• Sonuç bulunamadı

Sanayi devrimi sonrası yaşanan gelişmelerle birlikte iş, emek kavramları daha fazla önem kazanarak ‘’meslek’’ kavramının ortaya çıkmasına zemin hazırlamıştır. Sözcük anlamı olarak ‘’meslek’’ (1) Toplumsal yapının sürdürülmesi ve insanların geçimlerini sağlamak üzere yaptıkları, uzmanlık gerektiren iş, (2) Belli bir eğitim ile kazanılan sistemli bilgi ve becerilere dayalı, insanlara yararlı mal üretmek, hizmet

Jinekoloji ve Obstetride Acil Hasta Bakımı ve Yönetimi

34

vermek ve karşılığında para kazanmak için yapılan, kuralları belirlenmiş iş, (2) Uğraş, (3) fel. Öğreti, (4) fel. Dizge, (5) esk. Çığır olarak tanımlanmaktadır.

Meslek icracıları olarak adlandırılan profesyonellerin mesleklerini uygularken sergilemeleri beklenen belirli davranış biçimleri bulunmaktadır. İş hayatındaki davranışları yönlendiren, onlara rehberlik eden etik prensipler ve standartların toplamına, “Mesleki davranışla ilgili neyin doğru, neyin yanlış, neyin haklı, neyin haksız olduğu hakkında inançlara dayalı ilkeler ve kurallar topluluğuna “mesleki etiği” denilmektedir.

2000’li yıllara gelindiğinde, rekabetin alabildiğine arttığı ve müşteri memnuniyetinin belirleyici rol aldığı iş dünyasında iş etiği konusu ile yakından ilgilenmeyen, bu kavramdan etkilenmeyen işletme ve yönetici kalmamış, hemen hemen tüm kuruluşlarda iş etiğine yönelik çeşitli prensipler ve uygulamalar oluşturulmuştur. Son dönemlerde ise; artık müşteri ilişkileri, sevgi-hoşgörü, doğruluk dürüstlük vb. etik kurallar tüm dünyada uygulanmaktadır.

Bu açıklamalar ışığında meslek etiği, belirli bir meslek grubunun, meslek üyelerine emreden, onları belli kurallarla davranmaya zorlayan kişisel eğilimlerini sınırlayan, mesleki rekabeti düzenleyen ve hizmet ideallerini korumayı amaçlayan tutumlar bütünü olarak karşımıza çıkıyor. En başta da kişileri aşağıda sıraladığımız ve genel kabul görmüş meslek etiği ilkelerine uymaya itiyor.

Doğruluk İlkesi: Doğru sözlülük ve güvenirliğe işaret eden bir kavramdır. Etik

davranış, başkaları ile ilişkilerde dürüst olmayı ve içtenliği gerektirir. İçten ve dürüst davranmayanlar, ilişkilerde kendi sonlarını hazırlarlar ve güven ortamı ortadan kalkar. En önemli zedeleyici davranış biçimi çoğunlukla korku ve güvensizlikten kaynaklanan yalan söylemedir. Kişiler yalandan uzak durarak üstlerine ve altlarına tam bir güven sağlamak zorundadır. İş hayatı içerisinde doğru davranış biçimlerini uygulamak, dürüst, adil, eşit ve tarafsız olmak, yalan söylememek meslek etiğinin temel ilkelerindendir.

Yasallık İlkesi: İş hayatında üretilen her türlü sürecinde ve çalışanlarla ilgili

problemlerin çözümünde yasalara bağlı kalmak da mesleki etik ilkelerindendir. Günümüzde iş yaşamında gerek üretim alanını gerekse çalışma hayatını düzenleyen yasalar mevcuttur. Hatta yalnızca devletlerin değil uluslararası bir takım kuruluşların da bu konuda etkili olduğunu söyleyebiliriz.Türkiye’de sağlık mesleki etik ilkelerinin denetlenmesini sağlamak amacıyla ilk ayrıntılı düzenlemeler olarak;

• 1928 yılında çıkarılan, 1219 sayılı “Tababet Ve Şuabatı Tarzı İcrasına Dair Yasa” ile olmuştur.

• 1953 yılında çıkarılan, 6023 sayılı “Türk Tabipler Birliği Yasası” ile işleyişleri daha açık hale getirilmiş,

• 1960 yılında çıkarılan, “Tıbbi Deontoloji Tüzüğü” ile yasanın uygulanmasına açıklık getirilmiştir

• 11.5.2000 tarihli ve 24046 sayılı , Acil Sağlık hizmetlerinin uygulama esasına yönelik, ‘’Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliği hazırlanmıştır.

• 24.01.2005 tarihli ve 872 sayılı ‘’İl Ambulans Servisi Çalışma Yönergesi’’ yayımlanmış,

• 26.03.2009 tarihli , 27181 sayılı ‘’Ambulans Ve Acil Bakım Teknikerleri İle Acil Tıp Teknisyenlerinin Çalışma Usul Ve Esaslarına Dair Tebliğ ile bölüm hizmetleri yasal çerçeveye oturulmuştur.

• 16.10.2009 tarihli, 27378 sayılı ‘’Yataklı Sağlık Tesislerinde Acil Servis Hizmetlerinin Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Tebliğ yayımlamıştır. • 22.05.2014 tarih, 29007 sayılı ‘’Sağlık Meslek Mensupları İle Sağlık

Hizmetlerinde Çalışan Diğer Meslek Mensuplarının İş ve Görev Tanımlarına Dair Yönetmelik ile sağlık meslek etiği açısında yasallık ilkesi çatısı oluşturulmaya devam etmiştir.

