• Sonuç bulunamadı

Harita 2.1. İstanbul ve Çevre Alt Bölgeleri

2.2. KUZEY MARMARA ALT BÖLGESİ

Kocaeli, Sakarya ve Düzce İlleri’ni kapsayan Kuzey Marmara Alt Bölgesi, Türkiye’de en yoğun sanayileşmenin gözlendiği bölgedir. Sanayi tesisleri İzmit Körfezi çevresinde ve TEM ile E-5 yolları boyunca dizilmekte olup, özellikle Gebze ve Dilovası’ndaki yoğunlaşmalar Körfezi olumsuz etkilemekte ve aşırı derecede kirlenmesine neden olmaktadır. İzmit’ten sonra tarımsal özellik gösteren Adapazarı’nda da devam eden sanayileşme, teşvik uygulamaları kapsamında bulunan Düzce’ye kadar uzanmaktadır.

Ayrıca Bolu Dağı Tüneli’nin açılmasıyla, daha doğrusu Bolu Dağı’nın bir eşik olmaktan çıkmasıyla birlikte, Alt Bölge’nin doğu ucunun sanayileşmede daha da hareketleneceği açıktır.

Alt Bölgenin kuzeyinde yer alan Karadeniz kıyıları turizme elverişli alanlar olup, özellikle Kandıra-Karasu ve Akçakoca kıyılarında doğal plajlar bulunmaktadır. Bunun altında ise Avrupa ve Anadolu yakalarında ve batı-doğu uzantısında olmak üzere Çorlu-Çerkezköy-İstanbul-Gebze-İzmit-Adapazarı sanayi aksı yer almaktadır. Her ne kadar Kuzey Marmara Alt Bölgesi yoğun bir sanayileşme alanı olarak görülse de, tarım sektörünün payı azımsanmayacak düzeydedir. Özellikle Adapazarı ve Düzce Ovaları, Marmara Bölgesi’nin ve İstanbul’un sebze ve meyve ihtiyacını karşılamak üzere üretim yapılan önemli tarımsal alanları oluşturmaktadır.

Kocaeli

Avrupa ile Anadolu’yu birleştiren önemli bir yol kavşağında bulunan Kocaeli İli, bu konumunu doğal bir liman olan İzmit Körfezi’ni de içermekle daha da güçlendirmektedir. Büyük sanayi kuruluşlarının yer seçiminde Kocaeli İli’ni tercih

etmelerinin nedeni başta; işlek karayolu, demiryolu ve deniz ulaşımı olmak üzere, ulaşım sektöründe diğer illere oranla taşıdığı ayrıcalık ve üstünlükten ileri gelmektedir.

Türkiye’nin en büyük piyasası İstanbul’a 83 km uzaklıkta, Anadolu piyasasına ulaşmakta ise avantajlı yerde bulunmasının yanı sıra; zengin yeraltı ve yer üstü kaynakları, enerji nakil hatlarının yeterli düzeyi, kalifiye işgücünün varlığı, en yakın sanayi merkezi İstanbul’a oranla arsa fiyatlarının ucuzluğu gibi etmenler, Kocaeli İli’nin çekici bir seçenek olduğuna göstermektedir.

Kocaeli sınırları içerisindeki Derince ve İzmit Limanları, İl’in dışarıya açılan önemli iki kapısı durumundadır. Derince Limanı, İzmit Körfezinin kuzeyinde konuşlanan genel amaçlı bir liman olup, Körfez’deki otomotiv (otomobil, traktör, vb.) sanayi ve karışık eşya taşımacılığına hizmet etmektedir. Liman, demiryolu ve karayolu şebekesi ile bağlantılıdır. İzmit Limanı’nda ise 39 tane kamuya ve özel sektöre ait liman ve iskele bulunmaktadır.

Kocaeli İli; Türkiye’nin ilk büyük 500 sanayi kuruluşundan 75 adedine ve ilk 100 sanayi kuruluşundan 18 adedine, ev sahipliği yapmaktadır. Gelişmiş olan sanayi sektörüne dayalı olarak, İl sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında üç büyük ilden sonra dördüncü sırayı almaktadır. Sanayi sektörü açısından Kocaeli İli’nin Gebze İlçesi de oldukça gelişmiş düzeydedir.

Gebze Organize Sanayi Bölgesi üretim kalitesini arttırmak için yazılım ve bilişim sektörüne dayalı bir Teknopark kurmuştur. Bu üniversite odaklı bir teknopark olmayıp, Türkiye’deki tek üretim odaklı teknopark özelliğini taşımaktadır.

