• Sonuç bulunamadı

Kamu Denetçiliği ve Türkiye

B. Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu

4. Kamu Denetçiliği ve Türkiye

Ülkemizde mevcut denetim sistemine bakıldığında fazla sayıda ama etkisiz ve aynı zamanda kurallara uygunluğa yönelik ve geçmişe dönük bir denetimin geçerli olduğu göze çarpmaktadır. Aynı zamanda bu denetimin hedeflerden ve performans göstergelerinden yoksun ve özellikle kamuoyu desteği ve katılımının olmadığı bir denetim olduğu görülmektedir. Çok sayıda, birbiriyle zaman zaman örtüşen, kurallara göre çalışma üzerinde yoğunlaşan ve hata bulma mantığı ağırlıklı denetim sonucunda yöneticiler iş yapamaz hale getirildikleri gibi, israf ve yolsuzluklara da herhangi bir çözüm üretilememektedir. Denetimde keyfilik ve denetim sisteminin siyasi tercihler ile amaç dışı kullanımı da eklendiğinde denetim sistemi son derece sorunlu bir hale gelmektedir259.

Türkiye’de kamu denetçiliği kurumunun kurulması ile kamu hizmetlerinde vatandaşlar lehine gelişmeler, sivil toplum ve demokratik katılım gibi konularda ilerlemeler kaydedilecektir260. Ülkemizde bu bağlamda 57. Hükümet zamanında, 2000 yılında, “Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu Tasarısı”261 gündeme gelmiş, 59. Hükümet zamanında da 2003 yılında başlatılan “Kamu Yönetiminde Yeniden Yapılanma”

257 ÖZDEN, s. 20. 258 ÖZDEN, s. 31.

259 Genel Gerekçe, s. 27-28. 260 ÖZDEN, s. 9.

çalışmaları çerçevesinde “Kamu Yönetimi Temel Kanunu Tasarısında “Mahalli İdareler Halk Denetçisi”ne olan gereksinimden bahsedilmiştir262.

Yedinci ve Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planlarında öngörüldüğü gibi, günümüzde kapsamı giderek genişleyen idare-birey (vatandaş) ilişkilerinden kaynaklanan şikayetlere etkin ve hızlı çözümler getiren, idarenin eylem ve işlemlerini hukuka uygunlukla birlikte yerindelik yönünden inceleyen ve sorunun çözümü için önerilerde bulunan bir kuruma, yani Kamu Denetçiliğine, ülkemizde de ihtiyaç duyulmaktadır263. Bu amaçla Kamu Denetçiliği Kurumunun oluşturulmasına yönelik önceki dönemde Adalet Bakanlığınca hazırlanıp Bakanlar Kurulunca kararlaştırılan ve geçen dönemden kadük olan 14.09.2000 tarihli 36 maddelik Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu Tasarısı yeniden meclis gündemine alınarak 15.06.2006 tarihinde 5521 Kanun numarası ile kabul edilmiş ve 16.06.2006 tarihinde Cumhurbaşkanlığı’na gönderilmiştir.

İdare ile kişi arasında çıkacak uyuşmazlıkların yargı yoluna başvurulmaksızın uzlaşma ile çözülmesine olanak sağlamak264ve idarenin işleyişi ile ilgili şikayetleri incelemek ve önerilerde bulunmak üzere265 hazırlanan Kamu Denetçiliği Kanunu ile İlerleme Raporu ve Katılım Ortaklığı belgelerinde yer alan ve kısa vadeli öncelikler arasında bulunan “tam anlamıyla işleyen bir kamu denetçiliği sisteminin kurulması” amacıyla Kamu Denetçiliği Kurumu’nun oluşturulması ve ülke düzeyinde faaliyet göstermesi öngörülmekte; başdenetçi, denetçiler ve genel sekreterin görevleri, nitelikleri, seçimleri, atanmaları, çalışma ilkeleri, bağımsızlığı, Kuruma yapılacak başvurular ve Kurum personeli ile ilgili konular, Kurumun çalışma usul ve esasları düzenlenmektedir266. TBMM'nin karar ve işlemleriyle, Cumhurbaşkanı'nın tek başına yaptığı işlemler, re'sen imzaladığı karar ve emirler, Bakanlar Kurulu kararları, Hakimler ve Savcılar Yüksek kurulu kararları, yargı organlarının karar ve işlemleriyle, Türk Silahlı Kuvvetlerinin askeri nitelikteki eylem ve işlemleri hariç olmak üzere267; kamu kurum ve

262 Kamu Yönetimi Temel Kanunu Tasarısı, Md. 42.

263 AKMAN Yahya, TBMM Dilekçe Komisyonu Başkanlığı, 15.12.2002 tarihli basın açıklaması, http:// www.tbmm.gov.tr/komisyon/dilekcekomisyonu/basin_13_03_2003.htm 23.03.2006; Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu, Genel Gerekçe, s. 3.

