• Sonuç bulunamadı

Bu araştırmanın ilgili araştırmalar bölümü “Okuma ve Teknoloji ile İlgili Türkiye’de Yapılan Araştırmalar”, “Okuma ve Teknoloji ile İlgili Yurt Dışında Yapılan Araştırmalar”, “Eğitimde Teknoloji Kullanımı ile İlgili Türkiye’de Yapılan Araştırmalar” ve “Eğitimde Teknoloji Kullanımı ile İlgili Yurt Dışında Yapılan Araştırmalar” başlıkları altında ele alınmıştır.

Okuma ve Teknoloji ile İlgili Türkiye’de Yapılan Araştırmalar

Bay’ın (2009) “İlköğretim 1. Sınıf Öğrencilerinin Bilgisayar Kullanmalarının Okuma Becerilerine Etkisi” isimli çalışmasında, bilgisayarın okuma becerilerine olan etkisi incelenmiştir. Bay’ın araştırmasının sonuçları şu şekildedir: Öğrencilerin okuma hızlarında anlamlı farklılığa rastlanmazken, okuduğunu anlama düzeylerinde ve okuma kurallarına uyma durumlarında anlamlı farklılık bulunmuştur. Öğrencilerin “oturma biçimi, ses tonu, okuma kurallarına uyma” yönünden anlamlı farklılığın bilgisayar kullanan öğrenciler lehine olduğu saptanmıştır. Bilgisayar kullanan öğrencilerin okuduğunu anlama düzeyleri ve okuma kurallarına uyma durumlarının daha iyi olduğu ifade edilmektedir.

Bayat’ın (2004) “İlkokuma Yazma Öğretiminin Cümle Döneminde Yapılması Gereken Etkinliklerin Gerçekleşmesi Düzeyine İlişkin Öğretmen Görüşleri ve Bu Etkinliklerin Gerçekleşme Düzeyi” isimli çalışmasında, birinci sınıf öğretmenleriyle görüşme yapılarak öğretmenlerin öğretim araçlarından yeterince yararlanmadığı ve öğretim teknolojisini yeterince takip etmedikleri sonuçlarına ulaşılmıştır. Etkili öğretmenler, basılı ve elektronik materyalleri kullanarak öğrenme çevresini düzenlemeyi böylelikle öğrencilerin ilgilerini okuma yazmaya çekmesini ve onları ortama adapte etmeyi bilirler. Dolayısıyla nitelikli öğretmenler, okuma yazma başarışının anahtarıdır. Bilgili, çeşitli yöntemler kullanan,

56

öğrencilerini motive eden öğretmenler, öğrencilerinin ilkokuma yazma başarılarını yükseltebilir.

Çatak’ın (2006) “Powerpoint Sunu Programıyla Hazırlanan Okuma Materyalinin Eğitilebilir Zihin Engelli Öğrencilerin Okuduğunu Anlama Becerisi Üzerine Etkisi” isimli çalışmasında, okuma materyalinin zihinsel engelli öğrencilerin okuduklarını anlama becerilerine etkisi araştırılmıştır. Araştırmada elde edilen sonuçlar şu şekildedir: Görselliğin ön planda olduğu materyal öğrencinin kelimeyi, cümleyi ve metni somutlaştırmasını sağlamıştır. Materyalin bu özelliği okunan kelime, cümle ve metnin daha iyi anlamlandırılmasını kolaylaştırmıştır. Powerpoint sunu programıyla hazırlanan okuma materyalinin eğitim öğretim ortamında okuduğunu anlama becerilerini geliştirmek amacıyla kullanılmasının yararlı olabileceği, okuma materyalinin ilgi ve dikkat çekici olmasından, dolayı öğrencilerin bireysel eğitimde derse katılımını arttıracağı düşünülmektedir. Powerpoint sunu programıyla hazırlanan okuma materyalinin okuduğunu anlama becerisini geliştirdiği sonucuna ulaşılmıştır.

