• Sonuç bulunamadı

1.2. DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLARIN TEORİK ÇERÇEVESİ VE

1.2.2 Doğrudan Yabancı Yatırımların Belirleyicileri

1.2.2.4 Literatür Düzleminde Doğrudan Yabancı Yatırımların Belirleyicileri

1.2.2.4.1 Piyasa Hacmi

Piyasa büyüklüğü; kar maksimizasyonunu amaçlayan işletmeler için piyasa büyüklüğü ve sürdürülebilir büyüme önemli ve çekici bir faktördür. Piyasa büyüklüğü nedeniyle diğer ülkelerde gerçekleştirilen doğrudan yabancı yatırımlara, “pazar arayan yatırımlar” olarak da adlandırılmaktadır.74 Piyasa büyüklüğünü önemseyen işletmeler açısından, yeni bir üretim tekniği ya da iyi bilinen bir markaya sahip olmaları, bu sayede elde ettikleri mülkiyet avantajı gibi çeşitli avantajları ile yaptıkları yatırımlarda daha da büyük getiri elde edebilmeleri için hem yurt içinde hem de yurt dışında büyük piyasalara sahip olmaları önem taşımaktadır.

Doğrudan yabancı yatırımcı, ev sahibi ülkenin piyasasının yeterince büyük olması durumda ülkenin bu potansiyelinden yararlanmak amacıyla ihracat yerine ülkede doğrudan yabancı yatırım yapmayı tercih edecektir. Bir malın, bir piyasaya ihracat yoluyla girişinin ortalama maliyetleri, piyasadaki ortalama üretim maliyetini aştığında üretim, ihracat yerine doğrudan yabancı yatırımlar yoluyla yapılacaktır. Piyasadaki talep potansiyelini gösteren faktör çalışmalarda genel olarak ülke nüfusu

73 Gülsüm Gürler Hazman, “Türkiye’de Mali Nitelikteki Teşviklerin Doğrudan Yabancı Sermaye

Üzerindeki Etkisi: Toda-Yamamoto Nedensellik Analizi Çerçevesinde Değerlendirme”, Maliye

Dergisi, Sayı 158, Ocak-Haziran 2010, ss.262-277, ss.266-267

74 V.N. Balasubramanyam, Foreign Direct Investment in Developing Countries: Determinants

and Impact, New Horizons for Foreign Direct Investment, OECD Publishing, 2002, s. 188

ile belirlenmektedir. Ancak piyasanın hacim olarak büyüklüğünün yanı sıra piyasadaki kişi başına düşen milli gelirin, yani tüketicilerin alım gücünün de yüksek olması yatırımcı için çekici bir belirleyici olmaktadır. Nüfusun azlığı ve satın alma gücünün düşük olması piyasayı daha küçük hale getirmektedir. Faaliyet gösterilecek bir ülkede üretilen malları alacak kadar gelire sahip olmayan düşük gelirli bir tüketici grubunun olması doğrudan yabancı yatırım girişini olumsuz yönde etkilemektedir.75

Doğrudan yabancı yatırımlar ve piyasa büyüklüğü açısından yapılan hem teorik hem de ampirik çalışmalarda doğrudan yabancı yatırım akımlarının düzgün işleyen büyük ekonomilerde daha büyük miktarlarda gerçekleştiği görülmektedir. Doğrudan yabancı yatırımlar ile piyasa büyüklüğü arasında basit doğrusal bir ilişki olmayıp, yatırımlar ile genişleyen piyasa arasında olumlu yönde bir etkileşim bulunmakta, fakat bu etkileşim zaman içerisinde azalarak artmaktadır. Diğer bir deyişle, yeni piyasalara açılma fırsatı, diğer ülkelerin sağladığı olanaklarla aynı düzeyde olmamasına ve azalan marjinal getiriye rağmen gene de doğrudan yabancı yatırımcılar için çekici bir faktör olmaktadır.76

Geniş bir piyasa hacmi, ölçek ekonomilerinden yararlanılmasına ve böylece kaynakların daha verimli kullanılmasına katkı sağlamaktadır. Piyasa hacminin ölçülmesinde genellikle kişi başına GSYİH veya GSMH değişkenleri kullanılmaktadır. Ancak, mutlak veya kişi başına GSMH dış alem gelirlerini de içerdiğinden ve yurt içinde ikamet eden yabancıları dışladığından dolayı piyasa hacmi için yeterli bir gösterge olamamaktadır.77

Nüfus ve milli gelirin büyüklüğü ile ölçülen piyasa büyüklüğü, doğrudan yabancı yatırımları belirleyen en önemli faktörlerden sayılmaktadır. Piyasanın geniş olması, ölçek ekonomilerden dolayı piyasaya arz edilen malın maliyetini düşürmekte ve çıktı birim başına daha düşük maliyeti sağlamaktadır. Bu nedenle, piyasanın

75 İnan Özalp, “Çok Uluslu İşletmeler: Uluslararası Yaklaşım”, Anadolu Üniversitesi Yayınları,

Sayı: 1022, 1998, s. 180.