İl’de; planlama, kamulaştırma ve yapım aşamasında olanlarla birlikte, toplam 16 adet Organize Sanayi Bölgesi’nden 7 adedi faal durumda olup, bunlardan Gebze ve Dilovası tamamen doludur. Büyük bir kısmı Gebze çevresinde yer alan Organize Sanayi Bölgeleri’nin yeni kurulanları Ankara Yolu üzerinde yer seçmeye başlamışlardır.

Ayrıca Yeniköy civarında Serbest Bölge bulunmaktadır. Ancak, Organize Sanayi Bölgeleri’nde arsa fiyatları yüksek olduğu için, bunların dışındaki alanlarda yer seçimi söz konusu olmakta ve bu durumda tarım alanları üzerinde bir baskı oluşturmaktadır.

Uzun yıllar İstanbul sanayisinin desantralizasyon sürecinin etkisi altında kalan ve Türkiye ekonomisinin en önemli illeri arsında bulunan Kocaeli; kara, demir ve deniz yolu ulaşım ağlarının üzerinde bulunmaktadır. Sahip olduğu altyapı imkanları, ulusal ve uluslar arası pazarlarla olan yoğun ilişkisi, bünyesinde bulundurduğu kalifiye işgücü ve

uzmanlaşmış yönetici kadroları; İl’in bir çok sanayi kuruluşu tarafından yatırım için öncelikle tercih edilmesine neden olmaktadır.

Sanayileşmede kazanılan deneyimler, İl’in artık organize atılımlara ve tercihli sektörlere yönelmesine zemin hazırlamıştır. İzmit’teki Cengiz Topel Havaalanı’nın dışında Sabiha Gökçen Havalimanı’nın da yakında olması, İl’e önemli bir avantaj sağlamaktadır.

Körfez üzerinde inşası düşünülen köprünün gerçekleşmesi halinde ise, kara ulaşımında büyük bir rahatlama söz konusu olacaktır.

Sakarya

Sakarya İli ülkenin iki büyük merkezi olan İstanbul ve Ankara’yı birbirine bağlayan kara ve demiryolları üzerinde yer alan, önemli bir kavşak noktasıdır. Ülkenin ve Bölge’nin en önemli ulaşım akslarından D-100 ve TEM otoyolu İl’den geçmekte, demiryolu ile İstanbul’a uzaklık 141 km, Ankara’ya ise 436 km’dir. Arifiye İstasyonu’nda ana hattan ayrılan Arifiye-Adapazarı demiryolu hattı 8.5 km uzunluğundadır.

Adapazarı’na uzaklığı 37 km olan Karasu’da ise liman inşaatı devam etmekte olup,

%50’si tamamlanan faaliyetlerin bitiminde bölge için büyük bir avantaj yakalanacaktır.

Karasu Limanı’nın yanında bir Serbest Bölge’nin açılması projesi de bulunmaktadır.

Tarım alanları Sakarya İl’i yüzölçümünün %49’unu oluşturmakta ve bu alanların

%38’inde sulu tarım yapılmaktadır. İl genelinde hayvancılık yaygın olarak yapılmakta olup; güneyde yer alan ilçelerde sebze ve meyvecilik, orta kesimde başta mısır olmak üzere tarla ziraatı ve sebzecilik, kuzeyde ise fındık üretimi öne çıkmaktadır.

Sakarya İli’nde; toplam 755 ha büyüklüğünde üç organize sanayi bölgesi bulunmaktadır. Bölgeye giderek artan büyük sanayi kuruluşlarının yatırımları ağırlıklı olarak; otomotiv, gıda, tekstil, ilaç, sağlık ürünleri, ahşap, plastik, alüminyum işleme, elektrik aksamları, seramik gibi sektörlere dağılmıştır.

Sakarya İli’nin İstanbul, İzmit, Bursa ve Ankara gibi büyük şehirlere yakın olması ve ulaşımda uygun bir konumda bulunması nedeniyle, son on yılda sanayi sektöründe önemli gelişmeler kaydedilmiştir. Hammadde ve mamul madde kaynaklarına ve pazarlara erişim olanakları ve yatırım için gerekli altyapı hizmetlerinin varlığı ve OSB’lerin kullanıma sunulması Sakarya İli’nde uygun yatırım iklimi oluşturmuş ve büyük holdinglerin birçoğu burasını kendilerine yatırım üssü olarak seçmişlerdir.

Sakarya İli enerji hatlarının toplandığı ve dağıtımının yapıldığı ana istasyon konumunda olup, Dünya’nın en büyük doğal gaz çevrim santraliyle Türkiye’nin toplam elektrik enerjisinin %13,5’i karşılanmaktadır.

