• Sonuç bulunamadı

2.3 Değişen Politikalarla Birlikte Ortaya Çıkan Kavramlar

2.3.7 Kent Kimliği ve Kişilikli Kentler

KüreselleĢmeyle birlikte yeryüzündeki kentler, benzer yapılaĢma eğilimleri, aynı tarz yapı teknolojisi ve malzemelerin kullanılması, benzer mimari üsluplarla yapılan çok katlı yapıların yaygınlaĢması, birbirine benzeyen kentleri ortaya çıkarmaktadır.

KüreselleĢme süreçlerinde kentlerle ilgili en büyük eleĢtiri de bu birbirine benzeyen kentler üzerinden yapılmıĢtır. Kültürel unsurların bir kimlik sorunu gibi gündeme gelmesiyle birlikte iki yaklaĢım ön plana çıkmıĢtır. Birincisi kültürel homojenlik yani popüler kültür, kitle kültürüdür; diğeri ise çok kültürlülük yani birbiriyle uyuĢmayan fakat makul kapsayıcı kültürlerin bir çoğulculuğudur (Akdemir, 2010).

Günümüzde bazı kentler bir müze kent gibi kimliklere sahiptir. Venedik, Floransa, St. Petersburg gibi kentler müze kentler olarak adlandırılmaktadır. Paris, Prag, Viyana, BudapeĢte, Roma, Moskova gibi kentler ise tarihsel kimliği korumada günümüzün en baĢarılı kentleridir.

Kentsel kimlik, özellikle tarihi kentler üzerinde türetildiği günümüzde korumanın önemi daha da öne çıkmıĢtır. Bir yerin tarihi kimliğinin korunması, onun yapı bazında değil, yakın çevresinin korunması ile de iliĢkilidir. Pekin örneğinde kentin planlama otoriteleri, tarihi merkezin yakın çevresine yapılan 200‟den fazla gökdelenin yoğunluk ve çevre kalitesini bozduğunu belirtmiĢtirler. Bu merciler, kent kimliği açısından ise, Pekin‟in artık Pekin olmadığı, bir New York, Tokyo, Hong Kong olduğu eleĢtirisini yapmıĢlardır (Ekici, 1992).

Kentler için kimlikler bir imaj yaratma sürecidir. Tarihi kimliklere sahip olan kentler, örneğin Paris gibi, bu değerlerini koruyarak kent kimliklerini üretirken, Hong Kong, New York gibi kentler yaptıkları gökdelenlerle hem ekonomik hem de ana kimliklerini yansıtmaktadırlar. GeliĢmiĢ toplumlar küreselleĢmeye entegre süreçlerinin olumsuz etkilerine hazırlıklı oldukları için geliĢmekte olan ülkelere nazaran yerel içerikteki karakterlerini daha iyi koruyabilmiĢ ve gelecek kuĢaklara taĢıyabilmek için hazırlıklarını yapmıĢlardır (Ulu ve Karakoç, 2004).

DeğiĢen dinamiklerle kent imgeleri de zaman içerisinde değiĢmiĢtir. Örneğin Bursa Ulu Cami, Bursa‟nın en önemli simge yapısıyken, Bursa Formara Meydanındaki yükselen ofis binalarıyla aynı perspektif içinde kalmıĢtır; bu yaklaĢım da ekonominin kent üzerindeki gücünü simgelemeye baĢlamıĢtır.

Kent, insanların yaĢam biçimlerinin, etkileĢim düzenlerinin mekandaki yansımalarıdır. Kent kimliği ise kenti tanımlayan ve diğer kent ve mekanlardan farklılaĢtıran niteliklerin bir bütünüdür. Kent kimliği, bir kentin bütün zamanlardan bugüne kadar oluĢturduğu sadece fiziksel olmayan, toplumsal ve sosyal yaĢamdan da sonuçlar içeren bir kavramdır. Kent kimliğinin ölçütleri kentin fiziksel yapısı, sosyo- ekonomik yapısı, kültürel yapısı, tarihsel süreçlerdeki geliĢimi, mekan karakteristikleri, iĢlevleri, fiziksel çevresiyle kurduğu toplumsal iliĢki, kent ve doğanın bütünlüğü, kentsel altyapı, kentsel tipoloji, kentlinin yaĢam Ģekilleri ve standartları gibi unsurlardır.

