• Sonuç bulunamadı

Mahalli İdare Birlikleri ve Sağlıklı Kentler

TÜRKİYE’DE SAĞLIKLI KENTLER PROJESİ VE UYGULANABİLİRLİĞİ

2.1. Sağlıklı Kentler Projesinin Uygulanabilirliğ

2.1.3. Mahalli İdare Birlikleri ve Sağlıklı Kentler

Yerel yönetim birliklerinden, 1982 Anayasası’nın 127. maddesinde söz edilmektedir. Anayasa’da birlik kurabilmek için Bakanlar Kurulu’ndan izin alınması şart koşulmuştur. Birliklerin görevleri, yetkileri, maliye ve kolluk işleri ve merkezi yönetim ile ilişkilerinin kanunla düzenleneceği, 127. maddede gösterilmiştir.104

5355 Sayılı Kanun’dan önce 1580 Sayılı Belediye Kanunu’nun 7. fıkrasında 133-148 maddeleri arasında Birliğin kuruluşu ve işleyişi ile ilgili maddeler yer almaktaydı. Ancak Belediye Kanunu’nun içine sıkıştırılmış Birlikler ile ilgili maddeler diğer belediyelerin dışındaki il özel idareleri ve köyler de içine aldığı için esasen bu kanun ayrı bir düzenleme olarak yer alması gerekirdi. Buna göre mahalli idare birlikleriyle ilgili ayrı bir düzenleme bu konudaki işleyişi daha iyi bir temele yerleştirmektedir.

Yerel yönetimler arasında birlik kurulması ve işbirliğinin gerçekleştirilmesi ile ilgili düzenlemeler Türkiye’nin de imza koyduğu Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nda da yer almıştır. Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nın 10. Maddesi’nde, “Yerel Makamların Birlik Kurma ve Birliklere Katılma Hakkı” başlığı altında;

Yerel makamlar yetkilerini kullanırken, ortak ilgi alanlarındaki görevlerini yerine getirebilmek amacıyla, başka yerel makamlarla işbirliği yapabilecekler ve kanunlar çerçevesinde birlikler kurabileceklerdir.

Her devlet, yerel makamların ortak çıkarlarının korunması geliştirilmesi için birliklere üye olma ve uluslararası yerel makamlar birliklerine katılma hakkını tanıyacaktır.

Yerel makamlar, kanunlarla muhtemelen öngörülen şartlar dahilinde, başka devletlerin yerel makamlarıyla işbirliği yapabilirler.

Bu maddenin 1. bendi onaylanması zorunlu paragraflar listesinde olduğu için Türkiye tarafından onaylanmıştır. Burada, yasaların çizdiği ortak sınırlar içinde

çıkarlarla ilgili konuların amaçlarını, görevlerini ve işlevlerini daha iyi yerine getirebilmek için, yerel yönetimlerin birlikler kurabileceklerini ve aralarında işbirliği yapabileceklerini hükme bağlamaktadır.

Türkiye, işbirliği ile ilgili Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nın 10. Maddesi’nin 2. ve 3. bentlerine çekince koymuştur. Türkiye’nin bu konularda çekince koyması uluslararası derneklerle ya da yerel yönetimlerle, başka ülkelerdeki yerel yönetimlerle işbirliği yapmasına devletin engel olması, izin vermemesi, güçlük çıkarması yollarının açılması sonucunu doğurabildiği için; çekincelerin kaldırılması gerekmektedir.105 Uygulamaya bakıldığında Türkiye’nin yerel yönetimler alanında

uluslararası düzeyde işbirliğini DSÖ Avrupa Sağlık Kentler Ağı’nda olduğu gibi destekleyici bir tutum içinde olduğu, ancak bu işbirliğinin devletin üniter yapısını zedeleyici uygulamalara dönüşebilme kaygısı içersinde merkezi yönetimin izniyle gerçekleştirildiği görülmektedir.

Yerel yönetim sistemimiz içinde il özel idaresi, belediye ve köy yönetimlerinden oluşan yerel yönetim birimlerimiz, ilgili yasalarında kendilerine verilmiş görevlerini yine hukuken tanımlanmış gelir kaynaklarını kullanarak yerine getirmeye çalışmaktadırlar. Yerel yönetim birimlerinin çeşitli hukuki, sosyal, kurumsal, ekonomik ve yönetsel nedenlerden dolayı özellikle yerel hizmetlerin demokratik anlayış içinde etkin görülmesinde önemli aksaklıklar görülmektedir. Bu nedenle yerel yönetimlerimiz, dünyadaki benzer örneklerde olduğu gibi, kendi aralarında birlikler kurarak ilgili hizmet alanlarında güç birliği yapmaktadırlar.106

26.05.2005 tarih ve 5355 sayılı Mahalli İdare Birlikleri Kanunu, 11.06.2005 tarih ve 25842 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Mahalli İdare Birlikleri Kanunu, belediye, özel yönetim birlikleri, köy birlikleri, hizmet birlikleri, alt yapı birlikleri, turizm birlikleri gibi birçok alanda faaliyet sürdüren birliklerin kuruluşu ve işleyişi ile ilgili bir düzenlemedir.

