• Sonuç bulunamadı

Liva Đdare Meclisi

Belgede Tanzimat döneminde Kütahya (sayfa 57-60)

BÖLÜM 1: KÜTAHYA’DA ĐDARĐ YAPI

1.3. Sancaktaki Devlet Kurumları ve Memurlar

1.3.1. Sancak (Liva) Merkezindeki Kurumlar ve Memurlar

1.3.1.1. Đdari Kurumlar ve Yöneticiler

1.3.1.1.2. Liva Đdare Meclisi

Tanzimat’ın uygulanmaya başlanması ile birlikte ilk olarak muhassıl atamaları yapılmış ve ardından muhassıllık meclisleri teşkil edilmiştir. Kütahya Sancağı, Tanzimat uygulamalarının hayata geçirildiği merkezlerden bir tanesidir. Nitekim 1256 yılı Zilhicce ayının başında (Şubat 1841), muhassıllık teşkilatının kurulması ile birlikte Mevlana Nâfî adındaki görevli Kütahya ve kazalarının muhassılı olarak tayin edilmiştir. Muhassıl ile birlikte mal kâtibi ile emlak ve nüfus kâtibi ataması da yapıldı (22 nolu K.Ş.S. 8 nolu belge). Aynı tarihlerde Kütahya’nın Eğrigöz Kazası ve buraya bağlı kazalara Muhammed Bey, Uşak ve buraya bağlı kazalara da Ragıp Bey muhassıl olarak görevlendiridi (22 nolu K.Ş.S. 12 nolu belge). Muhassılların atandıkları bölgelerdeki en önemli görevleri bölgenin gelir kaynaklarının tespit edilmesi oldu. Talimatnamede, herkesin isim ve şöhreti ile birlikte, ne kadar emlak, arazi ve hayvanı olduğunu, esnaf ya da tüccar olanların senelik ne kadar gelir elde ettiklerinin tespit edilmesi istenmekteydi. Muhassıllar aynı zamanda Tanzimatı halka anlatacak ve değişiklikleri yansıtacak görevlilerdi. Nitekim angarya usulünün kaldırılması ve Tanzimat’ın uygulanması ile devlet görevlilerinin yaptıracakları her işin bedelini ödemeleri, ahaliden ve fukaradan bu konuda talepte bulunmamaları bildirilmekteydi (22 nolu K.Ş.S. 13 nolu belge).

Muhassılların atanmasından sonra meclisler kurulmaya başlandı. Bu meclislerin nasıl kurulacağı, kimlerden oluşacağı hazırlanan talimatnamelerle açıklandı. Buna göre mecliste muhassıl ve beraberindeki iki nefer Kâtibi, hakim, müftü, asker zabiti ile halk arasından seçilecek çalışkan, tecrübeli dört kişi görev alacaktı. Eğer meclis açılan mahalde gayr-ı Müslim var ise onlardan da iki nefer kocabaş meclise katılacaklardı (22 nolu K.Ş.S. 8 nolu belge).

Tanzimat-ı Hayriyye Muhassıllık Talimatnamesine göre, bu meclis belirlenecek bir yerde haftada iki ya da üç kere toplanacaktı.. Mecliste, tahrir, vergiler ve memleketin diğer meseleleri ele alınacaktı. Kazalarda da meclisler kurulacak, buralarda görevli ferik varsa ve kabiliyet ve liyakati yeterliyse meclis başkanı yapılacaktı. Aynı talimatnamede bir zabit ve yeteri kadar asker görevlendilerek yerleşim birimlerinin güvenliği sağlanacaktı (22 nolu K.Ş.S. 13 nolu belge).

Kurulacak meclislerle birlikte, gelir ve giderleri de tek elde toplamak için “sandık emini” görevlendirilmesi de yapılmıştır. Halktan güvenilir birinin meclis marifeti ile sandık emini olarak ataması yapılacak, meclis memurlarınca mühürlenip kendisine teslim edilen paraları sandık içinde muhafaza edecekti. Harcama yapılacağı zaman mühürü imzalayanlarca sandık açılarak giderler karşılancaktı. Sandıkta toplanan paradan, memur maaşları ve kiralar ödenip kalan meblağ hazineye teslim edilecekti (22 nolu K.Ş.S. 13 nolu belge).

