• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM II 2 Kuramsal Çerçeve ve İlgili Araştırmalar

V. TARTIŞMA VE YORUM

5.5. İzleme Testine İlişkin Bulguların Tartışılması ve Yorumu

“Kariyer grup rehberliği programının uygulandığı deney grubundaki öğrencilerin toplam, hazırlık eksikliği, bilgi eksikliği, tutarsız bilgi ve toplam kariyer karar verme güçlük düzeylerindeki azalma 11 hafta sonra yapılan izleme testi sonucunda kendini koruyacaktır.” biçiminde ifade edilen onbeşinci denenceye ilişkin bulgu, bu denencenin genel olarak desteklendiğini göstermiştir (Bkz. Tablo 38). Daha açık bir anlatımla, onbeşinci denenceye ilişkin bulguya göre, kariyer karar verme grup rehberliği programının uygulandığı deney grubundaki öğrencilerinin kariyer karar verme güçlüklerini azaltmadaki etkisini 11 hafta süre sonra yapılan izleme ölçümüne kadar genel olarak koruduğu söylenebilir.

Kariyer karar verme güçlüklerini azaltmayla ilgili yapılan deneysel araştırmalarda (Gati ve diğerleri, 2001; Fouad ve diğerlerinin, 2009; Reese ve Milller, 2006, Woodman, 2008) izleme ölçümleri yapılmadığı için önceki araştırmaların sonuçları ile bu araştırmanın sonuçlarını doğrudan karşılaştırabilme olanağı yoktur. Ancak Gati, Gadassi ve Shemesh’in (2005) yetişkinlerin kariyer karar verme güçlüklerini azaltmada Gati’nin üç evreli (ön eleme, derin araştırma, seçim) modelinin ön eleme aşamasında“Daha İyi Kariyer Kararı Verme (orijinal adı: Making Better Career Decision-MBCD)” sistemini uyguladıkları ve bu uygulamayı 6 yıl izledikleri araştırmanın sonuçları da kısmen desteklemektedir. Sözü edilen araştırmada kariyer karar verme güçlükleri ile kariyer rehberliği yardımı için başvuran kişileri iki gruba ayırarak, birinci gruptaki kişilere MBCD ile kariyer psikolojik danışmanlığı ve rehberliği hizmeti sunulmuş ikinci gruba ise MBCD yardımı olmadan kariyer rehberlik hizmetleri sunulmuştur. MBCD ile kariyer rehberlik yardımı alan kişilerin %84 altı yıllık izleme çalışmasında sonra da MBCD yardımı ile verilen kariyer rehberlik hizmeti sonucunda yöneldikleri meslekten memnun olduklarını ve doyum sağladıklarını ifade ederken, MBCD yardımı olmaksızın kariyer rehberliği hizmetlerinden yararlanan kişilerin aldıkları kariyer

rehberliği hizmeti sonucunda yöneldikleri meslekten memnun olanların oranı % 38 olarak bulunmuştur.

Ancak bu araştırmada sadece hazırlık aşamasındaki kariyer karar verme güçlüklerini azaltmak hedeflenmemiş diğer tüm güçlüklere spesifik olarak odaklanılmıştır. Tüm güçlük düzeylerinde 11 hafta sonra da anlamlı düşüşler izlenmişken dış çatışmalardan kaynaklanan kariyer karar verme güçlüğüne ilişkin azalmanın kendini korumadığı bulunmuştur. Bu sonuç da uygulanan kariyer karar verme grup rehberliği programının öğrencilerin dış çatışmalardan kaynaklanan kariyer karar verme güçlüklerini kalıcı bir şekilde etkilemediğini göstermektedir. Bu farklılık, öğrencilerin meslek alanı seçim kararı yaklaştıkça ailelerin ve arkadaşlarının baskıları ile daha yoğun karşılaşabilecekleri şeklinde yorumlanabilir. Bununla birlikte izleme testi sonucunda öğrencilerin motivasyon eksikliği, meslekler hakkında bilgi eksikliği ve

güvenilir olmayan bilgilere ilişkin güçlük düzeylerinin anlamlı düzeyde azaldığı bulunmuştur. Bu anlamlı düzeydeki azalmaların ise deney grubundaki öğrencilerin lehine bir durum olduğu, karar verme anı yaklaştıkça öğrencilerin motivasyonlarının arttığı, meslekler hakkında daha fazla bilgi sahibi oldukları ve benlik ve meslekler hakkında bilgi elde ettikçe de güvenilir

olmayan bilgilere ilişkin kariyer karar verme güçlüklerinin azaldığı şeklinde yorumlanabilir. Bu sunulan araştırmanın bulgularını destekleyen yukarıda özetlenen önceki deneysel araştırmalarda uygulanan kariyer eğitimi veya kariyer rehberliği programlarının çoğu çağdaş karar verme programlarına ve kariyer karar verme modellerine dayanılarak geliştirilmiştir. Önceki deneysel araştırmaların sonuçları genel olarak kariyer karar verme modellerine dayandırılarak geliştirilen uygulama sürecinde bilgisayar kullanımına veren ve vermeyen kariyer eğitimi ve kariyer rehberliği programlarının, öğrencilerin ve genç yetişkinlerin kariyer karar verme güçlük düzeylerini azaltmada etkili olmuştur. Bu sonuçlar, çağdaş karar verme kuramlarının ve kariyer karar verme modellerinin temel varsayımlarının da doğrulayıcı niteliktedir. Bu sunulan araştırmanın sonuçları da genel olarak değerlendirildiğinde, AHSM (Andrew ve diğerleri, 2008; Saaty, 1990), Ön Elemeli Kariyer Karar Verme Modeli (Gati ve Asher, 2001a) ile ÖEKKVM (Gati ve Asher, 2001a, 2001b) dayanılarak geliştirilen ve uygulama sürecinde bilgisayarın kullanıldığı kariyer karar verme grup rehberliği programının 9.sınıf öğrencilerinin kariyer karar verme güçlüklerini anlamlı düzeyde azaltmada etkili olmuştur. Önceki araştırmalarda (örn. Gati ve diğerleri,2001) kariyer karar verme güçlüklerini azaltmak için özellikle bilgisayarlı kariyer karar verme sistemlerinden yararlanılmıştır. Bu araştırmalarda özelikle meslekler hakkındaki bilgi

