• Sonuç bulunamadı

2.2. Ġġ YERĠNDE YALNIZLIK

2.2.5. Okul ÇalıĢanlarının ĠĢ Yerinde Yalnızlığı

Öğretmen, en genel tanımıyla, öğrenmeye rehberlik eden kiĢidir. Bu süreçte öğretmenlerin önemli sorumlulukları vardır. Öğretmenlerin üzerine aldıkları bu sorumluluğu yerine getirebilmeleri iĢ yerinde bazı Ģartların sağlanmasıyla mümkündür. ġüphesiz öğretmenlerin ihtiyaçları da gün geçtikçe farklılaĢmaktadır.

Maslow (1954), insan ihtiyaçlarını “hiç bitmeyen bir istekler hiyerarĢisi” olarak tanımlamaktadır. Öğretmenler yeme, barınma gibi fizyolojik ihtiyaçlarını aldıkları maaĢla, güvenlik ihtiyacını Emekli Sandığı, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ve çeĢitli kanunlar aracılığıyla karĢılamaktadır. Ġhtiyaçlar hiyerarĢisinde üçüncü sırada yer alan ait olma ve sevgi ihtiyaçlarını okulun sosyal ortamında arayacaklardır. Kaiser (1981)‟a göre öğretmenler, okuldan sosyal bir dıĢlanma hissederlerse veya grup içinde sıkı bir bağlılık ve karĢılıklı bir sevgi olduğuna inanmazlarsa aradıkları bu samimi iliĢkiyi baĢka alanlarda arayacaklardır (Akt: Özdayı, 1990).

Birey yaptığı iĢin kendisi için anlamlı, önemli, değerli, doyurucu ve prestij sağlayıcı olmasını ister. Öğretmenler de diğer meslek gruplarında çalıĢanlar gibi yaptığı iĢten zevk almak, yüksek iĢ doyumu sağlamak, deneyimlerini paylaĢmak ve meslektaĢları ile yakın sosyal iliĢkiler kurmak istemektedir. Öğretmenlerin iĢ performanslarının yüksek olması, iĢ yerinde kurulacak sosyal ağın niteliği ile de yakından ilgilidir. Kendisini okuldaki sosyal ağın bir parçası olarak görmeyen öğretmenlerin iĢ yerinde yalnızlık yaĢaması kaçınılmazdır.

Sarı (2005), bireyin iĢ çevresinin yarattığı stres kaynaklarını çalıĢma koĢulları ve iĢ güçlüğü, organizasyon bozukluğu, örgüt yapısında rol, görev ve sorumlulukların dağılımındaki bozukluklar, ücret yetersizliği, örgütsel çevre ve rekabetin neden olduğu stres ve hızlı teknik değiĢme olarak açıklamaktadır. AraĢtırmada sıralanan bu stres kaynaklarına okul ortamında öğretmenlerin de sık sık maruz kaldığı göz önüne alındığında, öğretmenlik mesleğinin yüksek stresli meslek gruplarından olduğu kabul edilebilir.

Kaiser ve Polczynski, öğretmenlik mesleğinin getirdiği stresin hem okul yönetimi ve öğretmen performansını hem de öğretmenin ve ailesinin ruhsal durumunu etkileyebileceğini belirtmiĢtir (Akt: Öztürk, 1995). Dussault ve arkadaĢları (1999) tarafından yapılan araĢtırmada aĢırı stresli iĢ ortamlarına çalıĢanların iĢ yerindeki yalnızlık düzeylerinin daha yüksek olduğu açıklanmaktadır.

Öğretmenler için iĢ yerindeki yalnızlığın sebeplerinden biri de okulun mevcut örgüt kültürünün istenen düzeyde olmaması veya örgütsel güven düzeyinin düĢük olması olabilir. Bu durumda kurumda çalıĢan öğretmenlerin güven duymadıkları bir ortamda beklenen düzeyde sosyal olmaları, çeĢitli etkinliklere katılmaları ve kurum yöneticisi veya okulun diğer çalıĢanlarıyla etkili iletiĢime girmeleri beklenemez. Yöneticinin yeterliliğine güvenmeyen, yöneticisi ile gurur duymayan ve onu benimsemeyen öğretmenlerle yönetici arasında yalnızca tek yönlü bir iletiĢim mevcut olur (Celep, 2000: 51). Tschannen ve Moran (2001), öğretmenlerin okul yöneticisi ile iĢ birliğinde bulunmasının, onların okul yöneticilerine duyumsadıkları güvenle iliĢkili olduğunu ifade etmiĢtir (Brewster ve Railsback, 2003: 14).