Çelenk’in (2003) “İlkokuma Yazma Öğretiminde Kuluçka Dönemi” isimli çalışmasında, ilkokuma ve yazma öğretiminde, okul öncesi dönemde, zengin okuma yazma araç gereçleri ortamında yetişerek okuma yazma deneyimi kazanan, okuma yazma geleneği olan aile ortamından gelen, ailesinde öykü ve masal dinleyen, görsel ve dilsel algıyı geliştirici resim çizme ve tamamlama kitaplarıyla çalışan ve büyük resimli kitaplarla tahmini okuma etkinliklerinde bulunan çocukların daha başarılı olduğu, Türkçe ilkokuma yazma öğretiminde “kuluçka dönemi” olarak kavramsallaştırılabilecek bu dönemin, geniş ölçüde çocuk okula başladığında uygulanan “ilkokuma yazma öğretimine hazırlık dönemi”nin yerini almaya başladığı belirtilmiştir. Evinde zengin okuma araç gereçleri bulunan, işitsel ve görsel algıyı geliştirici resim çizme ve tamamlama kitaplarıyla çalışan, büyük resimli kitaplarla tahmini okuma etkinliklerine katılan, kendisine öykü masal anlatılan aile ortamından gelen çocukların, okuma yazma öğrenmenin ön koşullarını büyük ölçüde gerçekleştirdikleri belirtilmiştir. Çalışmanın sonucunda şu öneriler verilmektedir. Okul öncesi ortamda çocuğun çevresinde yer alan yazılı dokümanların, özellikle de çocuk kitaplarının önemini ortaya koymaktadır. Bu nedenle, okula başlamadan önce, çocukların zengin okuma yazma deneyimleri kazanabilmelerini sağlayabilmek amacıyla, okul öncesi dönemde çocuğu olan velilerin her türlü eğitici yol, bu arada kitle iletişim araçları da kullanılarak çocuklarının başarıları için eğitilmelerinde yarar görülmektedir. Okul öncesi

57

ortamda bazı ailelerin içinde bulunduğu sosyo ekonomik koşullar nedeniyle, çocuklarına okulöncesi okuma yazma deneyimi kazandıramayabileceği gerçeği göz önünde bulundurularak okul öncesi eğitim kurumlarının yurt genelinde hızla yaygınlaştırılması bir zorunluluktur.

Dayıoğlu’nun (1998) “Bilgisayar Destekli Eğitim ve İnternetteki Uygulamalar” isimli çalışmasında Kut’un çalışmaları ile ilgili olarak: hazırlanan ses ve simgelere dayalı bir yazılım ile birinci sınıf öğrencilerinin okuma öğrenmelerinde bilgisayar destekli eğitim yapıldığı, yazılımı öğrencilerin öğrenme hızlarını artırdığı, çeşitli nedenlere dayalı öğrenme yavaşlığı sorunu olan çocuklara da önemli katkılar sağladığı belirtilmiştir.

Hoşsoy’un (2004) “İlkokuma Yazma Hazırlık Programının ve Öğretmenlerin Düzenledikleri Sınıf İçi Etkinliklerinin Çoklu Zeka Kuramına Göre incelenmesi” isimli çalışmasında, Bolu merkez ilköğretim okullarının birinin 1. sınıfında ve 16 tane 1. sınıf öğretmeni ile araştırma yapılmıştır. Gözlem, görüşme ve doküman analizi yapılan nitel araştırmanın sonucunda; ilkokuma yazma hazırlık programında önerilen etkinlikler ile 1. sınıf öğretmenlerinin sınıf içinde düzenledikleri etkinlikler karşılaştırıldığında, öğretmenlerin program ile tutarlı hareket ettiği görülmüştür. Öğretmenlerin sınıf içi düzenledikleri etkinlikler ve uzman kanısı ile oluşturulan hazırlık programında yapılabilecek etkinlikler karşılaştırıldığında, öğretmenlerin sekiz zekâ alanını geliştirici etkinliklere yetersiz ölçüde yer verdiği sonucu ortaya çıkmıştır.

