• Sonuç bulunamadı

Kore Şehit ve Gazileri İçin Yapılan Törenler

Belgede Kore Savaşı ve Türk Kamuoyu (sayfa 156-160)

C- TÜRK HALKININ KORE’DE SAVAŞAN ASKERLERE GÖSTERDİĞİ

1- Kore Şehit ve Gazileri İçin Yapılan Törenler

törenler düzenlenmiştir.

Kore Türk Tugayı’na başarılarından ötürü tebrik mesajları, telgraflar ve mektuplar gönderilmiştir. Şehitlere ve gazilere, şükran duygusunun bir ifadesi olarak, birçok yerde mevlüt okutulmuş, gaziler için zafer duası edilmiştir.

Türkiye’den binlerce kilometre uzakta Kore’de savaşan askerlerimize çeşitli kampanyalarla hediyeler ulaştırılmıştır. Yurda dönene gazilerimize, şehit ailelerine büyük sevgi, saygı ve hürmet gösterilmiştir. Uğurlanışlarında olduğu gibi, Türk askerinin karşılanışında da coşkulu anlar yaşanmıştır. Madden ve manen Kore Savaşı’na Türk askerinin yanında Türk halkı da katılmıştır. Binlerce kişi Kore’ye gönüllü olarak gidebilmek için Milli Savunma Bakanlığı’na müracaat etmiştir. Türk basını da Kore Savaşı’na başından beri büyük bir ilgi göstermiştir. Bu ilgi askerimizin gidişinden itibaren daha da artmıştır.

1- Kore Şehit ve Gazileri İçin Yapılan Törenler

İnsanlık ideali uğrunda Kore’de savaşan askerlerimize saygı ve şükran borçlarını ifade etmek, bu uğurda şehit düşenlerin aziz hatıralarını anmak amacıyla Trabzon, Borçka, Anamur, Bozdoğan, Bekilli, Yenipazar, Çayeli, Datça, Güneyce, Bayındır, Burhaniye, Kızıltepe, İstanbul, İzmir, Ankara ve pek çok yerde toplantılar düzenlenmiştir.

İstanbul’da Milli Talebe Birliği tarafından düzenlenen Kore Mitingi, Şehzadebaşı’ndaki birlik merkezi önünde başlamış, katılımcılar buradan da Taksim Meydanı’na yürümüştür. Gençler ellerinde şu ibarelerin yazılı olduğu pankartları taşımışlardır: “Tarih tekerrür etti, Türkler Çin Seddi önünde”, “Niğbolu, Plevne,

Çanakkale’den sonra şimdi de Kore”, “Kızıl Bulgaristan, Kızıl Kore, Kızıl Çin yok sadece kızıllar var”. Milli Türk Talebe Birliği Başkanı Suphi Baykam, törende şunları

Orada iki büyük kutbun cengine şahit olunuyor. Bu iki kutuptan biri komünizm, diğeri hürriyet ve insanlık idealidir. İşte Türk süngüsü, Korede, makineli tüfek tarrakaları ve bomba gürültüleri arasında, kızıl cennet mensuplarının kanlarına bana bana destanlar yazıyor ve bizim göğsümüz bunun için gurur ve heyecanla kabarıyor”179.

Ankara'da 9 Aralık 1950 günü üniversite öğrencileri, Kore gazilerini ve şehitlerini minnet ve şükranla anmış ve bu vesile ile de komünizmi bir kere daha telin etmiştir. Meydanları dolduran gençler şu sloganları atmışlardır: “Hudutlar boyunca hazır

dururuz sulhun düşmanına yaman vururuz, Yurtta ve Cihanda sulhu koruruz”. Üç

dakikalık saygı duruşunun ardından hep birlikte İstiklal Marşı okunmuş ve gençlik Kore'deki Türk Tugayı’na şu telgrafı çekmeye karar vermiştir.

“Sayın General Tahsin Yazıcı eliyle Kore Kahramanlarımıza.

Yaptığınız şanlı muharebelerde kanlarınızla milli tarihimize altın bir sayfa daha eklediniz. Zaferlerinizi kutlamak için toplanmış bulunuyoruz. Aziz şehitlerimizin yeri kalbimizdedir. Gençlik daima sizinle beraberdir. Selam saygı ve sevgilerimizi sunarız”180.

