• Sonuç bulunamadı

2.11. İlgili Çalışmalar

2.11.2. Liderlikle İle İlgili Yurt Dışında Yapılan Çalışmalar

Bernard Bass, 1985-1990 yıllarında dönüşümcü liderlik konusunda en yoğun ve sistematik çalışmaları yapan bilim adamıdır. Dönüşümcü Liderlik kavramını ölçmek için Çok Faktörlü Liderlik Ölçeği (Multifactor Leadership Questionnaire: MLQ) adı verilen bir ölçek geliştirmiştir. Bu anket yardımıyla liderin 360 derecelik resmini çekmek mümkün olmuştur. Bu ölçekle, Dönüşümcü Lider ve Etkileşimci Lideri karşılaştırmak üzere bir araştırma yapmıştır. Çok faktörlü Liderlik Ölçeği çeşitli ülkelerde özel işletmelerden eğitim örgütlerine kadar birçok örgütte kullanılarak, yapı geçerliliği ve güvenirliği farklı örgüt ve kültürlerde test edilmiş ve birçok dile çevrilmiştir. Bu ölçek birçok araştırmada veri toplama aracı olarak kullanılmıştır. Bu araştırmada da kullanılan çok faktörlü liderlik ölçeğiyle ilgili yurt dışında yapılan araştırmalar aşağıda verilmiştir.

Bannon ve Kathleen (2000)’in “Okullarda Dönüşümsel Liderlik Uygulama Seviyesinin Öğretmen ve Yönetici Algılarına Göre Karşılaştırılması” adlı araştırmasında; okullarda dönüşümsel liderlik uygulama seviyesinin öğretmen ve yönetici algılarını karsılaştırılması, birbirine etkisi ve değerlendirilmesi yapılmıştır. Araştırma sonucunda; dönüşümsel liderlik davranışları ile öğretmen adanmışlığı ve paylaşılan amaçlara katılım arasında anlamlı bir ilişki olduğu ve kişisel özelliklerin dönüşümcü liderliği algılamalarında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır (Aktaran: Oran; 2002:6).

Estep (2000)’in “Pennsylvania’daki Okul Yöneticilerinin Etkileşimci ve Dönüşümcü Liderlik Davranışları İle Yetkilendirme Bakımından Öğretmen Algıları” adlı araştırmanın sonucunda öğretmenlerin okul yöneticilerinin liderlik stilleri ile yetkilendirme algıları arasında anlamlı bir ilişki olduğu belirlenmiştir. Dönüşümcü liderlik stili ile öğretmen yetkilendirmesi arasında olumlu bir ilişki bir ilişki bulunurken; etkileşimci liderlik ile yetkilendirme algıları arasında olumlu bir ilişki bulunamamıştır.

Barnett ve Corners (2001)’in “Okullarda Dönüşümcü Liderlik” adlı araştırmasında; dönüşümsel ve işlemsel liderlik stillerinin öğretmen çıktıları ve öğrenme kültürü arasındaki ilişki incelenmiştir. Araştırma sonucunda dönüşümsel liderlik ile öğrenme kültürü arasında olumlu bir ilişkinin olduğu belirlenmiştir. Ayrıca bu araştırmada öğretmenlerin dönüşümsel liderlik ile karizmayı ayıramadıkları anlaşılmıştır.

Conners (2003)’in “2002-2003 Dönemindeki Ohio Okul Yöneticilerinin Liderlik Stilleri” adlı araştırmasında; Ohio okul yöneticilerinin (Ohio devlet okulları, Ohio Yerel Eğitim Kurumu ve Üniversiteler) liderlik stillerinin demografik değişkenlere göre farklılaşıp farklılaşmadığını incelemiştir. Araştırma sonucunda; devlet okulları yöneticileri ile karşılaştırıldığında dönüşümcü liderlik özellikleri Yerel Eğitim kurumu yöneticileri ve üniversite yöneticileri arasında anlamlı bir farklılık bulunmuştur. Üniversite ve yerel eğitim yöneticileri, devlet okulları yöneticilerine göre daha yüksek oranda dönüşümcü liderlik özelliklerini göstermektedirler. Diğer liderlik stillerinde istatistiksel anlamda bir farklılaşma bulunamamıştır. Bunun yanında hizmet yılları ve liderlik stilleri arasında anlamlı bir farklılık bulunamamıştır.

Mclntyre (2003)’ın “Yüksekokul Müdürleri İçin Dönüşümcü ve Etkileşimci Liderliğin Rolü” adlı araştırmasında; Massachusetts devlet üniversitesi yüksekokul müdürlerinin kendilerinin algıladıkları ve bölüm başkanları tarafından algılanan liderlik stillerini hangi seviyede gösterdikleri belirlenmeye çalışılmıştır. Aynı zamanda liderlik stillerinin cinsiyete ve hizmet süresine bağlı olarak değişip

değişmediği de araştırılmıştır. Araştırma sonucunda; yüksekokul müdürleri kendilerini bölüm başkanlarından daha yüksek oranda dönüşümcü lider olarak algılamaktadırlar. Aynı zamanda bölüm başkanları, okul müdürlerinin algıladıklarından daha yüksek oranlarda etkileşimci liderlik özelliklerine sahip olduklarını belirtmiştir. Kadın müdürler, bölüm başkanları tarafından erkek müdürlere göre ikinci planda dönüşümcü olarak değerlendirilmiştir. MLQ envanterinde elde edilen bulgulara göre hizmet süresi bakımından hiçbir liderlik stilinde anlamlı farklılık bulunamamıştır.