Kablan’ın (2001) “Powerpoint Sunu Programıyla Hazırlanan Türkçe İlkokuma Yazma Öğretim Materyali Hakkındaki Öğretmen Görüşleri” isimli çalışmasında, powerpoint sunu programının materyal geliştirmede etkililiğini ve ilkokuma yazma öğretimine uygunluğu araştırılmıştır. Öğretmenlerle yapılan görüşmeler sonucunda; powerpoint sunu programıyla hazırlanan materyallerin ilkokuma yazma öğretiminde öğretim ortamını zenginleştirmek amacıyla kullanılabileceği, bu tür materyallerin öğrenciler için ilgi ve dikkat çekici olduğu, ilkokuma yazma öğretimi için bu tür materyallerin çizgi şekillerini ve çiziliş yönlerini gösterme, cümle analizi ve sentez çalışmalarında etkili olarak kullanılabileceği sonucuna ulaşılmıştır. Powerpoint sunu programı ile hazırlanan materyaller sadece okuma etkinliklerine yönelik olduğundan yazma becerisi için başka bir araçtan yararlanılması gerektiği, sadece bu programın kullanılması ile bazı çizgi şekillerini ve harflerin çiziliş yönlerini göstermek amacıyla materyal geliştirilemeyeceği belirtilmiştir.

58

Orhan’ın (2007a) “Bilgisayar Destekli Öğretimin İlkokuma Yazma Başarısına Etkisi” isimli çalışmasında, bilgisayar destekli öğretimin, ilkokuma yazma başarısına etkisi incelenmiştir. Araştırmanın sonuçları şu şekildedir: Bilgisayar destekli öğretimin, öğrencilerin yazı, noktalama ve okuma başarılarına etkisi olmuştur; bilgisayar destekli öğretimin, öğrencilerin okuduğunu anlama ve yazma başarılarına etkisi olmamıştır; bilgisayar destekli öğretimin öğrencilerin ilkokuma yazma başarılarına etkisi olmuştur; bilgisayar destekli öğretimin okul öncesi eğitim almış olan öğrencilerin ilkokuma yazma başarılarına etkisi olmuştur; bilgisayar destekli öğretimin okul öncesi eğitim almamış olan öğrencilerin ilkokuma yazma başarılarına etkisi olmamıştır; bilgisayar destekli öğretimin, okula başlamadan okuma yazma öğretmek için özel çaba sarf edilen öğrencilerin ilkokuma yazma başarılarına etkisi olmamıştır; bilgisayar destekli öğretimin, okula başlamadan okuma yazma öğretmek için özel çaba sarf edilmeyen öğrencilerin ilkokuma yazma başarılarına etkisi olmuştur; bilgisayar destekli öğretimin, evlerinde bilgisayar olan öğrencilerin ilkokuma yazma başarılarına etkisi olmamıştır; bilgisayar destekli öğretimin, evlerinde bilgisayar olmayan öğrencilerin ilkokuma yazma başarılarına etkisi olmuştur; bilgisayar destekli öğretimin, bilgisayar öğretmek için özel çaba sarf edilen öğrencilerin ilkokuma yazma başarılarına etkisi olmamıştır; bilgisayar destekli öğretimin, bilgisayar öğretmek için özel çaba sarf edilmeyen öğrencilerin ilkokuma yazma başarılarına etkisi olmuştur.

Orhan’ın (2007b) “Bilgisayar Destekli İlkokuma Yazma Öğretimine İlişkin Öğretmen Görüşlerinin İncelenmesi” isimli çalışmasında, 2006-2007 Eğitim Öğretim yılında ülkemizin çeşitli illerinden bilgisayar destekli ilkokuma yazma öğretimi yapan on iki öğretmen ile konu üzerine görüşmeler yapılmıştır. Görüşmeye katılan öğretmenler, bilgisayar destekli okuma yazma öğretimi için hazırladıkları materyaller için en çok word, excel, flash, pwp, wmp programlarını tercih ettiklerini belirtmiştir. Alandaki yazılımları yetersiz bulduklarını ve sınıflarında internetten çevrimiçi olarak yararlanamadıklarını ancak kendilerinin okulda ve evde yararlanabildiklerini belirtmişlerdir. Materyal sağlamak için eğitim sitelerinden yararlandıklarını ancak yine de uzmanlar tarafından hazırlanacak materyallere ihtiyaç duyduklarını belirtmişlerdir. Öğretmenlerin bilgisayar destekli ilkokuma yazma öğretimi için bilgisayarın yanı sıra projeksiyon cihazının gerekliliğine inandıkları, bunları genellikle veli desteğiyle sınıflarına temin ettikleri, bilgisayardan en çok çalışma kâğıtları, sunu, video hazırlamada ve temin etmede, çizgi film, film, okuma yazma animasyonları izlettirmede, şarkı dinlettirmede yararlandıklarını belirtmişlerdir.