İzmir’de de, İzmir Yüksek Ekonomi ve Ticaret Okulu Öğrenci Birliği tarafından Kore şehitlerini anmak için bir tören yapılmıştır. Bu törene, İzmir Valisi Osman Sabri Adal, il ordu komutanları, İl Genel Meclisi üyeleri, Milli Eğitim Kurumu mensupları ve çeşitli okulların öğrencilerinden oluşan kalabalık bir halk kitlesi katılmıştır. Talebe derneği adına Demir Parmaksızoğlu, aşağıdaki konuşmayı yapmıştır: “Korede beş bin

Türk atalarının evlatları olduklarını isbat ediyorlar. Beş bin kahraman çelik süngülerle tarihe yeni destanlar yazıyorlar. Generalinden erine kadar, imanla, cesaretle, secaatla vuruşuyorlar. İnsanlık uğruna, namus yoluna, hürriyet için, hak için aziz kanlarını akıtıyorlar. Allah Allah kükreyişleri ufuklarda yankılar yapıyor… Parola bir. İdeal aynı. Ölmek var, dönmek yok.

Buradan ayrılışlarını hatırlıyorum tıpkı düğüne gider gibiydiler. Orada çarpışan kahramanlar, emin olun ki, sizler vazifenizi tamamen yapıyor ve atalarınızın evlatları olduğunuzu isbat ediyorsunuz. Bizler siz kardeşlerimizle övünüyoruz. Eğer bize

179 Yeni Sabah, 10 Aralık 1950.

de sıra gelecek olursa, aynı kandan olduğumuzu göstermekten bir an bile geri durmayacağız. Aziz şehidlerimiz yattığınız yerde rahat ve müsterih uyuyun. Mezarlarınızın başında tuttuğunuz yolun bekçisi yirmi milyon Türk vardır”181.

Milli Türk Talebe Birliği de, Kore’de savaşan birliğimize aşağıdaki mesajı göndermiştir:

“Koredeki kardeşlerimize, Vatanımızın ve dünya sulhunun korunması uğrunda

Korede kahramanca savaşan birliğimize Türk yüksek tahsil gençliğinin en derin sevgi, saygı ve selamlarını yollarız. Bütün Türkiyenin, bütün Türk geçliğinin kalbi, sizlerin selameti ve muzafferiyetiniz için çarpıyor ve Tanrıya dua ediyor. Cismimiz burada, fakat kalbimiz ve ruhumuz oradadır. Şu anda bütün dünyanın takdir nazarları sizlere tevcih edilmiştir. Türklüğü bir defa daha yükselttiniz. Sağ olun, var olun. Sizleri Allaha emanet ediyoruz”182.

Kore şehitlerini anmak için Akhisar’da da bir toplantı yapılmıştır. Bu toplantıda Celal Tutant, şunları söylemiştir:

“Ey, benim asil milletimin kahraman tugayı!

Baba, ana ve yurttaş olarak bir araya gelmiş, ululuğumuzun ışığında sizleri düşünüyoruz, yaralarımızın derin acısını duymayarak, yeni bir iman ile dağları devirecek güçlü ve bütün bir millet olduğumuzu idrak ediyoruz. Allahın ölümsüz millet olarak yarattığı Türk milleti beşeri nevi içinde mutlu kılan hasletlerin kaybolmadığını görmekle ve Plevne, Sakarya, Dumlupınar ve Çanakkalede ölenlere layık torunlar bulmakla imanımızı tazeliyoruz. İnsanlık hürriyeti için çarpışan saflarda yer alarak senin gibi aslan Türk tugayı, senin gibi bu ülkü uğrunda dövüşüp ölebileceğiz artık. Türk milleti, Atatürkün, Koredeki tugayın milleti! Ne büyük bir milletsin ki, ebediyete intikal edecek insanlar yetiştirmekte güçlük çekmiyorsun”183.

Torbalı’da Kore şehitleri için yapılan törene katılan İzmir Belediye Başkanı Rauf Onursal, konuşmasında BM’nin bir üyesi olarak Türkiye’nin Kore’ye asker göndermiş olduğunu belirttikten sonra şöyle demiştir: “…Koreye 4500 kişilik bir Tugay

göndermekle Türkün secaat ve cesareti hakkında dünyaya yeni şeyler öğretmek imkanını

181 Yeni Asır, 9 Aralık 1950. 182 Yeni Asır, 6 Aralık 1950. 183 Yeni Asır, 11 Aralık 1950.

bulduk. Türk erleri; vatanını eşiğinde olan bir tehlikeyi defetmek için secaatle çarpıştılar. 21 milyon Türkün huzuru için çarpışarak atalarının at oynattığı dağlarda hürriyet severliğin bayrağını dalgalandırmaktadırlar”184.

