• Sonuç bulunamadı

Maddeler Halinde Denizyolu Taşımacılığında Yaşanan Sorunlar

TÜRK DENİZYOLU TAŞIMACILIĞINDA YAŞANAN SORUNLAR VE TÜRK DENİZYOLU TAŞIMACILIĞINA İLİŞKİN SWOT ANALİZİ

3.1. Türk Denizyolu Taşımacılığında Yaşanan Sorunlar

3.1.12. Maddeler Halinde Denizyolu Taşımacılığında Yaşanan Sorunlar

Yukarıda değinmiş olduğumuz sorunlara ek olarak bu sorunları daha geniş olarak ele alıp, sıralayacak olursak aşağıdaki gibidir: (Deniz Ticaret Odası, 2007; 3)

• İç ulaştırmada kullanılan küçük tonajlı koster filosu yok olma noktasına gelmiştir.

• Her yıl 120 milyon ton civarındaki ithalat ve ihracatın sadece %29’u Türk bayraklı gemilerle taşınmakta, geri kalan %70’i için yabancı bayraklı gemilere yıllık 3 milyar dolar civarında ulaştırma ücreti ödenmektedir.

• Ülkelerin kendi ulusal filolarını geliştirmek için bütün dünyanın kabul ederek uyguladığı başta kamu yüklerinin taşınması için ulusal filo ile uzun vadeli kontrat Türkiye’de mevcut değildir. (Çetinoğlu, 2007; 89)

• Etkin politika ve stratejiler üretilememektedir. Denizyolu taşımacılığının geliştirilmesini sağlayacak etkin politika ve stratejiler ortaya koyarak bunların uygulanmasında problemler yaşanmaktadır.

• Denizyolu ulaştırması ile ilgili idari yapı dağınıktır. Denizyolu ulaştırması ile ilgili birçok kurum ve kuruluş mevcuttur ve bu kurumlar arasında iletişim ve koordinasyonda sorunların yaşanmaktadır.

• Deniz ulaşımı ile ilgili etkin bir istatistik ve veri toplama sistemi bulunmamaktadır. Denizyolu ulaştırması ile ilgili uluslararası ve AB standartlarına uygun, çok özel veriler elde edilmesinde sorunlar yaşanmaktadır(http://www.denizhaber.com/index.php?sayfa=habgst&id= 7132&links=21 Erişim:26.05.2008).

• Türk deniz ticaret filosunda darboğazlar yaşanmaktadır. Deniz ticaret filosunun kapasitesinin taşıma taleplerine yetersiz kalması, ihtiyaç duyulan belli başlı gemi türlerinin sayı ve kapasite olarak yetersizliği, filoda belli gemi türleri, örneğin kruvaziyer ve LPG gemilerinin olmaması, Türk bayrağından yabancı bayraklara geçiş olması, filoya gemilerin kazandırılmasında bürokratik engellerin bulunması, kabotaj taşımalarına uygun yeterli gemi olmaması, filoda istihdam edilecek personel bulmada sorunların yaşanması sektörü olumsuz etkilemektedir.

• Türk limanlarına ilişkin darboğazlar yaşanmaktadır. Yeterli liman kapasitesinin olmaması, limanların modernizasyonun yapılamaması, limanlarda yeterli düzeyde yetkin personel istihdam edilememesi, alt yapı ve üst yapıların eskimiş olması, liman yönetim yapısının dağınık olması, özel liman işletmelerinin önünde bürokratik engellerin bulunması, liman yatırımcılarının bürokratik engeller ile karşılaşması, limanların etkin bir özelleştirme modeli geliştirilmeden özelleştirilmesi çeşitli darboğazlara sebep olmaktadır.

• Haksız rekabet söz konusudur. Özel limanların irtifak sözleşmelerine konularak elleçledikleri (yükleme-boşaltma) yüklerden alınan %15 oranında nisbi kira bedelinin haksız rekabete yol açtığı ileri sürülmektedir. Devlet limanlarından alınmayan %15 oranındaki nisbi kira bedelinin liman ücretlerine yansıtılması, limanlara olan talebin azalmasına ve bu durum, %15’lik kesintilerden elde edilen kazançtan daha fazla gelir kaybına sebep olmaktadır

(http://www.kobifinans.com.tr/tr/sektor/011408/15690Erişim:26.05.2008)

• Taşıma işlemleri ile verimlilik ve etkinliğini olumsuz yönde etkileyen faktörler mevcuttur. Deniz taşımacılığı işlemlerinde bürokratik engellerin bulunması, yakın yol ve kabotaj taşımacılığının geliştirilememesi, kabotaj taşımalarına uygun olanakların yetersiz olması, mevzuat engellerinin

bulunması, transit taşıma işlemlerinde sorunlar yaşanması, konteyner taşıma işlemlerinde sıkıntıların yaşanması, denizyolu ulaştımasının diğer taşıma modları ile etkin bir şekilde entegre edilememesi, denizde gemilere yönelik yapılan kontrollerde çok başlılığın olması, gümrük işlemlerinde bürokratik engeller ile karşılaşılması taşıma işlemlerinin verimlilik ve etkinliğini olumsuz yönde etkileyen faktörlerdir.

• Dış ticaret taşımalarında Türk Ticaret Filosu hem ithal hem de ihraç yüklerin taşınmasında düşük seviyede pay almaktadır. Bu durum Türk dış ticaret firmalarının yabancı bayraklı gemilere büyük miktarlarda navlun ödemelerine ve ülkeden döviz çıkışına yol açmaktadır.

• Transit denizyolu taşımacılığında yoğun bürokrasi vardır. Başta gümrük işlemleri olmak üzere transit taşımacılıkta yaşanan bürokrasi bu tür taşımaların gelişmesini engellemektedir.