Sakarya İli’nde yerleşik büyük sanayi kuruluşlarının işgücü ihtiyacı İl’den karşılanmakta olup; mesleki eğitim veren okul oranının Türkiye ortalamasının üstünde olması, yeterince ara-eleman yetişmesini sağlamaktadır. Eğitim altyapısının güçlülüğü ve Sakarya Üniversitesi’nin varlığı, nitelikli elemanların yetişmesine büyük katkıda bulunmaktadır.

Karadeniz sahili boyunca uzanan geniş plajlar başta olmak üzere; göller, zengin orman ve yaylalar, vadi ve kanyonlar, sıcak su ve içme suyu kaynakları Sakarya İli’nin sahip olduğu doğal değerlerdir.

Düzce

D-100 Karayolu üzerinde bulunan, 30 km kuzeyde Karadeniz’e ulaşılabilen, batıda İstanbul ve doğuda Ankara olmak üzere ülkenin en gelişmiş illeri ve bölgelerinin tam ortasında yer alan Düzce İli; böylesine avantajlı bir konumdan bugüne dek pek yararlanamamış olmasına rağmen, Kalkınmada Öncelikli Yöreler kapsamına alınmasıyla ekonomik yaşantısı oldukça canlanmış ve sunulan teşviklerle yatırımcılar için çekici hale gelmiştir.

17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 depremlerinden büyük ölçüde etkilenen ve ağır kayıplara uğrayan Düzce, aynı yıl 190 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile İl statüsüne geçirilmiştir.

İl olduktan sonra ayrıldığı Bolu’dan daha fazla nüfusa sahip olan Düzce İli 1996-2003 yılları arasında sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında düşüş kaydederken, bu dönemde yatımların yoğunlaşması sonucu Bolu İli yükseliş kaydetmiştir. Teşvik uygulamalarına geçilmesiyle; özellikle İstanbul’da bulunan birçok tekstil firması, bölgeye büyük ölçekli yatırımlar yapmaya ve İstanbul’daki tesislerini taşımaya başlamışlardır.

Tarım arazisinin %44’ü 1., 2. ve 3. sınıf tarım toprağı olan Düzce’de, tarım alanlarının

%78’ini fındık ve kavak ağaçları kaplamaktadır. Özellikle ova kesiminde bulunan verimli tarım topraklarını korumak ve fındık üretiminden kurtarmak için AB destekli çeşitli çalışmalar uygulanmakta olup, nüfusun yaklaşık %85’inin yaşadığı bu ovada, organik tarımın özendirilmesi doğru olacaktır. Son dönemlerde organik tarıma karşı artan talepleri karşılamak amacıyla çeşitli projeler başlatılmıştır. Düzce İli, İstanbul’a

organik tarım ürünleri pazarlayabilir ve bu alandaki ihtiyacı karşılayabilir potansiyele sahiptir.

Sanayi sektöründe ağırlıklı iş kolları, Türkiye’deki üretimin %14’ünü gerçekleştiren orman sanayi, av tüfeği ve tabanca sanayi ve tekstil sanayidir.

TEM Otoyolu ile Beyköy arasında yer alan ve 1994 yılında 200 ha’lık alanı kapsamak üzere kurulan iki adet OSB’de parsellerinin tamamı satılmış olup, üçüncü bir OSB’ye ihtiyaç duyulmaktadır.

2006 yılı sonunda ulaşıma açılan Bolu Dağı Tüneli, coğrafi bir eşik olan Bolu Dağı unsurunu ortadan kaldırmıştır. Ayrıca projesi tamamlanan Sakarya-Düzce-Zonguldak Karadeniz Demiryolu yatırımının gerçekleşmesi ve tam anlamıyla işletmeye alınması halinde; Düzce, demiryolu bağlantısıyla hem Avrupa’ya hem de 38 km uzaklıktaki Karadeniz kıyısına entegre olacak, dolayısıyla deniz taşımacılığına ulaşabilecektir.

İl’in birçok turizm varlıkları olmasına rağmen, bunlar yeterince değerlendirilmemekte ve tanıtımı yapılamamaktadır. Hizmet sektörünün gerektiğince gelişememiş olması ve yeterli tesislerin bulunmaması yaylalar, şelaleler, mağaralar, trekking ve rafting parkurları, kaplıcalar ve deniz gibi olanaklardan ancak günübirlik yararlanılmasına neden olmaktadır.

Benzer Belgeler