• Sonuç bulunamadı

Kore Savaşı Öncesinde Kore’de Siyasi ve Askeri Durum

Belgede Kore Savaşı ve Türk Kamuoyu (sayfa 33-37)

B- İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI’DA VE SONRASINDA KORE SORUNU

3- Kore Savaşı Öncesinde Kore’de Siyasi ve Askeri Durum

BM, her şeye rağmen Kore sorunu konusunda yılmadan mesai harcamaya devam etmiştir. 12 Aralık 1948’de BM Genel Kurulu, Geçici Kore Komisyonu’nun çalışma yapabildiği ve Kore halkının çoğunluğunun yaşadığı Güney Kore Cumhuriyeti’ni, Kore’nin meşru hükümeti olarak tanımıştır. Aynı gün Kore Komisyonu’nun görevleri de şu şekilde tespit edilmiştir: Kore’nin birleştirilmesi için her

59 Mim Kemal Öke, a.g.e., s. 11.

60 Kore Harbinde Türk Silahlı Kuvvetlerinin Muharebeleri ( 1950-1953 ), s. 24. 61 C. Arna-H. Aslanoğlu, a.g.e., s. 24.

türlü aracılıkta ve yardımda bulunmak, Kore’nin ikiye bölünmesiyle ekonomik, sosyal, ve dostane ilişkilerde meydana gelen aksaklıkları ve engelleri ortadan kaldırmaya çalışmak ve Kore halkının özgür iradesine dayanan kalıcı bir rejimin, bütün Kore’yi içine alması için gözlem ve görüşmelere sürekli hazır bulunmak62.

Geçici Kore Komisyonu, Kore’nin birleştirilmesi için Sovyet Rusya’ya ve Kuzey Kore’ye başvuruda da bulunmuştur. Sovyet Hükümeti, BM Genel Sekreteri aracılığıyla yapılan bu başvuruya cevap bile vermemiştir. Doğrudan doğruya Kim İl Sung’a yapılan başvurudan da bir sonuç çıkmamıştır. Böylece, Kore Komisyonu’nun Kore’nin birleştirilmesi için bir şey yapamayacağı anlaşılmıştır. BM Genel Kurulu, dördüncü toplantı döneminde, Kore’deki iki taraf arasında savaş tehlikesi görüldüğünden, Kore Komisyonu’nun çalışmalarına devam etmesini uygun bulmuştur. Kore Geçici Komisyonu’ndan, Kore’de silahlı bir çatışmaya götürecek bütün olayları takip ederek BM’ye bildirilmesi istenmiştir63.

Kore konusunda BM’nin eli kolu bağlıydı. Dünyanın diğer taraflarında olduğu gibi Kore’de de çözüm, Amerika ve Sovyet Rusya’nın başını çektiği iki karşıt grubun uzlaşmasına bağlıydı. Fakat onca çabaya rağmen, uzlaşmak bir yana yan yana gelmeye bile tahammül edemiyorlardı. Kore Cumhuriyeti ve Demokratik Kore Halk Cumhuriyeti’nin 1949 yılında yapmış oldukları üyelik başvuruları ise yeni bir anlaşmazlığa neden olmamak için BM tarafından reddedilmişti64.

1950 yılına gelindiğinde, 1948–1949 yıllarında birleştirilememiş olan iki Kore Cumhuriyeti arasındaki anlaşmazlık, rejimlerindeki farklılık, Sovyet ve Amerikan askerlerinin çekilmesinin ardından, öldürücü bir düşmanlık haline gelmiştir65.

Savaş öncesinde, taraflar arasında ikili antlaşmalar da yapılmıştır. Amerika ile Güney Kore Cumhuriyeti arasında, önce 31 Aralık 1948’de bir askeri yardım ve güvenlik antlaşması, 26 Ocak 1950’de Seul’de, Kore’deki Amerikan Yardım Grubu aracılığıyla yine askeri yardım konusunda bir antlaşma daha imzalanmıştır. Bu antlaşmalarla askeri yardım programı adı altında Güney Kore’ye 10 milyon dolarlık askeri malzeme verilmiştir. Bunun yanında Amerikan Kongresi Dışişleri Komisyonu’nda 31 Ocak

62 Kore Harbinde Türk Silahlı Kuvvetlerinin Muharebeleri ( 1950-1953 ), s. 26. 63 A.g.e., s. 27-28.

64 İbrahim Artuç, a.g.e., s. 27. 65 Ali Denizli, a.g.e., s. 20.

1950’de ayrıca 60 milyon dolarlık yardım yapılması kabul edilmiştir. Diğer yandan Sovyet Rusya ile Demokratik Kore Cumhuriyeti arasında 20 Mart 1949’da on yıllık bir yardım antlaşması imzalanmıştır66. Bu antlaşmalardan da açıkça anlaşıldığı üzere Güney Kore’yi Amerikalılar, Kuzey Kore’yi de Sovyet Rusya koruyup destekliyordu. Kuzey Kore’nin ardında ayrıca Komünist Çin Halk Cumhuriyeti de vardı ve giderek ağırlığını hissettirmeye başlamıştı.

Sovyetlerin Mançurya’yı Çin’e bırakmasından sonra Sovyet Rusya ile Çin’in ilişkileri düzelmiş ve 14 Şubat 1950’de Moskova’da otuz yıllık dostluk ve karşılıklı savunma antlaşması imzalanmıştır. Bu antlaşma ile Sovyet Rusya, Komünist Çin’e beş yılda 300 milyon dolarlık yardımı üstlenmiş oldu. Mao’nun Dışişleri Bakanı Chou En- Lai, antlaşma hakkında şöyle diyordu: “Sovyet Rusya ve Çin bundan sonra yenilmesi

olanaksız 700 milyonluk bir kuvvet haline gelmiş bulunmaktadır”67.

