• Sonuç bulunamadı

2.12. Akıcı Konuşmayı Geliştirici Etkinlikler

2.12.6. Okuma ve Anlatma

Konuşma becerisinin geliştirilmesi amacıyla uygulanan okuma ve anlatma çalışmalarında öğrencilerin kendilerinin seçtikleri veya araştırmacının seçtiği metinler okutulmuş ve öğrencilerin anlatmaları sağlanmıştır. Etkinlik sadece öğrencilerin okuduklarını anlattıklarından ibaret olmayıp dilediklerinde anılarını anlatmaları, hikâye ve fıkralar anlatmaları sağlanmıştır.

Okuma ve anlatma etkinliklerinde Kurudayıoğlu (2003) ve Özbay (2005) konuşma çalışmalarında yapılabilecek en önemli etkinliklerden birinin okuma ve anlatma çalışmaları olduğunu söylemişlerdir. Okunan bir romanın, hikâyenin, masalın sınıfta anlatılmasının hem öğrenciyi okumaya özendirip yönlendireceğini hem de okuduklarını anlatma, paylaşma fırsatı vererek konuşmaya cesaretlendireceğini ifade etmişlerdir. Okuduklarını anlatmanın öğrencilerin eleştirel okuma yönlerini de geliştireceğini söylemişlerdir. Burada dikkat edilmesi gereken noktanın da öğrencilerin okudukları masal, hikaye veya romanları ezberlemeden kendi ifadeleriyle anlatmaları gerektiğini vurgulamışlardır.

Bıçakçı (2005), okuma çalışmalarının önemini vurguladığı çalışmasında, öğrencilerin yerel ağızdan kurtulup ölçünlü dil kullanabilmeleri için sesli okuma çalışmalarına yer verilmesi gerektiğini söylemiştir. Böylece çocuklar yerel ağızdan öğrendiği dili seslendirmeyip okuduklarını seslendireceklerini ve konuşmalarının gelişeceğini vurgulamıştır.

Uçgun (2007), derste araç olarak okunan bir öykü, şiir veya masalın öğrencilere anlattırılmasının konuşma eğitimini destekleyeceğini söylemiştir. Ayrıca öğrencilere önemli gün ve haftalarda düzenlenen törenlerde okutulacak olan şiir ve yazıların konuşma eğitimine katkı sağlayacağını ifade etmiştir. Bu okuma ve konuşma etkinliği ile öğrencilerin hem topluluk karşısında heyecanlanmadan konuşabilme alışkanlığını kazanmaları hem de bu öğrencileri dinleyen diğer öğrencilerin kendi konuşmalarındaki hataları düzeltmeleri açısından önemli olduğunu vurgulamıştır.

Hikâye, anı anlatımında Kurudayıoğlu (2003) öğrencilere masal ve öykülerin okutturulması ve anlattırılmasının da konuşma eğitimine katkı sağlayacağını söylemiştir. Öğrencilerin kendisinin seçeceği, okuyacağı ve daha sonra sınıfta arkadaşlarına anlatmış olduğu masallar ile öğrencilerin konuşma becerisindeki eksiklik ve hataların tespit edilebileceğini söylemiştir. Burada önemli olan noktanın hataların anında değil konuşmanın bitişinden sonra düzeltilmesi gerektiğidir. Aksi taktirde konuşmanın kesilmesiyle yapılan eleştirilerin hem anlatan öğrenci için hem de anlatacak olan diğer öğrenciler için olumsuz etki yaratacağıdır.

Özbay (2005), konuşma becerisine katkı sağlayacak bir etkinliğin de anı anlatımı olacağını söylemiştir. Öğrencilerin bir anılarını sınıfta arkadaşlarına anlatmasının sağlanmasının öğrencilerin yaşadıkları, hissettikleri doğrudan merkezi o olan yaşantıların anlatımı olduğu için öğrenciler açısından yapılabilecek en kolay ve faydalı konuşma eğitimi olduğunu vurgulamıştır. Fakat burada dikkat edilmesi gerekenin öğretmenin önceden kendisine ait bir anıyı öğrencilere paylaşıp öğrencilere örnek olması gerektiğidir.

Uçgun (2007), konuşma becerisinin geliştirilebilmesi için öğrencilerin yaşadıkları bir olaydan veya gözlemlerinden de yararlanılabileceğini ifade etmiştir. Anı anlatımı sayesinde hem öğrencilerin sınıf arkadaşlarının karşısında ve dolayısıyla topluluk karşısında heyecanlanmadan konuşabilmelerini sağlanacağını hem de konuşmalarındaki hataların öğretmen tarafından kolaylıkla tespit edilip giderilmesine yardımcı olunabileceğini vurgulamıştır.

2.12.7. Hazırlıksız Konuşma

Hazırlıksız konuşmada söylenecek sözlerin planını yapmak için uzun bir zaman yoktur. Bu nedenle önceden bilgi ve deneyim gerektirmektedir. Önceden edinilmiş bilgi ve gözlemler hazırlıksız konuşmaların anlamlı ve etkileyici olması bakımından önemlidir. İnsan yaşamında en çok kullanılan iletişim aracı dil sanatlarından konuşma becerisi, konuşma becerilerinden de hazırlıksız konuşma çeşididir (Sağlam, 2010).

