• Sonuç bulunamadı

Ordu, Elitler ve Milliyetçilik

2. DIŞ DÜNYAYA AÇILMA: EVRİLEN ÇİN MİLLİYETÇİLİĞİ

1.2. Ordu, Elitler ve Milliyetçilik

Çin Halk Kurtuluş Ordusu (PLA) Çin Komünist Partisi’nin silahlı kanadıdır.

Kökenleri 1 Ağustos 1927’deki Nánchăng Ayaklanması sürecinde Guomintang Ordusu’nun Generali Zhŗ Dé, liderliğinde kurulan Kızıl İşçi ve Köylüler Ordusu’na kadar gitmektedir. 1 Ağustos tarihi hala Çin’de “PLA Günü” olarak kabul edilmektedir. PLA’nın amblemleri sekizinci ayın ilk gününü hatırlatarak 8 (Bă) ve 1 (YĦ) Çince karakterleri taşımaktadır.467 Tarihi itibarıyla ÇKP ile aynı paralelde ilerleyen PLA, Çin Devrimi için ve Çin Halk Cumhuriyeti için önemli görevler üstlenmiş bir ordudur. Devrimin ilk dönemlerinde Guomintang güçlerine karşı katı bir mücadele yürüten PLA, devrim sonrasında ise ÇKP ile iş birliği içerisinde toplumsal dönüşümü sağlamak için mücadele etmiştir.

1950’li yıllar boyunca PLA, neredeyse tamamen Milliyetçi Ordu’nun kalıntılarına karşı mücadele etmek durumunda kalmıştır.468 Devrim sürecinde dağınık bir şekilde hareket eden Komünist güçler, 1950’lerden sonra PLA’nın çatısı altında toplanmıştır. Komünist askerleri

466 Çin Siyasetindeki Temel Kurumlar,https://www.cinhh.com. (01.01.2020).

467 Ground Forces, The Chinese People’s Liberation Army Since 1949, Osprey Publishing, 2012, s. 4.

468 Forces, The Chinese People’s Liberation Army Since 1949, s. 7.

176

bünyesinde toplamayı çalışan PLA, devrimden sonraki ilk 10 yıl boyunca milliyetçi kalıntılar ile uğraşmıştır.

Batılı araştırmacılar için hazır kaynakların bulunmayışı nedeniyle bilinen Çin tarihinin çok az bir alanı askeri tarihten oluşmaktadır. Bununla birlikte, 1980’lerin sonlarından beri, Çin askeri tarihinin araştırılmasında önemli ilerlemeler kaydedilmiştir.469 Dünya uygarlık kümelerinin biraz uzağında olması nedeniyle gerek Çin gerekse de Çin kültürü dünya insanlığına uzak kalmıştır. Çin’in askeri tarihi ise en çok uzak kaldığımız konuların başında gelmektedir.

ÇKP ile yakın ilişkileri bulunan PLA, ulusal bir ordu şeklinde kurulmuştur. İsminden de anlaşılacağı üzere temel değerleri: Çin halkının kurtuluşu ve özgürlüğüdür. Bu noktada siyasi bir hedef tespiti yapan PLA, ÇKP ile ideoloji paydaşlığı yapmıştır. Nihayetinde PLA’nın kurucu kadroları da ÇKP saflarında mücadele eden silahlı guruplar olmuştur.

Çin, dünyanın en eski uygarlıklarından biridir. Beş bin yıllık askeri ve siyasi bir tarihi barındırmaktadır. Çin’in özgün coğrafi yapısı ve demografik özellikleri nedeniyle, askeri geleneği, antik çağlardan beri köylülerin veya çiftçi kökenli askerlerinin kitlesel seferberliği üzerine temellenmiştir. MÖ 221’de Çin’in ilk birleşmesinden ÇHC’nin kurulduğu 1949’a kadar Çin nüfusunun kabaca yüzde 85’i çiftçidir. 1969’a kadar çiftçiler hala Çin’in işgücünün yüzde 84,2’sini oluşturmuştur.470 Halkın içerisindeki en büyük kitlenin çiftçilerden oluşması nedeniyle gerek imparatorluk döneminde gerekse de cumhuriyet döneminde ordunun en büyük önceliği kırsalda güven ve istikrarı sağlamak olmuştur. Özellikle imparatorluk tarihi boyunca Çin orduları, çiftçiler ve hanedanlık arasındaki bağı koruyan en önemli yapıyı oluşturmuşlardır.

Kurulduğu günden bugüne ÇKP ile birlikte Çin halkı için birçok dönüşümün temel aktörlerinden biri olan PLA, 2012 yılında Xi Jinping’in (Bugün Çin’in Devlet Başkanı ve “En Üst Düzey Lideri”dir, 2016 yılında ÇKP eliyle “Ana Lider” sıfatını almıştır) iktidarı ile bir modernizasyon süreci içerisine girmiştir. Reformlar çerçevesinde öne çıkan ilk değişim yeni önderler ve yüksek rütbeli askerler arasında çelişkili ilişkilerin açık bir işareti olan PLA’daki siyasi yetki ve görevlerin reformu olmuştur.471 Teknik ve teknolojik modernizasyondan önce politik reformu tercih eden Xi Jinping, PLA üzerinde etkin bir kontrol mekanizması

469 Xiaobing Li, A History of the Modern Chinese Army, The University Press of Kentucky, Kentucky, 2007, s. 8.

470 Li, A History of the Modern Chinese Army, s. 13.

471 Zeynep Çalışkan, Çin’in Askeri Reformları ve Küresel Siyaset, http://www.insamer.com.tr., (13.08.2018).

177

oluşturmaya çalışmıştır. Böylece askeri bürokrasinin siyasi bürokrasinin emri ve yetkisi altında çalıştığı vurgulanmak istenmiştir.

