• Sonuç bulunamadı

2.1 765 SAYILI KANUNLA KARŞILAŞTIRMA

2.3. SUÇUN UNSURLARI 1.Suçun Fail

2.3.2. Suçun Maddi Unsuru (Objektif Unsur)

2.3.2.1. İhbarın Yapılacağı Merci ve Şekl

kaygısından uzak şekilde sağlık yardımı alabilmelerini sağlayacak biçimde düzenlenmiş olduğu görüşüne186 katılıyoruz.

2.3.2.Suçun Maddi Unsuru (Objektif Unsur)

Suçun maddi unsuru, görevi sırasında bir suçun işlendiği yönünde bir belirti gördüğü halde bunu yetkili makamlara bildirmemek veya bunda gecikme göstermektir. İki fiil cezalandırılmaktadır. Birincisi suçu bildirmemek ikincisi ise bildirimde gecikmektir. Her iki fiil de aynı sonucu doğurur.187

2.3.2.1.İhbarın Yapılacağı Merci ve Şekli

Yeni (5237) TCK’nın 280. maddesinde “yetkili makamlar” tabiri kullanılmış ancak yetkili makamların kimler olacağı madde metninde gösterilmemiştir. Yeni (5237) TCK’nın 278. maddesinde herkes için suçu bildirmeme suçu düzenlenmiş ve bu maddenin gerekçesinde yetkili makamlar için “suçu takibe yetkili makamlar” tabiri kullanılmıştır.188 Arslan ve Azizağaoğlu ise örnek olarak bu makamların hastane acil servisindeki bir doktor veya hemşire için hastane polisi, polis haber merkezi veya acil servis yöneticisi olabileceklerini belirtmişlerdir.189

Eski (765) TCK’daki 530. maddede ihbarın yapılacağı merci “Adliye veya zabıta” olarak belirtildiği halde Erem’e göre bu makamlar CMUK’un 151. maddesine göre Savcılık, zabıta, Sulh Hakimleri, Vali, Kaymakam ve Nahiye Müdürleri olabilecektir.190

Aynı şekilde CMK’nın 158. maddesi değerlendirilecek olursa bu maddede suça ilişkin ihbar ve şikayetlerin nereye yapılacağının yeniden düzenlenmiş olduğu görülecektir. Buna göre;

186 Türk Tabipler Birliği, a.g.e., s. 24. 187 Yurtcan, a.g.e., s. 454.

188 Noyan, a.g.e., s. 494.

189 Arslan/Azizağaoğlu, a.g.e., s. 1123. 190 Erem, a.g.e., s. 2584.

(1) Suça ilişkin ihbar veya şikayet Cumhuriyet Başsavcılığına veya kolluk makamlarına yapılabilir.

(2) Valilik veya Kaymakamlığa ya da mahkemeye yapılan ihbar veya şikayet ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilir.

(3) Yurtdışında işlenip ülkede takibi gereken suçlar hakkında Türkiye’nin elçilik ve konsolosluklarına da ihbar veya şikayette bulunulabilir.

(4) Bir kamu görevinin yürütülmesi ile bağlantılı olarak işlendiği iddia edilen bir suç nedeni ile, ilgili kurum ve kuruluş idaresine yapılan ihbar veya şikayet, gecikmeksizin ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilir.

(5) İhbar veya şikayet yazılı veya tutanağa geçirilmek üzere sözlü olarak yapılabilir.

(6) Yürütülen soruşturma sonucunda kovuşturma evresine

geçildikten sonra suçun şikayete bağlı olduğunun anlaşılması halinde; mağdur açıkça şikayetten vazgeçmediği takdirde, yargılamaya devam olunur.

İhbar ve şikayet ile ilgili 158. madde, 1412 sayılı Kanun ve Tasarı hükümlerinden kısmen farklı düzenlenmiştir. Yazılı veya sözlü olabilen ihbar ile şikayet aynı esaslara tâbi kılınmıştır. Ayrıca ihbar ve şikayetin doğrudan doğruya yapılabileceği makamlar, Cumhuriyet Başsavcılığı ve kolluk ile sınırlandırılmıştır. Sulh hâkimlerine ihbar ve şikâyette bulunulması kabul edilmemiştir. Dolaylı olarak ihbar ve şikâyeti kabul edecek merciler ise; yurt içinde işlenen suçlar bakımından Kaymakamlık, Valilik veya Mahkemeler, yurt dışında işlenen ve ülkede takibi gereken suçlar bakımından ise elçilik veya konsolosluklardır. Ülkede işlenen suç bir görev suçu ise, ilgili kamu kurum ve kuruluşuna ihbar veya şikâyette bulunulabilir. İhbar veya şikâyeti kabul eden bütün merci ve makamlar, durumu ( gecikmeksizin ) ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına iletmek zorundadırlar.191