105 Ruşen Keleş, “Avrupa Sınırötesi İşbirliği Sözleşmesi Çerçevesinde Yerel Yönetimler ve Türkiye”, Uluslararası Toplantı, 20 Kasım 1999 Ankara.

106 Mustafa Kara ve Hamit Palabıyık, “Mahalli İdare Birlikleri Kanunu-Toplum Kalkınması ve Çanakkale Köy Birlikleri”, Türk İdare Dergisi, s.450, Mart 2006, s.95.

Bu Kanunda; birden fazla mahallî idarenin, yürütmekle görevli oldukları hizmetlerden bazılarını birlikte yürütmek üzere kendi aralarında kurdukları kamu tüzel kişisi mahalli idare birliği olarak tanımlanmıştır. Mahalli idare birliğinin kurulması için Bakanlar Kurulu iznine gerek bulunmaktadır. Bu izin İçişleri Bakanlığı (Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü) aracılığıyla alınmakta ve konuya ilişkin Bakanlar Kurulu Kararı Resmi Gazete'de yayımlanmaktadır. İzin taleplerinin valilik yazısı ile yapılması ve buna birlik tüzüğünün bir örneğinin eklenmesi gerekmektedir. 5355 sayılı Mahalli İdare Birlikleri Kanununda öngördüğü birlik çeşitleri ve sayıları tablo 4’te verilmiştir.

Tablo 4: Birlik Çeşitleri ve Sayıları

Birlik Türleri Sayısı

1) Zorunlu Birlikler ( 5355/4 Md ) 160 2) Turizm Altyapı Hizmet Birlikleri 19 3) Köylere Hizmet Götürme Birlikleri 875

4) Sulama Birlikleri 359

5) Ülke Düzeyinde Kurulan Birlikler 2 6) Diğer 134

Toplam 1549

Kaynak: İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü-2007.

19 Şubat 2007 tarihi itibariyle Tüzüklerine 5355 sayılı Mahalli İdare Birlikleri Kanununa uygun hale getiren Mahalli İdare Birliklerinin toplam sayısı 1549’dır.107 Bu dallar altında toplanan birliklerden bir kısmı da, kendi içlerinde faaliyet sahalarına göre farklılıklar arz etmektedir.

Bu kanunla birlikte getirilen en önemli değişikliklerden biri de, zorunlu birlik kurulmasıdır. Su, atık su, katı atık ve benzeri altyapı hizmetleri ile çevre ve ekolojik dengenin korunmasına ilişkin projelerin zorunlu kılması durumunda; Bakanlar Kurulu, ilgili mahallî idarelerin, bu amaçla kurulmuş birliğe katılmasına

karar verebilecek olup, bu durumda birliklerden ayrılma da Bakanlar Kurulunun iznine tabi kılınmıştır.

Böylece belli hizmetler bakımından mahalli idare birliğine katılma zorunlu hale getirilmiştir. Zorunlu olarak birlik kurulması veya mevcut birliklerden birine üye olunması ve birlikten ayrılmanın da Bakanlar Kurulu’nun kararına bağlı olması demokratik olup olmadığı tartışılsa da, kentleri tehdit eden çevre sorunlarına karşı birlik üyelerinin işbirliği içinde hareket etmesi yararlı sonuçlar doğuracaktır.108

Mahallî idare birlikleri, tüzükte birliğe devredilmesi öngörülen mahallî müşterek nitelikli hizmetlere ilişkin olarak üye mahallî idarelerin hak ve yetkilerine sahip bulunmaktadır.

Birliklerin meclis toplantıları, yılda ikiden az olmamak üzere birlik tüzüğünde gösterilen zamanlarda yapılacaktır. Böylece birlik meclisleri için olağanüstü toplantı imkânı da öngörülmüştür.

Birlik encümeni, birlik başkanı ile sayısı yediyi geçmemek üzere birlik tüzüğünde gösterilecek sayıda meclis üyesinden oluşacak olup, kendisini oluşturacak olan mahalli idarelerin encümenlerinden farklı bir yapıda daha çok temsili yansıtacak şekilde kurgulanmıştır.

Birlik meclisinin feshi durumunda, yeni meclis oluşuncaya kadar birlik meclisi ve birlik encümenine ait görevler, ulusal düzeyde kurulan birlikler için İçişleri Bakanlığınca, diğer birlikler için birlik merkezinin bulunduğu yer mülkî idare amirince kamu görevlileri arasından biri başkan olmak üzere görevlendirilecek beş kişilik bir heyet tarafından yürütülecektir. Böylece meclisin feshi durumunda temsil esasına göre oluşturulan encümen yerine farklı bir çözüm önerilerek, birliklerde idari işleyişin sürmesi amaçlanmıştır.

