• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 2. VAKIFLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ VE YÖNETİMİNDEKİ VAKIF

2.1. Vakıflar Genel Müdürlüğü Tarihçesi

2.2.4. İdare Açısından Vakıf Çeşitleri

Vakfedenin soyundan gelen özel bir yöneticisi (mütevellisi ya da vakfı temsil edecek bir temsilcisi) olmayan ve evkaf nezareti tarafından yönetilen eski vakıflar, “Mazbut Vakıflar Tüzel Kişiliği” adı altında tek bir tüzel kişilik içerisinde toplanmıştır.

Mazbut vakıflar, mütevellisi bulunmayan, vakfın devamlılığını sağlamak için idaresi devlet adına VGM.'nce yürütülen vakıflardır.4 Vakıflar Kanunu'nun kabul ettiği mazbut vakıfların hepsi, tek bir tüzel kişilik altında toplanmıştır. Oysa eski hukukta yer alan mazbut vakıfların her birinin ayrı tüzel kişilikleri bulunmaktaydı. VGM, mazbut vakıfların idaresi bakımından bir idare tüzel kişiliği ve bir kamu müessesesi mahiyetindedir. Kanun koyucu, mazbut vakıfların konusunu teşkil eden hususların tek elden bir devlet müessesesi şeklinde idaresini uygun görmüş ve bu işi bir kamu hizmeti sayarak tüzel kişiliği bulunan VGM.'nü kurmuştur. Mazbut vakıfların tabi bulunduğu Vakıflar Kanunu'nun 1. maddesinde, çeşitli vakıfların mazbut vakıf olarak nitelendirilebileceği kabul edilmiştir. Buna göre; 1926 yılından önce kurulmuş olup da VGM.'nce idare edilecek ve mazbut vakıflar olarak adlandırılacak olan vakıflar şunlardır:

2.2.4.2. Vakıflar Kanunundan Önce Zapt edilmiş Vakıflar

Vakıflar Kanunu'nun yürürlüğe girdiği 13 Haziran 1935 tarihinden önce zapt edilmiş vakıflar, bu gruba girer. Vakfiyeye göre ilgililerin intifa hakları saklıdır.

4

Türk Kanunu Medeniyesinin kabul edildiği 17 Şubat 1926 tarihinden önce kurulmuş, yönetimi ve denetimi Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen Mazbut Vakıfların sayısı; 41.550 adettir.

2.2.4.3. Vakıflar Kanunundan Önce İdaresi Zapt edilmiş Vakıflar

Bu vakıfların mütevellileri vardır. İdaresi VGM.'ne aittir. Eski hukukta bunlara "idaresi mazbut vakıflar" adı verilmektedir. Mütevellileri, vakıf senedinde belirlenen istihkaklarını alabilirler.

2.2.4.4. Mütevelliliği Bir Makama Şart Edilmiş Olan Vakıflar: ( Selahattin Vakıfları)

Bu vakıflar daha çok geleneksel Osmanlı vakıf uygulamasına dayanmaktadır. Mütevelliliği sadrazamlara, şeyhülislâmlara, fetva eminlerine şart edilmiş olan vakıflardır. Genelde bu vakıflar, Osmanlı Sultanları ile mensuplarına ve yakınlarına ait vakıflardır. Bu tür vakıfların tevliyetleri yüce halifelik makamına şart edilmiş bulunduğundan mütevellilik işlerini yürütmek üzere Evkafı Hümayün Nazırı vekil atanmıştır. Fakat son zamanlarda gösteriyor ki belirlenen hukuki niteliğin değişmesi sonucu Evkaf Nezareti doğrudan doğruya bu çeşit vakıfların atanmış idarecisi haline gelmiştir. Selahattin5 Vakıfları özgüleme vakıflarından olup, gayr-i sahih vakıf türündendir (Aydın, 1984:33). Gayr-i Sahih vakıflardan sayılan “Selahattin Vakıfları” yönetimleri bakımından mazbut vakıf niteliğindedir. Selahattin vakıfların idaresi Darüssaade Ağalığına bağlıydı. Darüssaade ağası6 Selahatin vakıflarını nezaretle görevliydi. Öte yandan belirtmek gerekir ki Selahatin Vakfının bir özelliği de serbest vakıf olmasıdır. Bilindiği üzere devlete ait toprakları, sadece padişahlar ve vezirler vakfetmişlerdir. Burada vakfedilen şey, toprağın rakabesi veya tasarruf hakkı değil, sadece vakıf sahada yaşayan kişilerden alınan vergilerdir. Bu tür Vakıfların gelirleri, devlet bütçesinden karşılanması gereken hizmetlere ayrılmıştır (Erdoğru, 1990:81).