264 Demokratik Sol Parti, 2002 Seçim Bildirgesi, http://www.dsp.org.tr/bildirgeler/?3 05.02.2006 265 Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu, Genel Gerekçe, s. 3.

266 TBMM Avrupa Birliği Uyum Komisyonu, 1/1158 Esas ve 7 Karar No’lu 16.02.2006 tarihli TBMM Başkanlığına hitabeden yazı. http://www.tbmm.gov.tr/komisyon/ab/belge/kamu_denetciligi_kurumu _komisyon_raporu.htm 11.02.2006.

kuruluşlarının eylem ve işlemlerine karşı vatandaşların başvuruları üzerine denetim gerçekleştirecektir268.

Kamu denetçiliği uygulamalarının duyulan ihtiyaca göre çeşitlenmesi bağlamında bu çeşitlenme ihtiyacı ülkemiz açısından da değerlendirilecek olursa kanımca öncelikle insan hakları, çocuk hakları ve kadın hakları bağlamında birer kamu denetçisine ihtiyaç duyulmaktadır. Bunun yanında basına, tüketicilere, öğrencilere veya eğitime ve yerel yönetimlere ilişkin kamu denetçileri de diğer alanlarda ihtiyaç duyulan kamu denetçisi türleri olarak kabul edilebilir.

Aslında ülkemizde tüketici haklarına ilişkin olarak gazetelerin tüketici köşeleri kamu denetçisi benzeri bir işlev görmektedir. Gazetelerin tüketici köşeleri, okurlarından aldıkları şikayetleri üretici veya satıcı firma ile irtibata geçerek çözmeye çalışmakta ve bunun için medyanın gücünü yaptırım olarak kullanmaktadır. Ancak bu uygulama kimi zaman haklı durumdaki üreticiyi sırf medyada kötü reklam edilmemek adına mağdur duruma düşürerek haksız tüketiciyi koruduğundan kurumsallıktan uzak ve çoğu zaman adil olmayan sonuçlar içeren bir uygulamadır.

Ayrıca Kamu Yönetimi Temel Kanunu Tasarısı’nın yerel yönetimlere ağırlık veren niteliği ve Tasarı’da bahsi geçen Mahalli İdareler Halk Denetçisi bağlamında yerel yönetime ilişkin kamu denetçiliğine de kısaca değinmekte fayda vardır. Yerel yönetim kamu denetçiliği mahalli sorumluluğu olan bir kamu denetçiliği kurumu olup halkın yerel yönetimlerle yaşadığı sorunları inceler ve yerel yönetimlerin temel prensipleri olan özgürlük, çoğulculuk, katılım ve verimlilik ilkelerinin sürekliliğini sağlar. Daha fazla sorumluluk yüklenen ve buna koşut olarak daha fazla yetki ile donatılan yerel yönetimlerin bu yetki ve sorumluluklarını kullanırken vatandaşların özgürlüklerini kısıtlamamaları için bir yerel yönetim kamu denetçisine ihtiyaç vardır269.Yerel yönetim kamu denetçisi, yerel meclislerin yönetsel nitelikteki kararları da dahil olmak üzere, yerel yönetimlerin her türlü işlemlerini, hem kararlarına kalite kazandıracak nitelikleri itibarıyla, hem de adalet yönünden denetlemek üzere oluşturulmuştur.

268 Kanunun “Görev”e ilişkin 9. maddesinde kurumun görev alanı dışında tutulan hususlar, yasama ve yargı yetkisinin kullanılmasına ilişkin işlemlerle, Türk Silahlı Kuvvetlerinin sadece askeri nitelikteki faaliyetleri olarak sayılmıştır. Kamu Denetçiliği Kurumu Kanunu, Md. 9.

Kamu denetçilerinin kararlarının tavsiye niteliğinde olması, kamu kurumlarının bu kararları uygulamak konusunda tamamen serbest davranması anlamına gelmektedir. Bu da hukukun üstünlüğünün savunulduğu ve hatta geçerli olduğunun iddia edildiği ülkemizde mahkeme kararlarının bile kimi zaman uygulanmadığı haller mevcutken kamu denetçisinin kararlarının tamamen yaptırımsız kalması anlam taşımaktadır. Bu bağlamda kamu denetçisi olarak seçilecek kişinin kişisel karizması, güvenilirliği, saygınlığı ön plana çıkmaktadır. Bu da çok subjektif bir kriter olarak kamu denetçisinin kararlarının uygulanması konusunda etkili olmak bakımından yetersiz kalacaktır. Kararların uygulanabilirlik niteliğini kazanması ve böylelikle sistemin yerleşmesi, insanların benimsemesi ve toplumun beklentilerinin karşılanması için etkili objektif, tarafsız, ideolojik saplantılardan uzak, hak ve hukuka saygılı kriterlerin belirli olması gerekmektedir.