Birlik teşkilatı için, norm kadroya uygun olarak birlik müdürü, yazı işleri, malî işler birimleriyle birliğin faaliyet alanına göre kurulacak teknik işler birimi öngörülmüştür. Ülke düzeyinde kurulan birliklerle üye sayısı yüzden fazla olan birliklerde teşkilât, norm kadroya uygun olarak genel sekreter, yazı işleri ve malî

108 Zekeriya Şarbak, “Türkiye'deki Belediye Birliklerinin Durumu”, Fransa ve Almanya Örneğinde

işler birimleriyle birliğin faaliyet alanında olmak ve sayısı üçü geçmemek üzere birlik meclisinin kararıyla kurulacak diğer birimlerden oluşacaktır.

İlçelerde, köylere ait hizmetlerin yürütülmesine yardımcı olmak, bizzat yapmak, yaptırmak ve kırsal kalkınmayı sağlamak üzere, tüm köylerin iştiraki ile o ilçenin adını taşıyan, köylere hizmet götürme birliği kurulabilecektir. Bu birliklerde başkan, merkez ilçelerde vali veya görevlendireceği vali yardımcısı, diğer ilçelerde ise kaymakamdır. Böylece köylere hizmet götürme birliklerine mülki idare amiri liderliğinde farklı bir görev yüklenmiştir. Köylere hizmet götürme birliğinin meclisi, birlik başkanı başkanlığında, birliğe üye köylerin muhtarları ve o ilçeden seçilen il genel meclisi üyelerinden oluşacaktır.

İl özel idareleri ile diğer kamu kurum ve kuruluşları; köye yönelik hizmetlerine ilişkin yapım, bakım ve onarım işlerini aralarında yapacakları anlaşmaya göre köylere hizmet götürme birlikleri aracılığıyla gerçekleştirebilecektir. Bu yolla kırsal alanın kalkınmasında köylere hizmet götürme birlikleri fonksiyonel hale getirilmiştir.

Sadece sulama amaçlı olarak mahalli idare birliklerinin kurulmasına imkân verilerek sulamadan istifade eden çiftçilerin de birlik meclisinde temsiline imkân sağlanmıştır.

Yerel yönetimlerin çıkarlarının korunması, gelişmelerine yardımcı olunması, personelinin eğitilmesi ve yerel yönetimlerle ilgili kanun hazırlıklarında görüş bildirilmesi amacıyla il özel idarelerini ve belediyeleri temsil etmek üzere ülke düzeyinde sadece birer birlik kurulabilecektir. Böylece yerel yönetimleri temsile yetkili genel bir birlik yapısının ortaya çıkması amaçlanmış ve halen bu şekilde teşkilatlanmış olan Vilayetler Hizmet Birliği ve Türkiye Belediyeler Birliğinin statüsü yasal olarak güvenceye alınmıştır.

Özel idarelerin çıkarlarını savunmak ve onları temsil etmek üzere Vilayetler Hizmet Birliği, belediyelerin çıkarlarını savunmak ve temsil etmek üzere Türkiye Belediyeler Birliği faaliyetlerine devam edecektir. Türkiye Belediyeler Birliğine tüm belediyelerin üye olması öngörülmekte ve bu birliğe belediyelerin çıkarlarını korumak, bu belediyelere rehberlik etmek, belediyeler arası yardımlaşma ve işbirliğini geliştirmek, teknik ve idari deneyim paylaşımını teşvik etmek, iyi

uygulamaları yaygınlaştırmak görevleri verilmektedir. Ayrıca yerel yönetimlerle ilgili mevzuat çalışmaların bu iki birliğin görüşlerinin alınması katılımcılık ve uzlaşı açısından yararlı olacaktır.

Birliğe karşı malî yükümlülüklerini yerine getirmeyen üye mahallî idarelerin ödemeleri gerekli miktar, birliğin başvurusu üzerine bu idarelere genel bütçe vergi gelirleri tahsilâtı toplamı üzerinden ayrılan paydan, bu payların dağıtımını yapan kuruluş tarafından kesilerek alacaklı birliğe ödenecek olup, birliklerin faaliyetinin önündeki en önemli mali engel bu biçimde aşılmış olmaktadır.

5355 Sayılı Mahalli İdare Birlikleri Kanunu yeni bazı hükümler getirmekle birlikte, mahalli idare birlikleri daha sık konuşulmakta, noksanlıklar daha fazla gündeme getirilir olmaktadır. Bu durumun, daha iyiyi yakalamak adına olduğunu ve Avrupa Birliği uyum sürecinde, mahalli idare birliklerinin daha önemsenir oluşumlar olmasından kaynaklandığını söylemek mümkündür.109