• Sonuç bulunamadı

3.2. İnsan Evriminde Kol ve Bacak İskeleti Uzunluğunun Oransal İlişkisi İnsanlaşma süreci içerisinde kol ve bacak uzunluğunun oransal ilişkisinin

3.2.3. Homo Genusunda Kol ve Bacak İskeleti Uzunluğunun Oransal İlişkileri

Uzun kol ve uzun bacak iskeletleri iri vücut yapısının özellikleridir. Aynı özellikler genel olarak erkekler ile dişiler arasındaki farklılıkları da göstermektedir.

Cinsiyetler arasındaki farklılıklar bütün insan gruplarında belirgindir. Kol uzunluğu, ırklar arasında belirgin farklılıklar göstermektedir. Uzun kollulara Vedda, Tamilen, Auno ve bazı Austoloid ve Negroid gruplarını; kısa kollulara ise Eskimoları, Kuzey ve Güney Doğu Asya’dan bazı farklı grupları örnek olarak verebiliriz (Martin ve Saller,1959: 933).

Ranke, erişkin insan vücudu için tipik oranların kısa gövde, uzun kollar ve bacaklar olduğunu belirtir ki bu form sadece erkeklerde mekanik çalışma sonucunda tam bir gelişme gösterir (Martin ve Saller, 1959:987). Bu erkekler ile Avrupalı kadınlar arasındaki kültürün etkisi belirgin olarak gözlenir. Mekanik bedensel faaliyetlerin izlerini taşımayan erkeklerin vücut oranları, dişilere ve çocuklara daha yakın bir form gösterir. Adı geçen bu kültüre bağlı olarak, gövdeye göre kısa kol ve bacaklar Ranke’ye göre bireysel gelişmemeyi ve daha düşük olan bir gelişme aşamasını gösterir (Martin ve Saller, 1959: 987). Martin ve Saller (1959: 987) bu iddianın karşısında Asyalılar, Japonlar ve Senoiler gibi Doğu Asyalı formların hem uygar hem de ilkel tiplerinde bu adı geçen kültüre bağlı olarak kısa kol ve bacakların görüldüğünü, ayrıca kalıtsal yapının da oranların belirlenmesinde yadsınamayacak kadar etkili olduğunu belirtmiştir. Aynı araştırmacılar fonksiyonel değişimlerin dışında biyokimyasal etkilerin de göz ardı edilmemesi gerektiğini, hepsinden önce

beslenme üzerine daha fazla araştırma yapılmasının gerekliliğine dikkat çekmişlerdir.

Fakat daha sonraki yıllarda yapılan çalışmalar ile beslenmenin, vücut oranlarındaki farklılıklarla hiçbir ilişkisi olmadığı anlaşılmıştır (Ruff, 1994: 86).

Vücut oranlarının insan ırklarına göre gruplaşması Stratz’a göre şöyledir (Martin ve Saller, 1959: 988):

1-İlkel form; kollar çok uzun, bacaklar normal uzunlukta, 2-Negroid form; kol ve bacaklar çok uzun,

3-Mongoloid form; kol ve bacaklar çok kısa,

4-Avrupalı form; değişik, kol ve bacak uzunluklarının olduğu formdur.

Martin’e göre (1959:990) bu sıralama sadece genel bir sınıflamaya dayanmaktadır ve her ne kadar dünyanın farklı bölgelerinde yaşayan insanlar arasında farklar olsa da belirli bir sistematik sınıflamanın oluşturulmasının anlamlı olup olmayacağı kesin değildir.

Martin (1959:987), günümüz insan ırkları arasındaki farkların bu insanların yaşam şekli ile ilgili olduğunu ve farklı çevresel uyumları işaret ettiğini belirtmiştir.

Martin’e göre (1959: 987) çiftçilik ile uğraşan insanların kas çalışmasına bağlı olarak kolların bacaklara göre uzun, yorucu kas çalışmasını azaltan kent yaşamının ise bacakların kollara göre daha uzun olmasını açıkladığını belirtir. Böylece şehir yaşamının insan evriminde, özel, insan oran ilişkilerinin oluşmasına özellikle de kolların kısalmasına neden olduğunu vurgular.

Vücut yapısını belirleyen kalıtsal faktörlerin dışında kol ve bacak arasındaki

oranların, yaşam biçimi ve dış çevre ile fonksiyonel olarak ilişkisi bulunmaktadır (Martin ve Saller, 1959; Biasutti, 1951). Yaşayan ve fosil insanlar üzerinde bir çalışma yapmış olan Biasutti (1951:97), neredeyse yaşayan tüm insan grupları arasında brachial ve crural endis değerlerinin büyük çeşitlenme gösterdiğini ve Laponların tüm insan grupları arasında en düşük brachial ve crural endise sahip olduğunu belirtmiştir. Her iki endis değerinin oldukça düşük oluşunu da bu insanların dağ yaşamına ve yarı kutupsal çevreye karşı bir uyumu olarak açıklamıştır.