Fiziksel Kimlik: Kentlerin fiziksel kimliklerinin oluĢumu, doğal ve mekansal yapıların incelenmesi sonucunda belirlenir. Doğal ve mekansal yapı kaynaklarının ne kadar çok olduğu kadar ne ölçüde değerlendirilebildikleri de önemlidir. Doğal yapının üzerine konulacak mekansal, sosyal, kültürel, ekonomik kavramlar sonucunda fiziksel kimlik ortaya çıkmaktadır.

Tarihsel Kimlik: Her kentin tarihsel bir geçmiĢi vardır. Bir kentin sahip olduğu özgün nitelikleri geleceğe aktarabilmesi yani sürdürülebilirliğinin devamı için tarihsel geçmiĢin, tarihsel kimlik ile birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir.

Sosyo-kültürel Kimlik: SosyalleĢmenin bir sonucu olarak ortaya çıkan yaĢam biçimlerinin yarattığı kültürel yapı ve kültürel kimlik, insanların bu süreçleri yaĢadıkları kentsel alanlarda oluĢmaktadır. Çünkü kentler etkileĢimli yerlerdir ve kimlik kentten, kentsel yapı da bu kimlik oluĢumlarından etkilenmektedir.

Ekonomik Kimlik: Kentlerin en büyük bileĢenlerinden biri olan ekonomi iĢlevi, kentlere pozitif veya negatif bir etki yaratmakta; kentin fiziksel görünümünü, sosyal ve kültürel yapısını Ģekillendirmektedir.

ĠĢlevsel Kimlik: Kentlerin barındırdıkları iĢlevler de kent kimliğinin oluĢumunda etkilidir. ĠĢlevsel kimliğe sahip kentler çoğunlukla, tek bir iĢlevin yoğunlaĢmasıyla geliĢmiĢlerdir. Bu gibi kentlerin kimliklerini belirleyen iĢlevler sanayi, üniversite, turizm, fuar, eğlence, yönetim v.b. iĢlevlerdir (Demirsoy, 2006).

Kentsel ölçekte, yerin kimliğinin korunmasındaki temel sorunlar ve çözüm önerileri Ģu Ģekildedir (Uçar ve Rifaioğlu, 2011):

 Yerin kimliğinin anlaĢılması ve tespit edilmesi: Kent kimliğinin oluĢturulması için süreç içerisinde o kente yapılan atıflar, özgün morfoloji ve özgün mekansal iliĢkiler, kent ile kentli arasındaki etkileĢimler önemlidir. Bu tip verilerin ortaya çıkarılması, anlaĢılması ve objektif bir tutumla değerlendirilmesi önemlidir.

 Yerin kimliğinin korunması: DeğiĢen yaĢam biçimleri, kültürel dönüĢümler sonucu kent kimliğinin, özellikle de kent ruhunun korunması güçtür. Bu yüzden koruma kavramı önemlidir. Kültür varlıklarının korunması için ise günün değiĢen koĢullarına uygun olarak yeni fonksiyonlar yüklenmelidir. Yasal olarak da bu yapıların korunması gerekmektedir.

 Yerin kimliğinin aktarılması: Bazı öğeleri, diğerlerinin anlayabileceği Ģekilde sunmak ve bu değerleri gelecek nesillere aktarabilmek oldukça zordur. Süreç içerisinde bir alan veya yapıda yaĢanan bir olayın, o günkü yarattığı hisleri bugüne aktarabilmesi önemlidir. Bunun için gençlerin kültür varlıklarıyla iliĢki kurmaları desteklenmeli; eğitim programları, internet siteleri ve dijital veri tabanlarıyla güçlendirilmelidir.