Bir yandan antlaşmalar yapılırken diğer yandan da iki düşman kuvvetin ordularının silahlandırılmasına hız verilmiştir. 1950 Haziran’ında Güney Kore Kara Kuvvetleri 6 zayıf piyade tümeninden ibaretti. Bunların da çoğu batıda olmak üzere sınır boyunda tertiplenmiş durumdaydı. Ayrıca iki tümen ve diğer birlikler de ülke içindeki gerillalarla uğraşıyordu. Deniz Kuvvetleri ise hafif harp gemisi ve yardımcı gemilerden oluşan küçük bir filo halindeydi. Silahlı Kuvvetlerin mevcudu yaklaşık 100 bin kişiydi. Ayrıca 50 bin kişilik polis kuvveti de bulunmaktaydı.

Silahlı Kuvvetler, Japonlardan ele geçirilmiş silah ve malzemeden başka, Amerikalıların Güney’i boşaltırken bıraktıkları silah, cephane, askeri malzeme, eşya ve ilaçla donatılmış olmalarına rağmen; tank, uçak ve teknik araçlar bakımından çok zayıftı. Zayıf Güney Kore Ordusu, taarruz için yetiştirilmiş ve iyi silahlandırılmış Kuzey Kore Ordusu’na dayanacak kuvvette değildi68.

Durum böyleyken, Amerikan Askeri Yardım Kurulu eski başkanı Tuğgeneral William L. Roberts, Kore’den ayrılmadan önce yaptığı açıklamada; Kore Cumhuriyeti Ordusu’nun Amerikan Ordusu’ndan sonra dünyadaki en mükemmel ordu olduğunu söylemiştir. Güney Kore Ordusu’nda gerillalarla mücadele eden birlikler dışındaki tüm

66 Kore Harbinde Türk Silahlı Kuvvetlerinin Muharebeleri ( 1950-1953 ), s. 30. 67 İbrahim Artuç, a.g.e., s. 28.

birliklerde M–1 piyade tüfekleri kullanılıyordu. Gerillalarla mücadele eden birliklerde ise 99 modeli Japon tüfekleri kullanılıyordu. Birliklerde makineli tüfek ve çoğu küçük olmak üzere bir miktar havan vardı. Piyade tümenlerinin topçu desteği bir sahra topçu taburu tarafından sağlanıyordu. Bu orduda tank, orta menzilli top, geri tepmesiz top 120 mm’lik havan mevcut değildi. Taşıma araçlarının yedek parçası bulunmuyordu ve bir tane bile savaş uçağı yoktu. Güney Kore Ordusu’ndaki eksiklikler Amerikan siyasetine uygundu. Hatta Amerika, Kore’de saldırgan bir amaç gütmediğini göstermek için Kore’deki Amerikan Askeri Yardım Kurulu’nu, Amerikan Dışişleri Bakanlığı’na bağlamıştı69.

Kuzey Kore’nin nüfusu Güney’in yarısı kadar olmasına rağmen, Kuzey Kore Ordusu, Güney’inkinden çok daha güçlüydü. Kuzey Kore’de Demokratik Kore Cumhuriyeti’ni kurduran Sovyet Rusya, sınırı Amerikalılara ve BM Kore Komisyonu’na kapatmış ve gizlice Kuzey Kore Ordusu’nu oluşturmaya başlamıştı. Sınırın arkasındaki gelişmelerden tüm dünya habersizdi. Daha önce Japonlara karşı Mao ve Sovyet Rusya saflarında savaşmış ve uzun savaşlarda deneyim kazanmış komünist askerler, Kuzey Kore Ordusu’nun çekirdeğini oluşturuyordu. Çan Kay-Şek’e karşı yapılan savaş kazanıldıktan sonra Kuzey Kore’ye dönen Komünist Koreli subay ve erler, bu ordunun % 30’unu oluşturuyordu. Rejimin gereği olarak sıkı bir disiplinle taarruz savaşına hazırlanan Kuzey Kore Ordusu, gerek sayı ve ateş gücü açısından gerekse eğitim ve moral yönünden Güney Kore Ordusu’ndan üstündü. Güney Kore’yi emperyalist güçlerin elinden kurtararak bir bayrak ve bir rejim altında birleşik Kore’yi kurma ideali, Kuzey Kore Ordusu’nu inançlı ve canlı tutuyordu70.

Kuzey Kore Ordusu’nu, Sovyetler eğitmiş ve silahlandırmıştı. Kuzey Koreli subayların çoğu Sovyet askeri okullarında eğitim görmüştü. Özellikle havacıların tamamı Sovyet Rusya’da eğitim görmüştü. Savaş başladığında Kuzey Kore Kara Ordusu 13 piyade tümeni, 1 zırhlı tümen ve 1 tank alayından oluşuyordu. Bu orduda 150 tane T–34 Rus tankı, çok sayıda122 mm.lik havan ve 76 mm.lik geri tepmesiz top da vardı. 200 uçaktan oluşan hava kuvveti ve 32 parçadan oluşan deniz kuvveti de kara ordusunu destekliyordu71.

69 Kore’de Cereyan Eden Muharebelerden Alınacak Dersler, s. 7. 70 İbrahim Artuç, a.g.e., s. 28.

Belgede Kore Savaşı ve Türk Kamuoyu (sayfa 33-37)