1.3. Kamu Politikası Analizi: İşlevsel Süreç Model
1.3.1. Kamu Politikasında Problemin Tanımlanması ve Gündeme Gelmesi
Belirli bir konunun kamu politikası olmasında rol alan aktörlerin bu kamu politikası ile ilgili öncelikleri ya da kendileri açısından bu konunun ne kadar elzem olduğunun incelenmesine gündem belirleme denilmektedir106
. Buradaki odaklanma, kamu politikalarının hedefleri olabilecek problemlerin nasıl tespit edilip belirleneceği
106 A. Argun Akdoğan, “Gündem Belirleme”, Kamu Politikası Kuram ve Uygulama, Der. Mete
Yıldız ve Mehmet Zahid Sobacı, 1. Baskı, Adres Yayınları, Ankara, Ekim 2013, s. 211
Gündeme Gelme (Agenda Setting )
•Toplumsal sorunların kamu politikalarının gündemi haline gelmesi
Formülasyon (Formulation)
•Sorunun çözümünün ilgililerce formülize edilmesi ve alternatif çözüm önerilerilerinin geliştirilmesi
Kanunlaştırma (Adoption)
•Bir politika alternatifinin seçilmesi, onaylanarak kanunlaştırılması ve meşrulaştırılması
Uygulama (Implementation)
•Hükümetin idari mekanizmalar vasıtasıyla onaylanan kamu politikalarını uygulaması
Değerlendirme (Evaluation)
ve gündeme geleceği durumudur. Anderson bu noktada mevcut bütün problemler içinde neden sadece bazılarının kanun koyucularca dikkate alınıyor olmasının gündem belirlemenin incelenmesini gerektirdiğini sorgulamaktadır. Öyle ki, hükümet organları hangi problemleri çözeceğine nasıl karar veriyor, kamusal sorun nedir ya da neden bir durum ya da mesele kamusal sorun haline gelir? Bir sorun nasıl hükümet gündemine alınır? Neden bazı sorunlar gündem değeri oluşturmaz gibi bir takım sorular kamu politikasının problemin tespiti ve gündem oluşturması noktasında ön plana çıkan sorulardır.107
Sorunsal açıdan bir toplumsal problemin toplumsal huzursuzluğa neden olduğu bir ortamda gündemi belirlemeye çabalayan toplumsal grupların ya da bu grupların içerisindeki bireylerin olaylara bakış açısı, sahip oldukları ideolojileri ve değer yargıları her zaman benzer özellikler göstermeyebilmektedir. Bu da kamu politikası aktörlerinin kamusal sorunlara farklı yaklaşmalarına neden olmaktadır108
. Bu nedenle de kamu politikalarının oluşturulmasında ilk önce esas problemin net bir şekilde tanımlanması gerekmektedir. Bu tanımlamalar akademisyenler, politikacılar, bürokratlar ya da kamu politikası aktörleri gibi toplumun değişik kesimleri tarafından farklı bir biçimde yapılsa da hükümetlerin kamu politikası olarak bir şey yapmamayı tercih edebileceği göz önüne alınarak problemlerin bir uzlaşı içinde tanımlanması yararlı olacaktır109
.
Gündemi belirleme toplumdaki siyasal güçlerin dağılımı, problemlere o toplumda verilen öncelik ve bu problemlerin tanımlanma biçimiyle yakından ilişkilidir110
. Birçok ülkede gündem belirleme toplumsal problemlerden daha çok siyasal iktidarın keyfi isteklerine göre şekillenmektedir. Bu bağlamda hükümetlerin kamu politikalarının gündemini oluşturması açısından önlerinde bir yığın sorundan ancak bir kısmı kamu politikası gündemini oluşturabilmektedir. Gündem belirleme çabaları ile var olan bunca soruna karşı kamu politikası aktörleri aracılığıyla
107 Anderson, a.g.s., s.3 108
Akdoğan, a.g.e., 2013, s. 213
109 Çevik ve Demirci, a.g.e., ss. 54-55
110 Serdar Kenan Gül, “Power and Power Relationships in The Public Policy Making Process”,
hükümetlerin dikkati çekilmeye çalışılmaktadır111
. Bu yönüyle toplumsal problem ne kadar önemli olursa olsun şayet problemin çözümü için kamu politikası oluşturabilecek yetkili organlarca problem önemli olarak algılanmıyorsa problemin gündeme gelme olasılığı düşük düzeyde kalmaktadır112
.