• Personel ve eğitim sorunu mevcuttur. Denizyolu ulaştırma sektöründe istihdam edilecek yeterli düzeyde yetkin insan kaynağı bulunamamaktadır. Gemi adamları ve deniz işletmeleri yöneticilerinin kalite ve sayısının arttırılması için denizcilik eğitimine özel önem verilmemektedir. Denizcilik Müsteşarlığı’nda ve denizcilikle ilgili diğer kurum ve kuruluşlarda denizcilik eğitimi almış personel sayısının istenen düzeyde olmaması, denizcilik ile ilgili eğitim veren kurumların yeterince desteklenmemesinden kaynaklanmaktadır. Liman Devleti kontrol hizmetinin Türk limanlarında etkin bir şekilde verilebilmesi için yeterli derecede ehil bir kadro mevcut değildir

(www.ekol.com/pressMedia_08_tr.html, Erişim: 08.06.2008).

• Finansman sorunu söz konusudur. Denizyolu ulaşımının ve gemi filosunun gelişimine katkı sağlayacak etkin finansman modelleri oluşturulamamaktadır. Denizcilik sektöründe yatırımlar uzun vadeli kredi esasına göre yapılmaktadır. Türk Bayraklı gemilerin Liman Devleti

kontrollerinde kara listede yer olmaları nedeniyle işletmeci firmalar kredi bulmakta sorunlar yaşamaktadırlar.

• Toplumda deniz kültürü ve sevgisi yeterince yerleşmemiştir. Toplumda denizden daha fazla ve daha etkin olarak yararlanma olanağı sağlayacak olan deniz kültürü ve sevgisini geliştirecek, destekleyecek faaliyetler yeterli değildir.

• Kıyı master planı etkin değildir. Ülkemizin kıyısal alanları yıllardan beri gelişigüzel kullanılmaktadır. Bazı dallarda kısmi planlamalar yapılsa bile kıyı alanlarımız bilinçsiz bir şekilde kullanıma açılmakta, buna karşın çok daha etkin bir şekilde kullanım fırsatları geri dönülemeyecek bir şekilde kaybolmaktadır.

• Yurt içi taşımacılıkta deniz ulaştırması çok az kullanılmaktadır. Yurt içi yolcu ve yük taşımacılığında denizyolu ulaşımının düşük düzeylerde kullanımı karayolunda sıkışıklıklara yol açmakta, denizyollarının verimli kullanılmasını engellemektedir.

• Türk ulusal ve uluslararası gemi sicilinden yabancı bayraklara geçiş sorunu yaşanmaktadır. Türk ulusal ve uluslar arası gemi sicilinden yabancı bayraklara geçişlerle Türk filosunun gücü zayıflamaktadır. Yabancı bayraklı gemilere ödenen navlun ücretleri ülkeden döviz çıkmasına yol açmaktadır.

• Türk Boğazları’nda kabotajda çalışan kosterler ile tarifeli sefer yapan gemilerin uzun süre beklemeleri bir diğer sorundur. İstanbul Boğazı’nda Kuzey-Güney, Güney-Kuzey geçişlerinde kabotaj seferinde çalışan kosterler gerek kötü hava koşulları, gerekse trafik organizasyonu nedeniyle uzun bir süre bekleyebilmektedir (DPT, 2007; 26).

• Multimodal taşımacılık gelişmemiştir. Deniz ulaştırmasının diğer taşıma modları ile entegrasyonunda yaşanan alt yapı ve örgütsel sorunlar nedeniyle denizyolu ağırlıklı multimodal taşımalarda sorunlar yaşanmaktadır.

• Gümrük işlemlerinde sorunlar yaşanmaktadır. Gümrük bürokrasisi nedeniyle gemilerin ve yüklerin gümrüklenmesi işlemlerinde sorunlar yaşanmaktadır. Bu sorunlar özellikle konteyner taşımacılığında hizmetleri aksatmakta ve etkinliği azaltmaktadır (TÜSİAD, 2007; 253).

• Denizcilik şirketlerimizin işletme giderlerinin azaltılması amacıyla gerekli tedbirin alınmaması ve Türk Uluslararası Gemi Sicili’nin hala çıkartılamaması bir diğer sorundur.

• Denizcilik sektörünün sorunlarının yetkili mercilere ikna edici biçimde iletilmesinde yaşanan sorunlar vardır ve Denizcilik Bakanlığı henüz kurulamamıştır (DPT, 2007; 26).

• GMDSS (Global Maritime Distress and Safety System) cihazlarıyla teçhiz edilmesi gereken gemilerdeki işlemler, cihaz tedarikindeki aksaklıklar nedeniyle sonuçlandırılamamıştır.

• GMDSS ehliyetlerinin alınmasındaki zorluklar nedeniyle gemilerimizin uluslar arası sulardaki seyirleri kısıtlanmaktadır (DPT, 2007; 27).

• Derin deniz kum kaynakları ekonomiye tam olarak kazandırılamamıştır.

• Gemi ve yat inşa sanayinin gelişmesini destekleyecek tedbirler henüz tam anlamıyla gerçekleştirilememiştir.

• Çevre Kanunu ile arttırılan yeni çevre cezalarının çok yüksek oluşu nedeniyle ödenmeleri mümkün olamamaktadır (Deniz Ticareti Dergisi, 1999; 10).

• Denizcilik Müsteşarlığı’nda görev alacak personelin tamamının mesleğinde eğitim görmüş kişilerden seçilmemesi ve Atama Yönetmeliği’nin çıkartılmaması bir diğer sorundur.

• Ulusal mevzuatımızın uluslararası mevzuata uyumunu sağlayacak değişiklikler yapılmamaktadır (Deniz Ticareti Dergisi, 1999; 10).