• Sonuç bulunamadı

4. Öğrenmede güdülemenin çok önemli bir yeri vardır Öğrencinin bir

2.10. İlgili Araştırmalar

Ülkemizde materyal destekli öğretim ile ilgili çok sayıda araştırma vardır. Fakat bu araştırmaların çoğunluğu fen bilimleri alanından oluşmaktadır.

Kara (2005), “Bilgisayar Destekli Öğretim Yöntemi İle, "Canlılarda Üreme Ve Gelişme" Ünitesindeki "Mitoz Ve Mayoz Bölünme" Konularının Öğretilmesi ve Buna Yönelik Materyal Geliştirilmesi” adlı araştırmada ilköğretim 8. sınıflarda mitoz ve mayoz bölünme konusunun bilgisayar destekli öğretim yöntemi ve geleneksel öğretim yöntemi ile işlenmesinin öğrencinin başarısı üzerine etkileri ve bilgisayar destekli öğrenim gören öğrencilerin bilgisayar destekli öğretim üzerine görüşleri incelenmiştir. Bilgisayar destekli öğretim yöntemi için powerpoint sunumundan hazırlanmış bir öğretim CD’si oluşturulmuştur. Sunum mitoz ve mayoz bölünme konularıyla ilgili animasyonları içermektedir. Ayrıca konunun daha iyi anlaşılabilmesi için CD’de bazı web sitelerinden alınan animasyonlara da yer verilmiştir. Araştırma 2004-2005 eğitim-öğretim yılının birinci ve ikinci döneminde İstanbul ili Özel Erol Altaca ve İkbaliye İlköğretim Okullarına devam eden toplam 100 sekizinci sınıf öğrencisiyle yürütülmüştür. Öğrenciler her iki okulda da deney ve kontrol grubu olmak üzere iki gruba ayrılmış, deney grubuna ders bilgisayar destekli öğretim yöntemiyle, kontrol grubuna ise geleneksel yöntemle anlatılmıştır. Deney ve kontrol gruplarına uygulanacak konu başarı testi (öntest ve sontest) soruları ÖSYM kaynaklı olup 160 kişi üzerinde uygulanarak test edilmiştir. Deney ve kontrol

gruplarının denk olup olmadığına 7.Sınıf Fen Bilgisi karne notları ve konu başarı testi (ön test) varyans analizi sonuçlarının Ancova ile sınanmasıyla karar verilmiştir. Uygulamanın sonunda deney ve kontrol gruplarına öntest olarak verilen konu başarı testi sontest olarak tekrar verilmiştir. Her iki grup arasındaki farkın anlamlı olup olmadığı t testi ile belirlenmiştir. Ayrıca öğrencilerin derste sormuş oldukları soruların öğrenme düzeyleri ile bir ilişki olup olmadığı Kay Kare testi ile sınanmıştır. Bilgisayar destekli öğretimin motivasyonu artırıp artırmadığı ise öğrencilerin ders hakkındaki görüşlerine yer verilerek belirlenmeye çalışılmıştır. Uygulamanın sonucunda bilgisayar destekli öğretim yöntemi ile ders işlenen deney grubunun, geleneksel yöntemle ders anlatılan kontrol grubuna göre anlamlı düzeyde daha başarılı olduğu ve bilgisayar destekli eğitimin dersteki öğrencilerin motivasyonunu artırdığı sonucuna varılmıştır.

Türkoğuz (2002), “Fen Bilgisi Eğitiminde Pratik ve Teknolojik Öğretim Materyallerinin Kullanımı” adlı araştırmasında materyalleri Almanya’da üretilen bir minilabor kimya deney seti, VCD eğitim CD’si, powerpoint ve fotoğraflı deney sunusudur. Uygulama farklı ilköğretim okullarında öğrenim gören 700 tane öğrenciye aynı uygulamacı tarafından eşit sürelerde uygulanmıştır. Öğrenciler uygulama öncesi ve sonrası aynı sorularla 45 dakikalık bir sınava tabi tutulmuşlardır. Ancova analiz yönteminden yararlanılarak ön test-son test arasında homojenlik sağlanmış ve gerekli şartlar sağlandıktan sonra karşılaştırma yapılmıştır. Uygulama sonrasında materyal destekli öğretim yapılan öğrencilerin geleneksel öğretim yapılan öğrencilere göre konuyu daha iyi öğrendiği gözlemlenmiştir.

