• Sonuç bulunamadı

A. Ön Şartlar

3. Karar Kesin Hüküm Kuvvetinde Olmalı

Yabancı mahkeme kararının tenfize konu olabilmesi için verildiği ülke hukukuna göre kesinleşmiş olması gereklidir. Yabancı bir mahkeme kararının tenfiz

40 Nomer/Şanlı, s. 477. 41 Nomer/Şanlı, s. 478.

42 Şit, Banu, Yabancı Mahkeme Kararlarının Tanınması ve Tenfizinde Kesinleşme Şartı,

edilebilmesi için hükmün, kararı veren ülke hukukuna göre kesin hüküm teşkil etmesi gerekmektedir. Verildiği ülkede henüz kesinleşmemiş bir mahkeme kararının yabancı bir ülkede hüküm ve sonuç doğurmasını beklemek mümkün değildir. Mahkeme kararlarının kesinliği demek, hakimin artık davaya bakamaması, davadan elini çekmiş olması demektir.43

MÖHUK`un 50. maddesi, tenfiz edilecek yabancı kararın kesinleşmiş olmasını aramıştır. Kesin hüküm teşkil etmeyen bir kararın tenfiz edilmesi mümkün değildir.44 Yani kesinleşmiş ve kesin hüküm halini almış bir kararın tenfizi mümkün olup, şekli ve maddi olarak kesin hüküm halini almamış olan kararın tenfizi mümkün değildir.45 Burada ilamın kesinleşmiş olma vasfı, verildiği ülke kanunlarına göre aranacaktır.46

Kesin hüküm teşkil eden yabancı mahkeme kararları, istisnalar dışında, icra kabiliyeti taşırlar. Kesin hüküm, bir ihtilafı nihai olarak ortadan kaldıran ve o konunun mahkemelerde yeniden inceleme konusu yapılmasına engel olan kanuni hakikat vasfıdır. Başka bir deyişle kesin hüküm, kişiler arasındaki uyuşmazlıkların kesin bir şekilde çözülmesi ve aynı konuda yeniden dava açılamamasıdır. Aksi takdirde karşı tarafın kesin hüküm itirazında bulunma hakkı vardır. Bu tanıma göre iki tür kesin hükmün varlığından söz edilmektedir. Bunlardan biri, kararın normal kanun yollarına müracaat ile veya kendiliğinden değiştirilememesini ifade eden şekli kesin hüküm, diğeri ise şekli anlamda kesinleşen hükmün kanuni hakikat vasfıdır, yani maddi kesin hükümdür. Kısaca kesin hüküm, kararın aynı konuda, aynı taraflar arasında, aynı sebeple yeniden yargı organı önüne çıkarılmasının karşısını almaktadır.47 Kanun, kesin hükmün şartlarını da tespit etmiştir. (HMK., m. 303).

43 Doğan, s. 307-308. 44 Çelikel/Erdem, s. 581.

45 Gökkaya, Şevket, Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun,

Açıklamalı-Gerekçeli-İçtihatlı, Ankara, 1995, s. 184.

46 ... . Yabancı bir mahkeme kararının başka bir ülkede yerine getirilebilmesi, yerine getirilecek

ülke hakiminin kararına, bu kararın verilebilmesi de, yerine getirilmesi istenen kararı veren devletin kendi kanunlarına göre kesinleşmesi ön şartına bağlıdır. ... . (Ruhi, s. 740, dn. 70).

İstisnalar dışında icra kabiliyeti olan kararlar hem maddi, hem de şekli kesinlik taşıyan kararlardır. Şekli anlamda kesin hükümde bir mahkeme kararına karşı artık normal kanun yollarına başvurulamaması söz konusudur. Başka bir ifadeyle, şekli anlamda kesin hüküm ile o karar hakkında normal kanun yollarının tüketilmiş olması kastedilir.48

Maddi anlamda kesin hüküm ise kararın kanuni hakikat vasfıdır. Yani aynı kararın yeniden tetkikine (incelemesine) engel olur. Dava edildiği takdirde karşı taraf kesin hüküm itirazında bulunabilir. Maddi anlamda kesin hüküm, hükmün konusunu teşkil eden husus hakkında geçerlidir. Maddi anlamda kesin hükmün, taşıdığı niteliğin gereği olarak iki hukuki sonucu vardır. Biri, olumlu olup, kararın kesin delil teşkil etmesini oluşturmaktadır. Yani aynı konuda, aynı taraflar arasında, aynı sebeple yeniden dava açılamamasıdır. Diğeri ise, olumsuz olarak vasıflandırılabilir. Yani aynı konuda, aynı taraflar arasında, aynı sebeple yeniden dava açılarsa, karşı taraf kesin hüküm itirazında bulunabilir.49