İnsan ırkları arasındaki vücut oranlarındaki farklılıkların eko-coğrafya ile de ilişkili olabileceği, yani tropik bölgelerde yaşayan insanların, yüksek enlemlerde yaşayanlara kıyasla daha uzun kollu ve bacaklı oldukları da belirtilmiştir ve günümüz ekvator toplumlarında, yukarı enlem örneklerine kıyasla tibia, femura oranla daha uzundur. Yani crural endis değeri yüksektir. Bu da sıcak iklimlerde yaşayan insanlarda görülen uzun kol ve bacak boylarıyla tutarlılık gösterir (Ruff, 1994: 86).

Trinkaus (1981: 213) da düşen ortalama sıcaklık ile birlikte, ortalama brachial ve crural endislerde devamlı bir düşüşün görüldüğünü ve insan toplulukları içerisinde düşük brachial ve crural endislerin genellikle soğuk iklimde bir yerleşimin göstergesi olduğunu belirtmiştir (Tablo 3.3, Grafik 3.1., 3.2).

Tablo.3.3.Günümüz İnsan Gruplarının Bulundukları Yerlerdeki Ortalama Yıllık Sıcaklığa Bağlantılı Brachial ve Crural Endisleri

(Trinkaus, 1981:211)

Laponyalılar (Norveç) 73.7 78.9 00C

Eskimolar (Alaska) 75.1 81.2 40C

Avrupalılar (Yugoslavya) 74 83.7 90C

Avrupalı Afrikalılar - 83.2 90C (170C)

Avrupalılar (Belçika) 75.7 81.7 100C

Avrupalı Amerikalılar 73.9 82.6 100C (140C) Amerika Yerlileri (New Mexico) 77.1 84.7 130C

Güney Afrikalılar (Bantus) - 86.4 170C

Amerika Yerlileri (Arizona) 76.5 85.6 180C

San (Bushmanlar) 76.4 83.4 180C

Melanezyalılar (Yeni Kaledonya) 78.1 84.9 230C

Afrika Pigmeleri 78.7 85.1 250C

Afrikalı Amerikalılar 76.6 85.2 260C (140C)

Kuzey Afrika (Mısır) 78.7 84.8 260C

Grafik 3.1. Günümüz İnsan Gruplarında Brachial Endis’in Ortalama Yıllık Sıcaklıkla Bağlantılı Dağılımı (Trinkaus, 1981: 212)

Grafik 3.2. Günümüz İnsan Gruplarında Crural Endis’in Ortalama Yıllık Sıcaklıkla Bağlantılı Dağılımı (Trinkaus, 1981: 213)

Bütün bu sonuçlar, Allen’in “Kural” adlı çalışmasını desteklemektedir ki bu

“Kural”, çevresel etkenlerin insan biyolojisindeki etkisini belirtmektedir (Tatersall, Delson ve Couvering, 1988:499). Daha önce de belirttiğimiz gibi bu “Kural”a göre, insan vücudundaki ısı kaybı miktarına göre kol ve bacak kemiklerinde uzunluk ve kısalık söz konusudur. Yani, soğuk iklimde yaşayan insanların kol ve bacakları daha iri ve daha kısa; sıcak bölgelere yaklaştıkça kol ve bacaklar daha narin ve daha uzundur.

Bu tez çalışması, Eski Anadolu toplumlarından Aslantepe Arkeolojik Kazı İskelet Toplumu (Geç Roma Erken Bizans Dönemi-Malatya), Ilıpınar Arkeolojik Kazı İskelet Toplumu (Bizans Dönemi İznik) ve Iasos Arkeolojik Kazı İskelet Toplumu (Bizans Dönemi-Muğla) iskeletlerinin kol/bacak iskeletleri uzunluğu arasındaki oransal ilişkisinin morfo-metrik incelemesini içermektedir.

4.1. Materyal

Bu tez çalışmasında konu olan iskelet materyal üzerinde morfo-metrik incelemeler için aynı döneme ait farklı bölgelerden seçilmiş Anadolu’nun üç eski toplumu ele alınmıştır.

1- Aslantepe Arkeolojik Kazısı İskelet Toplumu (Malatya-Güneydoğu Anadolu Bölgesi) 1972 kazı sezonunda açılan Geç Roma (Erken Bizans) dönemine ait 13 erkek ve 13 dişi bireyden oluşan toplam 26 yetişkin bireyin sağ ve sol uzun kemiklerinden ölçüm alınmıştır.

2- Ilıpınar Arkeolojik Kazı İskelet Toplumu (İznik-Marmara Bölgesi): 1987-1988-1989-1990-1991 kazı sezonlarında çıkarılan Bizans dönemine ait 18 erkek ve 16 dişi bireyden oluşan toplam 34 yetişkin bireyin sağ ve sol uzun kemiklerinden ölçüm alınmıştır.

3- Iasos Arkeolojik Kazı İskelet Toplumu (Muğla-Ege Bölgesi): 1979-1982-1983-1984-1985-1986-1987 kazı sezonlarında çıkarılan Bizans dönemine ait 19 erkek ve 20 dişi bireyden oluşan toplam 39 yetişkin bireyin sağ ve sol kemiklerinden ölçüm alınmıştır.

ASLANTEPE ARKEOLOJİK KAZI MERKEZİ