Gürkan (2005), “Bilgisayar Destekli Materyallerin Fen Bilgisi Öğretiminde Kullanılması” adlı araştırmada 7.sınıf “Atomun Yapısı ve Periyodik Çizelge” konusunda öğrencilerin başarılarına ve hatırlamalarına bilgisayar destekli öğretim yönteminin etkisi incelenmiştir. Deney ve kontrol gruplarına ön test-son test ve hatırlatma testi 75 öğrenciye uygulanmıştır. Uygulama sonrasında deney grubuna uygulanan bilgisayar destekli öğretim materyalleri ile öğretimin fen bilgisi dersindeki başarıyı olumlu yönde artırdığı görülmüştür.

Esen (2007), “İlköğretim Matematik Öğretimine Yönelik Tasarlanan Web Destekli Bir Öğretim Materyali Hakkındaki Öğretmen Görüşleri (Rasyonel Sayılar Örneği)” adlı çalışmasını ilköğretim 7. sınıf "Rasyonel Sayılar" ünitesine yönelik olarak hazırlanan web destekli öğretim materyalini, ilköğretim matematik öğretmenlerinin görüşlerine sunarak değerlendirmeyi amaçlamıştır. Araştırmada yöntem olarak Tarama Modeli kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu 2006 – 2007 eğitim-öğretim yılında Eskişehir il merkezinde görev yapan 126 ilköğretim matematik öğretmeni oluşturmaktadır.Araştırma süresinde 7. sınıf "Rasyonel Sayılar" ünitesinin anlatıldığı bir web destekli materyal tasarlanmış ve bu materyal internet üzerinde www.webmatematik.com adresi ile yayınlanmıştır. Bu materyali değerlendirmek amacıyla, materyalin biçimsel ve öğretimsel değerlendirmesi seklinde iki bölümden oluşan 25 soruluk bir veri toplama aracı geliştirilmiştir. Toplanan veriler, MS Excel programı ile frekans ve yüzde olarak değerlendirilmiştir. İlköğretim matematik öğretmenlerince, araştırmacı tarafından hazırlanan web materyalinin biçimsel ve öğretimsel yönden yeterli ve derslerde kullanılabilir olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Tiryaki (2005), “Görsel Materyal Destekli Öğretimin Geometri Öğretimindeki Rolü” adlı çalışmasının örneklemini 7 farklı ilköğretim okulunun farklı iki sınıfında yer alan 300 tane 7.sınıf öğrencisi oluşturmaktadır. Sınıflardan biri rasgele olarak, görsel materyal destekli öğretimin uygulandığı deney grubu olarak seçilmiş, diğeri geleneksel yöntemlerin kullanıldığı kontrol grubu olarak seçilmiştir. Bu gruplarda seçilen yöntemlere göre dairenin çevresi ve alanı konuları işlenmiş ve çalışma sonucunda deneysel grupta kontrol grubuna göre anlamlı düzeyde fark bulunmuştur.

BÖLÜM III 3.YÖNTEM

3.1. Araştırmanın Modeli

Bir araştırmada kullanılacak yaklaşımlar konuya, probleme ve ortama bağlı olarak değişmektedir. Bu alanda yürütülen araştırmalar incelendiğinde çalışmanın problemine en uygun yöntemin deneysel yöntem olduğu ön plana çıkmaktadır. Bu nedenle yapılan bu araştırmada, deneysel çalışmanın amacına uygun, bilimsel değeri yüksek ve gerçek deneme modellerinden olan “ön test- son test kontrol gruplu model” (Karasar,1999, s.97) kullanılmıştır. Bu modelde, aynı denekler üzerinde ölçüm yapıldığından, hata terimi düşük ve buna bağlı olarak da istatistiksel güç yüksek olacaktır. Ayrıca bu model daha az denek gerektirdiğinden ve aynı denekler test edildiğinden, çalışmaya harcanan zaman ve çabada da ekonomiklik sağlar (Büyüköztürk, 2001).