76 Hubert P. Janicki, Phanindra V. Wunnava, “Determinants of Foreign Direct Investment: Empirical

Evidence from EU Accession Candidates”, Applied Economics, No:36, 2004,

77Fuat Lebe, Ş. Mustafa Ersungur, “Türkiye’de Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımını Etkileyen

Ekonomik Faktörlerin Ampirik Analizi”, 10. Ekonometri ve İstatistik Sempozyumu (27-29 Mayıs 2009), Erzurum, ss.1-21, s.10

genişliği doğrudan yabancı yatırımları teşvik edici olmaktadır.78 Çalışmalarda piyasa büyüklüğü faktörü ile doğrudan yabancı yatırımların ilişkisinin pozitif yönlü çıkması beklenir, çünkü özellikle pazar arayan yatırımlar satışlarını arttırmak için piyasa açısından büyük yerlere giderler.

Yılmaz ve Barbaros 2006 yılında yaptıkları, Türkiye için 1980-2001 dönemini inceledikleri çalışmalarında, doğrudan yabancı yatırımları belirleyen faktörleri belirlemek amacıyla gerçekleştirdikleri çalışmada piyasa büyüklüğü için kişi başına reel GSYİH verilerini kullanmışlardır. FDI=F(Y,G,X/I,Debt,RI,Risk) olarak modelledikleri çalışmalarında, piyasa büyüklüğü, market büyüme hızı, ekonomideki uluslar arası ticarete açıklık, ekonomik istikrar ve politik istikrar değişkenlerini kullanmışlardır. Tahminleme modeli olarak OLS kullanılmıştır. Doğrudan yabancı yatırımlar ile piyasa büyüklüğü arasında pozitif ilişki bulmuşlardır. Ekonomi büyüdükçe, ülke yabancı yatırımcılar için daha da çekici hale gelmektedir79.

Erdal ve Tatoğlu 1980-1998 dönemini inceledikleri çalışmalarında, Türkiye için koentegrasyon analizi yapmışlar ve çalışma sonucunda piyasa büyüklüğü için reel GSYİH kullanılmış, doğrudan yabancı yatırımlar ile piyasa büyüklüğü arasında pozitif ilişki bulunmuştur.80

Obwona, Uganda için gerçekleştirdiği çalışmasında 1981-1995 dönemini kapsayan doğrudan yabancı yatırımları belirleyen faktörleri ve doğrudan yabancı yatırımın büyümeye etkisini ele almıştır. İki Aşamalı En Küçük Kareler modelini kullanarak doğrudan yabancı yatırımlar ile piyasa büyüklüğü arasında pozitif ve anlamlı bir ilişki bulmuştur.81 Obwona çalışmasında ev sahibi ülkeye doğrudan yabancı yatırım çekmede büyüme hızının önemli olduğunu, yüksek ekonomik

78 Muhsin Kar, Fatma Tatlısöz, “Türkiye’de Doğrudan Yabancı Sermaye Hareketlerini Belirleyen

Faktörlerin Ekonomietrik Analizi”, KMU İİBF Dergisi, Yıl:10, Sayı:14, Aralık, 2008, s. 7

79 Yılmaz, B. ve A. Barbaros, Development and Determinants of Foreign Direct Investment in

Turkey: A Comparison with Ireland and Spain, (03.02.2011)

http://www.iaw.uni-bremen.de/~jtholen/tagungen/papers/Yilmaz.pdf ss.12-13

80

Erdal, F. ve E. Tatoğlu, “Locational Determinants of Foreign Direct Investment in an Emerging Market Economy: Evidence from Turkey”, Multinational Business Review, Vol. 10, No. 1, 2002.

81 Obwona, M. B., “Determinants of FDI and Their Impact on Economic Growth in Uganda”, African

büyüme hızının doğrudan yabancı yatırımları çektiği ve bu nedenle yabancı yatırımcıların bu ülkelere gitmeyi tercih ettiklerini ifade etmiştir.