Toplumsal problemlerin tanımlanması ve bunlara yönelik alternatif çözümlerin belirlenmesi, kamu politikası yapım sürecinin “gündem oluşturma” adı verilen en önemli basamaklarından biridir. Bir toplumda problem olarak görülmeyen ve bununla birlikte kendileri için alternatifler oluşturulmayan hiçbir durum kamu politikası olamaz. Bu tür konular hiçbir zaman karar vericilerin “gündemi”ne gelemediklerinden neyin kamu politikası konusu olacağına karar verme yetkisi, kamu politikası oluşturma süreci için oldukça önemlidir113
. Bu bağlamda kamu politikası süreci muhakkak bir problem ile başlar ancak var olan her problem kamu politikası sürecini başlatmayabilir114
. Bu noktada toplum tarafından yeterli düzeyde problemler dile getirilmez ve bir tepki ortaya konmaz ise bu problemlerin kamu politikası bağlamında kamusal bir sorun haline gelmesi zordur115
. Tüm bunların yanı sıra unutulmaması gereken bir gerçek var ki kamu politikaları modern demokratik devletlerde bir pazarlık sonucu ortaya çıkmakta ve pazarlık süreci içerisinde bir yanda bireyler ile baskı ve çıkar gruplarının varlığı diğer bir yanda ise bürokratların varlığının bulunduğudur116
. Bu nedenle de bir nevi pazarlık süreci olan kamu politikasında; sorunların kamusal problemler halini alması ve gündeme gelmesi pazarlıktan kazançlı çıkacak olan aktörlerin gücüne bağlıdır.
Yukarıda anlatılanlar ışığında görülmektedir ki kamu politikasının oluşum sürecinde rol alan aktörler bazen toplumsal dinamikleri harekete geçirmek suretiyle bazen de bizzat kendi başlarına sergiledikleri bir aksiyon ile toplumun arzu ve
111 Fatih Demir ve Fatih Yaman, “ Kamu Politikası Sürecinde Karar Alma Mekanizmalarının Etik
Açıdan Değerlendirilmesi”, Kamu Politikalarında Dönüşüm, Ed. Bekir Parlak, 1. Basım, TODAİE Yayınları, Ankara, 2012, ss. 332-333
112
Arif Akgül ve Alican Kaptı, “Türkiye’nin Uyuşturucu ile Mücadele Politikası: Politika Süreç Analizi”, Yerelden Küresele Sınır Aşan Suçlar, Ed. Süleyman Özeren, M. Alper Sözer ve Oğuzhan Ömer Demir, 1. Basım, Polis Akademisi Yayınları, Ankara, 2010, s. 81
113 Fatih Demir, “Kamu Politikası ve Politika Analizi Çalışmalarının Teorik Çerçevesi”, Dumlupınar
Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Sayı 30, Ağustos 2011, s. 111
114 Akgül ve Kaptı, a.g.e., s. 81 115 Çevik ve Demirci, a.g.e., s. 54 116 Çevik, a.g.e., 2007, s. 145
isteklerinin bir kamu politikası sorunu olmasını sağlamakta ve yetkili organların gündemine gelmesi için çaba harcamaktadırlar. Bu etkileşim Şekil 1.3.’de gösterilmiştir.
Şekil 1.3. Kamu Politikasında Problemin Tanımlanması ve Gündeme Gelmesi
Kaynak: Hasan Hüseyin Çevik ve Süleyman Demirci, Kamu Politikası, ss. 35-49’den uyarlanmıştır.