Yaşar’a göre; CMK’nın 158. maddesinin 4. fıkrasıyla dolaylı da olsa, ihbar veya şikâyet makamları genişletilmiştir. Kurum veya kuruluşa yapılan ihbar veya şikâyetlerin gecikmeksizin ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesi öngörülmüştür. Ancak bu ihbar veya şikâyet kamu kurum veya kuruluşu tarafından iddia edilen suçun, kurum veya kuruluşun yürüttüğü kamu görevi ile bağlantısı varsa kabul edilebilir. Bağlantısı yoksa kabul edilmeyebilir. Yasada ihbarların yapılacağı yerler bildirilmekle birlikte, bunlar dışında kalan ve zorunlu olmamasına karşın ihbarı alan makamların, bir ihbarı yetkililere ulaştırmalarına engel bir durum yoktur.192 Yaşar, 5271 sayılı yeni Ceza Muhakemesi Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden önce Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından verilmiş olan bazı kararlarda193 Adalet Başmüfettişine, idari soruşturma esnasında muhakkike veya Lise Müdürlüğüne yapılan şikayetlerin geçerli olarak kabul edilmediklerini, ancak yeni CMK’nın 158. maddesinin 4. fıkrası karşısında bu şikayetlerin geçerli olacağını belirtmektedir. Dönmezer’e göre de öğrendiği suçu kendi dairesi amirine bildiren memur, keyfiyeti ilgili daireye bildirmiş sayılmalıdır.194 Suçun ihbar edildiği makamın yetkisi konusunda hata, kastı kaldırır.195

Kanaatimizce kamu görevlisi olan sağlık mesleği mensubu için en yakın sicil ve disiplin amiri konumundaki yetkiliye ihbarda bulunmuş olmak yeterli kabul edilmelidir. Çünkü kamu kurumlarında bir kamu görevlisinin amir atlayarak Kaymakamlık veya Savcılığa ya da kolluk makamlarına ulaşarak bildirimde bulunması yerine sıralı amirler vasıtası ile bildirimde bulunması hem daha kolay olacak hem de kendisine en yakın sicil ve disiplin amirini bilgilendirmiş olacaktır. Kamu görevlisi olmayan sağlık mesleği mensubu için de özel sağlık kuruluşunun mesul müdürüne yapılan bildirimin yeterli kabul edilmesi gerektiği düşüncesindeyiz. Belirtilen bu yerler dışında, örneğin ihbar edilecek suçla ilgili olarak basına açıklama yapılmasının, hem bildirim yükümlülüğünün ifası olarak kabul edilemeyeceği hem de hasta sırrının ifşası niteliği taşıyacağı kanaatindeyiz.

192 Osman Yaşar, Uygulamalı ve Yorumlu 5271 sayılı Yeni Ceza Muhakemesi Kanunu, Ankara

2005, s. 632

193 CGK.,13.10.1998, 5/MD-240-315; CGK., 26.09.1995, 5/234-257;CGK.,02.03.1992, 5/31-53;

y.a.g.e., s. 635-636.

194Sulhi Dönmezer, Özel Ceza Hukuku Dersleri, İstanbul 1984, s. 146. 195 Erol, a.g.e., s. 1267.

Yeni (5237) TCK’nın 280. maddesinde ihbarın ne şekilde yapılacağı konusunda bir açıklık yoktur. İhbar CMK’nın 158. maddesine göre yazılı veya tutanağa geçirilmek üzere sözlü olarak yapılabilir. Yaşar’a göre, ihbar şekle bağlı olmayıp yazılı yada sözlü olabilir. Muhbir, adını yazarak yada söyleyerek suçu bildirebileceği gibi, imzasız mektupla, başkasının adıyla yada adını bildirmeden telefonla da suç duyurusunda bulunulabilir. Suç ihbarları veya şikayetlerinin sözlü olarak yapılması durumunda, yetkililerin hemen tutanak düzenlemeleri zorunludur.196 Ancak biz, ileride meydana gelebilecek muhtemel ispat sorunları bakımından yazılı olarak yapılmasının faydalı olacağı kanaatindeyiz.

Eski (765) TCK’nın 530. maddesinde de ihbarın ne şekilde yapılacağına dair bir açıklık bulunmamakla birlikte doktrinde bazı yazarlar tarafından CMUK 151. maddesine atıf yapılarak yazılı veya sözlü yapılabileceği kabul edilmişti.197

2.3.2.2. İhmal ve Gecikmede Bulunulması