Türkiye Anıtlar Derneği Kore’de ölen askerlerimiz için Süleymaniye Camisi’nde 10 Aralık günü öğle namazına müteakip bir mevlüt okutmuştur. Bu mevlüte Diyanet İşleri Başkanı Hamdi Akseki, Birinci Ordu Müfettişi Vekili Şükrü Kanatlı, İstanbul Vali Yardımcısı Fuat Alper, Müslüman devletlerin elçileri, Pakistan destroyeri Tippu Sultan’ın mürettebatı ve 70.000 kişilik bir halk kitlesi katılmıştır. Mevlüt İstanbul ve Ankara radyolarından da canlı olarak yayınlanmıştır. Ayrıca, mevlüt kaydedilerek Kore’de bulunan Türk Tugayı’na da gönderilmiştir. Diyanet İşleri Başkanı Hamdi Akseki, Kore Savaşı ile ilgili olarak şunları söylemiştir: “Bu savaş alelade bir savaş

değildir. Bu, Hak ile batılın, ehli kitap ile kitapsızların, hayır kuvvetleri ile şer kuvvetlerinin çarpışmasıdır. Beşeri tarihte bunun emsaline çok tesadüf edilmiştir. Tarih tetkik edilirse bu savaşta, azim, irade, sabır ve sebat, secaat ve kahramanlık bir ordu için bitmek tükenmek bilmeyen manevi bir kuvvet kaynağıdır. Tarihimiz Hak yolunda

gösterilmiş olan kahramanlıklarla doludur…”185. Akseki, konuşmasını bir dua ile

bitirmiştir.

Kore’de şehit düşen kahramanlarımız için bundan başka çeşitli kurum ve kuruluşlar tarafından, İstanbul’un birçok semtinde mevlüt okutulmuştur. Defterdar Fabrikası ve İstanbul Tekstil Sanayi İşçileri tarafından Eyüp Camii’nde, Demokrat Parti Şişli Ocağı tarafından Şişli Camii’nde, Şehremini Gençlik Kulübü tarafından Ereğli Camii’nde, Milli Türk Talebe Birliği tarafından da Beyazıt Camii’nde mevlüt okutulmuştur186. Yurdun bir çok yerinde mevlütler okutulurken Kumkapı Ermeni Patrikhane Kilisesi’nde de Kore’de şehit düşen askerlerimizin ruhlarına ithaf etmek üzere ayin yapılmıştır187.

Bu tür törenler yanı sıra Kore’ye gönderilen askerimizin zaferini ve şehitlerin hatırasını ölümsüzleştirmek için bir takım girişimlerde de bulunulmuştur. Kore’ye gönderilen I. Türk Tugayı’nın hatırasını ölümsüzleştirmek üzere, İskenderun Belediyesi

184 Yeni Asır, aynı sayı.

185 Yeni Sabah, 11 Aralık 1950; Hürriyet, 11 Aralık 1950; Cumhuriyet, 11 Aralık 1950. 186 Akşam, 18 Aralık 1950.

tarafından bir anıt yaptırılması kararlaştırılmış ve yaptırılan bu anıt o zamanki deyimiyle Milli Hakimiyet Günü, 23 Nisan 1952’de törenle açılmıştır188.

Hasan Çiğdem isimli bir vatandaşımız, Cumhuriyet Gazetesi’ne yazdığı mektubunda Türk askerinin hatırasını ölümsüzleştirmek için “Kore Birliğimiz” isimli bir pul serisi çıkarılmasını istemiş ve şunları yazmıştır: “Böyle bir pulun çıkarılması ile

dünya tarihinde büyük yer almış olan Türk askerinin kahramanlığı asırlar boyunca dünyada unutulmayacak bir hatıra olacak hem de posta tarihinde mühim bir yer

alacaktır”189. Böyle bir önerinin yetkililerden önce bir vatandaşımızdan gelmesi

önemlidir. Bu istek Posta İdaresi tarafından karşılanmıştır.

Bundan başka 12 Nisan 1953’te, İzmir Valisi Osman Sabri Adal, Tümen Komutanı General Ragıp Gümüşpala, Bornova Bucak Müdürü Şevket Senar ve diğer mülki ve idari amirlerle kalabalık bir halk topluluğunun katıldığı törenle “Kore Şehitleri

Yolu” açılmıştır. Bornova – Naldöken yolu olarak bilinen yola, Bornova’yı Sevenler

Derneği tarafından 1300 tane fıstık çamı dikilmiş ve derneğin talebi üzerine, bu yola Bornova Belediye Meclisi tarafından “Kore Şehitleri Yolu” ismi verilmiştir. Törende bir konuşma yapan Bornova’yı Sevenler Derneği Başkanı Osman Acun, “…Bornova

tarihine ikinci bir şeref sahifesi daha açmaktadır. Zira, hepimizin bildiği gibi, istiklal savaşında İzmirin istirdadına koşan muzaffer Türk ordusunun öncüleri vilayetimizdeki ilk şehitlerini Bornova topraklarında vermişlerdir. Şimdi de insanlık ve hürriyet mücadelesi uğrunda Korede mübarek kanlarını akıtmış olan aziz şehitlerimizin hatırasını Türkiyemizde ilk olarak ebedileştirecek bir yola malik olmak şerefi Bornovamıza nasip olmaktadır”190 demiştir.

Belgede Kore Savaşı ve Türk Kamuoyu (sayfa 156-160)