyi gruplarında tartışarak yeni araştırmalara yönelirler. Böylelikle senaryoda sunulan problem durumunun çözümüne yönelik olası çözümler oluşturlar. Bu süreç, öğrencilerin karşılaştıkları probleme bir çözüm bulabilmelerine kadar sürer (Peterson ve Treagust, 1998). PDÖ’de öğrenciler, bir problemi çözebilmek için öğrenmeleri gerekenleri tanımlamak, kendi kendine öğrenme becerilerini düzenlemek, yeni bilgilerini probleme uygulamak ve ne öğrendikleri ile kullandıkları stratejilerin etkililiğini yansıtmak için işbirlikçi gruplarda çalışırlar (Hmelo-Silver, 2004).

PDÖ süreci içinde, öğrenciler, karşılaştıkları problem durumu hakkında neyi bilip neyi/leri bilmediklerini belirleyerek problemin çözümü için aralarında görev dağılımı yaparlar (Saban, 2014) ve aşağıdaki sorulara yanıt ararlar (Barell, 2007):

- Bu konu hakkında ne biliyoruz?

- Bu problemin çözümünü bulmak için neye/nelere ihtiyacımız var?

- Cevapları nereden ve nasıl bulacağız? Araştırmalarımızı nasıl planlayacağız? (örneğin; zamanlama, kaynaklara ulaşma ve rapor haline getirme)

- Öğrendiğimiz şeyleri diğer konulara, hayatımıza ya da başka durumlara nasıl uyarlarız?

- Gelecekte yapacağımız araştırmalarımız için yeni sorularımız var mı/neler? Bu şekilde öğrenciler problem durumunu tespit ederek problemin çözümü için olası çözüm önerileri üretirler. Ürettikleri çözüm önerilerinden biri veya birkaçı üzerinde hep birlikte ortak bir fikir birliğine ulaşırlar (Saban, 2014). Kısacası; PDÖ’de problemler; öğrencilerin eski bilgileri ile yeni bilgilerini ilişkilendirebilmelerini sağlar. Üst düzey düşünme becerileri ve problem çözme süreçlerini kullanabilmelerine kılavuzluk eder. Onları işbirliği içinde çalışmaya ve sosyal becerilerini aktif olarak kullanmaya yönlendirir. Öğrencilerin birbiri ile etkileşimi, bilgi ve tecrübe paylaşımı, açıklama yapma, tartışma ve fikir alışverişi ile gerçekleşir. Öğrenciler, süreç içindeki ilerlemelerini hem kendileri hem de arkadaşları ile eğitim yönlendiricisinin geri bildirim ve açıklamaları ile sürekli gözden geçirirler (Chung ve Chow, 2004). Bu sebeple PDÖ’de öğrenme tek yönlü değil, çok yönlü olarak gerçekleşir.

Süreç boyunca öğrencinin probleme karşı ilgi ve merak duyması, sorunu çözmeye ihtiyaç hissetmesi büyük önem taşır. Eğer öğrenci problemi çözmeye yönelik yeterli sorumluğu alırsa, problemi çözüme ulaştırabilmek için gereken tüm yolları deneyecektir. Bu sebeple PDÖ de kullanılan problemlerin gerçek hayattan seçilmesi, öğrenci düzeyine uygun olması, öğrencide merak ve ilgi uyandırabilmesi oldukça önemlidir.

PDÖ sürecinde önemli olan sadece karşılaşılan problemi çözüme ulaştırmak değildir. Amaç, problem durumu ile öğrenciyi aktif olarak öğrenme sürecine katılmasını sağlamaktır. Bu sayede, öğrenciye kazandırılması amaçlanan konu ve kavramları öğrencinin anlamlı bir şekilde ve derinlemesine öğrenmesini sağlamaktır. Bu nedenle probleme dayalı öğrenmede sadece öğrenme ürününü değil, öğrenme sürecinin değerlendirilmesi de önemlidir. PDÖ de süreç boyunca öğrenci hem kendini hem de akranlarını değerlendirebilir. Savery (2006), PDÖ yaklaşımında başarılı olmanın kritik noktasının, PDÖ problemlerinin seçimi ve öğrenme sürecine rehberlik eden öğretmenin deneyimi ile birlikte öğretmenin öğrencilere verdiği geri dönütler olduğunu belirtmiştir.