2.2.4.5. Kanunen veya Fiilen Hayri Bir Hizmeti Kalmamış Olan Vakıflar Hayır amacı ile kurulan ve kamu hizmeti niteliği taşıyan vakıflardır. Bugün yerel ihtiyaçlar (su, altyapı hizmetleri, aydınlatma hizmetleri vb. gibi) belediyelerce karşılandığından dolayı bu vakıflar Vakıflar Genel Müdürlüğüne geçmiştir.

5

Selahatin:Arapça kökenli bir kelime olup; Lügat olarak sultan, sultanlar anlamına gelmektedir.Selahatin Vakfı denilince Sultanlar Vakfı kastedilmektedir.Ayrıntılı bilgi için bkz. Uluç, Yusuf: Vakıflar Hukuku ve Mevzuatı Ankara 2008 s. 79

6

Darüssaade Ağası: Padişah saraylarında harem bölümüne bakan kimse kızlar ağası. Harem ve Enderun bölümünün en büyük komutanı Osmanlı Sarayının Harm-i Humayun ağalarının en büyüğü.

2.2.4.6. Mütevelliliği Vakfedenlerin Ferilerinden Başkalarına Şart Edilmiş Olan Vakıflar

Bu vakıflar Vakıflar Kanunu'nun Geçici E maddesi ile 21. ve 36. maddeleri kapsamına giren vakıflardır. Bir başka deyişle V.K.'nun yürürlüğe girmesinden sonra vakfedenlerin ferilerinin dışında şart edilen mütevellileri kalmamış veya mütevellisi bulunmakla birlikte vakfı bizzat idare edemedikleri anlaşılmış olan vakıflar (V.K.Geçici m. E), mütevelli olması gerekenlerden kimse sağ kalmayan vakıflar (V.K. m.21), süresi içinde kısmen veya tamamen kütüğe kaydettirilmeyen vakıflar (V.K. m.36), mazbut vakıflar sayılacaklardır. Vakıf Hükmi şahsiyeti temsilcisiz kalmayacağından bu tür vakıfların mütevelliğine Evkaf Nezareti tayin edilmiştir. Evkaf Nezaretinin buradaki hukuki niteliği atanmış mütevelliliktir. Vakıf yönetimi Evkaf Nezaretine bırakılmasaydı o zaman hakim tarafından yöneticileri atanacaktı. Gerçek şahıs yerine, tüzel kişiliği bulunan Evkaf Nezareti yönetici olarak atanmıştır (Aydın, 1984:94).

2.2.4.7. Mülhak Vakıflar

Mülhak vakıflar, kanun hükümleri dâhilinde tayin olunan mütevellileri tarafından idare edilen, mazbut vakıflardan farklı olarak ayrı ayrı tüzel kişiliği haiz olan vakıflardır.7 Bu vakıfların gözetimi ve denetimi, devlet adına VGM.'nce yürütülmektedir. Bu vakıfları mazbut vakıflardan ayıran husus, kendi taahhütleri ile bağlı olup borçlarını kendi malvarlıklarından ödemeleridir.