Çin Ordusu yirmi beş yıldan fazla bir süredir modernleşme ve dönüşüm sürecindedir.

“Dört Modernizasyon” (tarımsal, teknolojik, toplumsal ve askeri modernizasyon) arasında son olarak listelenen askeri modernleşmenin ulusal ekonomik kalkınmaya tabi kılınması, 1980’ler ve 1990’lar boyunca tutarlı bir tema olmuştur. Bu sıralama, düşük bir ekonomik tabandan başlayarak bir ulus için minimum dış tehdit döneminde rasyonel bir stratejik karar olmuştur.472 Devrimden sonra iç tehditler ile mücadele eden PLA, 1980’li yıllara gelindiğinde dış tehditlerin azalması ile beraber teknik ve teknolojik olarak ciddi bir modernizasyon süreci yaşamıştır. Bu modernleşme sürecinde Çin ekonomisi ile aynı çizgide Çin Ordusu’nun da modernize olması amaçlanmıştır. Ulusal bir bilinç ile Çin devletine her alanda önemli gelişimler kazandırmaya çalışan ÇKP, PLA’nın modernizasyonu için de önemli atılımlar gerçekleştirmiştir.

1970’lerin sonunda ve 1980’lerin başında Çin askeri modernizasyonu çok bileşenli parçalardan oluşmuştur. Dış dünya tarafından son 15 yılda Çin askeri modernizasyonunda ekipman edinme faktörüne karşı büyük bir ilgi vardır. Yeni teçhizatların askeri güç içine sokulması ile birlikte, karmaşık bir modernizasyon süreci başlamıştır. Batılı ülkelerin çoğu, bu durumu Çin Ordusu’nun zihinsel olarak savaşa yaklaşması şeklinde yorumlamıştır.473 Çin Ordusu bu süreçte her ne kadar dünya üzerindeki çatışmalardan uzak dursa da dünya üzerinde devam eden silahlanma yarışından uzak kalmamak gerektiğini düşünmüştür. Bu nedenle Soğuk Savaş sürecinde ÇHC, bir taraftan bağımsızlığını sürdürürken, diğer taraftan ciddi bir askeri modernizasyon süreci yaşamıştır.

PLA, kurulduğu günden beri Çin siyasal hayatında ve Çin toplumu içerisinde önemli bir yer edinmiştir. Özellikle siyasi sadakat, 1927’deki kuruluşundan bu yana PLA’nın temel yapı taşından biri olmuştur. 1938’de Mao Zedong şöyle bir açıklama yapmıştır:

Her Komünist gerçeği kavramalı, siyasi güç bir silahın namlusundan çıkar. İlkemiz Partinin silahı kumanda etmesi ve silahın asla partiyi kumanda etmesine izin verilmemesidir.474

Mao’nun vurgulamaya çalıştığı bu düşünce, kurulduğu dönemden beri PLA’nın temel prensiplerinden birisi olmuştur. Çin halkının ve devletinin ulusal değerleri için mücadele

472 Dennis J. Blasko, The Chinese Army Today: Tradition and Transformation for the 21st Century, Routledge, New York, 2006, s. 5.

473 Blasko, The Chinese Army Today: Tradition and Transformation for the 21st Century, s. 6.

474 Blasko, The Chinese Army Today: Tradition and Transformation for the 21st Century, s. 6.

178

etmeyi temel görev olarak kabul eden PLA, bu noktada ÇKP’nin emir ve komuta sistemi altında hareket etmeyi kabul etmiştir. Böylece Çin siyasal hayatının en önemli özelliklerinden biri olan, askeri bürokrasinin siyasi bürokrasiye tabi olması sonucu ortaya çıkmıştır.

Ordunun yanı sıra Çin’de ayrı bir toplumsal sınıf olarak, elitlerinde birtakım etkilere sahip oldukları görülmüştür. ÇKP, sadece siyasi bürokrasi üzerinde değil aynı zamanda toplumun farklı kesimleri üzerinde de önemli bir etkiye sahiptir. Çin toplumu içerisindeki seçkin gruplar da buna dahildir. Seçkinler, Çin’in siyasi hayatında iki ayrı kimliğe sahiptir:

Birincisi toplum liderliği tabakası oluşturmaları, ikincisi ise devletteki bürokratik kadrolara atanmalarıdır.475 Çin toplumu içerisinde elit tabakalara bugün de rastlanılmaktadır. Fakat ÇKP eliyle oluşturulan toplum sistemi içinde bu grupların etkisi olabildiğine azalmakta ve her geçen gün daha fazla toplumsal bütünlüğün içerisine çekilmektedirler. Fakat her şeye rağmen varklıklarını korumaktadırlar.