eksikliğinde en fazla azalma bulunurken, motivasyon, işlevsel olmayan inançlar ve dış

çatışmalardan kaynaklanan kariyer karar verme güçlüklerinde anlamlı bir azalma bulunmamıştır. Bunun nedeni olarak da bilgisayarlı sistemlerin genel olarak daha çok karar vermenin bilişsel boyutunda azalamaya neden olurken, duyuşsal boyutta etkili olmadıkları şeklinde yorumlanabilir. Ancak sunulan bu araştırmada geliştirilen kariyer karar verme grup rehberliği programı geliştirilirken ve uygulanırken önceki araştırmaların (Brown ve Krane, 2000; Johnston, Buescher ve Heppner, 1998; Niles ve Harris-Bowlsbey, 2005; Taber ve Luzzo, 1999) önerileri dikkate alınmıştır. Sunulan bu araştırmada kariyer karar verme ya da mesleki olgunlukla ilgili kariyer müdahale programlarında ve uygulamalarında danışman ve danışan etkileşimine olanak tanıyan psikolojik danışma ilke ve teknikleri ile bilgisayarlı sistemlerin ve internetin birlikte kullanılması önceki araştırmalardan farklı olarak (örn. Gati ve diğerleri, 2001) tüm kariyer karar verme güçlüklerinde anlamlı azalmalar bulunmuştur. Özellikle kariyer karar verme güçlüklerini azaltmayı amaçlayan yapılan önceki araştırmaların (Fouad ve diğerleri, 2009; Gati ve diğerleri, 2001 ve Reese ve Miller, 2006) askine sunulan bu araştırmada motivasyon eksikliği, işlevsel olmayan inançlar, dış çatışmalardan kaynaklanan güçlüklerde de anlamlı bir azalma bulunmuştur. Bunun nedeni olarak etkisi sınanan kariyer karar verme grup rehberliği programının her bir güçlüğe özel olarak odaklanarak, psikolojik danışman- danışan etkileşimine grup sürecinde yer vermesi şeklinde yorumlanabilir.

Bu sonuçlar bir yandan, karar teorilerini, kariyer karar verme sürecinin kendine özgü özelliklerine uyarlayarak çağdaş kariyer karar verme modellerinin geliştirilmesini öneren teorisyenlerin (Gati ve Asher, 2001; Gati, Fassa ve Houminer, 1995; Gati, 1986,1989,1990,1993;Brown, 1990; Gelalt, 1989;Krieshok, 1998;Krumboltz, 1992; Philips, 1994,1997) görüşlerini desteklemiştir. Çünkü bu araştırmada kariyer karar verme grup rehberliği programı, teorik temeli Analitik Hiyerarşi Süreç Modeline (Andrew ve diğerleri 2008; Saaty, 1990), Ön Tanılayıcı Karar Verme Modeline (Bell, Raiffa ve Tversky, 1998) ve Ön Elemeli Kariyer Karar Verme Modeline (Gati ve Asher, 2001a, 2001b) dayalı olarak geliştirilmiştir. Diğer yandan, bu araştırmada ulaşılan sonuç, kariyer psikolojik danışmanlığı ve rehberliği hizmetlerinde Bilgisayarlı Meslek Rehberliği Sistemi’nin (BMRS) kullanılmasını öneren (Brown ve Krone, 2000; Johnston ve diğerleri, 1998, Niles ve diğerleri 2005; Taber ve Luzzo, 1999) araştırmacıların görüşlerini de desteklemiştir. Çünkü bu araştırmada uygulanan kariyer

karar verme grup rehberliğinde internet ağından ve bilgisayardan yararlanılmıştır. Bilgisayarlı sistemlerin kariyer karar verme sürecinde kullanırken etkililiğini artırmak için bu süreçte psikolojik danışma ve kariyer psikolojik danışmalığının ilke ve tekniklerine yer verilmesi önerilmektedir (Gati, 1986,1994; Gati ve diğerleri, 2001;Gore ve diğerleri, 2006; Jepsen, 1992; Katz, 1993). Bu araştırmada da kariyer karar verme grup rehberliği programı uygulanırken bilgisayar ve internet ağına, gruptaki her üyenin birbiri ile bilgisayar aracılığıyla iletişim kurmasına (danışan-danışan iletişimi ve etkileşimine) ve grup üyelerinin grup lideri ile iletişim kurmalarına (danışan-danışman iletişimi ve etkileşimine) yüzleştirme, yorumlama, içerik yansıtması gibi tekniklere de yer verilmiştir.