Muhassıllık Meclisleri işlevlerinin yanında Osmanlı Tarihinde ilk kez seçim uygulamasının başladığı kurum olmaları nedeniyle de önemli bir yere sahiptirler. Seçimlerin şekli ilkel olmakla beraber demokrasi geleneğinin oluşmasında önemli bir yere sahiptir (Ortaylı, 2000: 36). Meclis azalığına seçilme şartları; Osmanlı tebasından ve meclisin bulunduğu memleketten olma, devlet işlerine vakıf ve memleket ahvaline aşina olma. Đlk olarak aza olmak isteyenlere isimleri kaydettirirdi. Ardından kazaya bağlı olan köylerin ahalisinden mutemed, muteber ve emlak sahibi ne kadar kişi varsa bunlar bir mahalde toplanırlar ve içlerinden 5 kişi kura ile seçilerek kaza merkezinde yapılan seçimlere seçmen olarak katılırdı. Kaza merkezlerinde de benzer şekilde kura işlemleri yapılarak azaları belirleyecek seçmenler tamamlanırdı. Aza seçimlerinde, büyük şehirlerde 55, orta büyüklükte olanlarda 30 ve küçük şehirlerde 25 seçmen olması yeterliydi. Seçimlerde oy kullanacak kişiler bir mahalde toplanırlar, adaylardan

istediklerinin tarafına geçmek suretiyle seçim yapılır ve azalar belirlenirdi 22 nolu K.Ş.S. 14 nolu belge)

Bu meclis üyelerine başlangıçta maaş bağlanmış ve bu görev memuriyet olarak düşünülmüşse de, bu durumun getirdiği ağır mali yük nedeniyle, 1864 ve 1871 Vilayet Nizamnameleri ve 1877 Vilayet Belediye Kanunu düzenlemeleri ile meclis üyelikleri fahri görev olarak kabul edilmiştir.

Muhassıllık Meclisleri, Muhassıllık sistemindeki başarısızlık sonrası tekrar eski sisteme dönülürken “Memleket Meclisleri” adı ile varlıklarını ve işlevlerini devam ettirmişler ve 1849 yılında yayımlanan yeni bir kararname ile “Eyalet Meclisleri” adını almışlardır. Bu dönemde Sancaklarda da “Küçük Meclis”lerin kurulması kararlaştırılmıştır. Bu meclisler, özellikle halk ve idare arasındaki sorunların çözümünde önemli rol oynadıkları gibi, yöneticilerin denetlenmesi, vergi toplama işlerinin takibi ve gelir-gider defterlerinin incelenmesi gibi işleri de görmüşlerdir. (Çadırcı, 1997: 215)

Liva idare meclisi sancağın idari olarak en önemli kurumudur. Livanın idari, mali, beledi, hukuki, ticari ve diğer tüm işleri bu meclis marifetiyle yapılmıştır. Bu meclisin doğal başkanı mutasarrıftır. Mutasarrıftan sonra meclisin tabi üyeleri naib, müftü, muhasebeci ve tahrirat müdürüdür. Bunların yanında meclisin diğer üyelerine Aza-yı Müntehâbe ismi verilmiştir ki, bunlar ahaliyi temsilen seçimle meclise gelen ikisi Müslüman ve ikisi Gayr-ı Müslim olan kişilerdir.

Meclisler, etkinlik mücadelesi ve rekabet içinde olan yerel eşrafın çekişme alanı olmuşlardır. Genellikle tarafların birbirini merkezin gözünden düşürme, azlettirme gayretleri yanında; bazen de birleşen mahalli temsilciler merkezi hükümet görevlileri ile karşı karşıya gelmişlerdir. Kütahya meclis üyeleri ile zaptiye komutanı Tayyar Paşa arasında bu tür bir çekişme meydana gelmiş ve Tayyar Paşa eşrafın bir kısmını tutarak diğer tarafla anlaşmazlığa düşmüştür.(Ortaylı, 2000: 41).

Aşağıda H.1287 (1870) yılında Liva Đdare Meclisini meydana getiren kişiler görülmektedir. Buradan da anlaşılacağı üzere Mutasarrıf Liva Đdare Meclisinin başkanıdır. Mecliste, şehrin önde gelen idarecileri, naib, müftü, muhasebeci ve tahrirat müdürü doğal üyeler olarak görev yapmaktadırlar. Bunların yanında seçimle belirlenen

dört üye de meclisi oluşturan yetkililer arasındadır. Mecliste son olarak ser kâtiplik kadrosu bulunmaktadır (HVS, 1287: 73).

Reis: Mutasarrıf Paşa Tabiî Üyeler:

Naib Efendi, Müftü Efendi, Muhasebeci Efendi, Tahrirat Müdürü Bey Yerel Temsilciler:

Süleyman Ağa, Kirkor Ağa, Agâh Efendi, Gabriel Ağa SerKâtib: Đzzet Efendi

Belgede Tanzimat döneminde Kütahya (sayfa 57-60)