Yeterlik İlkesi: İş hayatında ki gelişmeleri takip etmek, kendini yenilemek, iş

hayatına uyarlamak mesleki etik ilkeleri arasında önemli yer tutmaktadır. Meslekte sahip olunan mesleki boyut, o işi yapmak konusunda kişiye toplum içerisinde “uzman”,”yetkili” veya “yeterli kişi” gibi kimlikler kazandırır. Bir işi yapabilmek için diploma ya da herhangi bir belge almak, gerçekte o kişiye söz konusu işi yapabilme konusunda hak ve yetki verir. Bu nedenle meslek elemanlarının iyi bir eğitimden geçmiş olmaları gereklidir. Yeterlik aynı zamanda sorumluluk alabilme, inisiyatif kullanabilme davranışıdır.

Güvenirlik İlkesi; Meslek olarak kabul edilen bütün işlerin kendine özgü etik

değer ve ilkeleri vardır. Mesleğin üyeleri bu etik değer ve ilkelere uygun davranmak durumundadırlar. Uygun davranmadıkları durumda meslek etiği ilkeleri devreye girerek;

• Yetersiz ve ilkesiz üyeleri meslekten ayırmak, • Meslek içi rekabeti düzenlemek,

• Mesleğin ideallerini korumak gibi sonuçların ortaya çıkmasını sağlar

Mesleğe Bağlılık İlkesi; Kişinin yaptığı işi önemsemesi ve en iyi şekilde

yapmaya çalışmasına, mesleğe bağlılık diyoruz. Kişinin iş hayatı içerisinde sürekli kendini geliştirmesi ve eğitim olanaklarından yararlanması işine verdiği önemi gösterir. Yalnızca kendi gelişimini yeterli görmeyip, meslektaşlarının mesleki gelişimine katkıda bulunmak ta meslek etiği içindedir. Mesleğe bağlılık kişinin işini sevmesine ve huzurlu bir ortamda çalışmasına katkıda bulunur. Bu da verimliliği artırır.

Genel kabul görmüş bu ilkelerin yanı sıra; yeni uygulamalar, gelişen sosyal, ekonomik ve kültürel yapıyla birlikte yeni bazı ilkelerde ortaya çıkmaya başlamıştır. Bunların bazılarına örnek olarak;

Jinekoloji ve Obstetride Acil Hasta Bakımı ve Yönetimi

36

oluşturulması ve buna uygun davranılması)

• Liyakat ilkesi; (örneğin kayırma ve torpile fırsat verilmemesi)

• Aile hayatına, sosyal hayata saygı ilkesi; (örneğin hamilelere daha uzun izin imkanı, çalışanların çocukları için anaokulu imkanı)

• Özel hayata saygı ilkesi; (örneğin farklı siyasi görüşte olan çalışanın mağdur edilmemesi)

İş tatmini ilkesi; (örneğin kişinin mesleki becerilerinin kuvvetlendirilmesi) Yazılı kurallar olmamasına rağmen herkesçe bilinen ve uyulması beklenen etik kurallara uymayan ve bazı meslek icracıları tarafından kabul görmüş Etik değerlere/ilkelere uygun olmayan bazı davranışlara örnek olarak:

• İş kalitesini önemsememe • Rüşvet isteme veya verme

• Kurum varlıklarının kötü biçimde kullanımı • İş yerinde ayrımcılık yapma

• Özel yaşama müdahale • Çevre kirliliğine duyarsız kalma

• Kurumun olanaklarını kişisel amaç için kullanma • Kayıt ve raporlar üzerinde tahrifat yapma • Hediye alma ve ağırlama

• Yanlış bilgilendirme ya da bilgi saklama • Yetkililerle etik dışı ilişki kurma

• İş yerinde hırsızlık yapma • Çıkar çatışmalarına girme

• Ticari ya da mesleki sırları sızdırma

• Rakiplerle ilgili bilgilerin toplanmasında etik dışı yöntemler kullanma • Ürün sorumluluğunu ve güvenliğini önemsememe

• Çalışanlara eşit davranmama

• Ast, üst ya da çalışma arkadaşlarını sömürme • İş arkadaşlarını yıldırma, korkutma

• Görevi ihmal etme

• İş yerinde bencil davranma

• İş ilişkilerine politik düşünceler katma • İş yerinde yaranma ve dalkavukluk yapma • Cinsel tacizde bulunma

İş yerlerinde çalışanlardan etik değerlere uygun davranması beklenirken, yöneticilerinde bu çalışma ortamını hazırlaması gereklidir. Bu ortamın sağlanmasındaki koşullarından başlıcaları şunlardır.

• Etik ilkeleri belirlenip açıkça ilan edilmeli. • Etik değerlere bağlı kalınmalı.

• Davranışlarla örnek olunmalı.

• Çalışanların bu konudaki eğitimi sağlanmalı.

• Çalışanların tüm yasal haklardan yararlanmaları sağlanmalı. • İletişim olanakları desteklenmeli.

• Bir etik kurulu oluşturulmalı. • Tutarlı olunmalı.

Yöneticiler tarafından hazırlanmış etik çalışma ortamında etik değerlere uygun davranışların çeşitli sonuçları vardır. Bunlar;

• Saygınlık kazanma • Güvenirlik

• İyi bir imaja sahip olma

• Problem çözümünde yardım görme

• Etik değerler özellikle sosyal çalkantı dönemlerinde ahlaki çöküşü azaltır ve toplum açısından kötü niyetli girişimlere karşı önleyici rol oynar.

• Toplumda kabul görme vb.