• Sonuç bulunamadı

1. BÖLÜM

1.2. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin Oluşum Süreci

1.2.5. Kerkük Sorunu

Kürt hareketi için, Kerkük, Khanaqin ve Tuz Khurmatu Ovalarının yanı sıra Musul eyaletinin kuzey ve doğu kısımları, Sinjar ve Sheikhan, çok önemli bölgelerdir. Buradaki nüfusu ve geçmişi karışıktır, bu nedenle Kürt istekleri yerel Araplar, Arap milliyetçileri ve Türkmen ile Süryani topluluklarının temsilcilerinin

239 Denise Natali, a.g.e., s.40-45.

240 Bill Park, Turkey's Policy Towards Northern Iraq: Problems and Perspectives, Routledge, London

isteklerine karşı olagelmiştir. Kerkük, Kürtler ve Merkezi Hükümet arasındaki çatışmanın ortasında bulunmaktadır. Özellikle Baas Partisi, 1968’den 2003’e kadar süren uzun yönetimi süresince, sadece Kürtlere karşı değil aynı zamanda Türkmen ve Süryani nüfuslara karşı techir, yer değiştirme, idari sınır değiştirme ve ayrımcılık ve eziyet uygulamıştır. PUK’un eski ikinci komutanının belirttiği gibi, Kerkük’ün oldukça sembolik bir değeri de vardır. Bağdat ile tüm mücadeleler ve görüşmeler sonuçta başarısız olmuştur çünkü hükümet bir anlaşmayı bile kabul etmemiştir.241 Geciken referandum Rejimin devrilmesinden sonra, KDP ve PUK sadece şehir ve diğer ihtilaflı bölgelerin kontrolünü ele almakla kalmamış, aynı zamanda bir “Kürdistan” çözümü için baskı yapma konusunda tüm ağırlığını ve pazarlık gücünü kullanmıştır. Bu çabalar, sonradan 2005 anayasasının 140’ncı maddesine dahil edilen ve eski rejimin özellikle Kerkük’teki Araplaştırma politikasını tersine döndürmek için spesifik önlemleri öngören Geçiş İdare Kanununun 38’inci Maddesinde sonuçlarını vermiştir. 11 Mart 1970 Memorandumuna benzer bir şekilde, Anayasanın 140. Maddesi, bir Kürt çoğunluğuna sahip bölge olduğu anlaşılırsa, Kerkük’ün IKBY’ye dahil edilme seçeneği ile, bir Referandum kararı ortaya çıkmıştır. Kürt liderleri inatçı bir şekilde Kerkük’ün tarih boyunca bir Kürt şehri olduğunu tekrarlarken, Türkmen temsilciler Kerkük’ü Irak’ın Türkmen azınlığının asıl ana vatanı olarak adlandırmaktadır. Türkmenler bölgenin ne Arap ne de Kürt olduğu ve bu nedenle IKBY’nin bir parçası olmaması gerektiğinde ısrar etmektedir. Türkmen ve Arap toplulukları büyük oranda Aralık 2005’teki seçimleri boykot etmiştir. Vali, eyalet konseyi başkanı, yerel ordu bölümü lideri ve farklı polis departmanlarının başkanlarının tamamı ya PUK ya da KDP’den Kürtlerdir.242 Diğer yandan, eski rejime sadık ve radikal İslamcı grupların silahlı isyancı grupları, Kerkük bölgesindeki konut alanlarını, Pazar yerlerini, güvenlik kuvvetlerini ve Kürt partisi teşkilatlarını hedef alan ve çok sayıda sivil kayba neden olan bombalı araç ve intihar saldırıları gerçekleştirmiştir. Kürtler, 2007 sona ermeden önce bir Referandum istediklerinde gerilim daha da tırmanmıştır. Maliki yönetimi, Baas yönetimi tarafından yurtlarından edilen Arap vatandaşlarına tazminat ödemeyi kabul etmiş ve