Çin siyasal elitinin durumunu değerlendirmeye yönelik herhangi bir girişim, kesinlikle 19. yüzyıl sürecini en dikkat çekici dönem olarak ele almalıdır. Çin devletinin, iktidar eliyle, içeride ve dışarıda karşı konulmaz baskıları karşısında, Çinli elitler uzun süre varlığını korumuşlardır.476 1800’lü yılların ortalarından itibaren toplum içinde oluşmaya başlayan siyasal hareketler, milliyetçi çizgi içerisinde hanedanlık karşıtı bir anti-emperyalist anlayış içinde gelişmiştir. Yabancı düşmanlığı, Mançu karşıtlığı ve hanedanlık ile iş birliği içerisinde olduğu düşünülen siyasal elitler de bu süreç içerisinde Çinli milliyetçiler için tehdit unsuru olarak algılanmıştır.

Daha sonraki süreç incelenecek olursa, elit sınıflar ve devletteki bürokratik kadrolar arasındaki ilişkinin, günlük gerçekliğini koruduğu görülmektedir. Uygulamada ortak çıkarların ve karşılıklı beklentilerin varlığı bilinmektedir. 477 Çin, her ne kadar sosyalist bir ülke olduğunu iddia etse de günümüz şartlarında Çin’in kapitalist bir devlet gibi hareket ettiğine tanık olmaktayız. Bu nedenle Çin toplumu içerisinde elit sınıfların varlığı görülmektedir. Özellikle sermaye sahibi olan sınıfların, bürokratik kadrolar ile ilişkilerindeki artış nedeni ile toplum içerisindeki varlıkları sürmektedir.

475 Philip A. Kuhn, Rebellion and Its Enemies in Late Imperial China -Militarization and Social Structure 1796-1864, Harvard University Press, Massachusetts, 1971, s. 4.

476 Kuhn, Rebellion and Its Enemies in Late Imperial China -Militarization and Social Structure 1796-1864, s. 6.

477 Kuhn, Rebellion and Its Enemies in Late Imperial China -Militarization and Social Structure 1796-1864, s. 8.

179

Çinli siyasi analistler arasında yaygın bir görüş, devlet ve toplum arasındaki gerilimlerin arttığı yönündedir. Gerilimlerin sebebinin ise politik değişimden yana olan taleplerden kaynaklandığı ifade edilmektedir. Çin halkı, ne tür bir politik değişim istemektedir? Sorusuna cevap arayan liberal düşünürler, Çin’in giderek daha fazla çoğulcu olması gerektiğini dile getirmektedirler. Çin, uluslararası pazara yönelik olarak büyümeye devam ettiği sürece, bu çoğulcu anlayış daha da artmaya devam edecektir, diye vurgulamaktadırlar.478 21. yüzyılın temel gerçekliği, Çin’in ekonomik olarak kapitalist sistem ile iç içe olduğudur. Kapitalist dünya sistemi ile iletişim içerisinde olan Çin’in geliştirdiği ekonomik ilişkiler aynı zamanda Çin toplumu içerisindeki siyasi ve toplumsal ilişkileri de etkilemektedir. Dolayısı ile Çin halkının gittikçe daha fazla demokrasi arayışında olması doğal bir durumdur.

Bugüne gelindiğinde politika odaklı Çinli seçkinler, ÇHC’nin sadece askeri ve ekonomik işlerde değil, aynı zamanda inşaat sektörü gibi alanlarda ABD ve Batılı ülkelerle rekabet etmesi gerektiğine inanmaktadırlar. Bu mücadelenin, Çin’in gelişimini hızlandıracağını ve dünyanın bir sonraki aşamasını belirlemek için daha büyük bir yarışmanın temel bileşenlerinden biri olduğunu düşünmektedirler.479 Nihayetinde seçkinlerin, askeri bürokrasinin ve ÇKP’nin aynı hedef için mücadele etmekte olduğu görülmektedir. Özellikle ulusal temelde ÇHC’nin kendi bölgesinde ve küresel dünya sisteminde önemli bir konum edine bilmesi için her üç farklı tabakanın bir misyon ortaklığı ile hareket ettikleri bilinmektedir. Bu birlikteliğin arka perdesinde Çin halkının sahip olduğu kadim ulusal bilinç bulunmaktadır.

478 Daniel C. Lynch, China’s Futures- PRC: Elites Debate Economics, Politics, and Foreign Policy, Stanford University Press, Stanford, 2015, s. 76.

479 Lynch, China’s Futures- PRC: Elites Debate Economics, Politics, and Foreign Policy, s. 203.

180

Tablo-4 Çin Özgür Halk Ordusu Organizasyon Şeması480

480 https://www.cinhh.com/cin-siyasi-sistemindeki-dort-temel-kurum/.(17.01.2020).

181

2. KÜRESEL BİR AKTÖR OLARAK ÇİN HALK CUMHURİYETİ’NDE