V.K. m. l/III'ye göre mülhak vakıflar, mütevelliliği vakfedenlerin ferilerine şart edilmiş vakıflar olarak ifade edilmiştir. 4. fıkrasında ise; “Mütevelliler Vakıflar Genel Müdürlüğünün ve Genel Müdürlükte İdare Meclisinin Kontrolü altındadır. Hükmüne yer verilmiştir. VGM.'nün bu vakıflar üzerinde geniş bir denetleme hakkı vardır. Mütevellilerin tayini ve görevlerini yerine getirmelerinde kural olarak vakıf senedindeki hükümler dikkate alınmakla birlikte, kanunda mütevellilerin tayini bazı kayıtlara bağlanmıştır. Mütevelli tayin edileceklerin reşit ve Türk vatandaşı olmaları, haysiyet ve şerefini bozan bir suçla veya muayyen bir dereceden fazla bir ceza ile mahkûm

7

Türk Kanunu Medeniyesinin kabul edildiği 17 Şubat 1926 tarihinden önce kurulmuş, ve yönetimleri Vakfedenlerin soyundan gelenlere şart edilmiş, vakfedenlerin soyundan gelenler tarafından ya da mütevelli veya mütevelli heyetleri tarafından yönetilen ve denetimleri Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yapılan Mülhak Vakıfların Sayısı 300 adettir.

bulunmamaları, en az ilkokul mezunu olmaları, emin ve iyi ahlak sahibi bulunmaları, tevliyet işini bizzat göremeyecek derecede akli ve bedeni maluliyetlerinin bulunmaması ve nizamnameye göre yapılacak sınavı kazanmaları gerekir.

Vakfiyesine göre veya herhangi bir şekilde mülhak vakıfların mütevellisinin tayini mümkün değilse ve böyle bir mülhak vakıf mütevelli olmadan Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yönetilmiş ise, bu gibi vakıflar “Mazbut Vakıf halini alır ve Mazbut Vakıflar tüzel kişiliği kategorisine katılır. 2762 sayılı Vakıflar Kanununun 39. Maddesi son cümlede “on seneden beri mütevelliliği kimseye tevcih edilmemiş olan vakıflarda artık tevcih yapılmaz denilmektedir (Uluç, 2008:903). Ayrıca yine 2762 sayılı Kanunun 21 maddesinin ikinci fıkrasında “Mütevelli olması lazım gelenlerden kimse sağ kalmamışsa o vakıf mazbut vakıflar arasına alınır hükmü yer almıştır.

Yeni 5737 sayılı Vakıflar Kanunu Madde 6 da ise; mülhak vakıflar Anayasaya aykırılık teşkil etmeyen vakfiye şartlarına göre meclis tarafından atanacak yöneticiler eliyle yönetilir ve temsil edilir. Vakıf yöneticileri kendilerine yardımcı tayin edebilirler. Mülhak Vakıf yöneticilerinde aranacak şartlar ile yardımcılarını nitelikleri yönetmelikle düzenlenir denilmektedir. Vakfiyede ki şartları taşımamaları nedeniyle kendilerine yöneticilik verilemeyenler bu şartları elde edinceye, küçükler ile kısıtlılar fiil ehliyetlerini kazanıncaya ve boş kalan yöneticilik yenisine verilinceye kadar vakıf işleri Genel Müdürlükçe temsilen yürütülür. T.C. Başbakanlığına bağlı bir kamu tüzel kişiliği olan Vakıflar Genel Müdürlüğü Osmanlı döneminde bir sosyal politika aracı olan vakıfların Cumhuriyet Dönemindeki yansımadır. Vakıflar, gerçek veya tüzel kişilerin hiçbir tesir altında kalmadan, kendi iradeleriyle, kendilerine ait mallarını, her türlü ekonomik değerlerini veya haklarını mülkiyetlerinden çıkartıp, belli bir amaca ebedi olarak tahsis edilmesinden oluşan tüzel kişiliğe sahip mal topluluklarıdır.