Farklı bir örnek olarak, Chakrabarti tarafından 135 ülke için 1994 yılı verileri kullanılarak yapılan çalışmada, Extreme Bound Analysis tekniği ile GSYİH, kişi başına GSYİH ve doğrudan yabancı yatırımlar arasında pozitif ve anlamlı bir ilişki elde edilmiştir.82 Extreme Bound Analysis kullanılan bir başka çalışma da, Singh ve Jun tarafından gerçekleştirilmiştir. 1970-1993 dönemini kapsayan veriler ile 31 ülkeyi incelemişler, çalışma sonucunda Chakrabarti gibi kişi başına GSYİH ile doğrudan yabancı yatırımlar arasında pozitif ve anlamlı bir ilişki bulmuşlardır.83

Çak ve Karakaş’ın gerçekleştirdiği çalışmada 1990-2007 yılları için AB üyesi 7 ülke ve Türkiye açısından doğrudan yabancı yatırımların belirleyenleri incelenmiştir. Panel EGLS (yatay kesit SUR) tekniğinin kullanılarak, kişi başına GSYİH’daki artış oranı ile ele alınan piyasa büyüklüğü, satın alma gücü ya da ekonomik gelişmişlik düzeyini temsil ettiği varsayılan değişken ile, doğrudan yabancı yatırımlar arasında aynı yönlü ilişki bulunmuştur.Ülkeler açısından önem sıralaması yapıldığında ise, kişi başına GSYİH’daki artış oranı en etkili faktör olarak ilk sırada yer almıştır.84 Diğer kullanılan değişkenler ise, enflasyon oranı, nüfus artış oranı, toplam ticaret hacmi/GSYİH, genel işsizlik oranı, kurumlar vergisi oranı ve toplam vergi yüküdür.

Kurtaran, çalışmasında doğrudan yabancı yatırım kararlarında belirleyici olan ekonomik ve politik faktörlerin Türkiye açısından doğrudan yabancı yatırımları etkileme derecesini araştırmıştır. 1980-2006 dönemi için gerçekleşen yatırımlar esas alınarak kişi başına GSYİH verileri regresyon modeli ile analiz edilmiştir. Doğrudan yabancı yatırımlar ile kişi başına düşen GSYİH değişkeni arasında pozitif ilişki bulunmuştur. Diğer kullanılan değişkenler ise, dış ticaret açığı, ekonominin açıklık oranı, reel ücret endeksindeki değişim oranı, politik risk göstergesi, yatırımların

82 Chakrabarti, ss.92-93

83 Singh, H. ve K. W. , Jun, “Some New Evidence on Determinants of Foreign Direct Investment in

Developing Countries”, Policy Research Working Paper, The World Bank, WPS-1531, November 1995.

84 Murat Çak, Mehmet Karakaş, “Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımlarını Belirleyen Unsurlar ve

yapıldığı ülkeler arasındaki çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları ve ülkeler arasında gerçekleştirilen karşılıklı teşvik ve koruma anlaşmalarıdır85.

Karagöz, Türkiye’de doğrudan yabancı yatırım girişlerini belirleyen faktörleri incelediği çalışmasında, 1970-2005 yılları için piyasa hacmi değişkeni için GSYİH verilerini kullanmıştır. Uygulama sonucunda ekonomik büyüklük, ticari açıklık ve sermaye stoku doğrudan yabancı yatırımları istatistiksel olarak anlamlı ve pozitif yönde, insan sermayesi ve altyapı ise negatif yönde etkilemektedir. İnsan sermayesi konusunda literatürde kesin bir yargı olmamasına rağmen, altyapı değişkeninin negatif olması beklentinin tersine olmuştur. Doğrudan yabancı yatırım girişleri önceki dönem DYY miktarları ve dışa açıklıktan anlamlı derecede etkilendiği analiz sonucu olarak belirtilmiştir.86

Çalışma sonuçlarına göre genel olarak piyasa büyüklüğü faktörü ile doğrudan yabancı yatırımların ilişkisi pozitif yönlü olmaktadır, çünkü özellikle pazar arayan yatırımlar satışlarını arttırmak için piyasa açısından büyük yerlere gitmektedir. Bu açıdan, nüfus ve milli gelirin büyüklüğü ile ölçülen piyasa büyüklüğü, doğrudan yabancı yatırımları belirleyen en önemli faktörlerden sayılmaktadır.