241 Inga Rogg-Hans Rimscha, a.g.m., s. 836.

242 Steve Fainaru-Anthony Shadid, “Kurdish officials sanction abductions in Kirkuk”, Washington

Post, 15.06.2005, http://www.washingtonpost.com/wp-

kendi bölgelerine dönmeleri konusunda sağlam adımlar atmış, böylece atmosfer yatışmıştır. 2007 sonuna kadar, yaklaşık 20.000 Arap asıl memleketlerine yeniden yerleşme başvurusunda bulunmuştur. Arap bloğu, boykotuna son vermiş ve Kürtlerle kendilerine yerel yönetimde yüksek makamlı pozisyonlar sunan ve Kürtler, Araplar ve Türkmenler arasında devlet işlerinin dengeli bir dağılımını sağlayan bir anlaşmaya vardıktan sonra eyalet konseyine geri dönmüştür.243 Buna ek olarak, Kürt partileri, bu sıkıntılı sürece bir BM müdahalesine olan itirazlarından vazgeçerek 140’ncı Maddenin uygulanmasının UNAMI teknik desteği ile sağlanacağı bir sürece izin vermiştir. 244 Petrol zenginliği ve karışık nüfusu ile, Kerkük “Minyatür Irak” olarak adlandırılabilir.

2005 yılında Irak Anayasası yeniden yazıldığında ve bir Referandum ile onaylandığında, birçok insan IKBY’nin Kürt haklarını yeni Irak anayasasında garanti altına alabileceğine ve ihtilaflı bölgeler sorununu çözebileceğine inanmıştır. Sınırlı bir boyutta, PUK ve KDP, Irak’taki eski siyasi sistemi, Kürtlere daha fazla özerklik veren bir “federal hükümete” dönüştürmüştür. KDP ve PUK, Kürt dilini Arapça ile birlikte yeni Irak Anayasasında iki resmi dilinden birisi olarak belirtmiştir.16 Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, IKBY ve Irak hükümeti arasında devam eden ihtilafla alakalı çok fazla konu vardır. Michael Gunter’e göre, “Bu tartışmaya açık yetkilerin

içerisinde tabi kaynakların mülkiyeti (temel olarak petrol) ve bunlardan gelen gelirlerin kontrolü, IKBY ordusu veya Peşmergelerin rolü (PUK ve KDP’nin eski gerillaları) ve Kerkük’ün nihai durumu bulunmaktadır.” 245

Gareth R. ve V. Stansfield’a göre, Irak hükümeti, bu maddeler ve anlaşmaları yapmaktan imtina edebilmiştir. Çünkü IKBY’de birleştirici bir strateji eksiktir. Onlar bu duruma şöyle bir örnek vermektedirler; ihtilaflı bölgeler üzerinde sekiz yıldan fazla süren anlaşmazlığın sonrasında, KDP ve PUK, çoğu Türkmen ve Sünni Araplar olan, Kuzey Irak’ta yaşayan azınlık gruplarını bundan fayda elde edebileceklerine ikna edememiştir. Uzun bir süre boyunca, PUK ve KDP bu grupları

243 Inga Rogg-Hans Rimscha, a.g.m., s.838.

244 UN Assistance Mission for Iraq, “Implementation of Article 140: Deadline of 31 December 2007”,

15.12.2007, https://reliefweb.int/report/iraq/iraq-implementation-article-140-deadline-31-dec-2007, (12.11.2017).

245 Michael Rubin, "Where’s Kurdistan’s Missing $4 Billion?," The Kurdistan Tribune, 03.07.2011,

göz ardı etmiştir ancak parti üyeleri arasında arazi ve para dağıtmıştır. Buna ek olarak, Visser ve Stansfield’e göre “Kerkük’ün IKBY’ye dahil edilmesini isteyen ve

sadece modern Kürt karakterinde değil aynı zamanda daha eski Kürt kaynakları üzerinde ısrar eden Kürt yönetimi ile (KDP ve PUK), Kürtler kendilerini, Kerkük’ün Türkmenleri (ve Arapları) formunda değiştirilemez bir sıkıntının içinde bulmuşlardır”.246