59

Hazırlanan video kliplerde kullanılan görüntülere ve müziklere dikkat edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bilgisayar destekli okuma yazma öğreten öğretmenler mümkün olduğunca ilkokuma yazmanın hemen her aşamasında bilgisayar kullandıklarını ve genellikle en çok sesi hissetme aşamasında yarar gördüklerini ifade etmişlerdir. İlkokuma yazma öğretiminde bilgisayar kullanmanın öğrenmede kalıcılığı, motivasyonu, konuya dikkati, çoklu zekâya hitap edilebilirliği artırma, harfleri yazma hatalarını azaltma, konulara takılmayı azaltarak zaman kazandırma gibi faydaları olduğunu belirtmişlerdir. Özellikle animasyonlu ve sesli görüntülerin öğrencilerin daha çok dikkatini çektiğini söylemektedirler. Bilgisayarın zararının olduğuna inanmadıklarını fakat bilgisayarın bir araç olduğunu ve sürekli kullanılmasının öğrenciyi sıkabileceğini ifade ederek bilgisayarlı öğretimi oyunlaştırarak öğrenciyi derse katmanın önemini vurgulamışlardır. Öğretmenler alana ilişkin profesyonel yazılım ihtiyacının karşılanmasını ve bakanlığın ilkokuma yazma öğretim kitaplarını profesyonel bilgisayar materyalleri kullanımına yer verecek şekilde düzenlemesini beklediklerini ifade etmişlerdir. Sınıflara bilgisayarların yanı sıra projeksiyon cihazı sağlanmasının ve internet bağlantısı yapılmasının bilgisayar destekli ilkokuma yazma öğretiminin verimini artıracağı düşünülmektedir. Tüm bunların etkin bir şekilde kullanılması için öğretmenlerin öğretimde bilgisayar kullanımına ilişkin ciddi bir hizmet içi eğitimden geçirilmesi ve öğretmen yetiştiren okullarda bilgisayar derslerinin bu doğrultuda şekillendirilmesi gerektiği önerilerini sunmuştur.

Öztosun’un (2002) “İlköğretim Okullarında Müziklendirilmiş Fişlerle Yapılan Eğitimin İlkokuma Öğretimine Etkisi” isimli çalışmasında, müziğin işlevlerinden ve dil müzik ilişkisinden yararlanılarak müzik yardımıyla yapılan ilkokuma öğretimiyle belirlenen hedeflere daha etkili ulaşmanın mümkün olup olmadığı araştırılmıştır. Araştırma sonucunda, geleneksel öğretime ek olarak müziklendirilmiş fişlerle yapılan ilkokuma öğretiminin geleneksel öğretimle yapılan ilkokuma öğretimine göre daha etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Deneysel uygulamayı etkileyebileceği düşünülen değişkenlerden babanın ve annenin eğitimi, okul öncesi eğitim alma, aya göre bitirdiği yaş durumlarının ilkokumanın belirli aşamalarına erişme ve son aşamadaki genel başarı durumunu etkilediği belirlenmiştir. Bu araştırma, geleneksel ilkokuma öğretiminde müziğin olumlu yönde anlamlı katkılarının olduğunu göstermiştir.