AraĢtırmanın konusu öğretmenlerin iĢ yerinde yalnızlık duygularının okullardaki örgütsel güven düzeyi ve bazı değiĢkenler açısından incelenmesi olduğu halde yapılan literatür taramasında bu konu ile ilgili herhangi bir çalıĢmaya rastlanmamıĢtır. Okul müdürlerinin mesleki yalnızlık duyguları üzerine yapılan bazı çalıĢma sonuçlarını bu bölümde ele almanın faydalı olacağı düĢünülmektedir. Çünkü ülkemizde okul yöneticilerinin büyük çoğunluğu belli bir süre öğretmenlik yaptıktan sonra okul yöneticiliğine geçiĢ yapmaktadır. Bu anlamda okul müdürlerinin iĢ

yerinde yalnızlıklarının incelenmesi bir anlamda öğretmenlerin iĢ yerinde yalnızlıklarını inceleme konusuna ıĢık tutacaktır. Ayrıca öğretmenler ile okul müdürlerinin aynı iĢ yerinde çalıĢması, aralarında ast-üst iliĢkisi bulunması ve öğretmenlerin iĢ yerinde yaĢadıkları yalnızlıkta okul müdürlerinin direkt veya dolaylı olarak olumlu veya olumsuz yönde öğretmenlerin iĢ yerinde yalnızlıklarına etki etmesi sebebiyle okul müdürlerinin yalnızlıkları üzerine yapılan çalıĢmalara yer verilmiĢtir.

Okul müdürleri, sık sık izolasyon ve yalnızlık duygusu yaĢama eğilimi olan bir meslek grubundadır. Bu gibi çalıĢma koĢullarının anlamsızlık duygusu, güçsüzlük hissi ve iĢ tatmininin azalması duygusuna katkı yaptığı belirtilmektedir (Dussault ve Thibodeau, 1997). Barnett (1990), mesleki izolasyonun onunla baĢ etmesi gereken okul yöneticileri üzerindeki olumsuz etkilerinden bahsetmiĢ ve mesleki izolasyonun okul yöneticilerinin mesleki geliĢimlerini azaltabileceği sonucuna varmıĢtır. Allison (1997)‟ın araĢtırmasında 643 ilk ve orta dereceli okul müdüründen oluĢan örneklemde cevap verenlerin yarısı iĢ yerlerinde kendilerini yalnız hissettiklerini ve iĢ tatminlerinin düĢük olduğunu belirtmiĢlerdir. Mesleki izolasyon ve mesleki stres arasındaki bağı araĢtıran Dussault ve ark. (1999), bu iki değiĢken arasında güçlü ve pozitif bir korelâsyon tespit etmiĢlerdir. Cubitt ve Burt (2002) tarafından yapılan araĢtırmada 293 okul müdürünün iĢ yerindeki yalnızlıkları, UCLA yalnızlık ölçeği ile ölçülmüĢtür. AraĢtırma sonuçları yalnızlığın ve tükenmiĢliğinin kiĢilik bozulmasının ve kiĢisel baĢarının azalmasının anlamlı bir habercisi olduğunu ortaya koymaktadır.

Okul müdürlerinin yalnızlıkları ile ilgili bir baĢka araĢtırma ise Yılmaz ve Altınok (2009)‟un okul yöneticilerinin yalnızlık ve yaĢam doyum düzeylerini incelediği araĢtırmadır. Ġç Anadolu Bölgesi‟nde görev yapan 530 ilköğretim okul müdürünün verdiği cevaplara göre okul yöneticilerinin yalnızlık ile yaĢam doyum düzeyleri arasında negatif yönlü bir iliĢki tespit edilmiĢtir.

Howard (2002) tarafından Georgia-Amerika‟da yapılan nitel doktora araĢtırmasında 10 (on) okul müdürü ile görüĢülmüĢ ve müdürlüğün yalnızlaĢtırıcı etkisi olduğu bulunmuĢtur. AraĢtırmaya katılan okul müdürlerinden birinin Ģu

ifadeleri dikkat çekicidir: “Çok yalnızım; birlikte karar alacak, size yardım edecek kimse yok. ĠĢ yeri ile ilgili kararlar aldığınızda siz sorumlu tutulursunuz. Kararlarınızın eksik veya hatalı çıkması durumunda pozisyonunuzdan dolayı dıĢlanırsınız.” Aynı araĢtırmalardan elde edilen bulgularda müdürlerin iĢ yükünün artmasının onların yalnızlık duygularını etkilediğini ortaya koymaktadır. Müdürler, kiĢisel arkadaĢlarının azaldığını ve arkadaĢlarıyla birlikte sosyal etkinliklere daha az zaman ayırdıklarını rapor etmiĢlerdir. AraĢtırmaya katılan okul müdürlerinden birkaçı, eğitim sektöründeki rekabet ve sorumluluğun artmasından dolayı, meslektaĢlarıyla iliĢkilerini “topraklarını güvenceye almak” olarak karakterize etmiĢlerdir. Müdürler, bu gibi engellerin meslektaĢlarıyla tatmin edici kiĢisel iliĢkilerin sürdürülmesini ve artırılmasını zorlaĢtırdığını hatta mevcut iliĢkilerin korunmasını bile güçleĢtirdiği belirtmiĢlerdir.

Jones (1994: 27), liderlerin mesleki yalnızlığı iĢlerin doğal bir parçası olarak kabul etmeleri ve ona alıĢmaları gerektiğini iddia etmiĢtir. Bununla beraber, mesleki yalnızlığı gidiĢatın bir parçası olarak kabul etmek, iĢ yerinde yalnızlığın hoĢa giden bir deneyim olduğu anlamına gelmez. Bu ifade, iĢ yerinde yalnızlığın bütün üst düzey yöneticilerin kaçınılmaz olarak tadacakları bir duygu olarak yorumlanabilir.