Hazırlıksız konuşmalarda Kurudayıoğlu (2003) ve Özbay (2005) hazırlıksız konuşmalarla ilgili olarak, sınıf içerisinde öğrencilerin ellerine içerisinde insan davranışları, meslekler, resimler gibi çeşitli konularda kelimeler verilip sınıf karşısında konuşturulabileceğini söylemişlerdir. Bu tür çalışmaların öğrencileri ezberden kurtaracağını, yorum yapma becerilerini geliştireceğini ifade etmişlerdir.

Sağlam’ın (2010) 7. Sınıf öğrencilerinin hazırlıksız konuşma becerileri üzerine yapmış olduğu çalışmada öğrencilerin hazırlıksız konuşma becerileri yetersiz ya da kısmen yeterli olarak tespit edilmiştir. Konuşmalarda öğrenciler, Türkçenin dil bilgisi yapısına uygun cümle kurmada sıkça hataya düşmüş; düşüncelerini ifade edecek kelimeleri bulmakta zorlanmışlardır. Sık sık söz ya da cümle tekrarına düşen öğrenciler,

konuşmalarını zihinsel bir planlama dâhilinde gerçekleştirememiştir. Üç dakikalık konuşma süresini öğrencilerin tamamına yakını dolduramamıştır. Öğrenciler olay ağırlıklı anlatımlara yer verirken ana düşünceye ulaşamamıştır. Araştırmanın sonucunda öğrencilerin konuşma becerilerinin gelişimi, daha akıcı konuşmalarının sağlanması ve kelime hazinelerinin gelişimi için hazırlıksız konuşma çalışmaları üzerinde daha fazla durulması gerektiğini ifade etmiştir.

Uçgun da (2007) sınıf içerisinde hazırlıksız olarak çeşitli diyaloglar yardımıyla öğrencilerin konuşmalarının geliştirilebileceğini söylemiştir. Bu diyaloglarla öğrencilerin öğretmen-öğrenci, satıcı-müşteri, yüz yüze veya telefonla konuşan iki arkadaş, anne-çocuk, baba-çocuk vs arasında geçebilecek konuşmaları hazırlıksız olarak yapabileceğini ve bu tür hazırlıksız konuşma çalışmaları ile topluluk önünde konuşma yapabilme becerisi kazanabileceğini ifade etmiştir.

Hazırlıksız konuşmaların en çok kullanıldığı ortamların biri de oyunlardır. Kara (2010), oyunun bireyler arasındaki etkileşimi hızlandıran, bireyi cesaretlendiren, etkileşime zorlayan, eğlenceli ve eğitici bir aktivite olduğunu söylemektedir. Oyunlar sayesinde özellikle kelime öğretimi, kısa süre içerisinde, etkili ve kalıcı bir şekilde gerçekleştirilebilir. Oyunlar ve oyunlardaki hazırlıksız konuşmalar öğrencilerin kelime hazinelerinin gelişimine, sosyal becerilerinin gelişmesine, heyecanlarının bastırılmasına katkı sağlamaktadır.

Öztürk ve Altuntaş’ın (2012) ilköğretim ikinci kademde konuşma eğitimine yönelik öğretmen görüşlerini incelediği araştırmasında, öğretmenlerin sınıfta hazırlıksız konuşma çalışmalarına sık sık yer verdiği sonucuna ulaşmıştır. Özellikle öğretmenlerin hazırlıksız konuşma çalışmalarında açık uçlu sorularla öğrencilerin konuşmalarını sağladığını tespit etmiştir. Sınıfta, öğrencilere günlük iletişim durumlarıyla ilgili örnekler sunmak, deneyim yaşamalarını sağlamak ve öğrencileri zihinsel bir sürecin içine sokmak adına bu tür etkinliklere yer verdiklerini ifade etmiştir.

Hazırlıksız konuşma çalışmaları için öncelikle öğrencilerin bilgi eksiklikleri giderilmeli ve ardından onlara günlük hayattaki gerçek iletişim durumları göz önünde bulundurularak uygulamalar yaptırılmalıdır. Çünkü hazırlıksız konuşma çalışmaları dili doğru ve etkili bir şekilde kullanma becerisinin yanı sıra anlama, algılama ve

yorumlama, analiz, sentez gibi çeşitli üst düzey becerilerinin gelişimine de faydalıdır. Bu nedenle uygulanması gereken bir etkinlik türüdür (Öztürk ve Altuntaş, 2012).

2.12.8. Hazırlıklı Konuşma

Hazırlıklı konuşmalar önceden planlanan, çeşitli araştırmalar yapılarak bilgi, belge ve ayrıntıların bir araya getirildiği konuşma türleridir. Bu tür konuşmalarda belirli kurallar vardır ve konuşmacının bu kurallara uyması beklenir (Yalçın, 2002). Hazırlıklı konuşmalarda konunun ne olduğu, kimlere hitap edileceği, sunumun nasıl yapacağı önem taşımaktadır.

Hazırlıklı konuşma hususunda Kurudayıoğlu (2003) ve Özbay da (2005) zihinsel süreçlerin geliştirilmesinde öğrencilerde sınıflandırma, ilgilendirme, gruplandırma çalışmalarının yapılabileceğini; bu yolla bilginin beyinde depolanabileceğini ve depolanmış bilginin düzene koyulabileceğini ve bu bilginin anında ve etkili bir şekilde geri getirilebileceğini söylemişlerdir. Bu becerilerin kazandırılması için de hazırlıklı konuşma çalışmalarının konuşma eğitimine yardımcı, dolayısıyla akıcı konuşma becerisini kazanmada faydası olacağını söylemişlerdir.