Yalçın (2006) “Konuşma Tanıma Teknolojisi Yardımıyla İlköğretim Birinci Sınıf Öğrencilerine İlkokuma Yazma Öğretimi için Yazılım Geliştirme” isimli çalışmasında,

60

ilkokuma yazma öğretiminde kullanılabilecek bir yazılım geliştirmiş ve bu yazılım bilgisayara bağlı bir mikrofon aracılığıyla öğretmenin veya öğrencinin konuşmasını tanıyıp ekrana yazmaktadır. 30’a yakın sesli komut ile program kontrol edilebilirken, konuşulan 10 000 kadar cümlenin veya kelimenin tanınması söz konusudur. Bu yazılım kullanılarak öğretmenin ilkokuma yazma öğretimi yapabileceği, yazılımın öğretmen ve öğrenciye etkili bir ilkokuma yazma süreci sağlayabileceği sonucuna ulaşılmıştır.

Yıldız’ın (2009) “İlkokuma Yazma Öğretiminde Çoklu Ortam Uygulamalarının Etkililiği” isimli çalışmasında, ilköğretim birinci sınıflarda Türkçe dersinde çoklu ortam araçlarının ilkokuma yazma öğretimindeki etkililiği araştırılmıştır. Araştırmada şu sonuçlara ulaşılmıştır: Çoklu ortam uygulamalarının, birinci ve ikinci yarıyıl sonu sesli okuma hızlarında, deney grubu ile kontrol grubu arasında deney grubu lehine anlamlı bir fark yarattığı yani deney grubu öğrencilerinin verilen metni daha kısa sürede okumalarına sebep olduğu; çoklu ortam uygulamaları ile ders işlenen deney grubu öğrencilerinin öğretim yılının birinci ve ikinci yarısında okuma becerisi bakımından daha başarılı oldukları; çoklu ortam uygulamaları ile ders işlenen deney grubu öğrencilerinin okuduğunu anlama güçleri yönünden öğretim yılı sonu elde edilen fark deney grubu lehine anlamlı bulunduğu; çoklu ortam uygulamaları ile ders işlenen deney grubu öğrencilerinin, yazma becerisi yönünden her iki öğretim yılı sonunda da kontrol grubuna göre anlamlı derecede daha başarılı olduklarıdır.

Yapılan araştırmalar incelendiğinde, Türkiye’de yapılan okuma ve teknoloji ile ilgili çalışmaların; bilgisayar kullanmanın okuma becerilerine etkisi, powerpoint sunu programıyla hazırlanan materyallerin okuduğunu anlama becerileri üzerindeki etkisi ile bu etkinliklere ilişkin öğretmen görüşleri, bilgisayar destekli ilkokuma yazmaya ilişkin öğretmen görüşleri, ilkokuma yazma öğretiminde çoklu ortam uygulamalarının etkililiği, ilkokuma yazma öğretimi için yazılım geliştirme, müziklendirilmiş fişlerle yapılan eğitimin ilkokuma öğretimine etkisi alanlarında olduğu görülmüştür.

Okuma ve Teknoloji ile İlgili Yurt Dışında Yapılan Araştırmalar

Anderson ve Horney (1998) tarafından yapılan bir araştırmada, okuma sorunları yaşayan çocuklara elektronik metinlerle çalışma fırsatı verilmiş ve çocuklar okumaya başladıktan sonra yapılan kelime sınavlarında başarılarının arttığı tespit edilmiştir.

61

Barker ve Torgesen (1995) tarafından Amerika’da bir çalışma yapılmıştır. Bu çalışmada, deney grubundaki birinci sınıf öğrencileri; konuşmaları yazıya, yazıları konuşmaya çeviren yazılımların ve sesleri öğreten yazılımların desteğiyle okuma yazmayı öğrenmişlerdir. Deney grubu öğrencilerinin geleneksel öğretim gören kontrol grubu öğrencilerine göre kelimeleri okumada ve aynı zamanda harf sembollerini tanımada daha başarılı oldukları görülmüştür.

Barr ve Johnson’a (1997) göre gelişmiş ülkelerde, sınıflarda sadece bir bilgisayarın kullanıldığı ortamda ilkokuma yazma öğretilirken öğrencilerde etki oluşturmada zorlanıldığı; bunun için göç alan ve gelişmekte olan bölgelerde kurulması zor olan okullarda bilgi teknolojileri sınıfları kurularak bunlardan yararlanılması ve öğretimin interaktif olarak gerçekleştirilmesi daha yararlı olacaktır.

