• Sonuç bulunamadı

1.2. DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLARIN TEORİK ÇERÇEVESİ VE

1.2.2 Doğrudan Yabancı Yatırımların Belirleyicileri

1.2.2.4 Literatür Düzleminde Doğrudan Yabancı Yatırımların Belirleyicileri

1.2.2.4.2 Ekonomik İstikrar

Doğrudan yabancı yatırımların bir ülkeye gelmesinde etkili olan faktörlerden bir diğeri de ev sahibi ülke ekonomisinin istikrarıdır. Teoride ülkede mevcut olan ekonomik istikrar ile doğrudan yabancı yatırımlar arasında pozitif bir ilişkinin olduğu benimsenmektedir. Bunun nedeni, krizlere açık ve belirsizliklerle dolu bir ekonomide yatırım yapma kararı, süreçteki olabilecek riskler nedeniyle karları olumsuz etkileyebilir, bu nedenle ev sahibi ülkedeki ekonomik istikrarsızlık doğrudan yabancı yatırımcılar için itici bir faktör olmaktadır. Çeşitli çalışmalar incelendiğinde, ekonomik istikrar ve istikrarsızlık açısından şu sonuçlara ulaşıldığı görülmektedir:

85

Ahmet Kurtaran, Doğrudan Yabancı Yatırım Kararları ve Belirleyicileri, http://e-dergi.atauni.edu.tr/index.php/SBED/article/viewArticle/446 (03.02.2011)

86 Kadir Karagöz, “Türkiye’de Doğrudan Yabancı Yatırım Girişlerini Belirleyen Faktörler (1970-

Yılmaz ve Barbaros çalışmalarında değişken olarak ekonomik istikrarsızlık göstergesi olarak borç yükü/GSYİH oranını ve ticari mevduattaki reel faiz oranını kullanmışlardır. Çalışma sonuçlarına göre ekonomi büyüdükçe yabancı yatırımcılar için çekici hale gelmiş ve pozitif ve anlamlı şekilde etkilemiştir. Bunun sonucunda doğrudan yabancı yatırımlar ile ekonomik istikrarsızlık arasında negatif bir ilişkinin varlığı bulunmuştur.87

Erdal ve Tatoğlu, değişken olarak ticari mevduattaki reel faiz oranının kullanıldığı çalışmalarında, negatif fakat anlamsız bir ilişki elde etmişlerdir.88 Singh ve Jun, çalışmalarında ekonomik istikrarsızlık açısından farklı bir değişken kullanmışlardır. Business Environment Risk Intelligence (BERI) ismindeki risk ölçüm firmasının İşlem Risk Endeksi (Operation Risk Index) verilerini kullanmışlardır. Çalışma sonucunda endeks ile doğrudan yabancı yatırımlar arasında pozitif ve anlamlı bir ilişki bulunmuştur.89

Karagöz, ekonomik istikrar açısından enflasyon oranının çoğu zaman makroekonomik istikrarın bir göstergesi olduğunu belirtmekte ve amacın para arzı üzerindeki ekonomik baskıyı hesaba katmaktadır. Çalışmada ekonomik istikrarı açıklaması için toptan eşya fiyat endeksi (TEFE) verilerini kullamış ve ekonomik istikrar ile yabanc yatırımlar arasında pozitif yönlü bir ilişki elde etmiştir.90

Lebe ve Ersungur çalışmalarında ekonomideki mal ve hizmet fiyatları ve finans piyasalarında oluşan fiyatların bütünsel şekilde istikrarı sağlanması olarak ifade ettikleri ekonomik istikrarın gerçekleşmediği ülkelerde, mali disipinin sağlanmadığı ve merkez bankasının para politikasını doğru yönlendiremediği belirtmektedirler. Bu nedenle de doğrudan yabancı yatırımlar açısından ekonomik istikrarın büyük önem taşıdığını vurgulamaktadırlar. Fiyat istikrarsızlığının ölçülmesinde, ülke içinde üretilen tüm mal ve hizmetlerin fiyat artışlarını

87Yılmaz, Barbaros, (09.02.2011)

http://www.iaw.uni-bremen.de/~jtholen/tagungen/papers/Yilmaz.pdf, s.12

88 Erdal, Tatoğlu, ss.5-7

89 Bu endeks 0 ile 100 arasında değerlerin bulunduğu bir ölçüt kullanmaktadır. 100 değeri çok iyi, 0

değeri ise çok kötü aralığında iş iklimini içermektedir. Pozitif ilişki sonucunda da ekonomik istikrar artışı ile birlikte doğrudan yabancı yatırımların artışı görülmüştür. Detaylı bilgi için: http://www.beri.com

yansıtmaları nedeniyle GSYİH deflatörü (1980=100) kullanılmıştır. Eşbütünleşme yöntemi kullanılan çalışmada, dışa açıklık ve piyasa hacmi ile doğrudan yabancı yatırımlar arasında pozitif yönlü; faiz oranı, hizmet sektörü etkinliği, ekonomik istikrar arasında negatif yönlü bir ilişki tespit edilmiştir. Bununla birlikte, Granger nedensellik testi sonuçlarına göre, faiz oranı, ekonomik istikrar ve piyasa hacminden doğrudan yabancı yatırımlara doğru tek yönlü bir nedensellik ilişkisi belirlenmiştir.

Kar ve Tatlısöz, GSMH’nın bir ülkenin ekonomik boyut ölçüsü olduğu ve bir ülkede istikrarlı bir şekilde artan GSMH varlığının o ülkedeki ekonomik istikrar ve genişleyen pazar potansiyelini gösterdiğini belirtmişlerdir. Ayrıca ev sahibi ülkede yaşanan grevlerin çalışma hayatındaki istikrarsızlığı gösterdiğini, greve katılan işçi sayısına bağlı olarak üretimde kayıplar olacağını ifade etmişlerdir. Grevlerde artış ise doğrudan yabancı yatırımlar açısından itici bir faktör olmaktadır. Fakat çalışma sonuçları açısından incelendiğinde, GSMH değişkeni beklentilere uygun olarak doğrudan yatırımları anlamlı ve olumlu yönde etkilerken, grevlerle kaybolan işgünü sayısı değişkeni anlamlı fakat beklenenin aksine pozitif işaretli çıkmıştır.

Ekonomik istikrarın belirlenmesinde kullanılan ölçütlerden biri olan fiyat düzeyindeki istikrarsızlık, hem fiyat düzeyinin düşmesi hem de fiyat düzeyinin yükselmesi şeklinde meydana gelmektedir91. Yüksek enflasyon ekonomide belirsizliği ve riski arttırarak piyasa mekanizmasının etkinliğini büyük ölçüde azaltmaktadır. Riskin artması da doğrudan yabancı yatırımların yapılmasını azaltıcı bir faktör olabilmektedir. Ancak doğrudan yabancı yatırımlardan sağlanması beklenen karlılık söz konusu riskin olumsuzluklarını yok edecek düzeyde ise, yüksek enflasyona karşın yatırımcılar ev sahibi ülkede doğrudan yabancı yatırım yapabilirler. Fakat genel olarak yatırımcı işletmeler, enflasyon düzeyi düşük ve istikrarlı ülkelerde yatırım yapmayı tercih etmektedirler. Böylelikle yüksek enflasyonun ve istikrarsızlığın doğuracağı fiili sermaye kayıplarına ve belirsizliğe karşı kendilerini savunmuş olmaktadırlar.

91 Kemal Yıldırım, Makro Ekonomi, Eskişehir: Eğitim Sağlık ve Bilimsel Araştırma Çalışmaları