HMK sisteminde kural olarak hükümler şekli ve maddi kesinliği birlikte taşırlar. Yani şekli kesinlik taşıyan her mahkeme kararı aynı zamanda maddi kesinliği de beraberinde taşımaktadır. Ancak çekişmesiz yargı kararları ileride yeni vakıaların ispatı halinde değiştirilebilme vasfında olduklarından maddi kesinlik taşımazlar. Bu nedenle çekişmesiz yargı kararlarının tenfizi bakımından bu ayırımın önemi büyüktür. Yabancı hukuk sisteminde konu aynı şekilde düzenlenmişse sorun yoktur. Eğer yabancı hukuk sisteminde şekli anlamda kesin hüküm aynı zamanda maddi anlamda kesin hükmün vasfını taşımıyorsa, durum biraz değişiktir. Bu yabancı mahkeme kararlarından şekli kesinlik taşıyanların tenfizine imkan verilmektedir.50

Yabancı kararın kesinleşme vasfının kararı veren mahkemenin hukukuna tabi olduğunu, MÖHUK`un 50. maddesi “o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş” ifadesi ile belirtmiştir. Kararın kesinleşmiş olup olmadığının, verildiği yer usul hukukuna tabi olması doğrudur. Zira, yabancı mahkeme kararı tenfiz şartlarını haiz olduktan

48 Doğan, s. 308. Ayrıca, bkz., Çelikel/Erdem, s. 581. 49 Doğan, s. 308. Ayrıca, bkz., Çelikel/Erdem, s. 577, 581. 50 Çelikel/Erdem, s. 582.

sonra kesin hüküm teşkil edecektir. Karar, kendi ülkesinden verildiği andan itibaren kesin hüküm teşkil eder. Kararın verildiği anı, yabancı mahkeme kararının kendi ülkesinde kesinleştiği an olarak anlamak daha doğru olacaktır.51 Yani tenfiz

şartlarının tetkikinde, yabancı mahkeme kararının, bu kararı veren mahkemenin hukukuna göre kesinleşmiş bulunduğu andaki hukuki durumu dikkate alınır.52

Yabancı mahkeme kararının o ülke hukukuna göre icra kabiliyetinin olması tenfiz için yeterli değildir. Yabancı mahkeme kararının kesinleşmiş olması şarttır. Bazı ülke hukuklarında kesinleşmemiş olan mahkeme kararlarının ve hatta bazı ihtiyati tedbir kararlarının icrası mümkündür. Ancak, yabancı mahkeme kararının icra kabiliyetinin olması, kararın Türk mahkemelerince tenfizini sağlamaz. Türk Hukuku`na göre, yabancı mahkeme kararının tenfiz edilebilmesi için kesinleşmiş olması gerekir. Nitekim tenfizden maksat, yabancı ilamın verildiği ülkedeki etkisini, o ülke dışında da devam ettirmesini temin olduğuna göre, verildiği ülkede hiç bir etki meydana getirmeyen bir hükmün Türkiye`de etkili olmaması doğaldır. Tenfize konu olacak hüküm, verildiği ülkede kesin ve nihai bir hüküm olup, icra kabiliyetini kazanmış olmalıdır.53

Yabancı kararın kesinliği, Türkiye`nin taraf olduğu mahkeme kararlarının karşılıklı tenfizini düzenleyen bazı iki taraflı sözleşmelerde ise tenfizi kolaylaştıracak şekilde düzenlenmiştir. Tenfiz konusunda imzalanmış olan bazı sözleşmeler, düzenledikleri özel konular için ve bu konuların özel niteliği nedeniyle bu konuda kolaylaştırıcı tenfiz şartlarını açıkça kabul etmişlerdir.

Yabancı kararın kesinleştiğinin tespiti konusu önemli bir güçlük doğurmaz. Kararın kesinleştiği ve icra kabiliyeti kazandığı, kararı veren mahkemece, bu hususun kaydedilerek onaylanması ile ispat edilebilir. Bu onay, kararın altında veya ayrı bir belge düzenlenerek de yapılabilir. (MÖHUK., m. 53).54

51 Sakmar, s. 183. 52 Nomer/Şanlı, s. 479. 53 Arat, s. 501.