Vakıflar İdaresinde köklü değişiklikler, 5 Haziran 1935 tarihinde yürürlüğe giren "2762 sayılı Vakıflar Kanunu" ile yapılmıştır. Bu Kanunun 1. maddesine göre vakıflar; yönetim biçimine göre, Mazbut, Mülhak, Cemaat ve Esnafa Mahsus Vakıflar olmak üzere üç kategoride toplanmıştır. Buna göre;

2.2.4.8. Cemaat ve Esnafa Mahsus Vakıflar

Cemaat ve esnafa mahsus vakıflar, bunlar tarafından seçilen kişi veya kurullarca yönetilir. İlgili Makamlarla Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından teftiş edilir ve denetlenir.

Bu üç kategori dışında Türk Medenî Kanununa tâbi Yeni Vakıflar ise Cumhuriyetin kurulmasından sonra, şahısların isteği üzerine, bağımsız mahkemeler tarafından kurulup, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından kuruluş senedine uygunluk yönünden denetlenen vakıflardır.

2006, 2007 ve 2008 yılı itibariyle Yeni, Mülhak, Cemaat ve Esnaf Vakıfları sayıları aşağıdaki gibidir.

Tablo 1. 2006, 2007 ve 2008 Yılları İtibariyle Vakıf Sayıları

2006 2007 2008

YENİ VAKIFLAR 4.440 4.454 4.515

MÜLHAK VAKIF 290 288 288

CEMAAT VE ESNAF VAKIF 161 161 162

Şekil 1. Yeni, Mülhak ve Cemaat Vakıf Sayıları 0 500 1.000 1.500 2.000 2.500 3.000 3.500 4.000 4.500 5.000

YENİ VAKIFLAR MÜLHAK VAKIF CEMAAT VE ESNAF VAKIF

YENİ, M ÜLHAK VE CEMAAT VAKIF SAYILARI

2007 2008

Kaynak: Vakıflar Genel Müdürlüğü Faaliyet Raporu 2009

2.2.4.9. Yeni Vakıflar

Türk Medeni kanununa göre kurulan toplam 4453 adet vakıftan, 1981 vakıf sosyal yardım, 1100 vakıf eğitim, 601 vakıf kültür, 515 vakıf hayri hizmetler, 256 vakıf sağlık alanında faaliyet göstermektedir. Bu vakıflar; 39 hastane ve poliklinik ile sağlık hizmeti, 23 üniversite, 85 ilk ve orta öğrenim kurumu ile eğitim hizmeti, 107 kültür merkezi ve kütüphane ile kültürel hizmet vermektedir. 31 adet şirket ve 1176 iktisadi işletme ile değişik alanlarda faaliyet göstererek, dolaylı yönden ülke ekonomisine ve istihdama katkı sağlamaktadırlar.

Yurt dışında bulunan sivil toplum örgütleri ile işbirliği yapan 503 yeni vakıf, ülkemizde değişik alanlarda projeler üreterek, bu projelere ülke dışından kaynak sağlayıp ülke ekonomisine ve istihdama katkı sağlamışlardır. Yeni vakıflar, 1835 şube ve temsilcilik ile Ülkemizin her yöresinde sosyal yardım, eğitim, kültür ve sağlık alanında hizmet vermektedirler. Türk Medeni kanununa göre kurulan ve halen faaliyette olan 4453 adet yeni vakıf bu hizmetleri yürütürken yaklaşık 100 bin kişiye direk, binlerce kişiye ise geçici ve dolaylı istihdam imkânı sağlamaktadır. 8

8

Ekonomiye katkıları çalışması; Vakıflar Genel Müdürlüğü Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı tarafından hazırlanmıştır. Ankara 2007

2.3. Vakıflar Genel Müdürlüğünün Hizmetleri