Mtegha (2004)’nın “Malawian’da Yüksek Eğitim Kurumlarındaki Akademik Liderlerin ve Fakülte Yöneticilerinin Liderlik Stillerinin İncelenmesi” adlı araştırmasında; Malawian’da Yüksek eğitim kurumlarındaki yöneticilerin liderlik davranışlarının ve liderlerin akademik kurumlarda algılanan liderlik davranışlarının belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırma sonucunda; fakülte üyelerinin algılarına göre, yöneticilerinin hem dönüşümcü hem de etkileşimci liderlik tiplerini kullandıkları belirlenmiştir. Aynı zamanda yöneticilerinin daha çok görevler üzerinde odaklanarak koşullu ödül yöntemini kullandıklarını belirtmişlerdir. Yöneticilerini destekleyici, etkili ve tatmin edici olarak görmemektedirler. Diğer bir açıdan, yöneticiler kendilerini etkileşimci olmaktan ziyade daha çok dönüşümcü lider olarak kabul etmektedirler. Fakat aynı zamanda kendilerini koşullu ödül yöntemini kullandıklarını da kabul etektedirler.

Patrick (2005)’in “Başkentteki (Metropolitan) ve Diğer Kentlerdeki Kamu Üniversitelerinde Dönüşümcü Liderlik” adlı araştırmasında; kent ve metropolitan yerleşim alanlarındaki kamu üniversitelerinin rektörlerinin liderlik becerilerini araştırmak amacıyla belirlenen üç grubun ( üniversite öğretim üyeleri, diğer personel, yönetici) algıladıkları dönüşümcü liderlik stilleri incelenmiştir. Araştırma sonuncunda; birleşik devletlerdeki kentlerde bulunan 20 kamu üniversitesinde görev yapan üniversite öğretim üyeleri, diğer personel ve yöneticilerin kendi rektörlerini dönüşümcü liderlik yeteneklerine sahip lider olarak gördükleri bulunmuştur.

Stedman ve Rudd (2006)’un “Liderlik Stilleri ve Gönüllü Yönetici Yeterlilikleri: Birleşik devletler 4-H Eyalet Fakültesi” adlı araştırmasında; 4-H eyalet fakültesi yöneticilerinin algılanan liderlik stilleri belirlenmeye çalışılmıştır. Katılımcılar, gönüllü yönetici liderlik yeterlilik anketi, Çok faktörlü liderlik anketi (MLQ) ve demografik bilgileri belirlemeyi amaçlayan kişisel bilgi formunu doldurmuşlardır. Araştırma sonunda şu bulgulara varılmıştır: dönüşümcü liderlikle sistem liderliği (ß=.97) ve kurumsa liderlik (ß=-.94) arasında anlamlı bir ilişkinin olduğu görülmektedir. Etkileşimci liderlikle örgütsel liderlik (ß=-6.24) arasında anlamlı ilişki bulunmuştur. Laissez-Faire liderlikle örgüt kültürü (ß=1.10) ve mesleki bağlılık (ß=-.85) arasında da anlamlı ilişki belirlenmiştir.

Wu (2006)’nun “Tayvan’da Taipei ve Kaohsiung Şehirlerinde İngilizce Hazırlık Okullarındaki Yöneticilerin Liderlik Stillerinin Yabancı İngilizce Öğretmenlerinin İş Tatminlerine Etkisi Üzerine Etkisi” adlı araştırmasında; okul yöneticilerinin liderlik stillerinin Taipei ve Kaohsiung şehirlerinde İngilizce hazırlık okullarındaki yabancı İngilizce öğretenlerinin iş tatmini düzeylerine etkisinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma sonucunda; etkileşimci liderlik stilleri ile iş tatmin arasında anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Dönüşümcü ve laissez-faire liderlik stilleri ile iş tatmini ücret boyutu arasında düşük düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmuştur.

Konkle (2007)’nin “Ohio Eyaletinde İlköğretim Okul Müdürlerinin Liderlik Stilleri ve Öğrenci Etkinliğinin İncelenmesi” adlı araştırmasında; seçilen şehirlerdeki ilköğretim okullarındaki okul müdürlerinin liderlik stilleri tanımlamak ve Performans İndeksindeki büyüme ile tanımlandığı gibi belirli liderlik türlerinin okul etkinliğiyle ilişkisi olup olmadığını belirlemek amacıyla yapılmıştır. Bu araştırmada yüksek ve düşük performans gösteren okullar sınıflandırılıştır. Araştırma sonucunda; ilköğretim okul müdürlerinin baskın liderlik stilleri dönüşümcü liderliktir. Yapılan regresyon analizinde ise liderlik stilleri ile büyüme arasında anlamlı bir ilişkiye rastlanmamıştır. Değişkenler arasında bir ilişki olmamasına rağmen 19 okulun dönüşücü liderlere sahip olduğu belirlenmiştir.

Gulbin (2008)’in “Dönüşümcü Liderlik: Pensilvanya’da Yetersiz Ortaöğretim Okullarında Öğrenci Başarısını Arttırmak İçin Bir Faktör Müdür?” adlı araştırmasında; Pensilvanya’da yetersiz orta öğretim okullarındaki okul müdürlerinin dönüşümcü liderlik stillerinin Leithwood modeli arasındaki olası bir ilişkiyi araştırmak amacıyla yapılmıştır. Araştırma sonucunda; Leithwood modeli dönüşümcü liderlik ile okula devam, okuma, matematikte gelişim, dört yıl sonunda mezuniyet oranı arasında anlamlı bir ilişkiye rastlanmamıştır. Katılımcı okul müdürlerinde belirgin şekilde dönüşümcü liderlik davranışları belirlenmiştir. Bu müdürler okulların gelişimlerinden kendilerini sorumlu hissetmişlerdir. Bu araştırmada liderlik stilleri ve öğrenci gelişimi arasında herhangi anlamlı bir ilişkiye rastlanmamıştır.