PDÖ sürecinde yer alan öğeler ve aralarındaki ilişkiler Şekil 2.3.’te yer alan diyagramda verilmiştir. PDÖ uygulamasında, süreç içinde hem bağımsız çalışmalar hem de grup içinde işbirliği ile yürütülen çalışmalar yapılır. Öğrenmeyi başlatan, sürdüren ve tamamlayan öğrencinin kendisidir. Bu nedenle öğrenme sorumluğu, öğrenene aittir. Grup

içindeki her bir üyenin ön bilgileri, deneyim ve yaşantıları birbiri ile aynı olmayabilir. Problemin çözümü için gereken bilgiyi nereden ve nasıl bulacağını bilmek, elde edilen eksik bilgileri grup üyeleri ile paylaşmak bu nedenle önemlidir. Böylelikle grup içindeki her bir birey, hem kendi öğrenme sorumluluğunu hem de akranının öğrenme sorumluluğunu taşır.

Şekil 2.3. Probleme dayalı öğrenme sürecinde yer alan öğeler ve ilişkiler

Şekil 2.3. Probleme dayalı öğrenme sürecinde yer alan öğeler ve ilişkiler

Kaynak: Problem-based learning process. From Northern Illinois University, Faculty Development

and Instructional Design Center. (2012). Problem Based learning. In Instructional Guide for

Univesity Faculty and Teaching Assistants.(Erişim:

http://niu.edu/facdev/resources/guide/strategies/problem_based_learning.)

Kaptan ve Korkmaz (2001), probleme dayalı öğrenme sürecinde takip edilen basamakları Şekil 2.4.’te tanımlanmıştır. Şekil incelendiğinde PDÖ sürecinin öncelikle var olan problem durumunun fark edilmesi ile başladığı görülmektedir. Karşılaşılan problem durumunun eksiksiz açıklanması problemi çözümleyebilmek amacıyla yapılacak olan araştırmaları doğrudan etkiler. Eksik olan bilginin elde edinilmesi için ihtiyaç duyulan kaynaklar öncelikle belirlenmelidir. Daha sonra problemi çözüme ulaştırabilmek için geçici çözüm yolları oluşturularak gözden geçirilmelidir. Son olarak problemin çözümü sözel veya yazılı olarak sunulmalıdır. (Kaptan ve Korkmaz, 2001, s.181):

Senaryo analizi Hipotezlerin kurulması Yansıtma

PDÖ

Bilinenlerin listelenmesi Bulguların sunulması Bilinmeyenlerin listelenmesi Bilgi toplama

Şekil 2.4. Probleme dayalı öğrenme süreci

Kaynak: Kaptan, F. ve Korkmaz, H. (2001), s.188, Fen Eğitiminde Probleme Dayalı Öğrenme

Yaklaşımı. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 20, 185-192. ÖĞRENME GEREKSİNİMLERİNİ ORTAYA ÇIKARMA ( PROBLEMLE İLGİLİ NELERİ BİLMEMİZ GEREKİYOR?) PROBLEMLE İLGİLİ FİKİRLERİ ORTAYA ÇIKARMA FİKİRLERİ ORGANİZE ETME (İLETİŞİM, TARTIŞMA, MEVCUT KAVRAMLARLA ÖNCEKİ KAVRAMLARI DEĞERLENDİRME) PROBLEMİ TANIMLAMA ÖĞRENME GEREKSİNİMLERİNİ ORGANİZE ETME (ÖĞRENME İŞLEMLERİNİ PAYLAŞMA) ÖĞRENME KAYNAKLARINI BELİRLEME VE KULLANMA ( KAYNAK KİŞİLER, KÜTÜPHANE, İNTERNET KAYNAKLARI) YENİ BİLGİLER ELDE ETME DÜŞÜNCELERİ TEST ETME KABUL EDİLEBİLİR FİKİRLER ÖĞRENDİKLERİMİZLE NE YAPABİLİRİZ? PROBLEMİ NE KADAR ANLADIK? NE ÖĞRENDİK? (ÖĞRENMENİN DEĞERLENDİRİLMESİ, SONUÇLAR) EKSİK BİLGİLER DÜŞÜNCELERİ YENİDEN ORGANİZE ET YENİDEN GÖZDEN GEÇİRİLECEK DÜŞÜNCELER ÇÖZÜMÜ REDDET