Güçlü bir kent kimliğinin oluĢturulabilmesi için fiziksel çevre kadar sosyal çevrenin de karakteristiği önemlidir. KüreselleĢmeyle beraber birbirine benzeyen kentler, ancak güçlü bir kent kimliğiyle farkındalık yaratabilirler. Yer kimliği, fiziksel bir görüntüden daha çok o yerin karakteristiği ile ilgilidir. Zamanla beraber

yer ve toplumun, o yere yüklediği değer ve uygulamalar, o yerin karakterini daha da belirginleĢtirmektedir. Bunu kentin tamamında gösteren ise kamusal alanlardır.

Özellikle tarihi kentlerdeki kamusal alanların, turizm için bir müze kent gibi değerlendirilmesi, kent ruhunu ve yerel kimliği olumsuz olarak etkilemektedir. Çünkü kimlik, kentle beraber sürekli bir etkileĢim ve dönüĢüm yaĢayan, canlı ve kent paydaĢlarının kentli olma duygusunu yaĢatan bir kavramdır. Kentsel kimliğin kentin bazı parçaları açısından değerlendirilmesi ve bunu baĢaran örneklerle birlikte öneriler Ģu Ģekildedir (Oktay, 2011):

 Ayrımsanabilir özelliklere sahip meydan ve caddeler kentsel kimlik açısından önemlidir. Siena‟daki Piazza del Campo, Venedik‟teki Piazza san Marco, Milano‟daki Piazza del Duomo, Moskova‟daki Kızıl Meydan örnek olarak verilebilir.

 Meydanların değerlendirilmesindeki en önemli konu meydanın kullanıcılarda bir yer ve aidiyet duygusunu oluĢturabilmesidir. Ġstanbul‟da Ortaköy Meydanı, boğaza açılması, çeĢitlilik içeren bir kentsel dokuya sahip olması, simgesel bir tarihi yapının (Ortaköy Camii) olmasıyla buna örnektir.

 Kent dokusu ve kamusal alanın bir diğer önemli bileĢeni cadde ve sokaklarıdır. Bunlar, kentsel yaĢamı canlandırır ve kent kimliğini güçlendirir. Ayrımsanabilir özellik taĢıması, insanların sosyal gereksinimlerini karĢılaması, haftanın her günü, gece-gündüz „‟yaĢayan‟‟ cadde ve sokaklarıyla Paris‟teki Champs-Elysees Bulvarı, Ġstanbul Beyoğlu‟daki Ġstiklal Caddesi buna örnektir.

 Mahalle ve semtler de yarattıkları özgünlükleriyle kent kimliği açısından önemlidir. Örneğin San Francisco, herbiri kendine özgü kimliğe sahip mahalle ve semtler kenti olarak bilinmektedir. Önceden balıkçı barınaklarının ve depoların bulunduğu dağınık bir kentken 1970‟li yıllardan sonra eski yapılara yeni fonksiyonlar getirilerek biraz da ticari fakat oldukça popüler, özgünlüğünü koruyan bir turizm kentine dönüĢmüĢtür. Fıshermen‟s Wharf, „‟Boyalı Hanımlar‟‟ olarak bilinen yenilenmiĢ Victoria dönemi evleriyle Alamo, Coit Kulesinin bulunduğu, manzaralı elit semt Telegraph Hill, gay merkezi olarak bilinen ve bu grupların bakımsız bir bölgeyi kendi çabalarıyla güvenli, yeĢil, temiz ve estetik bir mahalleye dönüĢtürdükleri Castro bunlara örnektir.

 Konut alanları bakımından da belirgin bir karakteristiğe sahip olan konutların tariflediği sokakla ve bunların bulundukları semtler de kent kimliğini güçlendirmektedir. Osmanlı evleri (avlu duvarlarının sürekliliği, cumbalar), Londra‟daki beyaz evler, Amsterdam‟daki giriĢ katında farklı iĢlevler içeren, yandan merdivenli giriĢi olan, dar cepheli, kademeli çatılı kanal evler buna örnektir.