Gerçek deneysel yöntemin en belirgin özellikleri, deneklerin deneysel koşullara yansız atanması ve kontrole olanak sağlamasıdır. Ancak kişilerin gruplara rastgele dağıtılması her zaman mümkün olmayabilir. Bu durumda ise yarı deneysel yöntem kullanılır. Bu yöntemde önceden oluşturulmuş olan gruplar aynen alınmakta, bu gruplardan birisi deney grubu, diğeri kontrol grubu olarak yine rastgele atanmaktadır. Deney grubuna sınanmak istenen durum uygulanır, bununla birlikte kontrol grubuna ise herhangi bir özel durum uygulanmaz. Her iki gruba da ön test ve son test uygulanarak sınanmak istenen durumun deney grubu üzerindeki etkililiği araştırılır(Çepni, 2001, s.32).

Kontrollü ön test-son test modeli aşağıdaki diyagramla gösterilebilir (Büyüköztürk, 2001, s.23). Bir modelde ön testlerin bulunması, grupların deney

öncesi benzerlik derecelerinin bilinmesine ve son test sonuçlarının buna göre düzeltilmesine yardım eder.

ÖN TEST SON TEST

GD R O1 X O3

GK R O2 O4

GD :Deney Grubu (Materyal destekli öğretim yapılan sınıf 8/B)

GK : Kontrol Grubu (Geleneksel yöntemlerle ders işlenilen sınıf 8/A)

R : Grupların oluşturulmasında yansızlık ( Randomness)

X :Bağımsız değişken (Materyal destekli öğretim)

O 1 :Deney grubunun ön test ölçümleri

O 2 : Kontrol grubunun ön test ölçümleri

O 3 : Deney grubunun son test ölçümleri

O 4 : Kontrol grubunun son test ölçümleri

Bu çalışmada, Gerede Halil NOM İlköğretim Okulu sekizinci sınıflarından aynı öğretmene ait iki sınıf, yedinci sınıf not ortalamaları baz kabul edilerek, grupların ortalamaları arasında bir anlamlılık olmayacak şekilde öğrenciler deney ve

kontrol grubu olarak seçildi. Her iki sınıfa da konu hakkındaki ön bilgilerini ölçmek için bir ön test uygulandı. Matematik müfredatındaki “Pascal Üçgeni ve Binom Açılımı” konusu deney grubunda konu çerçevesinde bilgisayar ortamında hazırlanan sunu ve hikâyenin yanında çalışma yaprakları, at ve boğa oyuncakları kullanılarak, kontrol grubunda ise geleneksel öğretim yöntemi kullanılarak yapılan plan çerçevesinde işlendi. Deneysel sürecin sonunda her iki gruba da aynı sorulardan oluşan bir son test uygulandı. Araştırmanın deneysel safhası iki hafta sürdüğünden zaman içinde bağımsız değişken dışında ortaya çıkabilecek farklı değişkenlerin kontrol edilebileceği düşünülmüştür. Deneysel süreçten iki ay sonra her iki grubun öğrencilerine “Pascal Üçgeni ve Binom Açılımı ” konusuyla ilgili ve son testten farklı sorular içeren 20 soruluk bir sınav daha yapılmıştır. Sınav sonuçlarından yararlanılarak materyal destekli öğretim yöntemi ve bu yöntemin öğrenilen bilgilerin kalıcılık düzeyine etkisi incelenmiştir.

Tablo 3.1: Araştırma Modeli

Gruplar Ön Test Uygulama Son Test Kalıcılık testi

Deney Grubu Pascal Üçgeni ve Binom Açılımı Başarı Testi Materyal Destekli Matematik Öğretimi Pascal Üçgeni ve Binom Açılımı Başarı Testi Pascal Üçgeni ve Binom Açılımı Kalıcılık Testi Kontrol Grubu Pascal Üçgeni ve Binom Açılımı Başarı Testi Geleneksel Öğretim Yöntemi Pascal Üçgeni ve Binom Açılımı Başarı Testi Pascal Üçgeni ve Binom Açılımı Kalıcılık Testi

Benzer Belgeler