Burns, Roe ve Ross’un (1996) yaptığı bir araştırmada, pek çok sınıfta öğretmenin klasik anlatımına ek olarak yapılan bilgisayar etkinliklerinin çocukların kelimeleri okumalarını verimli ve akıcı hale getirdiği tespit edilmiştir (Sherman vd., 2004).

Ertem (2010) tarafından yapılan okuma güçlüğü yaşayan öğrencilerin sunum ortamına göre hikâye kitabını anlama becerilerinin farklılıklarının incelendiği nicel çalışmada, okuma güçlüğü yaşayan 77 dördüncü sınıf öğrencisi rastgele şu üç gruba atanmıştır. 1. grup bilgisayar sunumlu animasyonlu hikâye kitabı, 2. grup bilgisayar sunumlu animasyonsuz hikâye kitabı, 3. grup geleneksel baskıyla yazılmış kitabını içermektedir. İstatistiksel analiz sonuçları öğrencilerin anlama puanları arasında fark olduğunu göstermiştir. Araştırma sonuçları, elektronik hikâye kitaplarının anlama puanlarını artırdığını ve okuma güçlüğü yaşayanlar için yararlı olabileceğini göstermiştir. Ayrıca animasyonlu çizimlerin öğrencilerin çıkarım yapma ve anlama becerilerine yardımcı olduğu bulunmuştur.

Gambrell, Morrow ve Pennington (2000) tarafından yapılan bir araştırmada ilkokuma yazma öğretim programına ve öğretim tekniklerine uygun olarak hazırlanmış yazılımların yer aldığı cd’lerden, animasyonlu video kliplerden, sunulardan, elektronik ortamda hazırlanmış çalışma kâğıtlarından ve internetteki ilkokuma yazma öğretiminde kullanabilecek sitelerden yararlanarak bilgisayar destekli ilkokuma yazma öğretimi ile zevkli ve eğlenceli bir öğrenme ortamı sağlanır. Bu yöntem sayesinde hem sınıfta hem de evde öğrenme devam ettirilebilirken okuma yazma öğrenmede güçlük çeken öğrencilerin öğrenmeleri kolaylaşır ve hızlanır.

62

Grabe ve Grabe’nin (1996) yapmış olduğu bir araştırmada, sesli ve sessiz harfler arasındaki ilişkiyi öğretmek için bir yazılım geliştirilmiştir. Bu yazılım, sesler üstünde görsel renklendirmelerle ve konuşmalarla birlikte sunulacak şekilde yapılandırılmıştır. Programın öğrenciler üzerinde sesleri öğrenmede olumlu etkilerinin olduğu tespit edilmiştir (Sherman vd., 2004).

Jones, Torgesen ve Sexton (1987) tarafından gerçekleştirilen bir araştırmada, öğrencilerin kelime oluşturmalarını sağlayan bir yazılım geliştirilmiş ve uygulanmıştır. Uygulama sonrasında çocukların programda yer almayan kelimeleri de okuma becerilerinin, uygulama öncesine göre daha iyi olduğu tespit edilmiştir (Sherman vd., 2004).

Labbo (1999) tarafından yapılan araştırmada, Amerika’da bir anaokulunda bilgisayar desteğiyle okuma yazma öğretiminin etkisi incelenmiş ve bilgisayar destekli okuma yazma etkinlikleri sonrasında öğrencilerin içeriği anlamada daha çok geliştiği, metinler arası ilişkileri keşfedebildikleri, interaktif ve çoklu ortam uygulamalarının, onların okuma yazmaya ilişkin ihtiyaçlarını olumlu yönde etkilediği sonucuna ulaşılmıştır.

LeTendre ve Hartman’a (2001) göre, öğrencilere ilkokuma yazma öğretirken bilgisayar desteği ve kullanılan yöntemler ile materyaller hakkında öğrencilerin aileleri mutlaka bilgilendirilmelidir.

McKenna ve Watkins’in (1996) yaptıkları bir araştırmada, çeşitli seviyedeki öğrenciler üzerinde çalışılmıştır. Bu çalışmada, sesli elektronik kitaplar ve elektronik metinlerle çalışılmış ve çalışma sonucunda bu materyallerin çocukların okuma ilgilerini artırdığı ve kelime gelişimlerini desteklediği görülmüştür (Sherman vd., 2004).

Medwell’in (1996) yaptığı bir araştırmada, okumaya yeni başlayan deney grubundaki çocuklarda elektronik kitaplar kullanılırken, kontrol grubundaki çocuklarda basılı kâğıtlar kullanılmıştır. Çalışma sonucunda, deney grubundaki çocukların, basılı kâğıtlarla çalışılan diğer gruba göre, kelime okuma ve okuduğunu anlama becerilerinde daha başarılı olduğu görülmüştür (Sherman vd., 2004).

Mitchell ve Fox’un (2001) yaptığı bir araştırmada, okuma ile ilgili problemler yaşayan okul öncesi ve birinci sınıf çocuklarından oluşturulan iki grup üzerinde çalışılmıştır. Bu çocukların karıştırdıkları sesleri öğretmek için bilgisayar yazılımı kullanılmıştır. Uygulamalar sonucunda da bu öğrencilerin okuma becerilerinin geliştiği görülmüştür. Daha sonra okuma problemleri yaşayan başka çocuklardan üçüncü bir grup oluşturulmuş

63

ve onlara bilgisayar desteği olmadan çalışmalar yaptırılmıştır. Çalışma sonucunda, seçilen grup üzerinde okuma becerilerinde gelişme görülmemiştir. Bir sonraki yılda, ilk yıl okuma problemi çekmemiş okul öncesi ve birinci sınıf çocukları için aynı yazılım kullanılmış ve kullanılan yazılımın bu çocukların da okuma becerilerinin gelişmesini sağladığı gözlemlenmiştir.

Reitsma ve Wesselling (1998) tarafından Hollanda’da yapılan bir araştırmada, bir grup ilkokul çocuğu bilgisayar destekli bir yazılımla sesleri öğrenmiştir. Çalışma sonucunda bu öğrencilerin yazılımla öğrenim görmeyen diğer sınıf arkadaşlarına göre okuma yazma becerilerinin arttığı görülmüştür. Bilgisayarın öğretmene destek olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Van Daal ve Reitsma (2000) tarafından bir Alman anaokulunda, sesleri ve kelime oluşturma öğrenimini destekleyen bir yazılım kullanılmıştır. Yapılan araştırmada, seslerle yazıyı ilişkilendiren, konuşan kelime işlemci programlar, çoklu ortam ve elektronik metinler yardımıyla öğrencilerin öykülerde yer alan sesleri tanımaları, harfleri yazmaları, öykü dinlemeleri ve bilgilendirici metinleri yüksek sesle okumaları sağlanmıştır. Basit metinleri okuyup yazmalarını sağlayan bir yazılımla sesleri öğrenen çocukların, diğer çocuklara göre daha çok kelime okuyabildikleri ve harf sembollerini daha iyi tanıdıkları tespit edilmiştir (Sherman vd., 2004, s. 7).

Wise, Olson ve Treiman’ın (1990) yaptıkları bir araştırmada, birinci sınıf çocuklarında sesten kelimeye, cümleye ve metne doğru geçen okuma yazma öğretimi için yazıların altı fosforlu ve renkli çizgilerle çizilerek, çeşitli şekillerde görselleştirilerek ve seslendirilerek hazırlanan bir yazılım kullanılmıştır. Çalışma sonucunda da öğrencilerin sesleri birleştirme becerilerinin geliştiği ve kelimeleri başka metinlerde gördüklerinde hızlıca okudukları tespit edilmiştir (Sherman vd., 2004).

Yurt dışında yapılan okuma ve teknoloji ile ilgili çalışmalar incelendiğinde; okuma sorunları yaşayan çocuklara elektronik ortamların etkisi, konuşmayı yazıya yazıları konuşmaya çeviren ve sesleri öğreten yazılımların oluşturulması bilgisayarın kullanıldığı